Pandemide evsiz kaldı, belediye başkanlığına aday oldu: “Bu insani bir kriz”https://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5126524-pandemide-evsiz-kald%C4%B1-belediye-ba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1na-aday-oldu-%E2%80%9Cbu-insani-bir-kriz%E2%80%9D
Pandemide evsiz kaldı, belediye başkanlığına aday oldu: “Bu insani bir kriz”
Seattle'da binlerce evsiz, çadır kentlerde yaşamak durumunda kalıyor (Reuters)
ABD’de pandemide evsiz kalan Joe Molloy, Washington eyaletinin Seattle şehrinde belediye başkanlığına aday oldu.
Seattle’daki çadır kentte yaşayan 36 yaşındaki Molloy, evsizlerin çektiklerini yakından görme şansı bulduğunu ve daha iyi politikalar geliştirmek istediğini söylüyor.
Guardian’ın görüştüğü Molloy, Seattle’da 16 bin kişinin evsiz olduğunu ve bunun ciddi bir krize dönüştüğünü ifade ediyor.
2022’de göreve gelen Seattle Belediye Başkanı Bruce Harrell’ın gerekli adımları atmadığını belirterek şu ifadeleri kullanıyor:
O göreve geldiğinden beri evsizler arasında ölümler arttı. Artık insani bir kriz sözkonusu. Durum hem yürek parçalayıcı hem de utanç verici.
Michigan eyaletinin Dearborn şehrinde dünyaya gelen Molloy, kamu yönetimi alanında lisans derecesine sahip. Bir süre Wisconsin'de emlak sektöründe çalıştıktan sonra 5 yıl önce Seattle’a taşındığını belirtiyor.
Seçim kampanyasını sosyal medya ve tanıdıkları üzerinden yürüten Molloy, evsizlikle mücadelede sokakta kalan insanlara ev bulmanın yanı sıra onlara hayat boyu destek sağlanması gerektiğini söylüyor.
İlk kez siyasete atılacak olsa bile belediyedeki uzmanların yardımıyla şehrin birçok sorununa çözüm üretebileceğini ifade ediyor.
66 yaşındaki Harrell’ın ofisiyse, Molloy’un iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunuyor. Son üç yılda şehirde 5 bin 161 adet uygun fiyatlı konut inşa edildiği ve binlerce barınakta destekleyici hizmetler sunulduğu aktarılıyor.
Ağustosta ön seçimler, kasımdaysa belediye başkanlığı seçimleri gerçekleştirilecek. Harrell, koltuğunu korumak için tekrar adaylığını açıkladı. Molloy ve Harrell’ın rakipleri arasında toplu taşıma sistemlerinin iyileştirilmesini vaat eden aktivist Katie Wilson, işletme sahibi Rachael Savage, eski asker Thaddeus Whelan ve sanatçı Ry Armstrong yer alıyor.
Gazze sokaklarının öfkesini dindiren Hamas idari zorluklarla karşı karşıyahttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5127360-gazze-sokaklar%C4%B1n%C4%B1n-%C3%B6fkesini-dindiren-hamas-idari-zorluklarla-kar%C5%9F%C4%B1-kar%C5%9F%C4%B1ya
Gazze sokaklarının öfkesini dindiren Hamas idari zorluklarla karşı karşıya
Geçtiğimiz birkaç gün içinde Hamas, hem roket atmaya devam ederek İsrail'in tepkisine yol açtığı, özellikle de bölge sakinlerini kaçmaya zorladığı, hem de İsrail'in gece gündüz süren bombardımanı karşısında çektikleri acılara son verecek bir ateşkes anlaşmasına varma umuduyla iktidarı bırakmasını talep ettiği için Gazze Şeridi halkının öfke dalgasıyla karşı karşıya kaldı.
Halkın alışık olduğunun aksine, bu yürüyüşler Gazze Şeridi'ndeki önceki yürüyüşlerde olduğu gibi Hamas'ın büyük tepkisine ya da üyeleri tarafından doğrudan bastırılmasına sahne olmadı. Ancak 26 Mart 2025 tarihinde Beyt Lahiya kasabasında gerçekleştirilen ilk yürüyüş Hamas'a bağlı unsurlar tarafından taş yağmuruna tutularak bastırılmaya çalışılmış, bazı vatandaşlar ve yerel figürler durumun büyümesini engellemek için yürüyüşü barışçıl bir şekilde dağıtmış ve bu yürüyüşleri takip eden günlerde hareket tarafından herhangi bir saldırıya maruz kalınmamıştır.
Gazze Şehri'nin doğusundaki Şucaiye mahallesinde 27 Mart'ta bir yürüyüş düzenleyen gençlerden biri Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada üzerlerine gelinmesini beklediklerini ancak Hamas unsurlarının herhangi bir eylemde bulunmamasının kendilerini şaşırttığını söyledi.
Daha sonra misilleme korkusu
Hayatından endişe ettiği için adının açıklanmasını istemeyen genç adam, bunun nedeninin İsrail bombardımanının herhangi bir Hamas üyesini toplum içinde göründüğü takdirde hedef alması olabileceğini ve hareketin önümüzdeki dönemlerde, özellikle de bir önceki ateşkes sırasında olduğu gibi yeniden güç kazanırsa, onları takip etmek için geri dönebileceğini öne sürdü.
Çoğunlukla öfkeli gençler tarafından organize edilen bu yürüyüşleri düzenleyen ve katılanların korkularını arttıran ise Hamas karşıtı yürüyüşleri yönettikten sonra Hamas unsurları tarafından öldürüldüğü bildirilen Tel el-Hava mahallesi sakini genç Uday el-Rabie'nin başına gelenlerdir.
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları üyeleri (Reuters - Arşiv)
Hamas'tan bunu doğrulayan ya da yalanlayan resmi bir tepki gelmediği gibi, bağımsız kaynaklar ya da hareket de detayları hala bilinmeyen olayla bağlantısını doğrulamadı. Ailesi ise Kassam Tugayları'na bağlı silahlı bir grup tarafından kaçırıldığını, ardından işkence gördüğünü ve öldürüldüğünü doğruladı.
Herhangi bir silahlı grubun ortaya çıkmasının İsrail için bir hedef olduğu ve Tel el-Hava bölgesinde herhangi bir yürüyüş yapılmadığı gerçeği ışığında, tüm bunlar, Gazze Şeridi'ndeki kaosun ışığında olaydan sorumlu olan tarafın doğrulanmaması olasılığını yanı sıra diğer genç erkeklerin aşiretler, aileler ve organize olmayan silahlı gruplar tarafından cezai nedenler veya aile intikamları için kaçırıldığına dair son haberleri açıklayabilecek olan olayın gerçekliği hakkında soru işaretleri uyandırmaktadır.
İsrail'in 18 Mart'ta şafak vakti Gazze Şeridi'ndeki savaşa yeniden başlamasından bu yana Hamas, siyasi ve askeri liderleri ile hükümet yetkililerine yönelik suikastların ardından ağır darbeler aldı ve bu da harekete, en azından İsrail'in mümkün olan her hedefi vurduğu saldırılarını ve suikastlarını yoğunlaştırdığı mevcut dönemde, hükümet ve askeri işlerini yönetememesine neden olan zor koşullar dayattı.
Suikast sonrası kaos
Şarku'l Avsat, suikastların ardından Gazze Şeridi'ndeki hükümet işlerinin yönetiminde bir kaos durumu yaşandığını, hükümet yetkililerinin cep telefonlarını kapatıp tamamen ortadan kaybolduklarını, bunun da Hamas'a bağlı polis ve diğer güvenlik kurumlarının yanı sıra Eğitim Bakanlığı gibi birçok dosyanın aksamasına neden olduğunu gözlemledi Okulların devam edip etmeyeceği konusunda kaosun yaşandığı Eğitim Bakanlığı'nın yanı sıra hükümet çalışanlarına ve hatta Hamas'ın 15 aylık savaş ve ateşkes döneminde sürdürdüğü siyasi ve askeri alanda çalışanlara maaş ya da mali avans ödemesi yapılmadı.
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta Hamas'ın silahlı adamları (Reuters)
Bazıları Hamas'ın yoğun İsrail askeri baskısı altında yaşadığı ve mümkün olan her figürün suikasta uğrayarak İsrail'in hedefi haline geldiği bu gerçekliğin, hareketin tüm bileşenleri ve çeşitli düzeyleri için zayıflık ve kırılganlığın başlangıcı olduğuna inanırken, hareket içinde bu hipotezi reddedenler de var.
Şarku'l Avsat'a konuşan Hamas'ın önde gelen kaynakları, özellikle herkesin hedef alınması ve siyasi ve askeri liderler ile hükümet yetkilileri de dahil olmak üzere Gazze Şeridi'nde kalan herkesin ateşkes sağlanana kadar saklanmak ve İsrail güvenlik takibinin gözlerinden uzak durmak zorunda kalması nedeniyle şu anda bazı dosyaları yönetmekte zorluk çektiklerini itiraf ediyor.
Hareketin hala güçlü ve uyumlu olduğunu ancak mevcut koşulların, özellikle de İsrail bombardımanının hükümet merkezlerini, evleri ve kişileri vurması nedeniyle geri çekilmeye zorladığını belirten kaynaklar, ateşkesin hareketin gücünü yeniden kazandıracağını ve Gazze Şeridi'nin yönetiminin akıbetine ilişkin net bir siyasi anlaşmaya varılıncaya kadar Gazze Şeridi'ni yönetmeye devam edeceğini vurguladı.
Öte yandan İsrail, Hamas'ın Gazze Şeridi'ni yöneten herhangi bir otoriter organın parçası olmasına izin vermeyeceğini sürekli olarak vurgulamış, kalıcı bir ateşkesin hareketin silahsızlandırılması ve liderlerinin Şerit'ten çıkmasıyla bağlantılı olduğunu, hareketin bunu reddettiğini ve Gazze Şeridi'ni yönetmek için CSC'nin devrini içeren anlaşmanın uygulanmasında ısrar ettiğini belirtmiştir.