Venezuela, yüzlerce göçmeni Meksika'dan uçakla ülkelerine geri getirdi

Meksika'dan gelen Venezuelalı göçmenler, Başkan Trump'ın göçmenlere yönelik baskıları nedeniyle ABD'ye ulaşma umutlarını kaybettikten sonra 20 Mart 2025 Perşembe günü Maiquetia, Venezuela'daki Simón Bolívar Uluslararası Havalimanı'nda uçaktan indiler (AP)
Meksika'dan gelen Venezuelalı göçmenler, Başkan Trump'ın göçmenlere yönelik baskıları nedeniyle ABD'ye ulaşma umutlarını kaybettikten sonra 20 Mart 2025 Perşembe günü Maiquetia, Venezuela'daki Simón Bolívar Uluslararası Havalimanı'nda uçaktan indiler (AP)
TT

Venezuela, yüzlerce göçmeni Meksika'dan uçakla ülkelerine geri getirdi

Meksika'dan gelen Venezuelalı göçmenler, Başkan Trump'ın göçmenlere yönelik baskıları nedeniyle ABD'ye ulaşma umutlarını kaybettikten sonra 20 Mart 2025 Perşembe günü Maiquetia, Venezuela'daki Simón Bolívar Uluslararası Havalimanı'nda uçaktan indiler (AP)
Meksika'dan gelen Venezuelalı göçmenler, Başkan Trump'ın göçmenlere yönelik baskıları nedeniyle ABD'ye ulaşma umutlarını kaybettikten sonra 20 Mart 2025 Perşembe günü Maiquetia, Venezuela'daki Simón Bolívar Uluslararası Havalimanı'nda uçaktan indiler (AP)

ABD'nin bir suç çetesine mensup olmakla suçlanan Venezuelalı göçmenleri El Salvador'daki bir hapishaneye sınır dışı etmesinden beş gün sonra, 300'den fazla Venezuelalı göçmen dün Venezuelalı yetkililer tarafından kiralanan bir uçakla Meksika'dan KaraKas'a geldi.

 Meksika'dan gelen Venezuelalı göçmenler, 20 Mart 2025 perşembe günü, Başkan Trump'ın göçmenliğe yönelik baskıları nedeniyle ABD'ye ulaşma umutlarını yitirdikten sonra Venezuela'nın Maiquetia kentindeki Simon Bolivar Uluslararası Havalimanı'ndan çıktılar (AP)Meksika'dan gelen Venezuelalı göçmenler, 20 Mart 2025 perşembe günü, Başkan Trump'ın göçmenliğe yönelik baskıları nedeniyle ABD'ye ulaşma umutlarını yitirdikten sonra Venezuela'nın Maiquetia kentindeki Simon Bolivar Uluslararası Havalimanı'ndan çıktılar (AP)

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre, İçişleri Bakanı Diosdado Cabello 311 göçmeni Maiquetia Uluslararası Havaalanında ayakta alkışlayarak karşıladı ve gelişleri devlet televizyonundan canlı olarak yayınlandı.

İlk haberlere göre bu göçmenler Amerika Birleşik Devletleri'ne ulaşmak isteyen ancak bundan vazgeçen göçmenlerdi.

Tekerlekli sandalyedeki Venezüellalı bir göçmen, 20 Mart 2025'te Maiquetía, Venezuela'daki Simón Bolívar Uluslararası Havaalanında (AFP)Tekerlekli sandalyedeki Venezüellalı bir göçmen, 20 Mart 2025'te Maiquetía, Venezuela'daki Simón Bolívar Uluslararası Havaalanında (AFP)

Bu, ABD Başkanı Donald Trump'ın coak ayında göreve gelmesinden bu yana Venezuela'ya göçmen taşıyan dördüncü uçak. Trump, Venezuelalı düzensiz göçmenlerin ABD'ye geri gönderilmesi konusunda Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'nun solcu hükümetiyle anlaşmaya varmıştı.

Şubat ayında biri ABD'nin Teksas eyaletinden diğeri de Honduras'tan olmak üzere iki uçak Guantanamo'daki ABD askeri üssünde gözaltında tutulan göçmenleri taşıdı.

Venezuela'nın Simon Bolivar Uluslararası Havalimanı'nda 20 Mart 2025 perşembe günü tekerlekli sandalyedeki Venezuelalı bir göçmenin Meksika'dan gelen uçaktan inmesine yardım edilirken, AP)Venezuela'nın Simon Bolivar Uluslararası Havalimanı'nda 20 Mart 2025 perşembe günü tekerlekli sandalyedeki Venezuelalı bir göçmenin Meksika'dan gelen uçaktan inmesine yardım edilirken, AP)

ABD ayrıca pazar günü 238 Venezuelalıyı, ABD yönetiminin terör örgütü olarak tanımladığı Venezuelalı Trinidad ve Tobago çetesine üye olmakla suçlayarak, El Salvador'a gönderdi.

Cabello, Meksikalı yetkililere teşekkür ettikten sonra pistte şunları söyledi: “Devlet Başkanı Nicolas Maduro, nerede olurlarsa olsunlar tüm Venezuelalıların geri getirilmesi talimatını verdi... “El Salvador hükümeti tarafından alınanları, ABD'den sınır dışı edilenleri yargılanmadan ve herhangi bir sabıka kaydı olmadan suçlu olarak damgalananları da Venezüella'ya geri getirmeyi umuyoruz.

Venezuela İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, 20 Mart 2025'te Venezuela Maiquetia'daki Simón Bolívar Uluslararası Havaalanına 311 Venezuelalı göçmenin gelişinin ardından konuşuyor (AFP)Venezuela İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, 20 Mart 2025'te Venezuela Maiquetia'daki Simón Bolívar Uluslararası Havaalanına 311 Venezuelalı göçmenin gelişinin ardından konuşuyor (AFP)

Cabello şöyle devam etti: “El Salvador hükümetinin El Salvador'da gözaltında tutulan Venezuelalıları (Venezuela'ya) geri göndereceğini ve böylece ailelerinin yanına dönebileceklerini umuyoruz.”

Washington yaptığı açıklamada Venezuelalı göçmenlerin ABD'den Karakas'a geri gönderilmesine yönelik uçuşların yeniden başlamadığını doğruladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı X platformu aracılığıyla yaptığı açıklamada: “Beklendiği üzere Nicolás Maduro ve yandaşları yalan söylemeye devam ediyor. Basında çıkan haberlere rağmen bugün Meksika üzerinden Venezüella'ya geri dönüş uçuşu yapılmamıştır. Maduro yalan söylemeyi bırakmalı ve haftalık düzenli geri dönüş uçuşları düzenlemelidir” ifadelerini kullandı.



İran, Husiler ve İsrail: Washington karşısındaki üçlü ittifak

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

İran, Husiler ve İsrail: Washington karşısındaki üçlü ittifak

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

Hüda Rauf

İran ile ABD arasındaki müzakereler, her iki müzakereci ve arabulucu tarafın iyimser ve olumlu açıklamalarıyla ilerleyen üç turdan sonra durdu. Dördüncü turun ertelenmesi, ABD-İran arasında geçici veya kalıcı bir anlaşmaya varılma şansı konusunda soru işaretlerine yol açtı.

Donald Trump'ın göreve gelmesinden bu yana tüm göstergeler, hem İran hem de Amerikan tarafının bir anlaşma imzalamaya hazır ve niyetli olduğuna işaret etse de, şimdilik görüşmelerin üçüncü turda durmasının -ama bu geçici ve yakında dördüncü turla devam edecek gibi görünüyor- her bir tarafın istediği şeyin teknik ayrıntılarından ibaret olmayan başka nedenleri de vardı. Nitekim Washington'daki bazı taraflar İran'ın nükleer programının tamamen ortadan kaldırılmasından bahsederken, diğerleri ise sıfır zenginleştirmeden bahsediyor ve İran her ikisini de reddediyor.

Trump yönetiminin İran ile müzakerelerdeki temsilcisi Steve Witkoff, Tahran'ın uranyumu yüzde 3.67 oranında zenginleştirme hakkı olduğunu söylese de, ertesi gün İran'ın uranyum zenginleştirmemesi gerektiğini açıkladı. Ardından Dışişleri Bakanı Marco Rubio, İran'ın uranyum zenginleştiren tek nükleer olmayan ülke olmak istediğini söyledi.

Öte yandan İran'ın yüzde 3.67 oranında uranyum zenginleştirme imkânına sahip olması durumunda bu oranın barışçıl amaçlarla uyumlu olmadığı belirtiliyor. Zira birkaç hafta içinde yüzde 20, sonra yüzde 60 ve en sonunda da yüzde 90 zenginleştirme oranına ulaşabilir ki bu da silah üretmek için gereken oran.

Her iki taraftan gelen belirsiz açıklamalara rağmen İran ve Washington'un çok yakında bir anlaşmaya varma noktasında olduğu kesin. Ancak görüşmelerdeki duraklamanın bölgesel bir başka gelişmeyle bağlantılı olduğu anlaşılıyor. İran'da Recai Limanı’nda ağır kayıplara yol açan ve etkileri halen devam eden bir patlama meydana gelirken, Husilerin İsrail hedeflerine yönelik saldırısı gerçekleşti. Husilere ait bir insansız hava aracı İsrail'deki enerji merkezini çevreleyen köprünün yakınına düşerek geniş çaplı bir hasara yol açtı. İsrail güvenlik birimlerinin yaptığı değerlendirmelerde, Husilerin Ben Gurion Havalimanı'na yeni tip bir füze fırlattığı belirtiliyor. Saldırı üzerine İsrail, İran’ı hedef alma ve eleştirme bahanesi bulma fırsatını kaçırmayarak, Tahran’ı Husi saldırısının arkasında olmakla suçladı.

İran'ın yıllardır Husilere askeri, mali ve lojistik destek sağladığı biliniyor. Ancak İsrail, bu olayı İran'ı eleştirmek ve Washington ile yürüttüğü müzakereler kapsamında ona baskı yapmak için kullandı. Öte yandan İran da Husi saldırılarını, Washington'u Kızıldeniz'deki saldırıları durdurmaları için Husileri etkileme gücüne sahip olduğuna ikna etmek amacıyla kullanıyor ve bu, İran'ın bilinen meseleleri birbirine bağlama politikasıyla örtüşüyor.

Daha sonra üçüncü tur görüşmelerin ardından müzakereler durdu, ama dördüncü tur görüşmeler yakın. Trump da Husiler ile Kızıldeniz'de ABD gemilerine yönelik saldırıların durdurulması ve ABD’nin Yemen'deki Husilere yönelik saldırılarının durması konusunda anlaşmaya vardıklarını duyurdu.

Bilhassa saldırılardan zarar gören Mısır ve Suudi Arabistan gibi Kızıldeniz'e kıyısı olan bölge ülkeleri olduğu için, iki taraf arasındaki saldırıların durması, bölgede sükunetin sağlanması ve gerginliğin azalması için olumlu bir gösterge. Suudi Arabistan, Yemen'de gerginliğin azaltılması ve Yemen krizinin barışçıl bir şekilde çözülmesi amacıyla bu anlaşmaya mutlaka destek verecektir. Ancak anlaşma diğer yandan, Trump'ın övünebileceği herhangi bir başarı elde etmek isteyen Washington'a baskı yaparak, İran ve İsrail'in çıkarları doğrultusunda birbirlerini nasıl kullandıklarını da ortaya koydu.

Kaldı ki Washington ile Husiler arasındaki anlaşmaya ilişkin soru işaretleri de gündemde; anlaşma Trump'ın bölge ziyareti bitene kadar geçici mi olacak, yoksa devam mı edecek? Yemenli isyancılar sadece İsrail gemilerine saldırmaya devam ederse ne olacak? Bu durum İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının durmasına yol açacak mı? Tüm bunlar önümüzdeki ziyaretten sonra cevapları daha da netleşebilecek sorular.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre İran, İsrail ve Husiler, mevcut süreçte çıkarlarını korumak için Amerikan rolünü kullanmayı, ondan faydalanmayı başardılar. Ancak gelişmeler henüz şekillenme aşamasında ve bunların kısa sürede çökecek geçici düzenlemelerle mi yoksa daha uzun süre devam edecek düzenlemelerle mi sonuçlanacağı belirsiz.