Ben-Gvir, bir hapishane yetkilisi ve iki polis memurunun gözaltına alınmasının ardından kendisine zarar vermeyi amaçlayan ‘darbeyi’ kınadı

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir geçen ay Gazze Şeridi'ndeki yerleşimlerle ilgili bir konferansta Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden çıkarılması çağrısında bulundu. (İsrail medyası)
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir geçen ay Gazze Şeridi'ndeki yerleşimlerle ilgili bir konferansta Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden çıkarılması çağrısında bulundu. (İsrail medyası)
TT

Ben-Gvir, bir hapishane yetkilisi ve iki polis memurunun gözaltına alınmasının ardından kendisine zarar vermeyi amaçlayan ‘darbeyi’ kınadı

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir geçen ay Gazze Şeridi'ndeki yerleşimlerle ilgili bir konferansta Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden çıkarılması çağrısında bulundu. (İsrail medyası)
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir geçen ay Gazze Şeridi'ndeki yerleşimlerle ilgili bir konferansta Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden çıkarılması çağrısında bulundu. (İsrail medyası)

İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir dün (Pazartesi), üst düzey bir cezaevi yetkilisi ve iki polis memurunun gözaltına alınmasının ardından kendisine zarar vermeyi amaçlayan ‘darbeyi’ kınadı.

Ben-Gvir televizyonda yayınlanan açıklamasında, İsrail medyasının, bakana yakın olarak tanımlanan ve yolsuzluk ve sahtekârlık yaptıklarından şüphelenilen üç kişinin gözaltına alındığını bildirmesinin ardından “Bu bir darbedir (…) siyasi bir karardır” dedi.

İsrail polisi olayla ilgili herhangi bir yorum yapmadı.

Ben-Gvir gözaltıların ‘kendisini, hükümeti ve Başbakan Binyamin Netanyahu'yu devirmeye yönelik bir girişim’ olduğunu söyledi.

Ben-Gvir, “Benim politikamı açıkça ve tamamen uygulayan iki polis memuru ve üst düzey bir cezaevi yetkilisi hakkında soruşturma açılması kararı, kişisel saiklerle alınmış siyasi bir karardır” ifadesini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail basınından aktardığına göre Ben-Gvir geçen hafta, yasal standartlara aykırı olarak verilen silah ruhsatlarıyla ilgili bir soruşturma kapsamında polis tarafından sorgulanan ofisinde çalışan dört kişiye ‘tam destek’ vermişti.

Ben-Gvir konuşmasında, aynı zamanda hükümetin hukuk danışmanı olan Devlet Başsavcısı Gali Baharav-Miara'ya saldırdı.

Baharav-Miara bu göreve 2022 yılında atanmış ve mevcut hükümetteki bazı bakanların öfkesini defalarca üzerine çekmişti.

Ben-Gvir, “Sağcı hükümetin hukuk danışmanı tarafından engellenmeden çalışabilmesi için bu çılgın kampanyayı ve hukuk darbesini durdurmalıyız” dedi.

Baharav-Miara Mart 2023'te, Netanyahu'nun devam eden yolsuzluk davaları nedeniyle o dönemde ülkeyi bölen bir yargı reformu projesine müdahalesinin ‘hukuka aykırı’ olduğu sonucuna varmıştı.

Ben-Gvir, Netanyahu'ya bir sonraki oturumda Baharav-Miara'nın görevine nasıl son verileceğini değerlendirmesi çağrısında bulundu.



ABD’den Batı Şeria’yı istikrarsızlaştıracak adım

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinli sayısı bini geçti (Reuters)
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinli sayısı bini geçti (Reuters)
TT

ABD’den Batı Şeria’yı istikrarsızlaştıracak adım

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinli sayısı bini geçti (Reuters)
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinli sayısı bini geçti (Reuters)

ABD, İsrail ve Filistin Ulusal Yönetimi arasında güvenlik koordinasyonunu sağlayan birimi kapatmayı planlıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Axios’a konuşan yetkililer, İsrail ve Filistin Ulusal Yönetimi arasındaki güvenlik koordinasyonunun güçlendirilmesini sağlayan Kudüs’teki ABD Güvenlik Koordinatörlüğü (USCC) ofisinin kapatılacağını söylüyor. 2005’te açılan USSC ofisi özellikle Batı Şeria’daki güvenlik kuvvetlerinin eğitimi ve reformunda önemli bir rol oynamıştı.

Kaynaklar, USSC’nin başındaki Korgeneral Michael Fenzel’e görevine son verileceğinin bildirildiği mesajın geçen hafta iletildiğini belirtiyor.

Bunun siyasi bir karar olmadığı, ABD Başkanı Donald Trump’ın bütçe kesintisi ve yeniden yapılandırma planlarının bir parçası olduğu ifade ediliyor.

USSC, İsrail ve Filistin Ulusal Yönetimi'ndeki siyasi ve askeri yetkililer arasında koordinasyonu mümkün kılarak güvenlik krizlerinin önlenmesini ve kontrol altına alınmasını sağlıyor.

Haberde, Gazze savaşı sürerken USSC’nin kapatılmasının Batı Şeria’da istikrarsızlığı artırabileceğine dikkat çekiliyor.

USSC Direktörü Fenzel, hem Dışişleri Bakanı Marco Rubio’ya hem de Genelkurmay Başkanı Dan Caine’e bağlı çalışıyor. Ofis, ABD, İsrail ve Filistin Ulusal Yönetimi’ndeki üst düzey askeri ve siyasi kademelere doğrudan erişime sahip. Fenzel ayrıca Batı Şeria’da yaşananlarla ilgili Washington yönetimini bilgilendiren en üst düzey ABD’li yetkili.

Haberde, Gazze savaşı sonrası dönemde Hamas yerine bölgenin güvenliğini üstlenecek Filistinli bir gücün kurulmasında USSC’nin önemli rol oynayabileceği yazılıyor. Kaynaklar, Kudüs’teki ofisin kapatılmasına yönelik henüz resmi bir karar alınmadığını aktarıyor.

Demokrat Senatör Jon Ossof, Rubio’nun USSC’yi kapatma planına tepki göstererek, “yoğun çatışmaların yaşandığı bir dönemde büyük öneme sahip bu ofisin kapatılmasının hata” olduğunu belirtti.

ABD-İsrail-Filistin hattında son durum 

Gazze Şeridi, 1996-2006'da Filistin Ulusal Yönetimi'ne bağlıydı. Ancak Hamas, 2006'da yapılan seçimlerde, Fetih'i geçerek 132 sandalyeli mecliste 74 koltuk kazanmış, Fetih ise 45 sandalyede kalmıştı. Daha sonra taraflar arasında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle 2007'de patlak veren çatışmalarda, Hamas bölgenin kontrolünü ele geçirmişti.

19 Ocak 2024’te yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 2 Mart'ta sona ermişti. İsrail, 1700'den fazla Filistinli mahkumu salıvermiş, Hamas da 8’i ölü 33 İsrailli ve 5 Taylandlı rehineyi serbest bırakmıştı.

Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı için ikinci aşamaya geçilememişti. Tel Aviv yönetimi, 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne her türlü insani yardım malzemesinin girişini durdurmuş, 9 Mart'ta da bölgeye elektrik tedarikini kesmişti. Bunların ardından İsrail ordusu, 18 Mart’ta ateşkes sürecini bozarak Gazze’ye saldırıları yeniden başlatmıştı.

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti.

Independent Türkçe, Axios, Times of Israel