İsrailli yetkili: Hamas'ın ilk aşamada kalan dört esirin cenazelerini perşembe günü teslim etmesini bekliyoruz

 İsrailli bir yetkili, Hamas'ın ilk aşamada kalan dört esirin cenazelerini teslim etmesini bekliyor. (AFP)
İsrailli bir yetkili, Hamas'ın ilk aşamada kalan dört esirin cenazelerini teslim etmesini bekliyor. (AFP)
TT

İsrailli yetkili: Hamas'ın ilk aşamada kalan dört esirin cenazelerini perşembe günü teslim etmesini bekliyoruz

 İsrailli bir yetkili, Hamas'ın ilk aşamada kalan dört esirin cenazelerini teslim etmesini bekliyor. (AFP)
İsrailli bir yetkili, Hamas'ın ilk aşamada kalan dört esirin cenazelerini teslim etmesini bekliyor. (AFP)

İsrailli bir yetkili dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Hamas'ın ateşkes anlaşmasının ilk aşamasından kalan dört esirin cenazelerini perşembe günü planlandığı şekilde teslim etmesini beklediğini söyledi.

Times of Israel'e konuşan yetkili, serbest bırakma tarihini hızlandırmak için çabaların sürdüğünü belirtti.

Yetkili, ilk aşamada planlandığı gibi esirlerin son grubunun da serbest bırakılmasının ardından Hamas'ın önünde üç seçenek olduğunu ifade etti: Ya İsrail'in askerden arındırma, liderlerini sürgüne gönderme ve Gazze'nin sivil kontrolünden vazgeçme koşullarını kabul edecek, ya rehineleri serbest bırakmaya devam ederek ateşkes anlaşmasını uzatacak ya da anlaşmayı feshedecek.

Perşembe günü dört cenazenin teslim edilmesinin ardından İsrail'in Hamas'a karar vermesi için süre tanıyacağını belirten yetkili, 8 Mart Cumartesi gününe kadar başka esir bırakılmaması halinde İsrail'in ateşkesi sona ermiş sayacağını söyledi.

Hamas'ın ateşkesi sona erdirmeyi seçmesi halinde bunun tam ölçekli savaşa geri dönülmesi anlamına geleceğini belirten yetkili, “Kıyamet kopacak… Her şey farklı olacak... Yeni bir savunma bakanı, yeni bir genelkurmay başkanı, ihtiyacımız olan tüm silahlar ve Trump yönetiminden yüzde 100 meşruiyet” şeklinde konuştu.

İsrail, ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un bugün başlaması planlanan ziyaretinin ertelenmesine rağmen önümüzdeki günlerde İsrail'e gelmesini bekliyor. İsrail tarafının düşüncesine göre Witkoff, olayların daha da olgunlaşmasını bekliyor.

Yetkili ayrıca, İsrail'in, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'den gönüllü göçe izin verilmesi önerisini nasıl gerçeğe dönüştüreceğinin ayrıntılarını çalışmak ve Gazzelileri kabul edecek ülkeler bulmak için ekipler oluşturduğunu da bildirdi.

İsrail, Hamas'ın altı İsrailli esiri teslim etmesinin ardından cumartesi günü serbest bırakmayı kabul ettiği 600'den fazla Filistinli mahkûmun salıverilmesini, Hamas’ın ‘tekrarlanan ihlallerini’ gerekçe göstererek ertelemişti.

Pazartesi günü Hamas, ‘meşru bir silah olarak’ silahlarına bağlı olduğunu açıkladı ve İsrail yükümlülüklerini yerine getirene kadar Gazze'deki ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasından bahsetmeyi ya da ilk aşamayı uzatmayı reddetti.



Macron: Önümüzdeki eylül ayında Suudi Arabistan ile birlikte İki Devletli Çözüm Konferansı’na başkanlık edeceğiz

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
TT

Macron: Önümüzdeki eylül ayında Suudi Arabistan ile birlikte İki Devletli Çözüm Konferansı’na başkanlık edeceğiz

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinin Suudi Arabistan ile birlikte eylül ayında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantıları sırasında New York'ta düzenlenecek olan iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin uluslararası konferansa başkanlık edeceğini açıkladı.

Macron, sosyal medya platformu X’teki resmi hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “İsrail'in Gazze Şeridi'nde hazırladığı askeri saldırı, her iki halk için de gerçek bir felakete yol açacak ve bölgeyi kalıcı bir savaşa sürükleyecektir” dedi.

Macron, ‘bu savaşı sona erdirmenin tek yolunun Gazze Şeridi'nde kalıcı bir ateşkes sağlanması, tüm rehinelerin serbest bırakılması, halka büyük ölçekli insani yardım ulaştırılması, Hamas'ın silahsızlandırılması ve Filistin Yönetimi'nin Gazze Şeridi'ndeki rolünün güçlendirilmesi’ olduğuna inanıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı bunun için ‘Gazze Şeridi'nde istikrarı sağlamak üzere uluslararası bir misyonun görevlendirilmesi ve hem İsrail hem de Filistin halklarının beklentilerini karşılayan siyasi bir çözümün geliştirilmesi için çalışılması’ gerektiğini belirtti.

Macron, ‘iki devletli çözümün rehinelerin aileleri, İsrailliler ve Filistinliler için tek güvenilir yol olduğunu’ kaydetti.

Suudi Arabistan ve Fransa, 28-29 Temmuz tarihlerinde New York'taki BM genel merkezinde bakanlar düzeyinde Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Konferans’a başkanlık etti.

(foto altı) Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, 28 Temmuz'da New York'ta düzenlenen iki devletli çözüm konulu bakanlar konferansının açılışında konuşma yaptı. (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan konferanstaki konuşmasında, ülkesinin, bölgedeki tüm halklar için güvenlik, istikrar ve refahın sağlanmasının, Filistin halkına adalet sağlanması ve onların meşru haklarını elde etmelerinin sağlanmasıyla başladığına inandığını vurguladı. Prens Faysal bin Ferhan’a göre bu hakların başında, 4 Haziran 1967 sınırları içinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devletin kurulması geliyor.

Prens Faysal bin Ferhan, “Bu sadece siyasi bir tutum değil, bağımsız bir Filistin devletinin bölgede gerçek barışın anahtarı olduğuna dair sağlam bir inanç... Konferans, iki devletli çözümü uygulamaya koyma, işgali sona erdirme ve Ortadoğu'da barış için acil ve sürdürülebilir bir vizyon gerçekleştirme yolunda bir dönüm noktası” ifadelerini kullandı.

(video)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, ‘konferans ve İki Devletli Çözümün Uygulanması için Küresel Koalisyon'un çalışmaları aracılığıyla, Filistin halkının kapasitelerini geliştirme ve ulusal kurumlarını güçlendirme çabalarını desteklemek için uluslararası düzeyde koordineli çabaların önemini’ vurguladı.

Prens Faysal bin Ferhan, Macron’un, ülkesinin Filistin devletini tanıma niyetini açıklamasına övgüde bulunarak, bunu ‘Filistin halkının bağımsız devlet kurma hakkına yönelik artan uluslararası desteği yansıtan ve iki devletli çözümün gerçekleştirilmesine elverişli bir uluslararası ortam yaratmaya katkıda bulunan tarihi bir adım’ olarak nitelendirdi.

Bakanlar konferansına katılan ülkeler, Filistinliler ve İsrailliler arasında adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışın sağlanması için çalışmak üzere bir ‘yol haritası’ üzerinde anlaştılar. Bu yol haritası, Filistin devletinin tanınmasını artırmayı ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı ve insani felaketi durdurmak için daha fazla diplomatik çaba sarf etmeyi amaçlıyor.

Bakanlar konferansının nihai belgesi, ‘Filistin meselesine ilişkin BM'nin devam eden sorumluluğunu’ ve İsrail'in 1967'de ele geçirdiği toprakları işgaline son verilmesi gerektiğini yineledi. Belge ayrıca, ‘insani hukuk ve insan hakları hukuku dahil olmak üzere uluslararası hukuka saygının’ önemini vurguladı ve ‘Filistinli sivilleri korumak için önlemler’ alınması çağrısında bulundu.

Belge, ‘yerleşim faaliyetlerinin, ev yıkımlarının ve tüm şiddet ve provokasyon eylemlerinin derhal durdurulması’ çağrısında bulundu. İsrail'in işgal altındaki topraklardan çekilmesi çağrısının yanı sıra, Filistinlilere kendi kaderini tayin etme ve kendi devletlerini kurma hakkı verilmesi ve mülteci sorununa ‘adil bir çözüm’ bulunması çağrısında bulundu.