Peru'da eşsiz arkeolojik keşif: Antik Moçe kraliçesinin taht odası bulundu

MS 7. yüzyılda yaşayan kadın hükümdarın tasvirleri taht odasının duvarlarını süslüyor (Lisa Trever)
MS 7. yüzyılda yaşayan kadın hükümdarın tasvirleri taht odasının duvarlarını süslüyor (Lisa Trever)
TT

Peru'da eşsiz arkeolojik keşif: Antik Moçe kraliçesinin taht odası bulundu

MS 7. yüzyılda yaşayan kadın hükümdarın tasvirleri taht odasının duvarlarını süslüyor (Lisa Trever)
MS 7. yüzyılda yaşayan kadın hükümdarın tasvirleri taht odasının duvarlarını süslüyor (Lisa Trever)

Peru'da 1300 yıl önce yaşamış kadın bir Moçe hükümdarına ait taht odası bulundu. 

Moçe halkı, özellikle MS 1 ila 8. yüzyıllarda Peru'nun kuzey kısmında yaşıyordu. Süslü bina ve mezarların yanı sıra insan yüzlerini tasvir eden seramikler gibi detaylı sanat eserleri yapmalarıyla biliniyorlar.

Peru'daki arkeolojik kazı alanı Pañamarca'nın 1950'lerdeki keşfinden beri Moçe kültürüne ait çeşitli sanat eserleri ortaya çıkıyor. 

Bu halkın kadın hükümdarlara aşina olduğu bilinse de daha önce kadın bir hükümdara ait bir taht odası bulunmamıştı. 

2018'de başlayan bir çalışma kapsamında Pañamarca'da kazılar yürüten ekip, duvarları sanat eserleriyle süslü bir taht odası keşfetti. 

Keşfi temmuzda yapan ekibin geçen ayki açıklamasına göre odanın sütunlarında, duvarlarında, hatta tahtın üzerinde kadın hükümdarın resimleri var. 

Açıklamada, İnka öncesi Peru'da başka kadın hükümdarlar olduğu bilinmesine rağmen "bir kraliçeye ait taht odasının daha önce ne Pañamarca'da ne de antik Peru'nun başka bir yerinde görüldüğü" ifade ediliyor.

MS 7. yüzyılda yaşadığı düşünülen kraliçeyi çeşitli şekillerde tasvir eden eserlerin birinde kadın, taç giymiş ve kadeh kaldırırken görülüyor.
 

deved
Duvar resimlerinden birinde tahttaki hükümdar kadın, kuşa benzeyen bir adamla konuşuyor (Lisa Trever)

Araştırmacılar ayrıca hükümdara ait olabilecek insan saçı da bulduklarını ve DNA testi yapmayı planladıklarını söylüyor. 

Özellikle insan saçı ve tahtın aşınması, gerçek bir kişi tarafından kullanıldığını gösteriyor. 

Taht odasının duvarlarına, sütunlarına, tahtın kendisine resmedilen sanat eserleri arasında hilal, deniz ve deniz yaratıkları da göze çarpıyor. 

Columbia Üniversitesi'nden sanat tarihçisi Lisa Trever "Pañamarca bizi şaşırtmaya devam ediyor" diyerek ekliyor: 

Sadece ressamlarının bitmek bilmeyen yaratıcılığıyla değil, aynı zamanda eserleriyle antik Moçe dünyasındaki cinsiyet rollerine dair beklentilerimizi altüst ederek de bunu yapıyor.

Hükümdarın kalıntıları veya mezarı henüz bulunmadı. Kazılara liderlik eden antropolog Michele Koons, kraliçenin mezarının yağmalanmış olabileceğini düşünüyor.

Koons, Moçe'nin kadın hükümdarlarıyla ilgili bilgilerin genellikle mezarlardan edinildiğini de ekliyor. 

Yüksek rütbeli kadın mezarlarının muhtemelen yanlış tanımladığını da belirten antropolog, "Yüksek statüye sahip Moçe erkeklerinin gömüleri çoğu zaman 'lord', kadınlarsa 'rahibe' diye tanımlanıyor" diyor. Ancak bu 'rahibelerin' bir kısmı aslında hükümdar olabilir.

Independent Türkçe, Live Science, Popular Mechanics, Panamarca.org



FBI İran saldırısının ardından terörle mücadeleye odaklanıyor

Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) merkezinin bulunduğu J. Edgar Hoover Binası (AP)
Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) merkezinin bulunduğu J. Edgar Hoover Binası (AP)
TT

FBI İran saldırısının ardından terörle mücadeleye odaklanıyor

Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) merkezinin bulunduğu J. Edgar Hoover Binası (AP)
Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) merkezinin bulunduğu J. Edgar Hoover Binası (AP)

Konuya yakın iki kaynak dün, FBI'ın, Başkan Donald Trump'ın İran'ın nükleer tesislerine saldırı kararının ardından ABD'ye yönelik olası tehditleri izlemek için çabalarını yoğunlaştırdığını söyledi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre FBI yetkililerinin son günlerde bazı çalışanlara, İran'dan gelen artan tehdit seviyesi göz önüne alındığında görevlerinden alınıp zamanlarının bir kısmını göç uygulamalarına ayıracaklarını bildirdiğini belirtti. Terörle mücadele, karşı istihbarat ve siber güvenlikle ilgilenen çalışanlar İran'la ilgili dosyalar üzerinde çalışıyorlar.

İki kaynaktan birine göre, Chicago, Los Angeles, San Francisco, New York ve Philadelphia'daki FBI saha ofisleri, göçmenlik davaları üzerinde çalışmak üzere ayrılmış personel vardiyalarını iptal etti. Bir FBI sözcüsü yorum yapmayı reddetti, ancak yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Ulusal güvenliğimize yönelik en acil tehditleri ele almak ve Amerikan halkının güvenliğini sağlamak için kaynaklarımızı sürekli olarak değerlendiriyor ve yeniden düzenliyoruz.”

İran, ABD'nin saldırılarına pazartesi günü Katar'daki bir ABD hava üssüne füze saldırısı düzenleyerek karşılık verdi, ancak herhangi bir kayıp yaşanmadı. İsrail ve İran arasında günlerce süren açık savaşı sona erdiren ateşkes, Trump'ın baskısı altında salı günü de sürdü.

Ancak ABD'li yetkililer İran'ın ABD topraklarında misilleme yapmak isteyebileceğine dair endişelerini dile getirdiler. Bir kaynak, FBI'ın özellikle İran'ın halihazırda ABD'de bulunan ajanlarını saldırı düzenlemeleri için yönlendirebileceğinden endişe duyduğunu ifade etti.

FBI yetkilileri son günlerde bazı çalışanlara, İran'dan gelen yüksek tehdit seviyesi göz önüne alındığında, zamanlarının bir kısmını göçmenlik uygulamasına ayırma görevinden alınacaklarını bildirdi. Terörle mücadele, karşı istihbarat ve siber güvenlik alanlarında çalışanlar İran'la ilgili dosyalar üzerinde çalışıyorlar.