Şara, Ankara’yı ziyaret ederken SDG, İsrail’den yardım talep etti

Türkiye'nin Suriye, Irak ve Ürdün ile bölgesel eksen oluşturma çabaları sürüyor.

Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara geçtiğimiz hafta Şam'da MİT Başkanı İbrahim Kalın ile bir araya geldi (AFP)
Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara geçtiğimiz hafta Şam'da MİT Başkanı İbrahim Kalın ile bir araya geldi (AFP)
TT

Şara, Ankara’yı ziyaret ederken SDG, İsrail’den yardım talep etti

Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara geçtiğimiz hafta Şam'da MİT Başkanı İbrahim Kalın ile bir araya geldi (AFP)
Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara geçtiğimiz hafta Şam'da MİT Başkanı İbrahim Kalın ile bir araya geldi (AFP)

Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, Suudi Arabistan'a yaptığı ziyaretin ardından bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak ikinci yurt dışı durağı olan Türkiye'yi ziyaret edecek.

Şara'nın Ankara ziyareti, Türkiye'nin Suriye, Irak ve Ürdün ile PKK, SDG ve DEAŞ'a karşı ortak çabaları koordine ederek SDG’nin omurgasını oluşturan Kürt ağırlıklı YPG'ye ABD desteğini sona erdirmeyi amaçlayan bölgesel bir eksen oluşturma çabaları sırasında gerçekleşiyor. Bu arada Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY), Türkiye ve desteklediği Suriyeli gruplar ile Halep'in doğusunda tırmanan çatışmalar çerçevesinde İsrail'i açıkça müdahaleye çağırdı.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, “Suriye Arap Cumhuriyeti Geçiş Dönemi Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine icabetle 4 Şubat Salı günü (bugün) Ankara’ya bir ziyaret gerçekleştirecektir” denildi.

Açıklamada Erdoğan ve Şara'nın Suriye’deki son gelişmeleri bütün boyutlarıyla ele alacakları ve ülkedeki ekonomik toparlanma, sürdürülebilir istikrar ve güvenliğin tesisi için iki ülke tarafından atılacak ortak adımları değerlendirecekleri belirtildi. Açıklamaya göre görüşmelerde geçiş dönemi yönetimine ve Suriye halkına çok taraflı platformlarda sağlanabilecek destekler üzerinde de durulacak.

csdfvgrt
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman pazar günü Riyad'da Şara'yı kabul etti (Reuters)

Şara’nın Suriye'nin geçici cumhurbaşkanı olarak göreve başlamasının ardından ilk durağı Riyad oldu. Şara, pazar günü Riyad'da Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile Suriye'deki son gelişmeleri ve ülkenin güvenlik ve istikrarını destekleme yollarını görüştü.

Şara’nın Türkiye ziyareti öncesinde Türk tarafından Şam’a birçok ziyaret gerçekleşmiş, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Şam'ı ziyaret etmişti. Aynı şekilde Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın da Beşşar Esed rejiminin 11 Aralık'ta devrilmesinden sadece üç gün sonra ülkeyi ziyaret eden ilk üst düzey yabancı yetkili olarak aralık ayında iki kez Suriye’yi ziyaret etti. Kalın, geçtiğimiz hafta pazar günü Bağdat'ı ziyaret eden Fidan ile eş zamanlı olarak Şam’da Şara, Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ve Genel İstihbarat Şefi Enes Hattab ile bir araya geldi.

Suriye Dışişleri ve Savunma bakanları ile Genel İstihbarat Şefi’nden oluşan Suriyeli bir heyetin ocak ayı ortalarında Ankara'da Türk mevkidaşlarıyla gerçekleştirdiği görüşmelerin ardından Milli Savunma Bakanlığı'ndan bir heyet çarşamba günü Şam'ı ziyaret etti. Suriyeli heyet, Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da kabul edildi.

SDG’ye karşı bölgesel bir eksen oluşturma çabaları

Türkiye, Şara liderliğindeki Suriye yönetiminin kendisini feshetmeyi ve birleşik Suriye ordusuna katılmayı reddetmesi halinde SDG/YPG'yi ortadan kaldıracağını defalarca ilan etti. Türkiye ayrıca, ABD’nin DEAŞ'a karşı savaşta müttefik olarak gördüğü Kürt birliklerine desteğini sürdürmek için bahane olarak kullandığı SDG tarafından korunan kuzeydoğu Suriye'deki binlerce DEAŞ üyesi ve ailelerinin bulunduğu hapishaneleri koruma görevinde destek vereceğini de teyit etti.

Türkiye son zamanlarda Irak, Suriye ve Ürdün ile birlikte, başta Kuzey Irak'taki PKK, Suriye'deki YPG ve DEAŞ olmak üzere terör örgütlerini ortadan kaldırmak için ortak çaba sarf etmeyi amaçlayan dört yönlü bir bölgesel eksen oluşturmaya çalışıyor.

zxscdfvg
Katar ve Türkiye dışişleri bakanları pazar günü Doha'da ortak basın toplantısı düzenlediler (AFP)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, pazar günü Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile Doha'daki görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, ABD'nin Suriye'deki Kürt gruplarla bağlarını koparmasını sağlayacak bir hamleyle Türkiye, Suriye, Irak ve Ürdün'ün DEAŞ kalıntılarıyla mücadelede iş birliği yapacağını söyledi.

Asıl meselenin YPG'nin DEAŞ mahkumlarını koruması ve onları cezaevlerinde tutması olduğunu, başka bir şey yapmadığını da sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Fidan'ın pazartesi günü Ürdünlü mevkidaşı Eymen Safadi ile başta Suriye ve Filistin'deki gelişmeler olmak üzere bölgesel konuları ele aldığı belirtildi.

SDG'den İsrail'e çağrı

KDSÖY Dış İlişkiler Sorumlusu İlham Ahmed, Halep'in doğusunda Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) grupları ile SDG arasındaki çatışmaların tırmanması üzerine İsrail'den Suriye'ye müdahale etmesini istedi. Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılmasını reddettiklerini ifade eden Ahmed, ABD’ye de YPG'ye desteğini kesmemesi çağrısında bulundu.

Pazar günü İsrail'in Jerusalem Post gazetesine konuşan İlham Ahmed, “Suriye'nin güvenliği İsrail'in müdahalesine ihtiyaç duyuyor. Ortadoğu krizi, İsrail ve Yahudi halkının rolü olmadan bölge için demokratik bir çözüme ulaşılamayacağını herkesin anlamasını gerektiriyor” ifadelerini kullandı.

cdfvgthy
İlham Ahmed (X platformu)

Ahmed, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Suriye’nin kuzeyi ve doğunda özyönetim var, kıyı şehirleri özel bir statüye sahip ve Dürziler de kendilerini koruyan gruplar tarafından desteklenen kendi yönetimlerini kurdu. (Yeni Suriye yönetiminin tüm grupları ordu bünyesinde birleştirme girişimine atıfta bulunarak) Eğer birisi (aniden) tüm bu tarafları tek bir rejim altında toplamaya veya birleştirmeye çalışırsa, bu bir iç savaşa yol açar. Suriye'nin çeşitli bileşenleri bunu kabul etmeyecektir.”

Geçtiğimiz ay İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar ile bir telefon görüşmesi gerçekleştiren İlham Ahmed, HTŞ'nin terör listesinden çıkarılması ve Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılmasının HTŞ'nin ülkeyi tamamen kontrol etmesinin ve başkalarının yönetime katılımına izin vermeden ve ideolojisinde herhangi bir değişiklik olmadan ‘tek adam yönetimi’ yaklaşımının önünü açabileceği uyarısında bulunarak, “Hepimiz HTŞ'nin geçmişini ve tarihini biliyoruz” dedi.

dc
Suriye Ulusal Savunma mensupları Münbiç'te onlarca kadın tarım işçisinin ölümüne ve yaralanmasına yol açan patlamanın meydana geldiği yerde (Suriye Sivil Savunması - X)

Donald Trump başkanlığındaki yeni ABD yönetiminin Amerikan askerlerinin Suriye'den çekilmesi kararı almamasını umduğunu ifade eden Ahmed, çekilmenin olumsuz yansımaları olabileceği uyarısında bulundu.

Türkiye'nin bombardımanı ve Suriyeli gruplar ile SDG arasındaki şiddetli çatışmalar Tişrin Barajı, Karakozak Köprüsü ve Halep'in doğusundaki diğer eksenlerde devam ederken, Türkiye Suriye'nin kuzeydoğusundaki SDG mevzilerini insansız hava araçları (İHA) ve topçularla hedef alıyor.

Münbiç’te patlama

İlham Ahmed’in İsrail'in Suriye'ye müdahalesine ilişkin sözlerinin ardından Suriye Sivil Savunması, pazartesi günü Halep'in doğusundaki Münbiç kentinde bomba yüklü bir aracın infilak etmesi sonucunda 14'ü kadın, biri erkek 15 sivilin öldüğünü, 15 tarım işçisi kadının da tarlaya giderken yaralandığını açıkladı.

Sivil Savunma, patlamanın sivillerin yoğun olarak yaşadığı bir bölgede gerçekleştiğini, çok sayıda can kaybına yol açtığını ve mülkleri tahrip ettiğini söyledi.

Geçtiğimiz aralık ayında başlatılan Özgürlük Şafağı Operasyonu sırasında SMO gruplarının Münbiç'in kontrolünü ele geçirmesinden bu yana kent, SMO gruplarının konuşlandığı alanları ve kent merkezindeki hayati noktaları hedef alan bombalı araçla düzenlenen saldırılara sık sık sahne oluyor.

wefrgty
Geçtiğimiz cumartesi günü Münbiç'te Türkiye yanlısı gruplara ait bir mevzinin yakınlarında infilak eden bomba yüklü bir aracın kalıntıları (X platformu)

Dün meydana gelen patlama, Münbiç'in kontrolünün SDG'ye bağlı Münbiç Askeri Konseyi güçlerinden alınmasından bu yana meydana gelen altıncı patlama oldu. İki gün önce gruplara ait bir askeri mevzi yakınlarında bomba yüklü bir aracın infilak etmesi sonucu SMO gruplarının 9 üyesi öldü, aralarında sivillerin de bulunduğu 15 kişi yaralandı.

Halep'in doğusundaki çatışmalar

Halep'in doğusundaki son gelişmelere gelince Türk savaş uçakları, Karakozak Köprüsü yakınlarındaki Necm Kalesi'nin karşısındaki bir bölgeye 3 hava saldırısı ve Halep'in doğu kırsalındaki Ayn el-Arap'ta (Kobani) el-Ca'ada Okulu ve el-Camii çevresi ile Sarin kırsalındaki Dikan köyü bölgesine hava saldırıları düzenledi.

xcdfvgt
Türk savaş uçakları Halep'in doğusundaki Tişrin Barajı çevresini bombaladı (AFP)

Öte yandan SDG’ye ait İHA’ların Tişrin Barajı çevresindeki köylerde SMO gruplarına ait bir askeri aracı hedef alması sonucu 2 unsur öldü, 7 unsur yaralandı.

Bir diğer gelişmede MİT, terör örgütü PKK/YPG'nin sözde Ayn el-Arab (Kobani) sorumlularından Mahmut Ağca'yı Ayn el-Arap’ta nokta operasyonla etkisiz hale getirildi.

Türk güvenlik kaynakları pazartesi günü yaptıkları açıklamada, Ağca'nın 2006 yılında PKK'ya katıldıktan sonra 2015 yılından bu yana Türkiye topraklarında gerçekleştirilen ve Türk güvenlik güçleri mensuplarını hedef alan pek çok terör operasyonunun planlamasında yer aldığını belirttiler.

Diğer taraftan TSK ve onunla birlikte hareket eden SMO grupları, Rakka kırsalındaki Ayn İsa ilçesinin doğu kırsalındaki bölgeleri hedef aldı. Fırat'ın doğusundaki Barış Pınarı Harekatı bölgesinde kontrolleri altındaki bölgelerden Muşrife Ummu el-Beramil köyü çevresine 10 adet top mermisi düştü.



Trump, 1,6 milyar dolar dolandırıcılıkta parmağı olan yöneticiyi affetti

ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
TT

Trump, 1,6 milyar dolar dolandırıcılıkta parmağı olan yöneticiyi affetti

ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, 1,6 milyar dolarlık dolandırıcılıkla binlerce yatırımcıyı aldatmaktan hüküm giyen özel sermaye yöneticisi David Gentile'ın hapis cezasını kısmen kaldırdı.

The New York Times'a göre, GPB Capital Holdings'in eski CEO'su ve kurucu ortağı, çarşamba günü hapisten çıktığında 7 yıllık cezasının iki haftasından azını çekmişti.

59 yaşındaki Gentile ve diğer sanık Jeffry Schneider, Ağustos 2024'te menkul kıymetler ve elektronik dolandırıcılık suçlarından hüküm giymiş ve bu yıl mayısta cezalarını almışlardı. Anlaşılan o ki, Trump 6 yıl hapis cezasına çarptırılan Schneider'ı affetmedi.

Trump'ın "af çarı" Alice Marie Johnson, Şükran Günü'nde sosyal medyada yaptığı paylaşımda Gentile'ın evine, çocuklarının yanına döndüğünü görmekten "çok memnun" olduğunu söyledi.

Savcılar, mahkeme dosyalarında Gentile ve Schneider'ın yatırımcı fonlarını kullanarak otomotiv ve perakende sektörlerindeki şirketlerin hisselerini satın aldığını belirtti. Bu varlıkların getirilerinden yatırımcılara düzenli yıllık ödemeler yapıldı.

Eski Başkan Joe Biden yönetiminin Adalet Bakanlığı, geçen yıl GPB'nin mevcut faaliyetlerinden elde ettiği fonları kullanmak yerine yatırımcılara ödeme yapmak için yatırımcı fonlarını kullanmasının bir saadet zinciri oluşturduğunu saptamıştı.

Ancak bir Beyaz Saray yetkilisi, savcıların işletmeyi yanlış bir şekilde saadet zinciri diye nitelendirdiğini savunarak, Reuters'a yaptığı açıklamada, iddianın "GPB'nin yatırımcılara ne olacağını açıkça söylemesi nedeniyle ciddi şekilde zayıflatıldığını" söyledi.

Adı açıklanmayan Beyaz Saray yetkilisi Reuters'a, "Duruşmada hükümet, düzmece olduğu iddia edilen beyanları Gentile'a bağlayamadı" dedi.

Kaynak, "Gentile ayrıca hükümetin sahte ifadeler aldığı ve bu ifadeleri düzeltmediği konusunda ciddi endişelerini dile getirdi" diye ekledi.

Cumartesi günü itibarıyla, Gentile'ın ceza indirimi metni henüz Adalet Bakanlığı'nın internet sitesinde yayımlanmamıştı. Ceza indiriminin herhangi bir mali cezayı etkileyip etkilemeyeceğiyse belirsizdi.

Haziranda savcılar, davadaki hakimden Gentile'ın 15,5 milyon dolardan fazla parasına el konmasını talep ederken, Schneider'ın 12 milyon dolardan fazla parasına el konmasını istemişti.

The New York Times'a göre eylülde savcılar hakime yazdıkları mektupta, mahkeme tarafından atanan bir kayyumun 700 milyon dolardan fazla paraya erişimi olduğunu ve bunun muhtemelen yatırımcılara dağıtılacağını belirtmişti.

Associated Press'ten de yararlanılmıştır

Independent Türkçe


Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

TT

Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

İsrail Cumhurbaşkanı İzak Herzog, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun pazar günü sunduğu af talebini “devletin ve İsrail toplumunun çıkarlarını esas alarak” değerlendireceğini açıkladı. Tartışma hem siyaseti hem yargıyı hem de kamuoyunu ikiye bölerken, olası şartlı af senaryoları gündemin merkezine yerleşti. Herzog’un bu ilk açıklaması, ülkede siyasi, hukuki ve toplumsal kutuplaşmanın en yüksek seviyeye ulaştığı bir döneme denk geldi.

Af talebinin kamuoyunda büyük bir kaygı ve tartışma yarattığını belirten Herzog, “Şiddet dili beni etkilemez. Saygılı söylem tartışmayı teşvik eder. İsrail halkını görüşlerini Cumhurbaşkanlığı sitesinden iletmeye davet ediyorum” dedi.

Trump’tan gelen mesaj tartışmayı büyüttü

Yediot Aharonot gazetesinin haberine göre Herzog’un açıklaması, bazı hükümet yetkililerinin yönelttiği örtülü tehditlere yanıt niteliği taşıdı. Çevre Bakanı Idit Silman, af talebinin reddedilmesi halinde ABD Başkanı Donald Trump’ın yargı sistemindeki üst düzey isimlere yaptırım uygulayabileceğini öne sürdü. Trump’ın iki hafta önce Herzog’a gönderdiği bir mektup ile Netanyahu için af istediği de doğrulandı.

Netanyahu, talebini “ulusal çıkar” ve “toplumsal bölünmenin sona ermesi” gerekçesiyle savundu ancak herhangi bir suç itirafında bulunmadı.

Birlik vaadi yeni bölünme yarattı

Netanyahu’nun af talebi, hükümet kanadında destek görse de muhalefet lideri Yair Lapid ve diğer isimler, ancak suçun kabulü ve siyasetten çekilme şartıyla af verilmesi gerektiğini savundu. İsrail basını, Herzog’un da şartlı bir af formülüne sıcak baktığını yazdı.

rtg
Geçtiğimiz Ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Başbakan Binyamin Netanyahu ABD Başkanı Donald Trump’ı karşıladı (AP)

Kanal 12, Herzog’un “evet ama şartlı” seçeneğini değerlendirdiğini; Netanyahu’dan ya suçlamaları kabul etmesini, ya da siyasi faaliyetlerinde kısıtlama getirilmesini talep edebileceğini aktardı. KAN televizyonu ise Herzog’un, “itiraf anlaşması” seçeneğini yeniden gündeme getirmeyi planladığını bildirdi.

dcfvg
Aralık 2024'te Tel Aviv Adliyesi'nin dışında, Netanyahu'yu temsil eden bir maske takan, hapishane kıyafetleri giyen ve elleri kelepçeli bir muhalif (EPA)

Şarku’l Avsat’ın Kanal 13’ten aktardığı haberlere göre olası şartlar arasında erken seçim çağrısı yapılması, siyasetten geçici çekilme veya tartışmalı yargı reformlarının durdurulması da bulunuyor. Ancak Cumhurbaşkanlığı ve Netanyahu cephesi bu iddiaları reddetti.

Hukuki tartışma büyüyor

Netanyahu’nun dört ayrı dosyada rüşvet, dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla yargılandığı süreçte af talebi, ülkenin hukuk çevrelerinde geniş bir tartışma başlattı.
Baro yetkilisi Guy Şinar, bunun “devam eden bir cezai süreci af yetkisiyle sonlandırma girişimi” olduğunu savundu.

erg
Netanyahu, Yargı Atamaları Komitesi'ni seçmek için Knesset'te yapılan oylamada oyunu kullanıyor - Haziran 2023 (Reuters)

Öte yandan Netanyahu’nun eski avukatlarından Mika Feitman, “Af, suçunu kabul eden kişiye verilir. Kanun bunu söylüyor” diyerek suç itirafı olmadan af verilmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Feitman, 1984’teki “300 Numaralı Otobüs” olayında bile affın ancak suç itirafından sonra verildiğini hatırlattı.

Uzmanlar arasında, cumhurbaşkanının af yetkisinin yargı denetimine tabi olup olmayacağı konusunda da derin görüş ayrılıkları bulunuyor.

Sokağa da yansıyan kutuplaşma

Cumhurbaşkanlığı konutu önünde toplanan göstericiler, Herzog’a af talebini reddetmesi çağrısında bulundu. i24News için yapılan ankette halkın yüzde 54’ü affı desteklerken, yüzde 45’i karşı çıktı.

Affın suç itirafı şartına bağlanmasını destekleyenler yüzde 48, karşı çıkanlar yüzde 49 oldu. Netanyahu’nun siyaseti bırakması şartı gündeme geldiğinde ise kamuoyu yine ortadan ikiye bölündü.

Mavi-Beyaz lideri Benny Gantz, “Bu sürecin iyi bir şekilde sonuçlanmasını diliyorum; iç savaşla değil” diyerek tansiyonun yüksekliğine dikkat çekti.


Trump bugün Venezuela’ya yönelik sonraki adımları görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
TT

Trump bugün Venezuela’ya yönelik sonraki adımları görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)

ABD merkezli CNN televizyonu, Başkan Donald Trump’ın bugün akşam saatlerinde Beyaz Saray’da Venezuela konusunda izlenecek yol haritasını değerlendirmek üzere bir toplantı düzenleyeceğini duyurdu. Toplantı, Washington yönetiminin Karakas üzerindeki baskıyı artırdığı bir dönemde gerçekleşiyor.

Habere göre toplantıya, Savunma Bakanı Pete Hegseth, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Dan Kane, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ve Başkan Yardımcısı Özel Kalem Müdürü Stephen Miller gibi yönetimin kilit isimleri katılacak.

ABD son haftalarda, uyuşturucu kaçakçılığı yapan gemilere yönelik operasyonlar düzenleyerek ve Karayipler’deki askeri varlığını güçlendirerek Venezuela üzerindeki baskısını tırmandırdı.

Trump, cumartesi günü Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Venezuela’nın üzerindeki ve çevresindeki hava sahasının “tamamen kapalı” kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

Öte yandan New York Times gazetesi, Trump’ın geçen hafta Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro ile telefon görüşmesi yaptığını ve tarafların olası bir buluşmayı değerlendirdiğini aktardı. Gazete, Trump’ın Maduro’ya ABD’de bir görüşme teklif ettiğini ancak şu anda böyle bir plan bulunmadığını kaydetti.