Bilim insanları, yoğun uçuş rotalarıyla ilgili riske dikkat çekti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Bilim insanları, yoğun uçuş rotalarıyla ilgili riske dikkat çekti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Bir roket enkazının yoğun bir uçuş güzergahına düşme ihtimalinin 4'te bir olduğu yeni bir araştırmada bulundu.

Bu uzay çöplerinden herhangi birinin gerçekten bir uçağa çarpma ihtimali çok düşük. Ancak yoğun uçuş rotalarına düşerek uçakların yön değiştirmesine ve diğer aksaklıklara neden olmaları, yüksek ve giderek artan bir ihtimal.

Araştırmacılar, 20 tonluk bir roket parçasının 2022'de Avrupa'nın güneyine düşmesiyle hava sahasının kapatıldığı olayı örnek gösteriyor.

Uçuşlar ve fırlatılan roketler her yıl artıyor. Geçen sene 258 roket başarıyla fırlatıldı, roketlerin kontrolsüz bir şekilde atmosfere yeniden giriş yaptığı 120 olayla rekor sayıya ulaşıldı ve yörüngede hâlâ en az 2 bin 300 roket gövdesi var.

Makalenin yazarları bunun, ikisinin birbiriyle etkileşime girme tehlikesini artırdığına dair uyarıyor ve uzay endüstrisinin halkı güvende tutmak için yeterince çaba göstermediğini, bunun yerine bu riski havayollarına yüklediğini söylüyor.

Araştırmacılar, her yıl bir roketin uçakla çarpışma ihtimalinin 430 binde bir olduğunu ifade ediyor. Ancak böyle bir felaketin gerçekleşme ihtimali varsa bile, yetkililerin bu riski göze almak ya da hava sahalarını kapatmak arasında karar vermesi gerekiyor ki bunların ikisi de ideal değil.

British Columbia Üniversitesi'nden başyazar Ewan Wright, "SpaceX'e ait Starship'in fırlatıldıktan kısa süre sonra patlaması, hava sahasını aniden kapatmak zorunda kalmanın zorluklarını gösterdi" diyor.

Yetkililer uçaklar için bir 'uzak durma' bölgesi oluşturdu ve araçların çoğu geri dönmek ya da uçuş rotalarını değiştirmek zorunda kaldı. Ve bu, roket enkazının nereye düşebileceğine dair iyi bir bilgiye sahip olduğumuz bir durumdu; yörüngeden atmosfere kontrolsüz bir şekilde yeniden giren enkaz için durum böyle değil.

Araştırmacılar, uzay endüstrisinin bu riske karşı harekete geçerek roketlerinin kontrollü bir şekilde geri dönecek ve okyanusa güvenli bir şekilde düşecek şekilde inşa edildiğinden emin olması gerektiğini söylüyor. Ancak bunun için ülkelerin bir araya gelmesi ve uzay ajanslarıyla özel şirketlerin bu riski üstlenmesi gerektiği uyarısında bulunuyorlar.

Bulguları açıklayan "Airspace closures due to reentering space objects" (Uzay cisimlerinin yeniden atmosfere girmesi nedeniyle hava sahasının kapanması) başlıklı makale, hakemli dergi Scientific Reports'ta yayımlandı.

Independent Türkçe



ABD yeniden şekillenirken: Musk ve Trump ters düşer mi?

Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)
Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)
TT

ABD yeniden şekillenirken: Musk ve Trump ters düşer mi?

Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)
Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump ve teknoloji milyarderi Elon Musk, ülkeyi baştan şekillendiriyor. Ancak Trump ve Musk’ın bazı politika değişikliklerinde çatışma yaşaması da kaçınılmaz görünüyor.  

Hükümet Verimliliği Departmanı’nın (DOGE) başındaki Elon Musk’ın, yeni kabinede ne kadar güce sahip olacağı merak ediliyordu. Teknoloji milyarderi, CEO’su olduğu X’teki hesabında titrini salı günü “Beyaz Saray Bilişim Desteği” şeklinde güncelledi. 

Ne var ki sadece iki hafta içinde federal ödeme sistemine erişimi ele geçirme çabalarını hızlandıran ve milyonlarca memura “İstifa edin ya da işten atılmayı göze alın” ültimatomu veren Musk için bu unvan fazla mütevazı.

Uzun süre boyunca Demokratlara destek verdikten sonra tarafını değiştiren Musk, Trump’ın seçim kampanyasına 300 milyon dolara yakın bağış yapmıştı. 

BBC’nin analizinde, Musk’ın Trump'ın yakın çevresinde kendine yer edinmiş olmasına rağmen, “iki güçlü kişilik arasında bir çatışmanın yaşanabileceğine” dikkat çekiliyor. 

Haberde, Musk’ın yeni pozisyonunda “acımasız taktiklerle” ilerlediği, çok gizli güvenlik izinlerine sahip olduğu ve hassas bilgilere erişim hakkı kazandığı yazılıyor. 

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla konuşan eski bir Tesla çalışanı, Musk'ın kararlarını insanları “umursamadan” aldığını söylüyor: 

O sadece önündeki hedefle ilgileniyor. Bence kişiler arası meseleleri ve çatışmaları zaman ayırmaya değmeyecek tali şeyler olarak görüyor.

Eski Tesla çalışanı, 13 küsür saatlik mesailerin ve ağır disiplinli çalışma ortamının şirkette normalleştiğini belirtirken, federal memurlar için bunun “kültür şoku” yaratacağını ifade ediyor.

Musk, Trump’ın ABD Uluslararası Kalkanıma Ajansı’nı (USAID) kapatma planlarında da önemli rol oynuyor. Tesla CEO’su, dünyadaki çeşitli ülkelere milyarlarca dolar yardım gönderen kuruluşu “suç örgütü” diye nitelemişti. USAID çalışanlarının bilgisayarlarına erişimi engellenmiş ve memurların “idari izne çıkarıldığı” duyurulmuştu.

Şikago Üniversitesi'nden Jon Rogowski şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Bir başkanlık yönetiminin, yürütme organını uygun gördüğü şekilde yeniden yapılandırıp kontrolü ele almak için dizginleri sıradan bir vatandaşa devrettiği herhangi bir emsal düşünemiyorum.

New York Times’ın analizinde de Musk’ın federal ajansları “agresif” hamlelerle ele geçirmeye çalışarak Washington’da huzursuzluk yarattığı yazılıyor: 

Dünyanın en zengin adamı olan Musk, bürokrasiye ideolojik bir damga vurup sistemi kendisinin ve Başkan’ın ‘derin devlet’ diye aşağıladığı kişilerden kurtarmak için federal hükümeti tek bir güç halinde ele geçiriyor ve büyük bir kargaşa yaratıyor.

BBC’ye konuşan ve Musk’la 15 yıllık geçmişi olan nöroteknoloji şirketi Neurovigil’in CEO’su Philip Law, şunları söylüyor: 

Elon'ı tanıdığım kadarıyla, iki ya da üç numara olmak istemez. Tüm kontrolü devralmak isteyecektir.

Independent Türkçe, BBC, New York Times