Trump, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'u neden görevden aldı?

ABD Başkanı Donald Trump Air Force One'da gazetecilere konuşurken, arkada Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz görülüyor. (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump Air Force One'da gazetecilere konuşurken, arkada Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz görülüyor. (Reuters)
TT

Trump, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'u neden görevden aldı?

ABD Başkanı Donald Trump Air Force One'da gazetecilere konuşurken, arkada Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz görülüyor. (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump Air Force One'da gazetecilere konuşurken, arkada Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz görülüyor. (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın ani bir kararla Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'u görevden alarak ABD’nin bir sonraki Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi olarak aday göstereceğini açıklaması, kararın nedenlerine ilişkin soru işaretleri yarattı.

Axios'a konuşan Trump yönetimindeki kaynaklar, “Ay boyunca Waltz'un görevinden ayrılacağı anlaşılıyordu ve kendisi de öyle davranmaya başladı” dedi. Husilere yönelik askeri saldırılarla ilgili özel bir gruba yanlışlıkla bir gazeteciyi eklemesinin ardından Signalgate skandalı ona büyük zarar verdi ama tek sorunu bu değildi. Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ve Trump'ın yakın çevresinden Laura Loomer gibi birçok kişiyle anlaşmazlık içindeydi.

ergthyju
Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, 4 Şubat'ta Beyaz Saray'da Başkan Donald Trump ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ile birlikte bir basın toplantısına katıldı. (AFP)

Waltz'un görevden alınacağına dair çıkan haberlerin ardından Trump, Waltz'un Washington dışında yeni bir pozisyona, ABD’nin BM Daimî Temsilciliği’ne aday gösterildiğini açıkladı.

Waltz'un perde arkasındaki performansı, diğer hükümet ve Beyaz Saray yetkilileriyle umulduğu kadar iyi gitmedi.

Axios'a konuşan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, mart ayında Grönland’a yaptığı gezide Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in kendisine ‘daha fazla iş birliği içinde çalışması’ tavsiyesinde bulunduğunu söyledi.

Diğer yandan komplo teorisyeni ve Trump yanlısı sosyal medya fenomeni Loomer, Trump'ın ikinci döneminde işe alınmaması gereken ‘sadakatsiz’ ve ‘neo-muhafazakârlar’ olduğunu iddia ettiği kişilere karşı acımasız bir kampanya yürüttü.

Loomer bir ay önce Trump'la yaptığı görüşmede, Waltz'un işe aldığı bazı personeli işten çıkarmasını istemiş ve Waltz'un yıllar önce Trump'ı eleştirdiği eski bir videoyu paylaşmıştı.

Axios'a konuşan kaynaklar, Waltz'un Loomer tarafından hedef gösterilen kişilerin tamamını kovmadığını, ancak ihmal edilmiş bir kişi gibi davrandığını ve öyle de olduğunu söyledi.

Son günlerde Wiles, Waltz'ın halefi için isimler toplamaya başladı, ancak süreci ve görüşmeleri gizli tuttu. Şimdilik Dışişleri Bakanı Marco Rubio geçici olarak bu görevi üstlenirken mevcut pozisyonunu da koruyacak.

dsfvgbhty
Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, ABD Başkanı Donald Trump'ın Oval Ofis'te İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesi sırasında (AFP)

Konu hakkında bilgi sahibi bir kaynak Axios'a yaptığı açıklamada, Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un bazı haberlerde kalıcı bir seçenek olarak öne sürüldüğünü, ancak kendisinin bu pozisyonla ilgilenmediğini söyledi.

Waltz ve halihazırda ayrılmış olan Ulusal Güvenlik Konseyi çalışanlarının çoğu yönetim içindeki en şahin kişilerdi ve ‘Amerika'yı Yeniden Büyük Yap’ kampı içinde neo-muhafazakârlar olarak görülüyorlardı.

İran konusunda Vance ve Witkoff diplomasiden yanayken, Waltz askeri saldırı fikrine daha açıktı. Şimdilik ‘itidal’ kanadı güç kazanıyor gibi görünüyor.



ABD, Afrika’da “Ukrayna tarzı” maden anlaşması peşinde

M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
TT

ABD, Afrika’da “Ukrayna tarzı” maden anlaşması peşinde

M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)

ABD, Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC) ve Ruanda'ya barış ve maden anlaşması için baskı yapıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Ortadoğu Danışmanı Massad Boulos, Reuters’a verdiği röportajda, bölgeye Batılı ülkelerden milyar dolarlık yatırım yapılmasını sağlayacak bir anlaşma istediklerini söylüyor.

Boulos, KDC ve Ruanda’nın iki ay içinde Beyaz Saray’da anlaşma imzalamasını hedeflediklerini belirtiyor.

KDC'de 23 Mart Hareketi (M23) adlı isyancı grup orduyla mücadeleyi sürdürüyor. Ruanda tarafından yönetildiği öne sürülen örgüt, Goma ve Bukavu gibi iki büyük kentle birlikte maden zengini başka bölgeleri de kontrol ediyor. M23 militanlarının çoğu, Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame'nin de kabilesi olan Tutsilerden oluşuyor.

Boulos, iki ülkenin de güvenlik endişelerini giderecek adımları atmasını istediklerini söylüyor. Bu kapsamda Ruanda’nın askerlerini Kongo’dan çekmesi ve M23’e desteğini sonlandırması talep ediliyor. KDC’nin de Ruanda hükümetine karşı savaşan Ruanda’nın Kurtuluşu için Demokratik Güçler (FDLR) örgütüne desteği kesmesi isteniyor.

Trump’ın danışmanı, ilerleme kaydedilip edilmediğinin tespiti için ABD, Katar, Fransa ve Togo’nun yer aldığı bir komite oluşturulduğunu da sözlerine ekliyor.

Boulos, KDC ve Ruanda’nın barış tekliflerinin değerlendirileceğini ve taraflar arasında mutabakata varıldığında maden anlaşmalarının imzalanacağını belirtiyor:

Barış anlaşmasını imzaladığımızda, KDC’yle maden anlaşması da aynı gün tamamlanacak. Ardından Ruanda’yla da farklı ölçekte bir maden anlaşması imzalanacak.

Londra merkezli Financial Times’ın marttaki haberinde, Trump yönetiminin maden anlaşması için KDC lideri Félix Tshisekedi’yle görüşme yaptığı yazılmıştı. ABD’nin, KDC’ye destek karşılığında bakır, kobalt ve uranyum gibi nadir bulunan madenlere erişim istediği aktarılmıştı.

Trump yönetimi, benzer bir anlaşmayı uzun müzakerelerin ardından 30 Nisan’da Ukrayna’yla da imzalamıştı. Anlaşma uyarınca ABD, bugüne kadarki askeri ve finansal desteği karşılığında, Ukrayna’nın nadir toprak elementlerine ve doğal kaynaklarına erişebilecek.

Independent Türkçe, Reuters, FT