Amerikalı yargıç, Trump'ın trans bireylerin orduya katılma yasağını durdurdu

Amerikalı göstericiler Ohio'daki trans bireyler için koruma talep ediyor (AP)
Amerikalı göstericiler Ohio'daki trans bireyler için koruma talep ediyor (AP)
TT

Amerikalı yargıç, Trump'ın trans bireylerin orduya katılma yasağını durdurdu

Amerikalı göstericiler Ohio'daki trans bireyler için koruma talep ediyor (AP)
Amerikalı göstericiler Ohio'daki trans bireyler için koruma talep ediyor (AP)

Bir Federal yargıç, ABD ordusunun Başkan Donald Trump'ın trans bireylerin orduda görev yapmasını yasaklayan kararnamesini uygulamasını dün geçici olarak engellerken, 20 mevcut ve potansiyel hizmet personelinin kararnameye karşı açtığı dava devam ediyor.

Washington'daki ABD Bölge Mahkemesi Yargıcı Anna Reyes, Trump'ın 27 Ocak tarihli emrinin ABD Anayasası'nın cinsiyet ayrımcılığı yasağını ihlal ettiği sonucuna vardı. Reyes'i bu göreve Trump'ın selefi Başkan Joe Biden atamıştı.

Ordu Trump'ın emrine yanıt vererek, 11 Şubat'ta transseksüellerin orduya katılmasına artık izin vermeyeceğini ve hizmet personelinin transseksüellerle ilgili işlemleri yapmayı ya da kolaylaştırmayı durduracağını duyurdu. Ordu, ilerleyen günlerde trans bireyleri işten çıkarmaya başlayacağını belirtti.

Trump kararnamesinde, “Kişinin cinsiyetiyle tutarsız bir cinsiyet kimliği benimsemesi, bir askerin özel hayatında bile onurlu, dürüst ve disiplinli bir yaşam tarzına olan bağlılığıyla tutarsızdır” ifadelerini kullandı. Davacılar, trans bireylere yönelik istihdam ayrımcılığının bir tür yasadışı cinsiyet ayrımcılığı olduğuna dair 2020 tarihli ABD Yüksek Mahkemesi kararına atıfta bulunarak emrin yasadışı olduğunu ifade etti.

Ancak mahkemede hükümet avukatları, ordunun bipolar bozukluk ve yeme bozuklukları da dahil olmak üzere hizmet etmeye uygun olmayan belirli koşullara sahip kişileri engelleme hakkına sahip olduğunu savundu. Avukatlar 12 Mart'taki duruşmada Reyes'e mevcut yönetimin transseksüellerin askerliğe elverişli olmadığı yönündeki kararına uyması gerektiğini söylediler.

Yargıç, pozisyonlarını kanıtlarla desteklemeleri için onlara defalarca baskı yaptı ve zaman zaman kararnamenin transfobik diline duyduğu öfkeyi açıkça ifade etti. Pentagon'a göre, orduda yaklaşık 1.3 milyon aktif görev yapan hizmet personeli bulunuyor. Trans hakları savunucuları bu sayının 15 bin kadar olduğunu söylerken, yetkililer sadece birkaç bin olduğunu belirtiyor.



İsrail’de Gazze savaşı çatlağı: “Halkın desteği azaldı”

İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)
İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)
TT

İsrail’de Gazze savaşı çatlağı: “Halkın desteği azaldı”

İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)
İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)

Ateşkesi bozan İsrail, Gazze'ye saldırıları sürdürürken İsrail halkının savaşa desteği azalıyor.

Wall Street Journal (WSJ), aralarında sağ görüşlülerin de yer aldığı pek çok İsraillinin, savaşın sonlandırılmasını ve rehinelerin serbest bırakılmasını istediğini yazıyor.

Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstitüsü’nün 9 Mart'ta yayımladığı ankete göre İsraillilerin yüzde 73'ü Hamas’la çatışmaların sona erdirilmesi ve İsrail'in Gazze'den çekilmesi karşılığında kalan rehinelerin serbest bırakılması için müzakere yapılmasını destekliyor.

Ankete katılan sağcı İsraillilerin yüzde 56'sı ve Başbakan Binyamin Netanyahu'nun partisi Likud seçmenlerinin yüzde 62'si ateşkes anlaşmasını desteklediğini belirtiyor.

Yahudi araştırma ve eğitim kuruluşu Şalom Hartman Enstitüsü’nden Yossi Klein Halevi, “Tüm şikayetler dönüp dolaşıp rehine meselesinde bir araya geliyor” diyor.

WSJ, birçok İsrail vatandaşının Hamas’ın tamamen yenilgiye uğratılmasını ve Gazze’den çıkarılmasını istediğini ancak rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacak bir anlaşma karşılığında “bu hedefin ertelenmesine razı olduğunu” yazıyor.

Analizde, “bu bölünmenin, büyük ölçüde gönüllü askerlere dayanan bir ülkenin savaş çabalarına olumsuz yansıyabileceği” değerlendirmesi paylaşılıyor.

Eski General Amos Yadlin de “İsrailliler, Hamas'ın yok edilmesini istiyor. Ama önce rehinelerin kurtarılmasını talep ediyorlar. Bu da yedek askerlerin yeniden başlayan çatışmalara katılma motivasyonunu kırabilir” ifadelerini kullanıyor.

7 Ekim 2023’te Hamas’ın Aksa Tufanı operasyonuyla başlayan savaşın ilk döneminde muhalefet de Netanyahu’nun karşı hamlelerini desteklemişti. Ancak analizde, çatışmaların yeniden başlamasıyla bu pozisyonun değiştiğine dikkat çekiliyor.

İsrail’de muhalif siyasetçiler, Netanyahu'nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü Ronen Bar'ı “güvensizlik” gerekçesiyle görevden alma gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde Gazze'ye saldırıların yeniden başladığına işaret etmişti.

Ana muhalefetteki Gelecek Var Partisi lideri Yair Lapid, İsrail vatandaşlarının ezici çoğunluğunun Netanyahu’ya yönelik “derin bir güvensizlik hissi" beslediğini söylemişti.

Radikal sağcı Yahudi Gücü Partisi lideri Itamar Ben-Gvir de savaşın tekrar başlamasıyla Netanyahu koalisyonuna geri döndü. Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşması yürürlüğe girince, partisinin kabinedeki diğer bakanlarıyla birlikte istifa etmişti. Gazze Şeridi'ne saldırıların tekrar başlatılmasını hükümete dönmek için şart koşuyordu.

Gazze'de 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 2 Mart'ta sona ermişti. İsrail, 1700'den fazla Filistinli mahkumu salıvermiş, Hamas da 8’i ölü 33 İsrailli ve 5 Taylandlı rehineyi serbest bırakmıştı. Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı için ikinci aşamaya geçilememişti. İsrail, 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne her türlü insani yardım malzemesinin girişini durdurmuş, 9 Mart'ta da bölgeye elektrik tedarikini kesmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Times of Israel