Fransa belirsizlik içinde boğuluyor ve grevler Macron üzerindeki baskıyı artırıyor

Grev ve gösteriler Macron üzerindeki baskıyı artırıyor

İstifa eden Başbakan Michel Barnier, çarşamba akşamı hükümetine yönelik güven oylaması sırasında Parlamento'da (AFP)
İstifa eden Başbakan Michel Barnier, çarşamba akşamı hükümetine yönelik güven oylaması sırasında Parlamento'da (AFP)
TT

Fransa belirsizlik içinde boğuluyor ve grevler Macron üzerindeki baskıyı artırıyor

İstifa eden Başbakan Michel Barnier, çarşamba akşamı hükümetine yönelik güven oylaması sırasında Parlamento'da (AFP)
İstifa eden Başbakan Michel Barnier, çarşamba akşamı hükümetine yönelik güven oylaması sırasında Parlamento'da (AFP)

Fransa Başbakanı Michel Barnier, hükümetine yönelik güven oylamasının ardından dün akşam Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a istifasını sundu ve Macron da dün akşam ulusa seslenerek bu belirsizlik döneminde bir yön belirlemeye çalıştı.

Elysee çevrelerine göre Macron, Barnier'in yerine bir halef atama niyetinde. Durum şu ki, istişare ve manevra yapmak artık mümkün değil. Çünkü üst üste gelen siyasi, sosyal ve ekonomik krizlerin yanı sıra Fransa'nın yurtdışındaki imajının bozulması nedeniyle ülkenin durumu bu tür manevralara artık tahammül edemiyor.

Birçok resmi daire greve gitmiş durumda. Uçuşlar kısmen durduruldu, büyük şehirlerde toplu taşıma hizmetleri aksadı, başkentte ve birçok şehirde gösteriler düzenlendi. Sendikaların 10, 11 ve 12 Aralık'ta daha geniş bir harekete hazırlanmaları, yaşananların sadece ilk yağmur olduğunu gösteriyor ve bu, Başkan Macron üzerindeki baskıyı artırıyor.



İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
TT

İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)

Tahran bugün, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin, aralarında İran'ın da bulunduğu 12 ülke vatandaşlarının ABD'ye seyahat etmesini yasaklama kararını kınadı.

İran Dışişleri Bakanlığı Yurt Dışındaki İranlılar Genel Müdürü Ali Rıza Haşimi Reca, ABD'nin kararının ‘ABD politika yapıcıları arasında üstünlük ve ırkçılığın hâkim olduğunun açık bir kanıtı’ olduğunu söyledi.

Reca, 12 ülkenin vatandaşlarına seyahat yasağı ve diğer yedi ülkenin vatandaşlarına giriş kısıtlamaları getirme kararının, ‘ABD politika yapıcılarının İran halkına ve Müslüman halklara yönelik derin düşmanlığını gösterdiğini’ belirtti.

Reca, ABD'nin kararının ‘uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ettiğini’ ve ‘yüz milyonlarca insanın yalnızca milliyetleri ya da dinleri temelinde seyahat etme hakkını’ yasakladığını ifade etti.

Reca, söz konusu kararın ‘sistematik ırk ayrımcılığı’ teşkil ettiğini ve ABD'ye ‘uluslararası sorumluluk’ yükleyeceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanlığı'na göre İran'ın ABD'de 1,5 milyon vatandaşı bulunuyor ve bu rakam yurtdışındaki en büyük İranlı topluluğu oluşturuyor.

Trump'ın çarşamba günü açıkladığı kararnameye göre pazartesi günü 12:01'den itibaren 12 ülkenin vatandaşlarının ABD'ye girişleri yasaklanacak.

Kararname kapsamındaki ülkeler Afganistan, Myanmar, Çad, Kongo Cumhuriyeti, Ekvator Ginesi, Eritre, Haiti, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen.

Trump'ın ülkeyi ‘yabancı teröristlere’ karşı korunmak için gerekli olduğunu söylediği yasak, 2017-2021 yılları arasındaki ilk döneminde uyguladığı benzer bir hamleyi hatırlatıyor.