Myanmar'dan nükleer malzeme kaçıran Yakuza lideri, suçunu itiraf etti

İran'ın, bu malzemeyle nükleer silah yapmayı planladığı öne sürülüyor

Yakuza,  Japonya kökenli uluslararası suç örgütüne üye olanlar için kullanılan bir ifade (Reuters)
Yakuza, Japonya kökenli uluslararası suç örgütüne üye olanlar için kullanılan bir ifade (Reuters)
TT

Myanmar'dan nükleer malzeme kaçıran Yakuza lideri, suçunu itiraf etti

Yakuza,  Japonya kökenli uluslararası suç örgütüne üye olanlar için kullanılan bir ifade (Reuters)
Yakuza, Japonya kökenli uluslararası suç örgütüne üye olanlar için kullanılan bir ifade (Reuters)

ABD'de yargılanan Yakuza liderlerinden Takeşi Ebisava, Myanmar üzerinden nükleer materyal kaçakçılığı yaptığını itiraf etti. 

New York'ta çarşamba günü görülen duruşmada, 60 yaşındaki Ebisava uluslararası uyuşturucu ve silah ticareti suçlamalarını da kabul etti. 

New York Güney Bölgesi Savcısı Edward Y. Kim, "Bugün mahkemede de itiraf ettiği gibi Takeşi Ebisava, Myanmar'dan silah üretecek miktarda plütonyum da dahil nükleer madde kaçakçılığı yaptı" dedi.

Savcı, Ebisava'nın Myanmar'da isyancılara karadan havaya füze gibi ağır silahlar tedarik etme karşılığında, ABD'ye büyük miktarlarda eroin ve metamfetamin gönderdiğini belirtiyor. 

Ayrıca bu nükleer malzemelerin, İran tarafından silah yapımında kullanılmasının planlandığı da ileri sürülüyor. Yakuza liderinin, nükleer malzemeyi Myanmar'da uranyum madenciliği yapan "etnik bir isyancı grubun" liderinden temin ettiği aktarılıyor. Sözkonusu kişinin kimliğinin belirsiz olduğu bildiriliyor. 

Ebisava nükleer maddelerin uluslararası ticaretini yapmaktan 20 yıla kadar hapis cezası alabilir. Yakuza lideri hakkında düzenlenecek karar duruşmasının tarihi henüz açıklanmadı.

Zanlı, 2020'de ABD Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi'nin (DEA) düzenlediği bir operasyonla yakalanmıştı. Operasyona Japonya ve Tayland da destek vermişti.

Ebisava, gizli görevdeki bir DEA ajanıyla buluşup, otomatik silah, karadan havaya füze sistemi, roket, tanksavar ve makinelı tüfek satın almaya çalışmıştı.

Yakuza lideri diye nitelenen Ebisava'nın bu silahları Sri Lanka'daki Tamil Kaplanları ve Myanmar'daki Birleşik Wa Devlet Ordusu, Karen Ulusal Birliği ve Şan Devlet Ordusu'na satmayı planladığı iddia edilmişti.

ABD Adalet Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Ebisava'yla çalışan 55 yaşındaki Sompak Rukrasaranee, 58 yaşındaki Somphob Singhasiri ve 53 yaşındaki Suksan Jullanan adlı üç şüphelinin daha yakalandığı belirtilmişti. Tayland vatandaşı üç isimden Jullanan'ın ABD vatandaşlığına da sahip olduğu ifade edilmişti. Bu şüpheliler hakkındaki hukuki süreç devam ediyor.

Independent Türkçe, CNN, Guardian



Axios: ABD’li ve İsrailli kaynakların tahminlerine göre İran'daki ‘kapalı’ tesislerde zenginleştirilmiş uranyum bulunuyor

İran'ın Fordo Nükleer Tesisi (AFP)
İran'ın Fordo Nükleer Tesisi (AFP)
TT

Axios: ABD’li ve İsrailli kaynakların tahminlerine göre İran'daki ‘kapalı’ tesislerde zenginleştirilmiş uranyum bulunuyor

İran'ın Fordo Nükleer Tesisi (AFP)
İran'ın Fordo Nükleer Tesisi (AFP)

ABD merkezli haber sitesi Axios dün, ABD’li ve İsrailli kaynakların tahminlerine göre yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumun şu anda İran'ın ‘kapalı ve ciddi şekilde hasar görmüş’ üç nükleer tesislerinde bulunduğunu bildirdi.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ABD’li gazeteci Tucker Carlson’a verdiği röportajda, nükleer tesislerin gerçekten zarar gördüğünü, ancak İran'ın şimdiye kadar durumu kesin olarak değerlendirebilecek kapasiteye sahip olmadığını söyledi.

Axios'un haberine göre İsrailli ve ABD’li kaynaklar, her iki ülkenin istihbarat servislerinin, İran'ın malzeme taşınmasına ve nükleer faaliyetlerin yeniden başlatılmasına yönelik her türlü hareketini yakından izlediğini vurguladılar.

Axios, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun baş danışmanı Ron Dermer'in kapalı kapılar ardında gerçekleşen toplantılarda, Washington'a yaptığı son ziyaretinden ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin belirli koşullar altında İsrail'in İran'a yönelik yeni saldırılarını destekleyeceği izlenimiyle ayrıldığını söylediğini belirtti. Axios, bu koşullardan birinin İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki hasarlı nükleer tesislerden yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumu nakletmeye çalışması olduğunu kaydetti.