Trump: Husilerin bundan sonraki saldırılarının sorumluluğunu İran üstlenecek

ABD Başkanı Donald Trump, Washington'a dönüşünde Air Force One'da gazetecilerle konuşuyor, 16 Mart 2025 (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Washington'a dönüşünde Air Force One'da gazetecilerle konuşuyor, 16 Mart 2025 (Reuters)
TT

Trump: Husilerin bundan sonraki saldırılarının sorumluluğunu İran üstlenecek

ABD Başkanı Donald Trump, Washington'a dönüşünde Air Force One'da gazetecilerle konuşuyor, 16 Mart 2025 (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Washington'a dönüşünde Air Force One'da gazetecilerle konuşuyor, 16 Mart 2025 (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı açıklamada, Yemen'de Husiler tarafından gerçekleştirilecek saldırılardan İran'ın sorumlu tutulacağını ve ciddi sonuçlarla karşılaşacağını söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre Trump TruthSocial aracılığıyla, “Şu andan itibaren Husiler tarafından atılan her kurşun İran'ın silahlarından ve liderliğinden geliyor olarak görülecek ve İran sorumlu tutulacak ve sonuçlarıyla yüzleşecek ve bu sonuçlar korkunç olacak!” ifadelerini kullandı.

Husi grubu, Başkan Trump'ın tehdidine ve ABD'nin sürekli saldırı emri vermesine rağmen denizcilik ve bölgesel gerilime bağlı kalmayı tercih etti. 24 saat içinde “Harry Truman” uçak gemisine iki kez saldırdığını iddia eden Husi lideri Abdulmelik el Husi, taraftarlarına, güç gösterisi yapmak amacıyla Sana'da ve kontrolü altındaki diğer bölgelerde toplanma çağrısında bulundu.

Uzmanlar, ABD Başkanı Donald Trump'ın cumartesi akşamı aralarında Sana'nın da bulunduğu altı vilayete düzenlediği ve şafak vaktine kadar süren, en az 53 kişinin ölümüne yol açan bir dizi saldırının ardından Husileri yeni bir gerçeklikle karşı karşıya bıraktığını düşünüyor.

ABD'li yetkililer Husiler Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarını durdurana kadar Yemen'de daha fazla saldırı düzenleyecekleri sözünü verdi ve Husileri desteklediğini söyledikleri İran'a karşı harekete geçme tehdidinde bulundu. AFP'nin haberine göre ABD Pazar günü yaptığı açıklamada, saldırılarında Yemen'de “çok sayıda” Husi liderinin öldürüldüğünü belirtirken, İran destekli grup aralarında çocukların da bulunduğu 53 kişinin öldüğünü iddia etti.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz ABC'ye verdiği mülakatta, ABD saldırılarının Yemen'de “çok sayıda” Husi liderini öldürdüğünü söyledi ve İran'ı, grubu ve Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarını desteklemeyi bırakması konusunda uyardı.



ABD ve müttefikleri rehin alma eylemlerine karşı ortak hareket etme sözü verdi

ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler, 6 Mart'ta Washington'da konuşuyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler, 6 Mart'ta Washington'da konuşuyor (AFP)
TT

ABD ve müttefikleri rehin alma eylemlerine karşı ortak hareket etme sözü verdi

ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler, 6 Mart'ta Washington'da konuşuyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler, 6 Mart'ta Washington'da konuşuyor (AFP)

ABD ve altı müttefik ülkenin temsilcileri, küresel çapta rehin alma ve diğer haksız gözaltlıara karşı birlikte çalışma sözü verdi.

ABD'nin Montana eyaletindeki görüşmelerin ardından dün yapılan ortak açıklamada, “Tüm rehinelerin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması taleplerimizde birleşiyoruz” denildi. ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler, pazartesi ve salı günleri Montana, Big Sky’da Avustralya, Avusturya, Kanada, Almanya, İsrail ve İngiltere'den mevkidaşlarıyla yapılan görüşmelere liderlik etti. Görüşmelerde gözaltındaki kişiler hakkında bilgi paylaşımı ve dünyanın dört bir yanında tutulan vatandaşlarının serbest bırakılmasına yönelik diğer ortak çabalar ele alındı.

“Uluslararası hukuka uygun olarak, rehineleri ve haksız ya da keyfi olarak alıkonulan kişileri evlerine getirmek ve gelecekte bu tür eylemleri caydırmak için hiçbir çabadan kaçınmayacağız” denilen açıklamada ayrıntı verilmedi. Geçtiğimiz ay Amerikalı öğretmen Mark Vogel'in Rusya'da serbest bırakılmasını sağlayan çabalarda aktif rol oynayan Boehler yaptığı açıklamada, toplantının ‘bireysel özgürlüğün nasıl destekleneceği’ konusuna odaklandığını söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, grubun ‘bu kişileri eve getirmek için ellerindeki tüm diplomatik, ekonomik ve stratejik araçları belirlemek, kullanmak ve gelecekte bu tür eylemleri caydırmak için’ birlikte çalışma sözü verdiğini söyledi. James W. Foley Legacy Foundation tarafından geçtiğimiz ağustos ayında yayınlanan bir rapora göre, dünya genelinde 16 ülkede en az 43 ABD vatandaşı rehin tutuluyor ya da haksız yere gözaltına alınmış durumda.

Bu kişilerin yanı sıra ABD'li yetkililer, Çin, Rusya, Venezuela, Afganistan ve başka ülkeler de dâhil olmak üzere dünyanın dört bir yanında haksız yere alıkonulan çok sayıda kişinin serbest bırakılmasını sağlamaya çalışıyor. Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Başkan Donald Trump'ın Amerikalıların evlerine dönmelerini bir öncelik haline getirdiğini söyledi. Yetkili, “Bu uygulamalara katılan herkes ABD'nin vatandaşlarının ülkelerine geri dönmesine öncelik verdiğini bilir. Aynı zamanda ortaklarımızla birlikte uygulanabilecek kolektif tedbirler arıyoruz” ifadelerini kullandı.