Starmer: İngiltere ve Fransa, Ukrayna'daki ‘savaşı durdurmak’ için bir plan üzerinde çalışıyor

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Londra'da BBC'ye verdiği röportajda (AFP)
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Londra'da BBC'ye verdiği röportajda (AFP)
TT

Starmer: İngiltere ve Fransa, Ukrayna'daki ‘savaşı durdurmak’ için bir plan üzerinde çalışıyor

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Londra'da BBC'ye verdiği röportajda (AFP)
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Londra'da BBC'ye verdiği röportajda (AFP)

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer bugün, Londra'da Avrupalı yetkililerin katılacağı kritik zirveden saatler önce, ülkesi ve Fransa'nın Ukrayna ile Rusya arasındaki ‘savaşı durduracak bir plan’ üzerinde birlikte çalıştıklarını doğruladı.

Starmer BBC'ye verdiği röportajda, “Birleşik Krallık, Fransa’nın yanı sıra belki bir ya da iki başka ülkeyle birlikte savaşı durduracak bir plan üzerinde çalışacak. Daha sonra bu planı ABD ile görüşeceğiz. Kimse Beyaz Saray'da iki başkan arasında tartışma sahneleri görmek istemez… Trump'ın kalıcı bir barış istediği çok açık” ifadelerini kullandı.

Kendisini ABD ile Avrupa arasında bir köprü olarak sunan Starmer, perşembe günü Washington'da Trump ile bir araya geldi.

Starmer, “Birlikte çalışabileceğimiz bir yol bulmalıyız. Çünkü günün sonunda üç yıl süren kanlı bir savaş yaşadık ve şimdi kalıcı barışa ulaşmamız gerekiyor” dedi.

Starmer sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim için kalıcı bir barışın bileşenleri, gerektiğinde kendini savunabilecek güçlü bir Ukrayna, güçlü bir konumda olmak, güvenlik garantilerinde Avrupa bileşenini müzakere etmek ve ABD desteğidir. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e fırsat verilirse tekrar geri dönme riski var... İşte bu yüzden garantinin ne olduğuna odaklandım. Eğer bir hat üzerinde anlaşmaya varılırsa bu hattı nasıl savunacağız?”

Starmer bu fiziksel hattın yerinin ‘tartışmaya açık’ olduğunu belirtti.

Starmer, bir barış anlaşmasına varılması halinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i Ukrayna'yı yeniden işgal etmekten caydırmak için Avrupa ülkelerinin bir güvenlik garantisine ya da ABD'nin desteğine ihtiyacı olduğunu söyledi. Starmer uzun zamandır Ukrayna'da herhangi bir barış anlaşmasının başarıya ulaşabilmesi için olası bir Avrupa barış gücünün ABD Başkanı Donald Trump'ın güvenlik garantisine ihtiyaç duyacağını savunuyordu. Starmer BBC'ye verdiği röportajda, “Bunun ABD'nin desteğini gerektireceği konusunda her zaman net oldum. Çünkü bu olmadan garantinin gerçekleşeceğini sanmıyorum” şeklinde konuştu.

Ukrayna'nın müttefiklerinden 15 lider, Donald Trump ile Vladimir Zelenskiy arasında cuma günü yaşanan sözlü tartışmanın ardından artan ‘Washington tarafından terk edilme korkularının’ ortasında, Avrupa'da yeni güvenlik garantilerini görüşmek üzere bugün Londra'da kritik bir zirve düzenliyor.



İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
TT

İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

İsrail Başbakanlık Ofisi'ne göre İran genişlettiği hava saldırılarına karşılık olarak, İsrail'e yüzlerce roket fırlattı. Cuma gününden bu yana devam eden saldırılar sonucu 24 İsrailli öldü.

Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW), İran'ın saldırılarının hızının şimdilik yavaşladığını belirterek, İran'ın yakında füzelerinin tükenebileceğine dair şüpheleri arttırdı.

Şarku’l Avsat’ın Fortune dergisinden aktardığı habere göre ISW dün yayınladığı raporda, İran'ın ‘beklenenden daha az sayıda ve azalan bir oranda füze fırlattığını’ bildirdi. ISW bunu, İsrail'in İran'ın füze stokunu hedef almasına bağladı.

Raporda, “İsrail saldırısının başladığı 12 Haziran'dan bu yana İran'ın İsrail'i hedef alan füze saldırılarının sıklığı azaldı, bu da İsrail saldırılarının İran'ın İsrail'e füze atma hızını etkilediğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulunuldu.

ISW'nin tahminlerine göre İran cuma ve cumartesi günleri 100-200 füze kullanarak altı saldırı dalgası başlattı. Ancak cumartesi gününden sonra İran her biri 35-40 füzelik sadece iki saldırı dalgası gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz cumartesi günü, Tahran'ın İsrail'e bin balistik füze fırlatmayı planladığına dair çeşitli haberler geldi.

ISW'nin raporunda, “İran, İsrail'e verdiği karşılıkta başlangıçta planladığından çok daha az mühimmat kullandı. Bunun nedeni muhtemelen İsrail ordusunun İran'ın İsrail'e karşılık vermek için kullanmayı planladığı roketatarları ve siloları imha etmesi ve hasar vermesiydi” ifadeleri yer aldı.

Mevcut çatışma başlamadan önce ABD ve İsrail'in tahminlerine göre İran'ın füze stoku 2 bin civarındaydı. Ancak ISW'ye göre bunların hepsi İsrail'e ulaşacak kadar menzile sahip değil.

Fortune dergisine göre şayet ISW'nin verdiği rakamlar doğruysa, İran'ın İsrail'e yönelik mevcut füze atışları uzun sürmeyebilir. Bu da Tahran'ı füze atmadan karşılık vermenin yollarını aramaya zorlayabilir.

İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi İsmail Kosari cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin, küresel petrol tüketiminin yüzde 21'ine eşdeğer bir miktarın, yani günde yaklaşık 21 milyon varilin geçtiği stratejik Hürmüz Boğazı'nı kapatmayı ciddi olarak değerlendirdiğini söyledi.

İran füzeleri bugün şafaktan önce Tel Aviv ve İsrail'in liman kenti Hayfa'yı vurarak en az sekiz kişinin ölümüne ve çok sayıda evin yıkılmasına neden oldu.

İran bombardımanı, Tel Aviv'in yoğun nüfuslu mahallesindeki birkaç apartmanı yerle bir etti ve şehirdeki ABD Büyükelçiliği’ne sadece birkaç yüz metre mesafedeki otel ve evlerin camlarını kırdı. ABD Büyükelçisi binada küçük çaplı hasar meydana geldiğini, ancak personelden yaralanan olmadığını bildirdi.

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), son saldırıda İsrail'in çok katmanlı savunma sistemlerinin birbirini hedef almasını sağlayan ve İran'ın birçok hedefi başarıyla vurmasına olanak tanıyan yeni bir teknik kullanıldığını söyledi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

DMO tarafından yapılan açıklamada, “ABD ve Batılı güçlerin kapsamlı desteğine ve İsrail'in en son savunma teknolojilerine sahip olmasına rağmen, bu operasyonda kullanılan girişimler ve yetenekler, füzelerin işgal altında bulunan topraklardaki hedefleri başarıyla vurmasına yol açtı” denildi.

İsrail ordusu saldırılarla ilgili yorum talebine henüz yanıt vermedi. İsrail'den önleyici füzelerin birbirlerini vurduğuna dair herhangi bir haber gelmedi.

İsrailli yetkililer defalarca Demir Kubbe savunma sisteminin yüzde 100 aşılmaz olmadığını söyledi ve önümüzdeki zor günler konusunda uyarıda bulundu.

Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Tahran'ın kibirli diktatörü, İsrail'in sivil cephesini hedef alan ve İsrail ordusunun, kendi kabiliyetlerini yok eden saldırılarını sürdürmesini engellemek isteyen korkak bir katil haline geldi. Tahran halkı yakında bunun bedelini ödeyecek.”

İran Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, İran'daki ölü sayısının en az 224'e ulaştığını ve bunların yüzde 90'ının sivil olduğunu açıkladı.