Trump, kaçırılan Ukraynalı çocuklarla ilgili programı iptal etti: “26 milyon dolarlık yatırım gitti”

Beyaz Saray, bilim insanlarını da işten çıkarmaya hazırlanıyor

Rusya, savaşta Ukraynalı çocukların kaçırıldığına dair iddiaları reddediyor (Reuters)
Rusya, savaşta Ukraynalı çocukların kaçırıldığına dair iddiaları reddediyor (Reuters)
TT

Trump, kaçırılan Ukraynalı çocuklarla ilgili programı iptal etti: “26 milyon dolarlık yatırım gitti”

Rusya, savaşta Ukraynalı çocukların kaçırıldığına dair iddiaları reddediyor (Reuters)
Rusya, savaşta Ukraynalı çocukların kaçırıldığına dair iddiaları reddediyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, savaşta kaçırılan Ukraynalı çocuklarla ilgili bilgi toplayan programın faaliyetlerini durdurduğu bildiriliyor.

Demokrat siyasetçiler, Yale Üniversitesi’ne bağlı İnsani Araştırma Laboratuarı’nın (Humanitarian Research Lab –Yale HRB) yürüttüğü hükümet destekli programın sonlandırıldığını belirtiyor.

Washington Post’un (WP) aktardığına göre programda görev yapan araştırmacılara, faaliyetlerinin sonlandığına dair geçen ay bilgi gönderildi.

Bu kapsamda Ukrayna’dan kaçırılan yaklaşık 35 bin çocuğun durumuyla ilgili uydu görüntüleri, biyometrik veri ve diğer bilgilerin yer aldığı veritabanına erişimin durdurulduğu ifade ediliyor.

Reuters’ın aktardığına göre Ohio Temsilciler Meclisi Üyesi Greg Landsman, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Hazine Bakanı Scott Bessent’e bir mektup gönderdi.

Mektupta, söz konusu veri tabanının kalıcı olarak silindiği ve bunun “çok ağır sonuçlara yol açabileceği” belirtiliyor.

Bilgilerin başka bir yere aktarılması halinde, bunların herhangi bir dava sürecinde hukuki olarak geçerliliğini yitirebileceğine de dikkat çekiliyor.

Adının açıklanmaması koşuluyla WP’ye konuşan Yale Üniversitesi’nden bir yetkili, programın fonunun kesildiğini söylerken veri tabanının durumuna ilişkin yorum yapmayı reddetti. Datanın korunmasından sorumlu olan MITRE firması da verilerin akıbeti hakkındaki yorum taleplerine yanıt vermedi.

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla WP’ye konuşan ve programda görev yapan bir araştırmacı, çalışmanın durdurulmasına ilişkin şunları söylüyor:

Trump yönetimi, beceriksizliğinden ya da kasıtlı bir şekilde böyle bir iş yaptı, halkın vergisiyle finanse edilen 3 yıllık bir çalışmayı ve 26 milyon dolarlık yatırımla elde edilen savaş suçu kanıtlarının geçerliliğini tehlikeye attı.

Reuters, Dışişleri Bakanlığı ve Hazine Bakanlığı'nın yorum taleplerine yanıt vermediğini aktarıyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Rusya lideri Vladimir Putin ve Rusya'nın Çocuk Hakları Komiseri Maria Alekseyevna Lvova-Belova hakkında Mart 2023’te yakalama kararı çıkarmıştı. Açıklamada, Putin ve Lvova-Belova’nın Ukraynalı çocukları kaçırarak savaş suçu işlediği savunulmuştu. Putin iddiaları reddetmiş, Kremlin de UCM kararının hukuken geçersiz olduğunu ileri sürmüştü.

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla Reuters’a konuşan bir kaynak, Yale HRB programının iptaline ilişkin şunları söylüyor:

Putin’i kovuşturma karalarına karşı korumak isteyen, bu veritabanını ortadan kaldırır. Onlar da tam olarak bunu yaptı.

Öte yandan Trump yönetimi, federal kesintiler kapsamında Çevre Koruma Ajansı’nda (EPA) görev yapan en az bin bilim insanıyla personeli işten çıkarmayı planlıyor.

Temsilciler Meclisi Bilim, Uzay ve Teknoloji Komitesi'nden Demokrat siyasetçilerin incelediği belgelere göre araştırma programı personelinin yüzde 75'inin işine son verilebilir.

Trump’ın atadığı EPA Direktörü Lee Zeldin de kuruluşun bütçesinin yüzde 65 civarında azaltılacağını duyurmuştu. EPA ayrıca 50 bin doların üzerindeki harcamalar için Elon Musk'ın liderliğindeki Hükümet Verimliliği Bakanlığı’ndan (DOGE) onay alınması şartı da getirmişti.

Independent Türkçe, Guardian, Washington Post, Reuters



İsrail’de Gazze savaşı çatlağı: “Halkın desteği azaldı”

İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)
İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)
TT

İsrail’de Gazze savaşı çatlağı: “Halkın desteği azaldı”

İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)
İsrailli protestocular, rehinelerin serbest bırakılması için Gazze sınırında eylem düzenlemişti (AFP)

Ateşkesi bozan İsrail, Gazze'ye saldırıları sürdürürken İsrail halkının savaşa desteği azalıyor.

Wall Street Journal (WSJ), aralarında sağ görüşlülerin de yer aldığı pek çok İsraillinin, savaşın sonlandırılmasını ve rehinelerin serbest bırakılmasını istediğini yazıyor.

Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstitüsü’nün 9 Mart'ta yayımladığı ankete göre İsraillilerin yüzde 73'ü Hamas’la çatışmaların sona erdirilmesi ve İsrail'in Gazze'den çekilmesi karşılığında kalan rehinelerin serbest bırakılması için müzakere yapılmasını destekliyor.

Ankete katılan sağcı İsraillilerin yüzde 56'sı ve Başbakan Binyamin Netanyahu'nun partisi Likud seçmenlerinin yüzde 62'si ateşkes anlaşmasını desteklediğini belirtiyor.

Yahudi araştırma ve eğitim kuruluşu Şalom Hartman Enstitüsü’nden Yossi Klein Halevi, “Tüm şikayetler dönüp dolaşıp rehine meselesinde bir araya geliyor” diyor.

WSJ, birçok İsrail vatandaşının Hamas’ın tamamen yenilgiye uğratılmasını ve Gazze’den çıkarılmasını istediğini ancak rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacak bir anlaşma karşılığında “bu hedefin ertelenmesine razı olduğunu” yazıyor.

Analizde, “bu bölünmenin, büyük ölçüde gönüllü askerlere dayanan bir ülkenin savaş çabalarına olumsuz yansıyabileceği” değerlendirmesi paylaşılıyor.

Eski General Amos Yadlin de “İsrailliler, Hamas'ın yok edilmesini istiyor. Ama önce rehinelerin kurtarılmasını talep ediyorlar. Bu da yedek askerlerin yeniden başlayan çatışmalara katılma motivasyonunu kırabilir” ifadelerini kullanıyor.

7 Ekim 2023’te Hamas’ın Aksa Tufanı operasyonuyla başlayan savaşın ilk döneminde muhalefet de Netanyahu’nun karşı hamlelerini desteklemişti. Ancak analizde, çatışmaların yeniden başlamasıyla bu pozisyonun değiştiğine dikkat çekiliyor.

İsrail’de muhalif siyasetçiler, Netanyahu'nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü Ronen Bar'ı “güvensizlik” gerekçesiyle görevden alma gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde Gazze'ye saldırıların yeniden başladığına işaret etmişti.

Ana muhalefetteki Gelecek Var Partisi lideri Yair Lapid, İsrail vatandaşlarının ezici çoğunluğunun Netanyahu’ya yönelik “derin bir güvensizlik hissi" beslediğini söylemişti.

Radikal sağcı Yahudi Gücü Partisi lideri Itamar Ben-Gvir de savaşın tekrar başlamasıyla Netanyahu koalisyonuna geri döndü. Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşması yürürlüğe girince, partisinin kabinedeki diğer bakanlarıyla birlikte istifa etmişti. Gazze Şeridi'ne saldırıların tekrar başlatılmasını hükümete dönmek için şart koşuyordu.

Gazze'de 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 2 Mart'ta sona ermişti. İsrail, 1700'den fazla Filistinli mahkumu salıvermiş, Hamas da 8’i ölü 33 İsrailli ve 5 Taylandlı rehineyi serbest bırakmıştı. Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı için ikinci aşamaya geçilememişti. İsrail, 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne her türlü insani yardım malzemesinin girişini durdurmuş, 9 Mart'ta da bölgeye elektrik tedarikini kesmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Times of Israel