Trump yönetimi yanlışlıkla Ukraynalıların ülkeyi terk etmesini emreden bir e-posta gönderdi

ABD Başkanı Donald Trump, Washington'daki Beyaz Saray'ın Güney Çimenliğinden ayrılmadan önce gazetecilere konuşuyor, 3 Nisan 2025 (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Washington'daki Beyaz Saray'ın Güney Çimenliğinden ayrılmadan önce gazetecilere konuşuyor, 3 Nisan 2025 (AFP)
TT

Trump yönetimi yanlışlıkla Ukraynalıların ülkeyi terk etmesini emreden bir e-posta gönderdi

ABD Başkanı Donald Trump, Washington'daki Beyaz Saray'ın Güney Çimenliğinden ayrılmadan önce gazetecilere konuşuyor, 3 Nisan 2025 (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Washington'daki Beyaz Saray'ın Güney Çimenliğinden ayrılmadan önce gazetecilere konuşuyor, 3 Nisan 2025 (AFP)

Bir insani yardım programı kapsamında ABD'de yasal olarak ikamet eden çok sayıda Ukraynalı, ikametlerinin iptal edildiğini bildiren ve ülkeyi terk etmeleri için 7 gün süre tanıyan, aksi takdirde “federal hükümetin peşlerine düşeceği” belirtilen bir e-posta aldı.

Ancak İç Güvenlik Bakanlığı sözcüsü dün yaptığı açıklamada, e-postanın yanlışlıkla gönderildiğini ve Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından oluşturulan Ukrayna şartlı tahliye programının henüz sona ermediğini belirtti. Mesajın kaç Ukraynalıya ulaştığı belli değil.

Reuters geçen ay Trump yönetiminin Rusya ile çatışmalardan kaçan yaklaşık 240 bin Ukraynalının geçici yasal ikametini iptal etme niyetinde olduğunu bildirmişti. Bu yönde atılacak herhangi bir adım, Ukraynalıların eski Başkan Joe Biden döneminde gördükleri karşılamadan geri adım atılması anlamına gelecektir.

Geçtiğimiz perşembe günü yanlışlıkla gönderilen e-postada şöyle deniyordu: “Amerika Birleşik Devletleri'ni derhal terk etmezseniz, Amerika Birleşik Devletleri'nden sınır dışı edilmenizle sonuçlanabilecek potansiyel yasal işlemlere maruz kalacaksınız... İç Güvenlik Bakanlığı bir kez daha şartlı tahliyenizi iptal etmeye karar vermiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nde kalmaya çalışmayın.”

İç Güvenlik Bakanlığı dün gönderdiği bir yazıyla, söz konusu kararın hatalı olduğunu ve “ilk başta verilen şartlı tahliye koşullarınızın şu an için değişmediğini” bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre ABD hükümetinin misillemesinden korktuğu için adının açıklanmasını istemeyen Ukraynalı bir şartlı tahliye sahibi, e-postayı aldığında “normal nefes alamadığını ve çok ağladığını” söyledi.

Kadın, geçen ağustos ayında oturumunu yenilediğini, iki yıl daha geçerli olduğunun söylendiğini ve ABD'den atılmak için neyi yanlış yaptığını anlamakta zorlandığını söyledi. “Trafik cezam bile yok ve sosyal medyada hiçbir şey paylaşmıyorum” diyen kadın açıklayıcı hiçbir neden bulamakta zorlandığını ifade etti.



İran: İsrail'in nükleer tesislerine ilişkin hassas belgelerini ele geçirdik

Tahran'da bir sokakta ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen bir İranlı (EPA)
Tahran'da bir sokakta ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen bir İranlı (EPA)
TT

İran: İsrail'in nükleer tesislerine ilişkin hassas belgelerini ele geçirdik

Tahran'da bir sokakta ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen bir İranlı (EPA)
Tahran'da bir sokakta ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen bir İranlı (EPA)

İran dün İsrail’in nükleer tesisleriyle ilgili önemli miktarda belgeyi ele geçirdiğini bildirirken haftalar önce gerçekleştirdiği bu istihbarat operasyonunu ‘büyük bir istihbarat başarısı’ olarak niteledi.

İran devlet televizyonu, İran istihbaratının İsrail'in nükleer tesisleriyle ilgili ‘hassas’ belgeleri ele geçirdiğini bildirdi, ancak bu belgelerin nasıl elde edildiğiyle ilgili detay vermedi.

İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı, ‘belgelerin bir süre önce ele geçirildiğini, fakat sayılarının çok fazla olması ve tüm sevkiyatların güvenli bir şekilde yapılması gerektiğinden korunaklı yerlere ulaştırılmaları için gizli önlemler alındığını’ iddia etti.

Washington tarafından önerilen anlaşma çerçevesinde Tahran’ın düşük seviyelerde ve geçici bir süre için uranyum zenginleştirmesine izin verilebileceği yönündeki haberlerin gelmesine rağmen ABD Başkanı Donald Trump, İran'ın uranyum zenginleştirmesine izin verilmeyeceğini vurguladı.

Öte yandan İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, ülkesinin nükleer silah peşinde olmadığı yönündeki önceki açıklamalarını yineledi. Pezeşkiyan, ülkesinin ‘şeffaf olduğunun’ altını çizdi.