WSJ: İsrail, Hizbullah'ın elinde büyük miktarda Rus silahı buldu

Modern Kornet tanksavar füzeleri (Arşiv - Reuters)
Modern Kornet tanksavar füzeleri (Arşiv - Reuters)
TT

WSJ: İsrail, Hizbullah'ın elinde büyük miktarda Rus silahı buldu

Modern Kornet tanksavar füzeleri (Arşiv - Reuters)
Modern Kornet tanksavar füzeleri (Arşiv - Reuters)

Wall Street Journal (WSJ) tarafından yayınlanan bir haberde, İsrail'in Güney Lübnan'da Hizbullah'ın elinde büyük miktarda Rus silahı bulduğu iddia edildi.

Suriyeli güvenlik yetkilileri ve bir Arap yetkiliye göre, aralarında 2020 yılında üretilen modern Kornet tanksavar füzelerinin de bulunduğu silahların bir kısmı son yıllarda komşu Suriye'deki Rus stoklarından Güney Lübnan'a gönderildi.

Rusya uzun süredir Suriye rejiminin ordusuna silah tedarik ediyor ve ülkedeki bazı özel silah depolarını da kontrol ediyor.

İsrailli komutanlar, Hizbullah'ın Rus yapımı bazı silahlara sahip olduğunun farkında olsalar da 2006'da Hizbullah'la savaşa girdiklerinden beri Güney Lübnan'ın bazı bölgelerine erişimlerinin olmaması, örgütün kapasitesinin tam olarak bilinmesini zorlaştırıyordu.

Hizbullah'ın elindeki Rus silahlarının daha az gelişmiş olduğu ve bazılarının Sovyet döneminden kalma olduğu biliniyordu.

Ancak İsrail'in şimdi bulduğu silahlar daha yeni, daha gelişmiş ve askeri analistlerin tahmin ettiğinden daha fazla sayıda mevcut.

Analistler, söz konusu silahların Hizbullah'ın İsrail saldırılarına karşılık verme kabiliyetini büyük ölçüde arttırdığını ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığı habere göre, Kornet gibi tanksavar silahları Hizbullah'ın cephaneliğindeki en etkili silahlar arasındaydı ve birçok İsrail askerini öldürmek için kullanıldı.

Silah keşifleri, Moskova'nın İsrail ile komşuları arasındaki çatışmalarda taraf tutmadığına dair uzun süredir verdiği güvencelere rağmen, İsrail'de, Rusya'nın Hizbullah ile ilişkilerini derinleştirebileceği yönündeki endişeleri arttırdı.

İsrail'in eski Rusya Büyükelçisi Arkady Melman, “İsrail'in daha iddialı olması ve çıkarlarını savunması gerekiyor” dedi.

Şu anda Tel Aviv'deki Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü'nde kıdemli araştırmacı olan Melman şu ifadeleri kullanı: “Ruslara şunu anlatmalı ve iletmeliyiz: Hizbullah ve İran'a, İsraillilere zarar verecek herhangi bir yardıma artık izin vermeyeceğiz.”

Rus hükümeti ve Suriye Dışişleri Bakanlığı yorum taleplerine yanıt vermedi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi ise yorum yapmayı reddetti.



Maoriler ayaklandı: Yeni Zelanda'nın en büyük protestosu

Maori bayraklarının dalgalandığı protestoda, Filistin bayrağı da açıldı (Reuters)
Maori bayraklarının dalgalandığı protestoda, Filistin bayrağı da açıldı (Reuters)
TT

Maoriler ayaklandı: Yeni Zelanda'nın en büyük protestosu

Maori bayraklarının dalgalandığı protestoda, Filistin bayrağı da açıldı (Reuters)
Maori bayraklarının dalgalandığı protestoda, Filistin bayrağı da açıldı (Reuters)

Yeni Zelanda'da Maori yerlilerinin haklarına yönelik yasa değişikliği tasarısı ülke tarihindeki en büyük protestolardan birine yol açtı.

Yeni Zelanda polisinin verdiği bilgilere göre yaklaşık 42 bin kişi salı günü Parlamento binası önünde toplandı. Protesto, binlerce kişinin çeşitli kasabalardaki mitinglere katıldıktan sonra yaya olarak ya da arabalarla başkent Wellington'a gittiği 8 günlük eylemin ardından geldi. 

Ülkenin Güney Adası bölgesindeki Maori kabilelerinden Ngati Toa'nın lideri Helmut Modlik, iktidarın yasa tasarısıyla ülkeyi bölmeye çalıştığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı: 

Bizi bölüp parçalamaya çalışanlar, bunun için geç kaldınız. Biz tek bir halkız.

Ngati Kauwhata kabilesinden Hayley Komene de yürüyüşün "gerçek bir güç ve gurur gösterisi" olduğunu belirterek, iktidarın yasada değişiklik yapma çağrısını "saçmalık" diye niteledi.

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters, "ülkenin en büyük protestolarından biri" diye nitelediği eylemin barışçıl geçtiğini aktarıyor. Britanya gazetesi Guardian da "Yeni Zelanda tarihindeki en büyük eylemlerden birinin" yaşandığını, protestocuların polisle çatışmaya girmediğini yazıyor.

xc
Maoriler yasa tasarısının iptal edilmesini istiyor (AFP)

Guardian'ın aktardığına göre eylemlere Maori Kraliçesi Ngā Wai Hono i te Pō da katıldı. Kraliçenin sözcüsü Ngira Simmons, şunları söyledi: 

Maori Kraliçesi, ulusal birliğe yönelik bir diyaloğa katkı sağlamak istiyor fakat anlaşmayı baltalayan tek taraflı bir süreci kabul etmeyecektir.

Protestolara sadece yerliler değil, Maorilere destek vermek isteyen Yeni Zelandalılar da katıldı. Wellington sakinlerinden Alice Soper, şunları söylüyor: 

Maorilere yönelik pek çok saldırı gördük ama bu sadece onlarla değil hepimizle ilgili. Hayatımda hiç bu kadar büyük bir yürüyüş görmemiştim. Bu aslında her şeyi özetliyor.

Eylemlere muhalefetteki Te Pati Maori partisinden parlamenter Hana-Rawhiti Maipi-Clarke da katıldı. 22 yaşındaki siyasetçi, geçen hafta yasa tasarısıyla ilgili Parlamento'da düzenlenen görüşmeyi haka dansıyla protesto etmesiyle gündem olmuştu.
 

Tartışmalı yasa ne öneriyor?

Sağcı iktidar koalisyonundaki ACT Yeni Zelanda partisinin sunduğu "Antlaşma İlkeleri Yasası", Birleşik Krallık'la Maori liderleri arasında 1840'ta imzalanan, yerlilere belirli haklar tanıyan Waitangi Antlaşması'nın "yeniden yorumlanmasını" talep ediyor. 

Yasa tasarısını destekleyenler, Waitangi Antlaşması'nın yerli olmayan Yeni Zelandalılara karşı ayrımcılığa yol açtığını öne sürüyor. Yaklaşık 5,3 milyonluk Yeni Zelanda nüfusunun neredeyse yüzde 20'sini oluşturan Maorilerse antlaşmanın değiştirilmesine yönelik çabalara karşı çıkıyor.

ACT Yeni Zelanda'nın yasa tasarısının Parlamento'dan geçmesi için yeterli desteği alması mümkün görünmüyor. Koalisyon ortakları Ulusal Parti ve Önce Yeni Zelanda partisi de tasarının Parlamento'da tartışılmasını desteklediklerini fakat yasalaşmasına izin vermeyeceklerini bildirmişti.

Independent Türkçe, Guardian, BBC, Reuters