Washington ve Tahran ‘niyet testini’ geçti

Witkoff ve Arakçi bir süre konuştu... Görüşmeler önümüzdeki cumartesi günü yeniden başlayacak

İki Ummanlı güvenlik personeli, dün Maskat'ta ABD heyetini taşıdığı düşünülen araç konvoyunu izliyor. (AP)
İki Ummanlı güvenlik personeli, dün Maskat'ta ABD heyetini taşıdığı düşünülen araç konvoyunu izliyor. (AP)
TT

Washington ve Tahran ‘niyet testini’ geçti

İki Ummanlı güvenlik personeli, dün Maskat'ta ABD heyetini taşıdığı düşünülen araç konvoyunu izliyor. (AP)
İki Ummanlı güvenlik personeli, dün Maskat'ta ABD heyetini taşıdığı düşünülen araç konvoyunu izliyor. (AP)

ABD ve İran, dün Maskat'ta yapılan görüşmelerde niyet testini geçti. Her iki taraf da İran'ın nükleer silah üretme seviyesine yakın nükleer programı konusunda diyaloğu sürdürme konusunda anlaştı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi'nin arabuluculuğunda, İran ve ABD heyetlerinin bulunduğu iki salon arasında gidip gelen dolaylı görüşmelerde yazılı mesaj alışverişinde bulundular. İran Dışişleri Bakanlığı, Witkoff ve Arakçi'nin el-Busaidi'nin huzurunda kısa bir süre birlikte konuştuklarını ve bunun Barack Obama yönetiminden bu yana ilk kez gerçekleştiğini bildirdi.

Ülkesi bu nadir diyaloğa ev sahipliği yapan el-Busaidi, görüşmelerin ‘dostane bir atmosferde’ gerçekleştiğini belirterek, amacın ‘adil ve bağlayıcı bir anlaşma’ imzalamak olduğunu ifade etti.

‘Önümüzdeki cumartesi günü yapılacak bir sonraki oturumda olası bir anlaşmanın genel çerçevesinin ele alınacağını’ belirten Arakçi, iki tarafın ‘her iki taraf için de arzu edilen sonuca ulaşmak üzere bu görüşmeleri sürdürme kararlılıklarını ifade ettiklerini’ kaydetti.

İran Dışişleri Bakanlığı, iki tarafın ‘karşılıklı saygıya dayalı yapıcı bir atmosferde görüş alışverişinde bulunduğunu’ bildirdi.

Ummanlı bir kaynak Reuters'a yaptığı açıklamada, görüşmelerin bölgedeki gerilimin azaltılması, tutukluların takası ve İran'ın nükleer programının engellenmesi karşılığında İran'a uygulanan yaptırımların hafifletilmesi için sınırlı anlaşmalara varılması konularına odaklandığını söyledi.



İsrail’in yeni Gazze stratejisi belli oldu

İsrail birlikleri, Gazze'de oluşturduğu tampon bölgelerle Filistinlilerin hareketlerini engelliyor (Reuters)
İsrail birlikleri, Gazze'de oluşturduğu tampon bölgelerle Filistinlilerin hareketlerini engelliyor (Reuters)
TT

İsrail’in yeni Gazze stratejisi belli oldu

İsrail birlikleri, Gazze'de oluşturduğu tampon bölgelerle Filistinlilerin hareketlerini engelliyor (Reuters)
İsrail birlikleri, Gazze'de oluşturduğu tampon bölgelerle Filistinlilerin hareketlerini engelliyor (Reuters)

İsrail, Gazze'nin üçte birini askerleriyle doğrudan kontrol ediyor. Tel Aviv yönetimi, Hamas’ın rehineleri serbest bırakmaması halinde daha fazla toprağı işgal etmeye hazırlanıyor.

Amerikan gazetesi Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde, İsrail’in savaşın ilk 18 ayında ağırlıklı olarak hava saldırıları ve baskınlara dayanan stratejisinin dönüşümü inceleniyor.

19 Ocak 2024’te yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 2 Mart'ta sona ermişti. İsrail, 1700'den fazla Filistinli mahkumu salıvermiş, Hamas da 8’i ölü 33 İsrailli ve 5 Taylandlı rehineyi serbest bırakmıştı.

Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı için ikinci aşamaya geçilememişti. Tel Aviv yönetimi, 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne her türlü insani yardım malzemesinin girişini durdurmuş, 9 Mart'ta da bölgeye elektrik tedarikini kesmişti. Bunların ardından İsrail ordusu, 18 Mart’ta ateşkes sürecini bozarak Gazze’ye saldırıları yeniden başlatmıştı.

WSJ, yeni saldırılarla birlikte İsrail ordusunun yoğun kara operasyonları düzenleyerek Gazze’nin kuzeyinde ve güneyinde “güvenlik koridorları” oluşturduğunu, Filistinlileri topraklarından sürdüğünü aktarılıyor. Tel Aviv yönetiminin, rehineleri serbest bırakması için Hamas üzerindeki baskıyı artırmak istediği, bu amaçla örgütü kontrolüne geçirdiği toprakları süresiz olarak elinde tutmakla tehdit ettiği yazılıyor.

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla WSJ’ye konuşan İsrailli bir yetkili, Gazze’ye yönelik kara saldırılarının tekrar başlamasından bu yana bölgenin yüzde 30'undan fazlasının İsrail kontrolüne girdiğini söylüyor.

İsrail ordusu, Gazze’nin Mısır sınırındaki Refah kentini izole etmek için Philadelphia Koridoru’nu da ele geçirmişti. Adlarının açıklanmaması koşuluyla konuşan Mısırlı yetkililer, İsrail ordusunun bu koridoru da belirsiz bir süre boyunca elinde tutmayı planladığını söylüyor.

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), “güncellenmiş bir savunma stratejisinin” takip edildiğini belirtiyor. Gazze’de kurulan “tampon bölgelerde” askeri varlığın sürdürülmesinin öngörüldüğü bildiriliyor.

Haberde, Hamas’ın Mısır arabuluculuğunda hazırlanan bir ateşkes anlaşmasını değerlendirdiği bilgisi de paylaşılıyor. Habere göre, Filistinli örgüt 70 günlük ateşkes karşılığında, halen hayatta olduğu düşünülen 24 rehineden 11’ini serbest bırakmayı planlıyor.

İsrail basını, 11 rehineyi isteyen İsrail'e karşı Hamas'ın 5'te ısrarcı olmasının ateşkesi engellediğini iddia etmişti. Geçen hafta Washington'da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yla görüşen ABD Başkanı Donald Trump'ın makul olma çağrısının Tel Aviv'in tutumunu yumuşattığı da ülkede konuşuluyor. Suudi Arabistan devletinin haber kanalı Al Arabiya da kaynaklarına dayandırdığı haberde Hamas'ın daha fazla rehineyi serbest bırakmayı kabul ettiğini bildirmiş ancak net bir sayı verilmemişti.

Lübnan merkezli Al Mayadeen kanalıysa üst düzey bir Hamas yetkilisine dayandırdığı haberde İsrail'in istediği rehine sayısını 10'a çektiğini aktarmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Times of Israel