BK'nin eski savunma bakanı: "ABD'nin NATO'dan çıkması dünyanın sonu değil"

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

BK'nin eski savunma bakanı: "ABD'nin NATO'dan çıkması dünyanın sonu değil"

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Donald Trump'ın ABD'nin örgütten çekilme tehditlerini yerine getirmesi halinde Britanya ve diğer Avrupa ülkeleri NATO'yu devralmaya hazır olmalı.

Trump'ın Ukrayna'ya vermeyi kestiği Amerikan askeri yardımını üstlenmeli ve Rusya lideri Vladimir Putin'in çatışmayı kazanmasını engellemeli.

Cumartesi günü eski Muhafazakar Savunma Bakanı Sör Ben Wallace'ın verdiği güçlü mesaj buydu.

Sör Ben, "ABD'nin güvenlik garantilerini cepte göremeyeceğimiz yeni bir döneme tanıklık ediyoruz" dedi.

Başkan Trump'ı Ukrayna'yı "zorbalamaya" ve Rusya'yı yenme umutlarını "boğmaya" çalışmakla suçladı.

Sör Ben, BBC'ye "Putin'in kazanmasına izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

Amerikalılar ne isterlerse yapabilir ama Trump'ın öğeneceği şey... Ukraynalıların güçlü insanlar olduğu. Putin durmayacak ve Başkan Trump da böyle düşünerek saflık ediyor.

Sör Ben, Trump'ın Putin'e mesajının şu olduğunu söyledi:

Ukrayna'yı zorbalayacağım ve Rusya'ya umut vereceğim.

Sözlerine şöyle devam etti:

Rusya'yı geri püskürtüp Putin'in masaya oturması gerektiğini düşünmesini sağlamak istiyorsanız bu tamamen yanlış bir mesaj. Donald Trump, Putin'le mücadele edilip masaya oturtulabileceği umudunu boğuyor.

sxdfgth
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ve Trump geçen hafta savaş konusunda öfkeli bir tartışma yaşadı (AP)

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ve Trump geçen hafta savaş konusunda öfkeli bir tartışma yaşadı (AP)

Sör Ben, Ukrayna'nın direnişini 18 ay daha sürdürmesi halinde "Rus ekonomisinin çökeceğini" söyledi.

Ukrayna, Rusya'yı hâlâ yenebilir ama bu ancak "hepimiz bir adım atar ve Amerikalıların götürdüklerini yerine koyarsak ya da Birleşik Krallık dahil Avrupa'nın hiçbir yere gitmeyeceğine dair kararlılığını gösterirsek" mümkün olabilir diye konuştu.

Sör Ben, Britanya ve Avrupa'nın, ABD'nin Başkan Yardımcısı J.D. Vance ve diğerlerinin NATO'dan tamamen ayrılma tehditlerini hayata geçirebileceği gerçeğiyle yüzleşmesi gerektiğini söyledi.

Britanya ve Avrupa'nın ABD desteği olmadan da ayakta kalabileceğini ancak bunun savunma için çok daha fazla para harcamak anlamına geleceğini savundu.

Sör Ben sözlerine şunları da ekledi:

NATO'dan çekilmeleri dünyanın sonu değil. Eğer istersek, Avrupa'da kendi güvenliğimizi ve savunmamızı düzeltecek iradeye ve paraya sahibiz.

Sör Ben, bunun kısmen bir "kararlılık" meselesi olduğunu söyledi:

Bunu yapmak, Ukrayna'nın savunmasını sağlamak, kendi kabiliyetlerimize yatırım yaparak daha az güvenilir bir ABD'ye daha az bel bağladığımızdan emin olmak istiyor muyuz? Gerekirse bunu ikame edebilecek kapasiteye sahibiz. Onlar çekilirse, eğer istersek, kendimize inanırsak ve elimizi cebimize atmaya hazırsak seçeneklerimiz var.

Independent Türkçe



İran 'barışçıl' nükleer programını güvence altına almak için Washington ile müzakereleri değerlendiriyor

İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan dün yapılan kabine toplantısına başkanlık etti (İran Cumhurbaşkanlığı)
İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan dün yapılan kabine toplantısına başkanlık etti (İran Cumhurbaşkanlığı)
TT

İran 'barışçıl' nükleer programını güvence altına almak için Washington ile müzakereleri değerlendiriyor

İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan dün yapılan kabine toplantısına başkanlık etti (İran Cumhurbaşkanlığı)
İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan dün yapılan kabine toplantısına başkanlık etti (İran Cumhurbaşkanlığı)

İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği tarafından yapılan açıklamada, Tahran'ın nükleer silah üretimine ilişkin endişelerin giderilmesi halinde ABD ile müzakereleri değerlendireceği belirtildi. Açıklamada programın tasfiyesine yönelik her türlü girişim de reddedildi. Temsilcilik tarafından dün X platformu üzerinden yapılan açıklamada, eğer müzakerelerin amacı İran'ın ‘barışçıl’ nükleer programını ortadan kaldırmaksa, bu tür müzakerelerin ‘asla gerçekleşmeyeceği’ vurgulandı.

Bundan iki gün önce ABD Başkanı Donald Trump, İran ile nükleer anlaşmayı müzakere etmek üzere İran’ın Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney'e bir mektup gönderdiğini açıkladı.

Trump, Fox Business Network'e verdiği röportajda, “İran’ın nükleer silah edinmesini önlemenin iki yolu var. İran’la ya askeri olarak ya da bir anlaşmaya vararak başa çıkabilirsiniz” dedi.

İran'la nükleer programı hakkında bir anlaşma müzakere etmek istediğini söyleyen ABD Başkanı, Tahran'a iki ülke arasında müzakerelerin başlamasını önerdi. Trump ayrıca İran'ı küresel ekonomiden tecrit etmek ve petrol ihracatını sıfıra indirmek için ilk başkanlık döneminde olduğu gibi ‘azami baskı’ politikasını yeniden uygulamaya başladı.

Tahran nükleer silah elde etmeye çalıştığı iddialarını reddediyor. İran’ın Dini Lideri Ali Hamaney cumartesi günü yaptığı açıklamada, Tahran'ın müzakerelere zorlanamayacağını belirterek Trump'ı ‘zorba’ olarak nitelendirdi.

Öte yandan İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün yaptığı açıklamada, ülkesinin ilkesel olarak politikasının gerilimi azaltmak ve birliği teşvik etmek olduğunu söyledi. Pezeşkiyan, İran'ın hiçbir zaman Dini Lideri Ali Hamaney'in direktifleri doğrultusunda nükleer silah edinmeye çalışmadığını da sözlerine ekledi.

İran Cumhurbaşkanlığı’nın internet sitesi, Cumhurbşkanı Pezeşkiyan’ın Norveç Başbakanı Jonas Gahr Stoere ile telefon görüşmesi yaptığını duyurdu. Yapılan açıklamaya göre Pezeşkiyan, görüşmede “Her türlü gerilim, kargaşa ya da çatışmanın bize, bölgeye ve dünyaya zarar vereceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

Pezeşkiyan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İlkesel olarak gerginliği en aza indirmeyi ve birliği teşvik etmeyi öngören bir politikamız var. Ancak ülkemizin güvenliğine ve çıkarlarına yönelik her türlü tehdide şiddetle karşı koyacağız.”

Öte yandan Pezeşkiya ile Stoere arasındaki telefon görüşmesi, Trump'ın İran'a mektup gönderdiğini açıklamasının ardından İran Cumhurbaşkanı ile Batılı bir yetkili arasında kamuoyuna açıklanan ilk temas oldu.

Açıklamada Norveç Başbakanı Stoere’un ülkesinin ‘bölgede barışçıl çözümleri desteklediğini’ ve Oslo'nun ‘bölgesel istikrarı desteklemek için mümkün olan her türlü yardımı sağlamaya hazır olduğunu’ ifade ettiği aktarıldı.

Açıklamaya göre İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan ise buna karşılık olarak “İran İslam Cumhuriyeti her zaman bölgede istikrar sağlayıcı bir faktör olmuş ve mümkün olduğunca savaş ve çatışmaları önlemeye çalışmıştır” dedi.

Pezeşkiyan, sözlerine şöyle devam etti:

“Bölgedeki gerilimin ana kaynağı olan Siyonist rejim, sadece savaşları başlatmak ve Filistin halkına karşı suç işlemekle kalmıyor, aynı zamanda yalanlarla İran'ın barışçıl nükleer faaliyetlerini güvenliğe yönelik bir tehdit olarak göstermeye çalışıyor.”

Batı'nın Tahran'ın nükleer silah edinmeye çalıştığı yönündeki suçlamalarını reddeden Pezeşkiyan, ülkesinin ‘nükleer silah edinmeye çalışmadığını ve çalışmayacağını’ söyledi. İran Cumhurbaşkanı, nükleer faaliyetlerde şeffaflığın sağlanması için Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile iş birliğinin devam edeceğini de sözlerine ekledi.

İran’ın politikasının temelinde gerilimi azaltmanın ve birliği teşvik etmenin olduğunu ifade eden Pezeşkiyan, “Ancak güvenliğimizi ve çıkarlarımızı tam güçle savunmaktan çekinmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

İran Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Pezeşkiyan ile Stoere arasındaki telefon görüşmesinde ikili ve çok taraflı konular ele alınırken Pezeşkiyan, Tahran ile Oslo arasındaki iyi ilişkilere ve bölgesel ve uluslararası konularda iş birliği potansiyeline atıfta bulundu. İran Cumhurbaşkanı Norveç'in barışı ve istikrarı destekleme çabalarını’ takdir ettiğini dile getirdi.

Diğer bir gelişmede UAEA Genel Müdürü Rafael Grossi, Tahran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini silah edinme düzeyine yaklaştıracak şekilde hızlandırmaya devam etmesi nedeniyle İran'ın faaliyetlerine yeni kısıtlamalar getirecek diplomatik yollar için zamanın daraldığını açıkladı.