Netanyahu Hamas'ı yok etme ve rehineleri kurtarma sözü verdi

Netanyahu Hamas'ı yok etme ve rehineleri kurtarma sözü verdi
TT

Netanyahu Hamas'ı yok etme ve rehineleri kurtarma sözü verdi

Netanyahu Hamas'ı yok etme ve rehineleri kurtarma sözü verdi

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, dün akşam ofisi tarafından yayınlanan bir video mesajında, Gazze Şeridi'nde Hamas'ı ortadan kaldırma ve orada hala tutulan tüm İsrailli rehineleri kurtarma sözü verdi.

Netanyahu, üç İsrailli rehine ve 180'den fazla Filistinli tutukluyu içeren yeni takasın ardından yayınlanan mesajında, “(Hamas'ı) ortadan kaldıracağız ve rehinelerimizi geri alacağız (...) Yapacağımız şey bu” ifadelerini kullandı.

Netanyahu daha önce, Yahudi devleti ile Gazze'deki Hamas arasında 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin bir sonraki aşamasına ilişkin müzakereler için Doha'ya bir heyet göndereceğini açıklamıştı.

Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada, dün İsrail tarafından alıkonulan Filistinlilere karşılık Gazze'deki İsrailli rehinelerin takas edilmesinin ardından “kendisinin (Netanyahu) Katar'a bir heyet gönderme talimatı verdiği ve pazar günü (bugün) ABD'den döndükten sonra bu konuda güvenlik kabinesi toplantısı yapmayı planladığı” belirtildi.

Hamas dün 16 aydır Gazze'de tutulan üç İsrailli rehineyi serbest bırakırken, İsrail de ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana yapılan beşinci takasta 183 Filistinli tutukluyu serbest bıraktı.

Üç rehine, 34 yaşındaki Or Levy, 52 yaşındaki el Şarabi ve 56 yaşındaki Alman-İsrailli Ohad Ben-Ami, araçlarla ve Hamas savaşçıları eşliğinde Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta düzenlenen tören alanındaki sahneye çıktı. Daha sonra Uluslararası Kızılhaç'a teslim edildiler, Kızılhaç da onları İsrailli yetkililere teslim etti.

İsrail ise üç rehinenin serbest bırakılması karşılığında 183 Filistinliyi serbest bıraktı.



Trump'ın tehditlerinden ‘endişelenen’ Tahran bundan şikayetçi ve BM Güvenlik Konseyi'nin müdahalesini talep ediyor

İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Emir Said İrevani, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve İran konulu Güvenlik Konseyi toplantısında konuşuyor. (DPA)
İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Emir Said İrevani, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve İran konulu Güvenlik Konseyi toplantısında konuşuyor. (DPA)
TT

Trump'ın tehditlerinden ‘endişelenen’ Tahran bundan şikayetçi ve BM Güvenlik Konseyi'nin müdahalesini talep ediyor

İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Emir Said İrevani, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve İran konulu Güvenlik Konseyi toplantısında konuşuyor. (DPA)
İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Emir Said İrevani, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve İran konulu Güvenlik Konseyi toplantısında konuşuyor. (DPA)

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyelerine bir mektup gönderen Tahran, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'a karşı askeri güç kullanma tehdidinde bulunan ‘endişe verici ve sorumsuz’ açıklamalarına karşı uyarıda bulunarak, bunun uluslararası hukuku ihlal eden ‘tehlikeli bir emsal’ oluşturduğunu bildirdi.

İran'ın BM Daimî Temsilcisi Emir Said İrevani, BM Güvenlik Konseyi'nin bu ayki başkanı Çinli delege Fu Cong'a ve bir kopyasını da uluslararası örgütün Genel Sekreteri Antonio Guterres'e gönderdiği mektupta, İran'a karşı ‘açıkça güç kullanma tehdidinde bulunan’ ABD Başkanı Donald Trump'ın ‘endişe verici ve sorumsuz açıklamalarına BM Güvenlik Konseyi'nin dikkatini çekmek istediğini’ belirtti.

Geçtiğimiz hafta New York Post gazetesine verdiği bir demeçte Trump şunları söylemişti: “İran ile nükleer olmayan silahlar konusunda bir anlaşmaya varmak isterim. Bunu onları bombalamaya tercih ederim. Ölmek istemiyorlar. Kimse ölmek istemez.”

Pazartesi günü ise Fox News’e verdiği röportajda, “Onları bombalamadan bir anlaşma imzalamak isterim” diyen Trump, “Tahran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemenin iki yolu var; ya bombalarla ya da bir kağıt parçasıyla” şeklinde konuştu.

İrevani, “Bu pervasız ve kışkırtıcı açıklamalar, uluslararası hukuku ve BM Şartı'nı, özellikle de egemen devletlere karşı güç kullanma tehdidini veya kullanımını yasaklayan ikinci maddesinin, dördüncü bölümünü açıkça ihlal etmektedir” dedi.

“Bu provokasyon, sözde maksimum baskı politikası ile daha da şiddetlenmektedir” diyen İrevani, ABD tarafından alınan ‘yasadışı eylemleri’ ve ‘tek taraflı zorlayıcı tedbirleri’ pekiştiren, ‘İran'a karşı düşmanlığı tırmandıran ve uluslararası hukukun temel ilke ve normlarını açıkça ihlal eden’ 4 Şubat 2025 tarihli ABD Ulusal Güvenlik Başkanlık Memorandumu’na atıfta bulundu.

İran'ın ‘bu pervasız tehdidi şiddetle reddettiğini ve kınadığını’ belirten İrevani, ‘BM Güvenlik Konseyi'nin bu tür küstah söylemler karşısında sessiz kalmaması gerektiğini, zira güç kullanma tehdidinin normalleşmesinin tehlikeli bir emsal teşkil ettiğini ve kesin bir dille kınanması gerektiğini’ ifade etti. İrevani, “Herhangi bir saldırganlık eyleminin ciddi sonuçları olacaktır ve ABD bunun tüm sorumluluğunu taşıyacaktır” uyarısında bulundu.