ABD’de tutuklanan Filistinli aktivist Halil’in eşi: Bizi susturamayacaklar

Trump yönetimi, Mahmud Halil’e yönelttiği suçlamalarla ilgili henüz kanıt sunmadı

Protestocular, Mahmud Halil'in serbest bırakılması için New York'ta eylem düzenlemişti (Reuters)
Protestocular, Mahmud Halil'in serbest bırakılması için New York'ta eylem düzenlemişti (Reuters)
TT

ABD’de tutuklanan Filistinli aktivist Halil’in eşi: Bizi susturamayacaklar

Protestocular, Mahmud Halil'in serbest bırakılması için New York'ta eylem düzenlemişti (Reuters)
Protestocular, Mahmud Halil'in serbest bırakılması için New York'ta eylem düzenlemişti (Reuters)

Columbia Üniversitesi'ndeki Filistin’e destek protestolarına öncülük eden aktivist Mahmud Halil’in tutuklanmasının yankıları sürüyor.

Filistinli öğrencinin eşi Noor Abdalla, Guardian’da kaleme aldığı yazıda Halil’in, İsrail’in Gazze’de işlediği suçlarla ilgili gerçekleri dile getirdiği için cezalandırıldığını belirterek şu ifadeleri kullandı: 

Seni susturmaya çalışıyorlar. Filistin'de yaşanan vahşete karşı sesini yükseltmeye cesaret eden herkesi susturmaya çalışıyorlar. Ama başarısız olacaklar. Biz susturulmayacağız. Daha da büyük bir kararlılıkla devam edeceğiz ve bu gücü, Filistin özgür olana kadar çocuklarımıza ve onların çocuklarına aktaracağız.

New York’ta diş hekimliği yapan ABD vatandaşı Abdalla, eşi martta gözaltı merkezine gönderildiğinde 8 aylık hamileydi. “Oğlumuza senin cesur davranışını anlatacağım” diyen Abdalla, eşinin haksız yere tutuklandığını belirterek yazısına şöyle devam ediyor: 

Ruhunun sarsılmaz olduğunu, seni yenemeyeceklerini ve bu durumdan her zamankinden daha güçlü çıkacağını biliyorum. Nihayet serbest bırakıldığında ellerini havaya kaldırıp ‘Filistin’e özgürlük’ diye bağıracağından şüphem yok.

Aktivist öğrencinin avukatı Amy Greer, eşi de ABD’li olan Halil'in "yeşil kartlı daimi ikametgah sahibi" olarak ABD'de bulunduğunu hatırlatmış, buna rağmen Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) yetkilileri tarafından tutuklandığını ve yeşil kartının iptal edildiğini bildirmişti.

New York’ta 8 Mart’ta ICE görevlileri tarafından yakalanan Halil, ertesi gün Louisiana eyaletindeki bir hapishaneye transfer edilmişti. 

ABD Başkanı Donald Trump, Halil’in “Hamas destekçisi” olduğunu ve sınır dışı edilmesi gerektiğini ileri sürmüştü. Ancak Washington, suçlamalarla ilgili henüz delil paylaşmadı.

Louisiana’da salı günü gerçekleştirilen duruşmada Halil’in avukatlarından Marc Van Der Hout, davayla ilgili ellerine kanıt niteliğinde “tek bir belge bile ulaşmadığını” söyledi. Yargıç Jamee Comans da öğrencinin sınır dışı edilmesi talebini gerekçelendirecek delillerin 24 saat içinde mahkemeye sunulmasını istemişti. Yargıç, Trump yönetiminin delil sunmaması ya da sağlanan belgelerin sınır dışı talebini gerekçelendirmemesi halinde davayı cuma günü düşüreceğini bildirmişti.

30 yaşındaki Filistinli öğrenci, Louisiana eyaletindeki gözaltı tesisinden Guardian’a gönderdiği mektupta, hakkındaki suçlamaları reddetmiş ve siyasi düşünceleri nedeniyle hedef alındığını belirmişti.

Trump, ülkede İsrail karşıtı protestolara katılan yabancı öğrencileri sınır dışı edecek kararnameyi ocak ayında imzalamıştı. Böylelikle, Gazze savaşı sürerken ABD’de patlak veren Filistin’e destek protestolarına katılan öğrencilerin vizelerinin iptal edilmesinin önü açılmıştı.

Ayrıca Tufts Üniversitesi’nde doktora yapan Rümeysa Öztürk'ün Filistin'e destek verdiği gerekçesiyle gözaltına alınması da tartışma yaratmıştı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk'ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve kendisinin sınır dışı edileceğini açıklamış, daha sonra federal yargıç Denise Casper, sınır dışı sürecini durdurma kararı vermişti. Louisiana'daki bir gözaltı tesisine götürülen Öztürk, tekrar Vermont’ta yargılanacak.

Columbia Üniversitesi'nde 18 Nisan 2024’te başlayan olaylar, onbinlerce öğrenci ve akademisyenin katılımıyla Princeton, Yale, MIT ve Harvard gibi prestijli eğitim kurumlarının da yer aldığı birçok üniversiteye hızla yayılmıştı. New York Times’ın paylaştığı verilere göre, temmuzda hız kaybeden eylemlerde aralarında öğrenci ve akademisyenlerin yer aldığı toplamda en az 3 bin 100 kişi tutuklanmış veya gözaltına alınmıştı. 

Dönemin ABD Başkanı Joe Biden da eylemlere tepki göstererek "Yahudi düşmanlığı içeren bu protestoları kınıyorum" demişti.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel



NYT: Hegseth, Yemen'le ilgili güvenlik bilgilerini Signal uygulaması üzerinden eşi ve avukatıyla paylaştı

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Arşiv - AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Arşiv - AP)
TT

NYT: Hegseth, Yemen'le ilgili güvenlik bilgilerini Signal uygulaması üzerinden eşi ve avukatıyla paylaştı

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Arşiv - AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Arşiv - AP)

ABD’nin önde gelen gazetelerinden New York Times (NYT) dün, bazı kaynaklara dayandırdığı haberinde ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in Yemen saldırılarıyla ilgili hassas bilgileri ‘Signal’ uygulamasındaki başka bir sohbet grubu üzerinden paylaştığını yazdı.

Hegseth'in Signal uygulaması üzerinden paylaştığı bilgilerin Yemen'deki Husileri hedef alan saldırıların programlarını da içerdiğini aktaran gazete, ABD Savunma Bakanının bu bilgileri paylaştığı sohbet grubunda eşi, kardeşi ve avukatının yanı sıra kişisel ve profesyonel çevresinden yaklaşık on kişinin yer aldığını bildirdi.

NYT’nin olayı yakından takip eden dört kaynaktan aktardığına göre Hegseth, Yemen'deki Husilere ait hedefleri vurması planlanan uçakların tam uçuş programlarını yayınladı ve bu bilgiler, esasen aynı gün Signal uygulaması üzerinden başka bir grupta paylaştığı saldırı planlarının aynısıydı.

NYT, Hegseth'in bu hassas bilgiyi savunma bakanı olarak onaylanmadan önce açıkladığını ve bunu yapmak için hükümetin değil, kendi özel telefonunu kullandığını ortaya çıkardı. Gazete, Hegseth'in Husilere yönelik saldırılarla ilgili bilgilerin The Atlantic dergisi tarafından sızdırılan diğer sohbet grubu aracılığıyla paylaştığı sıralarda yayınladığını yazdı.

Hegseth'in gazeteci ve eski bir Fox News çalışanı olan eşinin Savunma Bakanlığı'nda çalışmadığını, Hegseth'in kardeşi ve avukatının ise Savunma Bakanlığı'nda görev yaptığını aktaran NYT, ancak her ikisinin de Yemen'de Husilere karşı yakında gerçekleşmesi planlanan saldırılardan neden haberdar olmaları gerektiğinin anlaşılamadığını vurguladı.

Gazeteye göre Savunma Bakanlığı (Pentagon) yetkilileri, Hegseth'i  birkaç gün önce Yemen'deki saldırılarla ilgili bilgileri, genellikle hassas veriler için kullanılan resmi kanallardan daha az güvenli olduğu düşünülen şifreli bir mesajlaşma uygulaması olan Signal aracılığıyla tartışmaması konusunda uyardı. Gazete, üst düzey bir yetkilinin bu olayda ulusal güvenliğin ihlal edilmediğini söylediğini, ancak Hegseth'in Yemen’deki saldırı planlarıyla ilgili ayrıntılı bilgi paylaşıp paylaşmadığını söylemekten kaçındığını aktardı.