Amerikan sağının favorisi Javier Milei, Arjantin ekonomisini nasıl düzeltecek?

Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)
Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)
TT

Amerikan sağının favorisi Javier Milei, Arjantin ekonomisini nasıl düzeltecek?

Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)
Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)

Tartışmalı politikalarıyla tanınan Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei, ABD'de Donald Trump fanatiklerinden büyük destek görüyor. 

Wall Street Journal (WSJ), Milei'nin ABD Başkanı Trump'tan İtalya lideri Giorgia Meloni'ye kadar çeşitli sağcı siyasetçilerden takdir topladığını yazıyor. 

Milei, Trump'ın yemin törenine katıldığında, Cumhuriyetçi liderle Elon Musk'ın bütçe kesintileriyle ilgili politikalarına destek vermeye hazır olduğunu söylemişti. Arjantin lideri, son bir yılda ülkesinde kamu harcamalarına ilişkin 900'e yakın düzenlemeyi iptal ettiğini bildirmişti. 

WSJ, Milei'nin törende büyük ilgi gördüğünü ve tezahürat topladığını yazıyor. 

Kendini "anarko-kapitalist" diye niteleyen Mieli, Aralık 2023'te göreve geldiğinden beri kamu harcamalarını yüzde 30 azalttı ve yaklaşık 26 bin kamu çalışanını işten çıkardı.

Toplumsal Cinsiyet ve Çeşitlilik Bakanlığı'nı kapattığı gibi, emekli maaşlarını azalttı ve halka neredeyse bedava elektrik sağlayan sübvansiyonları kesti.

Milei'nin göreve geldiği Aralık 2023'te aylık enflasyon yüzde 26 iken, bir yıl sonra bu oran yüzde 2,7'ye geriledi. Uluslararası Para Fonu'na (IMF) göre Arjantin ekonomisinin 2024'te yüzde 2,8 küçüldükten sonra bu yıl yüzde 5 büyümesi bekleniyor. 

Diğer yandan seçim kampanyasında sahaya testeresiyle çıkan Milei'nin sert kesintileri, ülkede yoksulluğun son 20 yılın zirvesine çıkmasına yol açtı. 

Arjantin lideri, ekonomik politikaların daha etkili şekilde uygulanabilmesi için temmuzda Deregülasyon ve Devlet Dönüşümü Bakanlığı'nı kurarak, başına eski Merkez Bankası başkanı Federico Sturzenegger'i atamıştı. 

MIT ve Harvard gibi prestijli Amerikan üniversitelerinde eğitim görmüş Sturzenegger, yasal düzenlemelerin yatırımları zorlaştırdığını ve ekonomiyi boğduğunu savunuyor: 

Binlerce saçma düzenleme var. Bence Arjantin'deki sistemin tuzağı yasalarında.

Deregülasyon politikalarının ülkedeki yaşam standardını artıracağını iddia eden Sturzenegger, şunları söylüyor: 

Çok daha verimli ve çok daha az maliyetli bir devlete sahip olacağız. Bu da daha az vergi anlamına gelecek ve maaşlarla daha fazla mal satın alınabilecek. İnsanlar yaşam kalitelerinde doğrudan bir iyileşme görecek.

Musk, yeni Trump yönetiminde DOGE'nin (Department of Government Efficiency / Hükümet Verimliliği Bakanlığı) başında yer alacak. Teknoloji milyarderi de federal bütçede büyük kesintiler yapmayı planlıyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP



Trump, Husileri yeniden 'yabancı terör örgütü' olarak tanımladığını duyurdu

Husi destekçileri İsrail karşıtı gösteri sırasında füze maketi taşıyor ve slogan atıyor (AP)
Husi destekçileri İsrail karşıtı gösteri sırasında füze maketi taşıyor ve slogan atıyor (AP)
TT

Trump, Husileri yeniden 'yabancı terör örgütü' olarak tanımladığını duyurdu

Husi destekçileri İsrail karşıtı gösteri sırasında füze maketi taşıyor ve slogan atıyor (AP)
Husi destekçileri İsrail karşıtı gösteri sırasında füze maketi taşıyor ve slogan atıyor (AP)

ABD Başkanı Donald Trump dün, Yemen'deki Husi grubunu Yabancı Terör Örgütü (FTO) olarak tanımlayan bir kararname yayınladı.

Beyaz Saray tarafından yayınlanan kararnameye göre grubun faaliyetleri “Ortadoğu'daki ABD sivil ve askeri personelinin güvenliğini, en yakın bölgesel ortaklarımızın güvenliğini ve küresel deniz ticaretinin istikrarını tehdit ediyor.” “Ensarullah'ın (Husi) kabiliyetlerini ve operasyonlarını azaltmak, kaynaklarından mahrum bırakmak ve böylece ABD askeri ve sivil personeline, ABD ortaklarına ve Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarını sona erdirmek için” bölgesel ortaklarla iş birliği yapmanın ABD politikası olduğu belirtildi.

Kararnamede, Husilerin Bab el-Mendeb'den geçen ticari gemilere 100'den fazla kez saldırdığı, en az dört sivil denizciyi öldürdüğü ve bazı şirketleri ticari gemilerini Kızıldeniz'den başka şeritlere yönlendirmeye zorladığı ve bunun da küresel enflasyonda yükselişe katkıda bulunduğu belirtildi.