Batı'nın korktuğu Rus askeri istihbarat birimi: Birim 29155 hakkında ne biliyoruz?

Birimin bilgisayar korsanları 2022 yılından bu yana, “WhisperGate” olarak bilinen veri yok edici kötü amaçlı yazılım da dahil olmak üzere siber saldırılarda başı çekiyor

Rusya'nın askeri istihbarat teşkilatı sık sık gerçekleştirdiği sabotajlar, suikastlar ve dünyanın en saldırgan siber savaş uygulayıcılarından biri olarak biliniyor (Reuters)
Rusya'nın askeri istihbarat teşkilatı sık sık gerçekleştirdiği sabotajlar, suikastlar ve dünyanın en saldırgan siber savaş uygulayıcılarından biri olarak biliniyor (Reuters)
TT

Batı'nın korktuğu Rus askeri istihbarat birimi: Birim 29155 hakkında ne biliyoruz?

Rusya'nın askeri istihbarat teşkilatı sık sık gerçekleştirdiği sabotajlar, suikastlar ve dünyanın en saldırgan siber savaş uygulayıcılarından biri olarak biliniyor (Reuters)
Rusya'nın askeri istihbarat teşkilatı sık sık gerçekleştirdiği sabotajlar, suikastlar ve dünyanın en saldırgan siber savaş uygulayıcılarından biri olarak biliniyor (Reuters)

Sami Halife

Rusya'nın askeri istihbarat teşkilatı sık sık gerçekleştirdiği sabotajlar, suikastlar ve dünyanın en saldırgan siber savaş uygulayıcılarından biri olarak ün yapsa da geçtiğimiz yılın son aylarında teşkilat içinde yeni bir birim ön plana çıktı. Söz konusu birim, Batılı ülkelerdeki zehirlenmeler, darbe girişimleri ve bombalamalarla o kadar yakından ilişkilendirildi ki bazıları tarafından Batı'ya yönelik en büyük tehditlerden biri olarak nitelendirildi.

ABD, İngiltere, Ukrayna, Avustralya, Kanada ve beş Avrupa ülkesinin de aralarında bulunduğu çok sayıda Batılı ülke, geçtiğimiz yıl Ukrayna, ABD ve Avrupa, Asya ve Latin Amerika'daki diğer ülkeleri hedef alan çok sayıda siber saldırı başlatan “29155” adıyla bilinen birimin, askeri istihbarat teşkilatının fiziksel sabotaj ve siyasi amaçlı cinayetlerle tanınan bölümü olduğunu açıkladı.

dfergthyu
CISA geçtiğimiz yıl, birimin hack yöntemlerini ve bunları tespit etme ve azaltma yollarını detaylandıran bir bildiri yayınladı (Freepik)

Birim, 2018 yılında İngiltere'de Rus çifte ajan Sergey Skripal’in Noviçok maddesiyle zehirlenmesi girişiminin yanı sıra Bulgaristan'da bir başka suikast planı, Çek Cumhuriyeti'nde bir silah deposunun havaya uçması ve Karadağ'da başarısız bir darbe girişimiyle de ilişkilendirilmişti.

En korkunç eylemler

Birim 29155 de dahil olmak üzere bilgisayar korsanları (hacker), 2022 yılından bu yana, Rusya'nın Şubat 2022'de Ukrayna'ya saldırmasının arifesinde Ukrayna’nın en az 20 resmi kurumuna ‘WhisperGate’ adlı kötü amaçlı yazılımla gerçekleştirilen siber saldırının yanı sıra ‘Free Civilian’ adıyla bilinen sahte bir kimlik altında Ukrayna hükümeti resmi internet sitelerini sabote etmenin yanında bilgi çalmak ve sızdırmak gibi siber eylemlerde başı çekti.

Batılı ülkelerden yetkililere göre Kremlin tarafından gerçekleştirilmesi talimatı verilen en çirkin işlerle görevlendirilen fiziki bir operasyonel birim olan Birim 29155, Rus askeri istihbaratının hibrid savaşa yaklaşımında fiziksel ve siber taktikler arasındaki çizgiyi nasıl bulanıklaştırdığını gösteriyor.

ABD'nin suçlamaları

ABD Siber Güvenlik ve Altyapı Güvenliği Ajansı (CISA) geçtiğimiz yıl, birimin hack yöntemlerini ve bunları tespit etme ve azaltma yollarını detaylandıran bir bildiri yayınladı. Bu yazın başlarında ABD Adalet Bakanlığı grubun beş üyesini isim vererek gıyaben suçladı. Ayrıca altıncı bir kişi de Birim 29155'ten kamuoyu önünde hiç bahsedilmeden suçlandı.

Adalet Bakanlığı Ulusal Güvenlik Birimi'nden Başsavcı Yardımcısı Matthew Olsen yaptığı açıklamada, Rus askeri istihbaratının Ukrayna'nın kritik öneme sahip altyapısını ve askeri değeri olmayan hükümet sistemlerini hedef alan WhisperGate saldırısının, Rusya'nın haksız işgalini sürdürürken masum sivilleri ‘iğrenç bir şekilde’ göz ardı etmesinin bir göstergesi olduğunu belirtti.

Olsen, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İddianame, Adalet Bakanlığı'nın bu tür kötü niyetli siber saldırıları engellemek ve ABD ile müttefiklerini ayrım gözetmeksizin ve yıkıcı bir şekilde hedef alan failleri sorumlu tutmak için mevcut her aracı kullanacağını vurguluyor.”

Şarku’l Avsat’ın ABD Dışişleri Bakanlığı da resmi internet sitesinden aktardığı bilgilere göre Birim 29155 üyelerinin kimliklerinin ya da yerlerinin tespit edilmesini sağlayacak bilgiler için fotoğraflarıyla birlikte 10 milyon dolar ödül koydu.

Geniş çaplı saldırılar

Batılı istihbarat teşkilatlarından yetkililere göre Birim 29155, daha önce Ukrayna'ya gerçekleştirdiği bilinen saldırıların yanı sıra Kuzey Amerika, Doğu ve Orta Avrupa, Orta Asya ve Latin Amerika'da ulaşım ve sağlık sektörleri, devlet kurumları ve enerji altyapısı da dahil olmak üzere kritik öneme sahip altyapılar gibi çok çeşitli kuruluşları da hedef aldı.

ABD Dışişleri Bakanlığı, geçtiğimiz yıl haziran ayında Birim 29155’de görevli bilgisayar korsanlarının ABD’nin özellikle hükümet kurumları ile enerji ve havacılık sektörlerindeki kritik öneme sahip altyapılarına saldırabileceği güvenlik açıkları bulmaya çalıştıklarını açıkladı. Adalet Bakanlığı'nın Birim 29155’in bilgisayar korsanlarına yönelik son iddianamesinde, Maryland'deki bir devlet kurumunun ağını 63 kez taradıkları ve en az 26 NATO üyesi ülkede güvenlik açıkları aradıkları belirtildi.

Birçok durumda Birim 29155’in bilgisayar korsanlarının amacının askeri casusluk olduğu ortaya çıktı. Batılı istihbarat kurumlarının raporlarına göre bu birim, Ukrayna'ya malzeme taşıyan tren sevkiyatlarını izlemek için bir Orta Avrupa demiryolu şirketini hackledi. Ukrayna'da da bilgisayar korsanlarının, belki de Ukrayna birliklerinin ya da silahlarının hareketleri hakkında bilgi edinmek için tüketici güvenlik kameralarını hackledikleri bildirildi. Ukraynalı yetkililer, daha önce Rusya'nın bu taktiği füze saldırılarını yönlendirmek için kullandığı konusunda uyarıda bulunmuşlardı.

Almanya Federal Haber Alma Servisi (BND) geçtiğimiz yıl Birim 29155'i en az 2020 yılından bu yana casusluk, sabotaj ve itibara zarar verme amacıyla dünyanın dört bir yanındaki hedeflere yönelik siber saldırılardan sorumlu olmakla suçladı.

Ukraynalı yetkililerin uyarısından hemen önce Berlin, Moskova'ya iktidardaki Sosyal Demokrat Parti'ye (SPD) ve bilişim, lojistik ve havacılık sektörlerinde faaliyet gösteren bazı Alman şirketine karşı hassas verilerin çalınması ve yayınlanması da dahil olmak üzere çeşitli siber saldırılar düzenlediği suçlamasında bulunmuştu.

Birim 29155’in oluşumu

Batılı istihbarat teşkilatlarından kaynaklar, Birim 29155'in bilgisayar korsanlarının henüz 2020 yılı gibi yakın bir tarihte kurulduğunu ve başlarda siber saldırılar yerine casusluk görevleri üstlendiğini söylediler. Kaynaklara göre Birim 29155, Rusya'nın askeri istihbarat teşkilatı içindeki iç rekabetin yanı sıra, aslında çifte ajan Skripal’e yönelik başarısız suikast girişimine kadar ki başarılı olan faaliyetlerinin ardından grubun artan etkisi nedeniyle kendi uzman hacker ekibini aramaya itildi.

Birim 29155, birçoğu Rus istihbaratına katılmadan önce Capture The Flag (CTF) bilgisayar korsanlığı yarışmalarına katılmış, hepsi de nispeten genç istihbarat görevlileri olan 10 kadar üyeden oluşuyor. Bu küçük ekibin bazı durumlarda Rus hackerlarla ortaklık kurduğu ve kaynaklarını ticari siber kötü amaçlı yazılım kullanımına kadar genişleterek faaliyetlerinin Rus devletiyle ilişkilendirilmesini zorlaştırdığı bildiriliyor. Ukrayna hükümetine yönelik kötü amaçlı yazılım WhisperGate ile gerçekleştirilen saldırılara yardım ettiği gerekçesiyle geçtiğimiz yıl haziran ayında ABD tarafından gıyabında suçlamalar yapılan Rus hacker Amin Timovich Stigal bu tür ortaklıklara bir örnektir.

“Havana sendromu”

Geçtiğimiz yıl ABD merkezli televizyon kanalı CBS, Almanya merkezli Der Spiegel dergisi ve bağımsız Rus gazetesi The Insider tarafından yayınlanan bir araştırma, ‘Havana Sendromu’ olarak bilinen gizemli sağlık sorununu aynı Birim 29155 üyeleriyle ilişkilendiren kanıtları ortaya çıkardı.

Havana Sendromu ilk kez 2017 yılında, Küba'da görevli 20'den fazla ABD'li yetkilinin başkent Havana'da garip bir sağlık sorunundan şikayet etmesiyle ortaya çıktı. O tarihten bu yana, Çin'den Washington DC'ye kadar yayılan vakalarla birlikte Havana Sendromu’na yakalananların sayısı 100'ü aştı. Hastalıktan mustarip olanlar arasında ABD'li diplomatlar, casuslar, askeri görevliler ve yükleniciler de bulunuyor. Sovyetler Birliği dönemi askeri istihbarat programlamasına kadar uzanan bilimsel araştırmalarla oluşturulan yönlendirilmiş enerji silahlarıyla gerçekleştirilen saldırılardan kaynaklanan semptomlar kronik baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, uykusuzluk, mide bulantısı, kalıcı psikofizyolojik bozukluklar ve hatta körlük veya işitme kaybına kadar uzanıyor. Birçok kurbana travmatik beyin hasarı teşhisi konarken bu durum onları tıbben emekli olmaya itti.

Kurbanları arasında ABD’nin Gürcistan'ın başkenti Tiflis'teki büyükelçiliğinden bir yetkilinin eşi olan ve hemşire olarak görev yapan bir kadın da yer alıyor. ABD’li kadın, 2021 yılında evinin önünde Birim 29155 tarafından saldırıya uğradı. Saldırı sonrası başlatılan soruşturmaya göre o tarihten bu yana her gün baş ağrısı çeken kadın, iki ameliyat geçirdi ve temporal kemiğindeki hızlı bozulmayı gidermek için üçüncü bir ameliyata daha ihtiyaç duyuyor.

Birim 29155 üst düzey üyelerinin, Rus istihbaratı ve Rus ordusu tarafından ses ve radyofrekans tabanlı yönlendirilmiş enerji cihazlarını tanımlamak için kullanılan bir terim olan ‘öldürücü olmayan akustik silahlar’ geliştirme çalışmaları nedeniyle ödüller ve terfiler aldığını ortaya koyan başka kanıtlar da var.



Rusya ile Ukrayna arasında üç yıl aradan sonra ilk doğrudan müzakereler başladı

Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)
Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)
TT

Rusya ile Ukrayna arasında üç yıl aradan sonra ilk doğrudan müzakereler başladı

Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)
Türkiye'nin arabuluculuğunda bugün İstanbul'da gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinden (Sosyal medya)

Türk televizyonlarında canlı olarak yayınlanan görüntülere göre, Rus ve Ukraynalı müzakereciler üç yıldan uzun bir süre sonra ilk doğrudan barış görüşmeleri için bugün İstanbul'da bir araya geldi ve bir Türk heyetiyle görüşmelerde bulundu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rus işgalinin başlamasından bir ay sonra, Mart 2022'den bu yana yüz yüze görüşmeyen iki taraf arasında diplomatik ilerlemenin bir işareti olan toplantının başlangıcında bir konuşma yaptı. O dönemki toplantıdan herhangi bir sonuç çıkmamıştı.

Rusya-Ukrayna müzakereleri öncesinde İstanbul'da Ukrayna, ABD ve Türkiye arasında üçlü bir toplantı düzenlendi.

rgthyu
Bugün İstanbul'da düzenlenen ABD-Ukrayna-Türkiye üçlü toplantısından (AFP)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın başkanlık ettiği üçlü toplantıya ABD'li mevkidaşı Marco Rubio, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack ve ABD'nin Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg katıldı. Ukrayna tarafında ise Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin Özel Kalem Müdürü Andrey Yermak ile Savunma ve Dışişleri bakanları Rustem Umerov ve Andriy Sibiga hazır bulundu.

Üçlü toplantıyı değerlendiren Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, Ukrayna'nın İstanbul'daki Rusya-Ukrayna barış görüşmelerinde ABD ve Türk heyetleriyle ‘iyi’ bir görüşme gerçekleştirdiğini söyledi.

Sibiga, X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, Rusya'nın Ukrayna ile barışa ulaşma konusunda ciddi olduğunu kanıtlaması gerektiğini bildirdi.

Sibiga, özellikle en az 30 günlük tam ve koşulsuz bir ateşkes konusunda ‘somut Rus kararlarına’ ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Ukrayna Dışişleri Bakanı, ülkesinin barış sürecinin hızlandırılması ve savaşın sona erdirilmesi gerektiği konusundaki görüşmelerde Türk ve ABD heyetleriyle hemfikir olduğunu kaydetti.

ABD'li bir yetkilinin verdiği bilgiye göre, Türkiye öncülüğünde yürütülen Ukrayna konulu görüşmeler kapsamında ABD'li ve Rus yetkililer bugün İstanbul'da bir araya geldi. Yetkili, ABD Dışişleri Bakanlığı Politika Planlama Dairesi Direktörü Michael Anton'ın, Ukrayna ile yapılacak görüşmelerde Moskova heyetine başkanlık eden Kremlin danışmanı Vladimir Medinskiy ile kapalı kapılar ardında görüştüğünü belirtti.

ABD Başkanı Donald Trump ise Körfez turunu tamamladıktan sonra Washington'a döneceğini söyledi. “Rusya ve Ukrayna ile ne olacağını görelim” diyen Trump, Türkiye'de iki ülke arasında devam eden görüşmelere atıfta bulundu. Trump ayrıca, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le ‘en kısa zamanda bir araya geleceğini’ ifade etti.

Diğer yandan ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio bu sabah İstanbul'a geldi. Amerikalılar doğrudan görüşmelere katılmayacak, ancak Rubio daha önce Ukraynalı mevkidaşı Andriy Sibiga ile görüşeceğini ve bakanlığından yetkililerin Rus heyetiyle bir araya geleceğini doğrulamıştı.

Rubio dün yaptığı açıklamada, özellikle Rusya'nın temsil düzeyi ve görüşmeler öncesinde iki taraf arasında yaşanan karşılıklı hakaretler göz önüne alındığında, toplantıya ilişkin beklentilerin mütevazı olacağını söyledi. “Dürüst olmak istiyorum. Ne olacağına dair yüksek beklentilerimiz olduğunu sanmıyorum” diyen Rubio, bugün ‘büyük atılımlar yapacakları’ yönündeki umudunu da gizlemedi.

Rubio’nun görüşleri, mevkidaşı Putin ile doğrudan bir görüşme yapmadan önce Ukrayna'daki savaşın sona erdirilmesine yönelik müzakerelerin herhangi bir sonuca yol açacağını reddeden ABD Başkanı Donald Trump tarafından daha önce ifade edilen benzer bir görüşü yansıtıyordu. Trump, Körfez ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, “O (Putin) ve ben bir araya gelene kadar, hoşumuza gitsin ya da gitmesin, hiçbir şeyin olacağını sanmıyorum” dedi.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise Rusya'nın görüşmeleri ‘ciddiye almadığını’ iddia ederek herhangi bir ilerleme kaydedilmesini ihtimal dışı bıraktı. Zelenskiy, Moskova'nın gönderdiği heyeti ‘sahte’ olarak nitelendirdi. Moskova, daha önce 2022 baharında yapılan görüşmelere liderlik eden ve sert milliyetçi tutumuyla tanınan Kremlin danışmanı Vladimir Medinskiy başkanlığında bir heyet gönderdi.

sdfrgty
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rus müzakere heyetinin başkanı Vladimir Medinskiy ile İstanbul'da bir araya geldi. (Reuters)

Ukrayna heyetine Savunma Bakanı Rustem Umerov başkanlık ediyor. Geçen haftanın sonunda Putin, Ukrayna tarafına Türkiye'de doğrudan görüşme çağrısında bulundu ve 15 Mayıs tarihini belirledi. Zelenskiy buna sıcak baktı, ancak Putin'in kendisiyle görüşmek üzere ‘şahsen’ İstanbul'a gelmesini istedi.

Farklı yollar

Seçim kampanyası sırasında ‘24 saat içinde’ savaşı sona erdirme sözü veren Trump, ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden bu yana savaşa bir çözüm bulmaya çalışıyor. Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) kapsayan Körfez turunu tamamlayan ABD Başkanı, Rusya-Ukrayna görüşmelerinde ilerleme kaydedilmesi halinde Türkiye'ye gitme ihtimalini de göz ardı etmedi. Rus danışman Medinskiy, bu sabah Ukrayna heyetini bekleyeceğini söyledi. Medinskiy dün İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında, “Yarın sabah saat tam 10'dan itibaren Ukrayna tarafının toplantıya gelmesini bekliyor olacağız” dedi. Daha önce ülkesinin yeni görüşmeleri 2022 yılında durmuş olan ikili müzakerelerin bir ‘devamı’ olarak gördüğünü belirten Medinskiy, ayrıntılara girmeden ‘olası uzlaşmalara’ hazır olduklarını vurguladı. Medinskiy ayrıca, Zelenskiy'nin daha önce sorguladığı üzere, heyetine karar alma konusunda ‘tüm yetkilerin’ verildiğini söyledi.

htyu

Ankara'da dün Türk mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelen Ukrayna Devlet Başkanı, Rusya'nın görüşmeleri ciddiye almadığını belirterek, Trump ve Erdoğan'a ‘saygıdan dolayı’ İstanbul'a üst düzey bir heyet gönderdiğini vurguladı. Zelenskiy, Putin ile ‘doğrudan görüşmelere’ halen ‘hazır’ olduğunu belirtti.

Arnavutluk'ta Avrupa zirvesi

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Arnavutluk'un ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu toplantısına katılmadan önce Rusya'nın ‘barıştan kaçınmanın bedelini’ ödemesi gerektiğini vurguladı.

Avrupa Birliği (AB) üye ülkeleri ve diğer 20 ülkeyi kapsayan topluluk, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline tepki olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un girişimiyle 2022 yılında kuruldu. Macron ve Starmer'e Arnavutluk'ta Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve diğer liderler eşlik edecek.

Geçtiğimiz hafta Kiev ve Avrupalı müttefikleri, Rusya'ya herhangi bir müzakereden önce 30 günlük koşulsuz ateşkesi kabul etmesi çağrısında bulunmuşlardı.

Her iki ülke de uzlaştırılması zor taleplerde bulunmaya devam ediyor. Rusya, Ukrayna'nın NATO’ya katılmaması ve ilhak ettiği Ukrayna topraklarını elinde tutması yönündeki talebini sürdürürken, müttefiklerinin desteğini alan Kiev bu koşulları kabul edilemez buluyor. Buna karşılık Ukrayna, yeni bir Rus saldırısını önlemek için Batı'dan sağlam ‘güvenlik garantileri’ ve ülkenin yaklaşık yüzde 20'sini kontrol eden Rus ordusunun topraklarından tamamen çekilmesini istiyor. Ancak Zelenskiy daha önceki aşamalarda ülkesinin diplomatik yollarla topraklarının bir kısmını geri kazanmak için çalışması gerekebileceğini kabul etmişti.

Sahada ise iki taraf arasında çatışmalar devam ediyor. Ukraynalı yetkililer Kupyansk kasabasında bir kadının ve Dnipro bölgesinde ellili yaşlarda bir başka kadının Rus bombardımanında öldüğünü bildirdi. Rusya ise gece boyunca Ukrayna tarafından fırlatılan 65 insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü duyurdu.