Paris’ten misilleme: Cezayir’in konsolosluk ve diplomatik ağından 12 çalışanını sınır dışı etti

Cezayir, ikili ilişkilerdeki "önemli bozulmadan" Paris’i sorumlu tutuyor.

 Cumhurbaşkanı Macron, iki ülke arasındaki tırmanan kriz nedeniyle Fransa'nın Cezayir büyükelçisini geri çağırma kararı aldı (AFP)
Cumhurbaşkanı Macron, iki ülke arasındaki tırmanan kriz nedeniyle Fransa'nın Cezayir büyükelçisini geri çağırma kararı aldı (AFP)
TT

Paris’ten misilleme: Cezayir’in konsolosluk ve diplomatik ağından 12 çalışanını sınır dışı etti

 Cumhurbaşkanı Macron, iki ülke arasındaki tırmanan kriz nedeniyle Fransa'nın Cezayir büyükelçisini geri çağırma kararı aldı (AFP)
Cumhurbaşkanı Macron, iki ülke arasındaki tırmanan kriz nedeniyle Fransa'nın Cezayir büyükelçisini geri çağırma kararı aldı (AFP)

Fransa ile Cezayir arasındaki ilişkiler, Cezayir'in başkentteki ve büyük şehirlerdeki Fransız büyükelçiliğinde görevli 12 Fransız diplomat ve personeli sınır dışı etme kararının ardından daha da bozuldu. Elysee, dün yaptığı açıklamada 12 kişinin Fransa'ya geri dönmekte olduğunu bildirdi.

Paris de buna karşılık olarak Paris'te Cezayir büyükelçiliğinde ve bölgesel konsolosluklarda çalışan 12 diplomat ve personeli sınır dışı etme kararı aldı. Elysee bu kişilerin kimliklerini açıklamayı reddetti.

Fransa'nın kararı, Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot ile Cezayirli mevkidaşı Ahmed Attaf arasında gerçekleşen ve Cezayir'in sınır dışı kararını uygulayacağını teyit eden telefon görüşmesi sonrasında geldi.

Fransa Cumhurbaşkanlığı dün öğleden sonra bir açıklama yaparak, Barrot'un önceki pazartesi Cezayir'e yaptığı ziyaret ve Cumhurbaşkanı Abdelmecid Tebboune ile görüşmesinin ardından normale dönmeye başlayan ilişkilerin bozulmasından Cezayir'i sorumlu tuttu. Açıklamada ayrıca Cumhurbaşkanı Macron'un Cezayir Büyükelçisi Stéphane Romatier'i istişareler için geri çağırdığı belirtildi.

Cumhurbaşkanlığı açıklamasında sert bir tonla, Fransa'nın “bu zor bağlamda çıkarlarını savunacağı ve Cezayir'den ulusal güvenliğine yönelik taahhütlerini yerine getirmesini ve göç konusunda iş birliği yapmasını istemeye devam edeceği” ifade edildi.

Resmî açıklama “Fransa ve Cezayir'in çıkarlarının diyaloğun yeniden tesis edilmesinde yattığını” ve Cumhurbaşkanı Macron'un 31 Mart'ta Cumhurbaşkanı Tebboune ile başlayan “yapıcı ve talepkâr diyalog çerçevesinde Cezayirli yetkilileri sorumlu olmaya çağırdığını” vurgulayarak sona erdi.

Paris'e göre diyaloğa geri dönmek için adım atmak artık Cezayir'e kalmış durumda.

Fransız ve Cezayir çifte vatandaşlığına sahip olan yazar Boualem Sansal'a gelince, Paris beş yıllık hapis cezasına rağmen Cezayir Cumhurbaşkanı'nın yaşlılığı ve hastalığı göz önünde bulundurarak “nezaket ve merhamet jesti” yapacağını umuyor.     

“Ajanlar için bir oyun alanı”

Şarku’l Avsat’ın C-News'ten aktardığına göre dün kanala konuşan Fransa İçişleri Bakanı Bruno Retailleau “Fransa'nın Cezayirli ajanlar için bir oyun alanı olmasının kabul edilemez olduğunu” söyledi. Bakan, Cezayir'in hamlesine karşılık olarak Fransa Cumhurbaşkanlığının 12 Cezayirli yetkiliyi sınır dışı etme kararının “bana oldukça yerinde göründüğünü” söyledi.  

Fransız Ulusal Terör Savcılığı, cuma günü aralarında Fransa'daki bir Cezayir konsolosluğu çalışanının da bulunduğu üç kişiyi, Paris'teki bir terör planıyla bağlantılı olarak tutuklama, adam kaçırma ve keyfi alıkoyma ile suçladı.

Dava, “Amir DZ” olarak bilinen Cezayirli nüfuz sahibi ve muhalif Amir Boukhras'ın Nisan 2024 sonunda Fransız topraklarında kaçırılmasıyla ilgili.



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel