İsrail, Hamas'ın Aşdod'u bombalamasının ardından Gazze'ye hava saldırıları düzenledi

Netanyahu Gazze'den düzenlenen roketli saldırıya ‘güçlü yanıt’ verilmesi talimatı verdi

TT

İsrail, Hamas'ın Aşdod'u bombalamasının ardından Gazze'ye hava saldırıları düzenledi

İsrail, Hamas'ın Aşdod'u bombalamasının ardından Gazze'ye hava saldırıları düzenledi

İsrail Hava Kuvvetleri dün akşam Hamas'ın askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugayları tarafından üstlenilen Gazze'den Aşdod şehrine düzenlenen roketli saldırının ardından yeni bir gerilimin patlak vermesiyle, Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesimlerindeki çeşitli bölgelere yönelik yoğun hava saldırıları düzenledi.

Şarku’l Avsat’ın DPA'dan aktardığına göre Filistinli kaynaklar ve görgü tanıkları, İsrail Hava Kuvvetlerinin Han Yunus ve Refah'taki bazı bölgelerin yanında Deyr el-Belah şehrinin kuzeyindeki mahalleleri hedef aldığını bildirdi. Kaynakların ve görgü tanıklarının ifadelerine göre İsrail savaş uçaklarının yoğun saldırıları sırasında güçlü patlamalar duyuldu.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, Deyr el-Belah'ın İsrail Hava Kuvvetlerinin doğrudan hedefi haline geldiğini doğruladı. İsrail güçlerinin roketlerin fırlatıldığı her noktayı ‘sert bir şekilde’ vuracağını belirten Adraee, Gazze Şeridi'ndeki sivillerin insani durumundan Hamas'ı sorumlu tuttu.

Adraee açıklamasında Deyr el-Belah’taki söz konusu mahallelerde yaşayan Filistinlilere hitaben, bunun saldırıdan önce yapılan ‘son uyarı’ olduğunu belirterek, “Deyr el-Belah'taki es-Sahabe, es-Sema, el-Avde, ez-Zevaide ve es-Salah mahallelerinde yaşayanlar derhal el-Mevasi bölgesindeki sığınaklara taşınmalı” ifadelerini kullandı.

“Güçlü yanıt”

Öte yandan İsrail Başbakanlık Ofisi, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nden 10 kadar roketin fırlatılmasının ardından ‘güçlü yanıt’ verilmesi talimatı verdiğini duyurdu. Açıklamada “Başbakan güçlü bir yanıt verilmesi talimatı verirken, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde Hamas'a yönelik yoğun operasyonlarının devam etmesini onayladı” denildi. Açıklamada ayrıca Netanyahu'nun Washington'a giderken uçaktan Savunma Bakanı Yisrael Katz ile konuştuğu belirtildi.

İsrail ordusu dün sabah, Gazze Şeridi'nden İsrail'e fırlatılan yaklaşık 10 roket tespit edildiğini açıklarken, Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları da Aşdod kentini bombaladığını duyurdu.

Ordu, Deyr el-Belah'tan Aşdod’a fırlatılan 10 roketten 5'inin hava savunma sistemleri tarafından engellendiğini bildirirken, hava savunma sistemlerini aşmayı başaran beş roketten en az biri Aşkelon'a düşerek maddi hasara ve yaralanmalara neden oldu.

Kassam Tugayları tarafından yapılan açıklamada “Siyonistlerin Gazze'de sivillere yönelik katliamlarına karşılık olarak Aşdod şehri roketle vuruldu” denildi.

İsrail Ordusu Sözcüsü Adraee yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nden yapılan roketli saldırının ardından Aşkelon ve Aşdod kentlerinde alarmların devreye girdiğini duyurdu.

Gazze Şeridi'nden İsrail topraklarına roket atıldığını ve bunun da söz konusu bölgelerde alarmların devreye girmesine yol açtığını belirten Adraee, “Gazze Şeridi'nden yaklaşık 10 roket atıldığı tespit edildi. Bunların büyük bir kısmı engellendi. Detaylar inceleniyor” ifadelerini kullandı.



Kremlin: Rusya, ABD-İran gerginliğini azaltmaya yardım etmeye hazır

Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)
Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)
TT

Kremlin: Rusya, ABD-İran gerginliğini azaltmaya yardım etmeye hazır

Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)
Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)

Kremlin bugün yaptığı açıklamada, Rusya'nın, Tahran'ın nükleer programı konusunda ABD ile İran arasındaki gerilimin azaltılmasına yardımcı olmak için elinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğunu belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre ABD Başkanı Donald Trump, nükleer programı konusunda Washington ile bir anlaşmaya varmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit etti.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi dün, ABD Başkanı Donald Trump'la, Libya'nın 2003'te vazgeçtiğine benzer bir şekilde nükleer programından vazgeçme anlaşmasını kabul etmeyi reddetti.

Arakçi, İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politikalar Komisyonu’na dün verdiği brifingde, ‘İran’ın henüz ABD ile herhangi bir müzakere yürütmediğini’ söyledi ve ülkesinin arabulucular aracılığıyla müzakere konusundaki ısrarını vurguladı. Arakçi, İran’ın ‘güç tehdidi kullanan taraflarla’ doğrudan müzakere etmeyi reddettiğini yineledi.

Başkan Trump, İran'a iki seçenek sundu: Ya nükleer programı konusunda diplomatik bir anlaşmaya varacak ya da askeri bir çözümle karşı karşıya kalacak. Cuma günü ise İran'ın doğrudan görüşmelere hazır olduğunu söyledi. Cumhuriyetçi Senatör Tom Cotton, X platformu aracılığıyla Trump'ın ‘İran'la 2003 Libya anlaşmasına benzer bir anlaşma planladığını’ açıkladı.

Libya senaryosuyla ilgili bir soruya Arakçi, “Bu sadece onların hayallerinde var” yanıtını verdi.

Trump ilk döneminde, Devrim Muhafızları Ordusu'nun (DMO) bölgesel faaliyetleri ve balistik füze programının geliştirilmesindeki başarısızlık da dahil olmak üzere 2015 nükleer anlaşmasının ‘kusurlarını’ ele almak için İran'ın müzakere masasına dönmesini aylarca talep ettikten sonra Mayıs 2018'de nükleer anlaşmadan çekildi.

Joe Biden yönetiminin nükleer anlaşmaya geri dönme çabaları başarısız oldu. Nisan 2021'den bu yana Tahran yüzde 60 saflıkta zenginleştirilmiş uranyum biriktiriyor. Bu oran nükleer silah yapmak için gereken yüzde 90 seviyesine yakın ve anlaşmada öngörülen yüzde 3,67'lik sınırın oldukça üzerinde.

Trump, İran'ın nükleer bomba yapmaya çok yakın olduğunu söylüyor ve nükleer programı konusunda Washington ile bir anlaşmaya varmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit ediyor.

İran hedeflerinin tamamen barışçıl olduğunu ve sivil amaçlarla yüksek düzeyde zenginleştirme yapma hakkına sahip olduğunu söylese de Batılı güçler bu düzeyde zenginleştirmenin sivil amaçlarla yapıldığına dair inandırıcı bir açıklama olmadığını ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) başka hiçbir ülkenin nükleer silah üretmeden bunu yapmadığını söylediğini belirtiyor.