Starmer: Ukrayna'nın müttefikleri Rusya üzerindeki ekonomik baskıyı artırma konusunda anlaştı

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer (AP)
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer (AP)
TT

Starmer: Ukrayna'nın müttefikleri Rusya üzerindeki ekonomik baskıyı artırma konusunda anlaştı

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer (AP)
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer (AP)

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, 25 müttefik liderin dün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i Ukrayna ile savaşında ateşkes sağlamak üzere müzakere masasına oturtmak amacıyla Rus ekonomisine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırmaya devam etme konusunda anlaştıklarını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'den aktardığına göre Starmer, Londra'da düzenlediği basın toplantısında gazetecilere yaptığı açıklamada, “Yaptırımların Rus ekonomisi üzerinde çok derin etkileri oldu” dedi.

Starmer, “Yaptırımların halihazırda yarattığı etkiyi küçümsememeliyiz. Yaptırımların ikiye katlanması ve sıkılaştırılmasıyla bu baskı daha da artacaktır” ifadelerini kullandı.

Müttefik liderlerle yaptığı telefon görüşmesinin ardından Starmer, Batılı ülkelerin siyasi ve askeri güçlerini harekete geçirmeye devam ettiklerini ve çatışma sonrası Ukrayna'ya daha fazla taahhütte bulunduklarını açıkladı. Starmer ayrıca Batılı ülkelerin, Rusya'nın komşusunu işgal etmesinden yaklaşık üç yıl sonra, şimdi, ülke için güvenlik garantileri sağlamak üzere ‘uygulama aşamasına’ geçtiklerini belirtti.

Starmer, müttefik ülkelerin askeri liderlerinin perşembe günü daha ileri görüşmeler için bir araya geleceğini duyurdu.

Starmer, “Bu noktada Rusya üzerinde azami baskı oluşturmamız gerçekten çok önemli” dedi.

Birleşik Krallık Başbakanı Starmer, Putin'in ‘evet ama yeterli değil’ yaklaşımını kullandığını söyledi. Starmer, Rusya'nın önerileri incelemesi ve koşullar eklemesi gerektiğini söyleyerek ateşkesi geciktirmekle suçladı.



Avrupa'da demokrasinin en çok gerilediği 5 ülke sıralandı

Araştırmacılar, İtalya'daki Giorgia Meloni hükümetinin yargıyı siyasetin kontrolüne sokmak için endişe verici hamleler yaptığını öne sürdü (Reuters)
Araştırmacılar, İtalya'daki Giorgia Meloni hükümetinin yargıyı siyasetin kontrolüne sokmak için endişe verici hamleler yaptığını öne sürdü (Reuters)
TT

Avrupa'da demokrasinin en çok gerilediği 5 ülke sıralandı

Araştırmacılar, İtalya'daki Giorgia Meloni hükümetinin yargıyı siyasetin kontrolüne sokmak için endişe verici hamleler yaptığını öne sürdü (Reuters)
Araştırmacılar, İtalya'daki Giorgia Meloni hükümetinin yargıyı siyasetin kontrolüne sokmak için endişe verici hamleler yaptığını öne sürdü (Reuters)

Avrupa Sivil Özgürlükler Birliği yeni yayımladığı raporla Bulgaristan, Hırvatistan, İtalya, Romanya ve Slovakya'nın kıtada demokrasiyi gerilettiğini bildirdi. 

Medyadaki eleştirilere tahammülsüzlük ve hukukun üstünlüğünü yok etmeye yönelik çabalarla Avrupa'daki "demokratik resesyonun" derinleştiği iddia edildi.

Raporla birlikte paylaşılan açıklamada "Sonuç getiren eylemler olmadan AB daha fazla demokrasi erozyonu riski altında" dendi. 

21 AB üyesi ülkedeki 43 insan hakları örgütünün birlikte hazırladığı raporda barışçıl protestolara ve gazetecilere yönelik baskılara, yolsuzlukla mücadelenin etkisiz kalmasına ve hukukun siyasetin etkisi altına girmesine dikkat çekildi. 

Avrupa Sivil Özgürlükler Birliği'nden Viktor Kazai, 2019'dan beri her yıl benzer raporlar yayımladıklarına işaret etti:

Hukukun üstünlüğüne dair her şey son yıllarda gittikçe daha da ciddi sorunlarla karşı karşıya kalıyor.

Kazai, hukukun üstünlüğünü yok etmek için önemli adımlar atan ülkeleri "parçalayıcılar" diye nitelendirdiklerini ve bunun kendilerine en çok endişe veren kategori olduğunu aktardı. 

Bulgaristan, Hırvatistan, İtalya, Romanya ve Slovakya'nın bu klasmandaki ülkeler olduğunu açıkladı. 

Avrupa Sivil Özgürlükler Birliği, Brüksel'e çağrıda bulunarak AB fonlarının hukukun üstünlüğüne yönelik ihlallere göre kesilmesi gerektiğini vurguladı. 

Almanya ve Fransa gibi "demokrasinin rol modeli" olarak görülen ülkelerin de benzer problemlerden azade olmadığı bildirildi. 

Fransa'da, hükümetin kanunları meclis oylaması olmadan geçirmesine olanak tanıyan anayasanın 49.3 nolu maddesinin giderek daha sık kullanıldığına dikkat çekildi. Paris 2024 öncesinde uygulanan kısıtlamalar gibi ifade özgürlüğüne aykırı pek çok idari tasarrufun hayata geçirildiği belirtildi. 

Almanya'da da Filistin destekçilerine yönelik baskı ve sansürün "aşırı ve orantısız" bir hale geldiğine vurgu yapıldı. 

Independent Türkçe, Guardian, Euronews