Trump'ı eleştiren sızdırılmış Alman diplomatik belgesi Berlin'i utandırdı

Almanya'nın ABD Büyükelçisi Andreas Michaelis (Arşiv)
Almanya'nın ABD Büyükelçisi Andreas Michaelis (Arşiv)
TT

Trump'ı eleştiren sızdırılmış Alman diplomatik belgesi Berlin'i utandırdı

Almanya'nın ABD Büyükelçisi Andreas Michaelis (Arşiv)
Almanya'nın ABD Büyükelçisi Andreas Michaelis (Arşiv)

Almanya'nın Washington Büyükelçisi'nin Donald Trump'ı sert bir dille eleştirdiği diplomatik belgenin medyaya sızdırılması, seçilmiş başkanın yemin töreni arifesinde tartışmalara neden oldu.

Donald Trump'ın yemin töreninde ülkesini temsil edecek olan Almanya'nın ABD Büyükelçisi, dün Bild gazetesi tarafından yayınlanan gizli bir belgede, seçilmiş başkanın ‘intikam planlarından’ duyduğu endişeyi dile getirdi ve programının Amerika'daki demokrasiyi baltalayabileceğine inandığını belirtti. Gazeteye göre Andreas Michaelis'in sözleri, salı günü Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock'a gönderilen ve yeni ABD Başkanı’nın ülkesinin ‘anayasal düzenini yeniden çizmeye’ yönelik ‘maksimum yıkım stratejisini’ kınadığı bir diplomatik telgrafta yer aldı. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Almanya Dışişleri Bakanlığı, ‘iç belgeler, analizler ya da elçilik raporları’ hakkında ‘prensip olarak’ yorum yapmayı reddetti.

Alışılagelmiş diplomatik normlardan farklı olarak Michaelis, gizli belgede, Trump'ın ‘intikam arzusuyla’ hareket eden bir adam olduğunu ve Kongre ve federal eyaletler pahasına ‘aşırı yetkileri başkanın elinde merkezileştirme’ eğiliminde olabileceğini savundu. Yirmi yılı aşkın bir süre önce eski Alman Dışişleri Bakanı Joschka Fischer'in sözcülüğünü yapmış olan Alman Büyükelçi, ABD'nin temel demokratik ilkelerinin, iktidarın bu şekilde kullanılmasıyla ‘büyük ölçüde baltalanabileceğini’ düşünüyor.

Diplomatik belgenin sızdırılması Berlin için elverişsiz bir zamana denk geldi. Zira 65 yaşındaki büyükelçi bugün yeni ABD Başkanı’nın yemin töreninde Alman hükümetini temsil edecek. Büyükelçi analizinde, Trump'ın kilit pozisyonlara müttefiklerini atamaya çalışması nedeniyle yabancılara yönelik ‘toplu sınır dışı’ tehditleri ve adli soruşturmaların gözetimine ilişkin endişelerini de dile getirdi. Ayrıca Trump ve müttefiki Elon Musk'ın ifade özgürlüğüne kısıtlamalar getirmek ve azınlıkların haklarını sınırlamak istemesinden de endişe duyuyor.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock belgeyi doğruladı, ancak belgenin ‘gizli’ olarak sınıflandırıldığını ve öyle kalması gerektiğini savundu. Konuyla ilgili olarak devlet televizyonuna verdiği demeçte Baerbock, “Elbette büyükelçilikler rapor yazarlar, bu onların işidir, özellikle de hükümet değişikliklerinde nerede durduğumuzu bilmemiz için… Ve tabii ki Washington'daki büyükelçiliğimiz de bunu yapıyor” ifadelerini kullandı.

Baerbock sözlerini şöyle sürdürdü: “Seçilmiş ABD başkanı, özellikle gelecekte Beyaz Saray'da alınacak kararlarla ilgili olarak ne yapmak istediğini zaten açıkladı. Buna hazırlıklı olmalıyız. ABD en önemli müttefiklerimizden biri. Almanya ve Avrupa'nın çıkarları doğrultusunda yeni ABD yönetimiyle yakın iş birliğini sürdürmek zorundayız.”

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz'un Sosyal Demokrat Partisi'nin (SPD) eş başkanı Lars Klingbeil, cumartesi günü Bild’e verdiği röportajda, ‘her ABD hükümetiyle iyi çalışmak gerektiğini, ancak alınan ilk sinyallerin cesaret verici olmadığını’ söyledi. Klingbeil, “Donald Trump'a elimizi uzatıyoruz. Ancak açık olalım, eğer reddederse, güçlü olmak ve çıkarlarımızı savunmak zorundayız” dedi.

Alman Kölnische Rundschau gazetesi ‘Berlin, ABD'deki iktidar değişikliği öncesinde kendini aptal yerine koyuyor’ diye yazdı. Almanya'nın eski Washington Büyükelçisi ve Münih Güvenlik Konferansı'nın eski direktörü Wolfgang Ischinger'e göre “Söz konusu sızıntı mevcut durumda ne yazık ki zehirli. Çünkü yeni ABD yönetimini çileden çıkaracak.”

Kamuoyu yoklamalarında şansölye olmak için favori gösterilen Almanya'nın muhafazakâr muhalefet lideri Friedrich Merz de ‘bir Alman büyükelçiliğinin ABD'nin seçilmiş başkanı hakkında her türlü eleştiri ve saçmalıkla dolu bir yorumunun yayınlanmasından’ duyduğu hoşnutsuzluğu dile getirdi.

Merz bir seçim mitinginde yaptığı konuşmada, “ABD Başkanı ve hükümetinin Almanya'nın onları parmakla göstermesine ihtiyacı yok” dedi.



Biden Amerikalıları 'daha iyi günlere olan inançlarını korumaya' çağırdı

Biden konuşmasını Kuzey Charleston'daki tarihi bir siyah kilisesi olan Kraliyet Misyoner Baptist Kilisesi'ndeki ayin sırasında yaptı (AFP)
Biden konuşmasını Kuzey Charleston'daki tarihi bir siyah kilisesi olan Kraliyet Misyoner Baptist Kilisesi'ndeki ayin sırasında yaptı (AFP)
TT

Biden Amerikalıları 'daha iyi günlere olan inançlarını korumaya' çağırdı

Biden konuşmasını Kuzey Charleston'daki tarihi bir siyah kilisesi olan Kraliyet Misyoner Baptist Kilisesi'ndeki ayin sırasında yaptı (AFP)
Biden konuşmasını Kuzey Charleston'daki tarihi bir siyah kilisesi olan Kraliyet Misyoner Baptist Kilisesi'ndeki ayin sırasında yaptı (AFP)

Joe Biden dün, ABD başkanı olarak son gününde Güney Carolina'ya gitti ve burada sivil haklar ikonu Martin Luther King Jr. onuruna düzenlenen ulusal bayramı kutlarken, Amerikalıları “gelecek daha iyi günlere olan inançlarını korumaya” çağırdı.

Beyaz Saray'ı Donald Trump'a devretmeden sadece bir gün önce Biden, Kuzey Charleston'daki tarihi siyah kilisesi Kraliyet Misyoner Baptist Kilisesi'ndeki bir ayine katıldı. “Hiçbir yere gitmeyeceği” sözünü verdikten sonra Biden cemaate, Amerika'nın ‘kararlılığını sürdürmesi gerektiğini ve önümüzdeki daha iyi günlere olan inancımızı her zaman korumamız gerektiğini’ söyledi.

Joe ve Jill Biden, son resmi seyahatlerinde günü Güney Carolina'nın köleliğe ve ırk ayrımcılığına maruz kalan tarihi şehri Charleston'da geçirdiler. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre burada, 2015 yılında kiliseye giden siyahilere yönelik korkunç bir ırkçı katliam yaşandı. Beyazların üstünlüğünü savunan fail, ölüm cezasına çarptırıldı. Dindar bir Katolik olan Demokrat başkan, ayine katılmak üzere Protestan Kraliyet Misyoner Baptist Kilisesi'ne gitti. Biden, "Ne zaman siyahi bir kilisede vakit geçirsem aklıma tek bir şey geliyor: umut sözü" ifadelerini kullandı.

Biden konuşmasında, “Pazartesi, siyah Amerikalıların eşit haklar mücadelesinde şiddet içermeyen direniş çağrısında bulunan Nobel Barış Ödülü sahibi Martin Luther King Jr.'ı onurlandırmak için Amerika'nın ulusal bayramıdır” dedikten sonra Donald Trump'ın adını anmadan, "Babam en büyük günahın gücün kötüye kullanılması olduğunu söylerdi" diyerek şöyle devam etti, "İnanç bize hayalini kurduğumuz Amerika'nın her zaman düşündüğümüzden daha yakın olduğunu öğretiyor."

Konuşmasını kilisede bulunanların alkışları arasında, “Daha güzel günlerde de imanımızı koruyalım!” diyerek tamamladı. Güney Carolina ve Afro-Amerikan topluluğu, 2020 Demokrat ön seçimleri sırasında Biden için çok önemliydi.