Eski generaller uyardı: İsrail ordusu bağımsızlığını kaybediyor

Yedek askerlikte ‘keskin’ düşüş ve savaşa hazır olma durumunun azalmasına ilişkin korkular

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, 21 Ocak 2025. (İsrail ordusu)
İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, 21 Ocak 2025. (İsrail ordusu)
TT

Eski generaller uyardı: İsrail ordusu bağımsızlığını kaybediyor

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, 21 Ocak 2025. (İsrail ordusu)
İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, 21 Ocak 2025. (İsrail ordusu)

İsrail'deki eski generaller, İsrail'in yeni Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir ile yardımcıları ve generallerden oluşan ekibinin Başbakan Binyamin Netanyahu ve hükümetinin politikalarına ‘tam sadakati’ olarak gördükleri durumu endişeyle izliyor. Bu da onları ‘ülke tarihinde ilk kez ordunun bağımsızlığını kaybetmesi’ konusunda uyarmaya yöneltti.

Eski komutanlar ayrıca, bu durumun profesyonelliği ve sağlam stratejik muhakemeyi etkileme riski konusunda da uyarıda bulundular.

Hükümetin güvenlik servislerini etkileyen politikalarına karşı uyarıda bulunmak üzere bu hafta bir araya gelen 25 general, Zamir'in hükümet politikalarına doğru yönelen yeni bir politika izlediğini ve çok sayıda konu ve alanda eski genelkurmay başkanı Herzi Halevi'nin politikasından saptığını söyledi.

Zamir'in bunu ‘hükümetin ordunun başkomutanı olduğunu, savaşa girme ya da barışa yönelme kararını verenin hükümet olduğunu ve ordunun emirleri uygulamaktan başka seçeneği olmadığını’ belirten yasaya bağlı kalmak bahanesiyle alenen ve hiçbir tereddüde yer bırakmadan yaptığına dikkat çektiler.

Bu eski generaller, Zamir'in 5 Mart'ta göreve gelmesinden bu yana geçen bir hafta içinde ortaya çıkan yeni yönelimin göstergesi olan ve aralarında İsrail'in ‘varoluşsal bir savaş’ verdiği yönündeki açıklamasının da bulunduğu çeşitli açıklamaları takip ettiler. İsrailli yetkililerin daha önceki açıklamalarını yineleyen Zamir, generaller tarafından küçümsendi ve kendisine şu soru soruldu: “Hamas küçük ve hırpalanmış bir örgüt olmasına rağmen İsrail'in varlığını tehdit ediyor mu? Savunma ve saldırı güçlerinin yüzde 85'ini yok eden İsrail saldırılarının ardından ordusuz kalan Suriye mi İsrail'in varlığını tehdit ediyor? Yoksa Hizbullah'ın ağır darbeler aldığı Lübnan mı?”

Generaller ayrıca, Zamir'in subaylarıyla yaptığı her toplantıda 2025'in savaş yılı olacağını söylemesinin, savaşı sona erdirmek ve esir takası anlaşması yapmak için yürütülen müzakerelerin ciddiyeti konusunda soru işaretleri yarattığına dikkat çekti.

Generaller, yeni Güney Bölgesi Komutanı Yaniv Asur'un önceliklerinin ilk olarak Hamas'ın tamamen ortadan kaldırılması, ikinci olarak da Gazze Şeridi'nde tutulan tüm İsrailli esirlerin ‘iadesi’ olduğunu belirttiği açıklamalarına dikkat çekerek, bunun ‘esirler konusunu küçümseyen eşi benzeri görülmemiş bir açıklama’ olduğunu belirttiler. Bu iki ordu komutanının açıklamaları esir aileleri arasında dehşete neden oldu.

Yedek askerlikte ‘keskin’ düşüş

Haaretz gazetesi dün İsrail ordusu yedek kuvvetlerinin askere alınma oranlarında ‘keskin düşüş’ yaşandığını gösteren bir rapor yayınladı; yedek subaylar konuyu görmezden gelmenin ve savaşa devam etme tehdidinde bulunmaya devam etmenin ‘ordunun verimliliğinde ve operasyonel hazırlığında ciddi bir bozulmaya yol açabileceği’ uyarısında bulundu. Şarku’l Avsat’ın Haaret’den aktardığı rapora göre, savaşın başlangıcında yüzde 90'ın üzerinde olan yedek birliklere kayıt oranı bazı birliklerde yüzde 70'in altına düştü ve muharip birlikler de dahil olmak üzere gelecekteki askere alma turlarında yüzde 50'nin altına düşmesinden korkuluyor. Bu, ordunun gücünün yaklaşık yarısını kaybedeceği anlamına geliyor.

asdfgthyju
Batı Şeria'da bulunan Nur Şems Mülteci Kampı’ndaki bir askeri operasyon sırasında İsrail askerleri, 5 Mart 2025. (AP)

Haaretz’e göre, 7 Ekim 2023'te savaşın başlangıcında, yedek kuvvetlere katılmak için benzeri görülmemiş bir talep vardı. Ancak, özel işletmelerin çöküşü, mali kayıplar, üniversite eğitimine devam etme ihtiyacı ve aile yükümlülükleri gibi yaşam baskıları, birçok kişinin yedek kuvvetlere tekrar katılmaktan kaçınmasına neden olduğu için, savaş devam ettikçe bu talep azaldı.

Bu düşüşü telafi etmek amacıyla askeri birlikler gönüllüleri çekmek için ‘geleneksel olmayan’ yollara başvurmaya başladı. Sosyal medya grupları, subayların çok çeşitli muharebe ve destek görevleri için başvurular yayınladığı ‘alternatif askere alma ofislerine’ dönüştü.

Haaretz, bazı birliklerin gönüllüleri kendilerine katılmaya ikna etmek için askeri üslerde güvenlik görevlisi, temizlikçi ya da askeri mutfaklarda aşçı olarak çalışmak gibi fiili askerlik gerektirmeyen savaş dışı işler için bireyleri işe aldığını belirtti. Ordu, Gazze Şeridi'ndeki güçlerini takviye etmeyi ve Golan Tepeleri ile Lübnan'da asker bulundurmayı planladığı için yedek asker sıkıntısının önümüzdeki aylarda daha da artmasını bekliyor.

İsrail ordusu resmi olarak ciddi bir krizin varlığını reddetse ve birliklerin ‘görevlerini yerine getirdiklerinde’ ısrar etse de yedek subaylar, ordunun verimliliğinde ve operasyonel hazırlığında ciddi bir bozulmaya yol açabileceğine inandıkları bir sorunu görmezden gelmemeleri konusunda uyarıyor.



Fransız park müdürü, İsraillileri kabul etmeyi reddetmesinin nedenini güvenlik nedenlerine bağladı

Fransız bayrağı (Reuters)
Fransız bayrağı (Reuters)
TT

Fransız park müdürü, İsraillileri kabul etmeyi reddetmesinin nedenini güvenlik nedenlerine bağladı

Fransız bayrağı (Reuters)
Fransız bayrağı (Reuters)

Fransa'da İsrailli gençlerin parka girmesini yasakladığı için "ayrımcılık" suçlamasıyla yargılanan bir park yöneticisi, kararının "tamamen teknik" olduğunu ve "güvenlik nedenleriyle" ilgili olduğunu vurguladı.

Güneybatı Fransa'daki Terre d'Aventure parkının müdürü perşembe günü gözaltına alındı ve cumartesi günü “köken, ırk veya milliyete dayalı ayrımcılık” suçlamasıyla yargılandı. Savcılık makamına göre, 48 saat polis gözetiminde kaldıktan sonra serbest bırakıldı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre park müdürü dün yaptığı açıklamada, kararın kötü hava koşulları ve “güvenlik talimatlarının verilmesini engelleyen dil yetersizliği” nedeniyle “tamamen teknik ve güvenlik nedenleriyle önceden alındığını” belirtti.

O, çocukların ilk etapta parka gitmediklerini ve “girmelerine hiçbir şekilde engel olunmadığını” vurguladı, çünkü “önceden uyarıldılar ve biletlerinin parasını bir gün önce tam olarak geri aldılar.”

Başsavcılık ise İspanya'da yaz kampına katılan 8 ila 16 yaşları arasındaki İsrailli çocukların, sonunda gözetmenleri tarafından başka bir turistik yere götürüldüklerini açıkladı.

Soruşturmada şu anda olaylarla ilgili ifadelerini incelemesi bekleniyor.

Fransa İçişleri Bakanı, park müdürünün kararını “tehlikeli” olarak nitelendirerek, “Yargı sisteminin çok sert davranmasını umuyorum. Hiçbir şeyi göz ardı edemeyiz” dedi ve “antisemitik eylemlerin arttığını” belirtti.

Fransa Yahudi Kurumları Temsilciler Konseyi (CRIF) Başkanı Perla Danan ise AFP’ye yaptığı açıklamada, “antisemitik” olarak nitelendirdiği “son derece ciddi olay” nedeniyle üzüntüsünü dile getirdi.


Dünya nüfusunun dörtte biri güvenli bir şekilde yönetilen içme suyundan yoksun

Filistinli bir kız, Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta bulunan bir su istasyonunda plastik kovadan su içiyor (AP)
Filistinli bir kız, Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta bulunan bir su istasyonunda plastik kovadan su içiyor (AP)
TT

Dünya nüfusunun dörtte biri güvenli bir şekilde yönetilen içme suyundan yoksun

Filistinli bir kız, Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta bulunan bir su istasyonunda plastik kovadan su içiyor (AP)
Filistinli bir kız, Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta bulunan bir su istasyonunda plastik kovadan su içiyor (AP)

Birleşmiş Milletler dün yaptığı açıklamada, dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturan iki milyardan fazla insanın güvenli bir şekilde yönetilen içme suyuna erişiminin olmadığını duyurdu.

BM'nin sağlık ve çocuklarla ilgilenen iki kuruluşu (Dünya Sağlık Örgütü ve UNICEF) ortak bir çalışmada, geçen yıl dünya genelinde her dört kişiden birinin güvenli bir şekilde yönetilen içme suyuna erişemediğini, 100 milyondan fazla insanın nehirler, göletler ve kanallar gibi yüzey kaynaklarından içme suyuna bağımlı olduğunu belirtti.

Çalışma, su, sanitasyon ve hijyen hizmetlerinin eksikliğinin milyarlarca insanın hastalığa yakalanma riskini artırdığını ortaya koydu.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre güvenli bir şekilde yönetilen içme suyu, en üst düzey olarak, yerinde erişilebilir, ihtiyaç duyulduğunda hazır bulunan ve en tehlikeli fekal ve kimyasal kontaminasyonlardan arınmış içme suyu olarak tanımlanmaktadır.


Trump, Washington'da cinayet işleyen herkes için idam cezası isteyeceğini söyledi

Washington DC sokaklarındaki ABD polisi (AFP)
Washington DC sokaklarındaki ABD polisi (AFP)
TT

Trump, Washington'da cinayet işleyen herkes için idam cezası isteyeceğini söyledi

Washington DC sokaklarındaki ABD polisi (AFP)
Washington DC sokaklarındaki ABD polisi (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, 1981'den beri başkent Washington'da idam cezasının kaldırılmasına rağmen, başkentte cinayet işleyen herkes için idam cezası isteyeceğini söyledi.

Başkan, Beyaz Saray'daki Kabine toplantısında, "Washington'da bir kişi başka birini öldürürse, idam cezası isteyeceğiz. Bu güçlü bir caydırıcıdır" ifadelerini kullandı.

Trump yönetimi, federal mahkemelerde görülen cinayet davalarında bu cezayı talep edebilir, ancak yerel mahkemelerde talep edemez. Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre idam cezasının en güçlü destekçilerinden biri olarak görülen Cumhuriyetçi başkan, bu durumda başkentte yürürlükte olan mevzuatı değiştirmeye çalışabilir.

ABD polisi Washington D.C. sokaklarında (Reuters)ABD polisi Washington D.C. sokaklarında (Reuters)

Geleneksel olarak Demokratların kalesi olan Washington, hiçbir eyalete ait değildir ve özel bir statüye sahiptir. Şehrin işleri federal Kongre tarafından denetlenmektedir.

1992 yılında, bir parlamento asistanının öldürülmesinin ardından Kongre, Washington'da idam cezasının yeniden yürürlüğe konması için bir referandum düzenledi, ancak başkentin sakinlerinin üçte ikisi bunu reddetti.

Trump, Ulusal Muhafız birliklerinin başkent sokaklarına konuşlandırılmasını emretti (AFP)Trump, Ulusal Muhafız birliklerinin başkent sokaklarına konuşlandırılmasını emretti (AFP)

Ocak ayı sonlarında Beyaz Saray'a dönen Cumhuriyetçi milyarder, "en iğrenç suçlar" için ölüm cezasının daha geniş çapta uygulanmasını talep eden bir başkanlık kararnamesi imzaladı ve federal savcılara bu cezayı daha sık talep etmeleri talimatını verdi.

Trump'ın dün yaptığı açıklamalar, “şiddet çetelerinin istila ettiği” bir şehir olarak gördüğü Washington'da kanun ve düzeni yeniden sağlamak için yürüttüğü kampanyanın bir parçası.

Bu bağlamda Trump, başkent sokaklarına Ulusal Muhafız birliklerinin konuşlandırılmasını emretti.

Trump pazartesi günü ise Savunma Bakanı Pete Hegseth'ten Ulusal Muhafızlar bünyesinde "ülkenin başkentinde düzeni ve güvenliği sağlamakla görevli" özel bir birim oluşturmasını istedi.

ABD’de 50 eyaletin 23'ünde idam cezası kaldırılırken, Kaliforniya, Oregon ve Pensilvanya'da idam cezasının uygulanması askıya alındı.