Vatikan, ruhban okulunda eğitim için eşcinsellere tek bir koşulla izin verdi

"Bu ileriye doğru bir adım"

Papa Francis'in son dönemde eşcinselliğe dair tutumunu eleştiren daha muhafazakar Katolik din adamları da var (AP)
Papa Francis'in son dönemde eşcinselliğe dair tutumunu eleştiren daha muhafazakar Katolik din adamları da var (AP)
TT

Vatikan, ruhban okulunda eğitim için eşcinsellere tek bir koşulla izin verdi

Papa Francis'in son dönemde eşcinselliğe dair tutumunu eleştiren daha muhafazakar Katolik din adamları da var (AP)
Papa Francis'in son dönemde eşcinselliğe dair tutumunu eleştiren daha muhafazakar Katolik din adamları da var (AP)

Vatikan, eşcinsellerin ruhban okulunda eğitim görmelerine tek bir koşulla izin verdi.

İtalya'da perşembe günü yürürlüğe konan yeni kurallar kapsamında, cinsel ilişkiye girmemeleri koşuluyla geylere ruhban okulunda eğitim görme imkanı tanındı. 

Yönergede, papaz okulu adaylarının sırf cinsel yönelimleri nedeniyle diskalifiye edilmemesi gerektiği belirtildi. 

Diğer yandan bu, Katolik Kilisesi'nin "köklü eşcinsel eğilimlere" sahip erkeklerin rahip olmaması gerektiği yönündeki öğretisini değiştirmiyor. Yeni yönergede, "eşcinsel eğilimlerin, genç adayın kişiliğinin genel özellikleri içinde nerede durduğunun göz önünde bulundurulması" tavsiye ediliyor. 

Rahiplerin, "iffetli bir hayatı özgürce seçmesi ve bunun sorumluluğunu üstlenerek yaşaması gerektiği" de belirtiliyor. 

ABD'nin Maryland eyaletinde gey Katolikleri destekleyen New Ways Ministry grubunun direktörü Francis DeBernando, yeni uygulamaya dair şunları söylüyor: 

Bu ileri bir adım. Eşcinsel papaz adayları hakkında daha önce yapılan, korku ve ayrımcılığa yol açan muğlak ifadelere açıklık getirildi. Böylelikle eşcinsel papaz adaylarına, heteroseksüel adaylara davranıldığı gibi davranılıyor. Kilise, tüm LGBTQ+ konularında bu tür bir eşit muameleyi hedeflemeli.

Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis, eşcinsel çiftlerin evliliklerinin kilisede kutsanmasına da Aralık 2023'te onay vermişti. 

Afrika’daki piskoposlarsa karara tepki göstermiş, açıklamanın "birçok kişide huzursuzluk yarattığını, bu uygulamanın kıtanın kültürel özellikleri nedeniyle yürürlüğe konmayacağını" bildirmişti. 

Diğer yandan Papa'nın geçen yıl mayısta İtalyan piskoposlarla yaptığı özel toplantıda "homofobik küfürler" ettiğine yönelik haberler çıkmıştı. Bunun ardından Francis, resmi açıklama yayımlayarak özür dilemişti.

Independent Türkçe, New York Times, NBC News



Washington ve Dörtlü'deki müttefikleri, nadir toprak elementlerinin tedarikini güvence altına almak için iş birliği sözü verdi

Dörtlü İttifak'ın (ABD, Japonya, Hindistan ve Avustralya) dışişleri bakanları dün Washington'daki toplantılarının ardından (Reuters)
Dörtlü İttifak'ın (ABD, Japonya, Hindistan ve Avustralya) dışişleri bakanları dün Washington'daki toplantılarının ardından (Reuters)
TT

Washington ve Dörtlü'deki müttefikleri, nadir toprak elementlerinin tedarikini güvence altına almak için iş birliği sözü verdi

Dörtlü İttifak'ın (ABD, Japonya, Hindistan ve Avustralya) dışişleri bakanları dün Washington'daki toplantılarının ardından (Reuters)
Dörtlü İttifak'ın (ABD, Japonya, Hindistan ve Avustralya) dışişleri bakanları dün Washington'daki toplantılarının ardından (Reuters)

Dörtlü İttifak (ABD, Japonya, Hindistan ve Avustralya) dün, yeni teknolojilerin üretimi için elzem olan kaynakların Çin'in hakimiyetine girmesiyle ilgili endişelerin arttığı bir dönemde, nadir minerallerin arzını istikrara kavuşturmak için iş birliği yapma sözü verdi.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, göreve geldiğinden bu yana Ukrayna ve Ortadoğu ile meşgul olan Başkan Donald Trump yönetiminin dikkatini yeniden Asya'ya yöneltmesinin bir parçası olarak dün Avustralyalı, Hintli ve Japon mevkidaşlarını Washington'da ağırladı.

Dört bakan toplantılarının sonunda yaptıkları ortak açıklamada, “tedarik zincirlerinin güvenliğini ve çeşitlendirilmesini sağlamayı amaçlayan ortaklığımızın (...) iddialı bir şekilde genişletilmesinin” bir parçası olarak, nadir metaller alanında ortak bir girişim başlatmaya karar verdiklerini belirttiler. Bakanlar girişim hakkında çok az ayrıntı verdi, ancak amacın, zengin stratejik maden rezervlerine sahip olan Çin'e olan bağımlılığı azaltmak olduğunu açıkça ifade etti.

Açıklamada “Baz metalleri işlemek, rafine etmek ve türev ürünler üretmek için tek bir ülkeye güvenmek, endüstrilerimizi ekonomik baskı, fiyat manipülasyonu ve tedarik zinciri kesintilerine maruz bırakmaktadır” denildi. Açıklamada ayrıca Çin'den ismen bahsedilmedi ancak bakanlar, Güney ve Doğu Çin Denizlerinde “bölgedeki barış ve istikrarı tehdit eden” “tehlikeli ve provokatif eylemlerden duydukları ciddi endişeyi” dile getirdiler.

Dört bakan ayrıca Kuzey Kore'yi “istikrar bozucu füze denemeleri” yaptığı için kınadı ve “tamamen nükleer silahlardan arındırılması” gerektiğini vurguladı. Kuzey Kore'nin nükleer silahı özellikle Japonya için büyük bir endişe kaynağı.

Amerika Birleşik Devletleri Asya-Pasifik bölgesine öncelik vermiş olsa da Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş ve Ortadoğu'da devam eden çatışmalar nedeniyle dikkati büyük ölçüde dağılmış durumda. Dörtlü, öncelikle güvenlik konularının görüşüldüğü bir forum niteliğinde.

Çin foruma defalarca karşı çıktı ve forumu kendi yükselişini engellemeye çalışmakla suçladı. Trump seçim kampanyasında Çin'e karşı sert bir tutum takınacağını vaat etti, ancak göreve geldiğinden beri karışık mesajlar verdi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Trump, haziran ayı başında dünyanın en büyük iki ekonomisinin aralarındaki ticaret savaşını hafifletmeyi amaçlayan bir çerçeve anlaşmaya varmasının ardından, Çin’le ilişkilerini “mükemmel” olarak tanımladı.

Trump'ın bu yıl içinde “Dörtlü” liderler zirvesine katılmak üzere Hindistan'a gitmesi bekleniyor. Trump uzun zamandır Çin'i ABD'nin baş düşmanı olarak tanımlıyordu, ancak iktidara geldiğinden bu yana Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile ilişkilerini övdü.

Hindistanlı ve Japon bakanlar basına yaptıkları kısa açıklamalarda, Çin'in yayılmacı emellerine açıkça atıfta bulunan ve bölgenin diplomatik sözlüğünde yer alan tanıdık bir ifadeyi kullanarak “özgür ve açık bir Hint-Pasifik” ihtiyacını vurguladılar.