İran, Ben Gurion Havaalanı saldırısında Husilere yardım ettiği iddialarını yalanladı

İsrail polisi, Yemen'den atılan bir balistik füzenin Tel Aviv’deki Ben Gurion Havaalanı'nda yol açtığı hasarı inceliyor. (EPA)
İsrail polisi, Yemen'den atılan bir balistik füzenin Tel Aviv’deki Ben Gurion Havaalanı'nda yol açtığı hasarı inceliyor. (EPA)
TT

İran, Ben Gurion Havaalanı saldırısında Husilere yardım ettiği iddialarını yalanladı

İsrail polisi, Yemen'den atılan bir balistik füzenin Tel Aviv’deki Ben Gurion Havaalanı'nda yol açtığı hasarı inceliyor. (EPA)
İsrail polisi, Yemen'den atılan bir balistik füzenin Tel Aviv’deki Ben Gurion Havaalanı'nda yol açtığı hasarı inceliyor. (EPA)

İran, Yemen'deki Husilere Tel Aviv'in Ben Gurion Havaalanı’na füze saldırısı gerçekleştirmeleri için yardım sağladığı iddiasını yalanladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre İran Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, ‘Yemenlilerin Filistin halkına destek eyleminin Filistinlilerle dayanışma duygularından kaynaklanan bağımsız bir karar olduğunu’ belirtti.

Yemenli Husiler tarafından fırlatılan ve İsrail'in Ben Gurion Havaalanı'nı vuran füzenin önemini en aza indirme çabalarına rağmen, siyasi çevreler (hükümet ve muhalefet) ve ordu, hedef almayı İran'ın ‘tehdit mesajı’ olarak okudu.

İsrailli yetkililer önce bir iç mesaj yayınlayarak, ‘son haftalarda havada 26 füzeyi imha ederek engellemeyi başardıklarını’, ancak aynı zamanda ‘havaalanına ulaşan 27’nci füzenin tehlikeli bir operasyon olduğunu’ bildirdi.

İsrailli üst düzey bir güvenlik kaynağı dün Maariv'e verdiği demeçte, “Husi füzesinin aslında Şahab-3 füzesinden geliştirilmiş bir İran füzesi olduğunu ve İsrail'in HITS-2 ve HITS-3 füzeleri ile Amerikan THAAD füzesinin takibinden kaçmasını sağlayan ilave kabiliyetlere sahip bir başlık inşa edildiğini” belirtti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Husilere karşı yeni ‘saldırı’ sözü verirken, İsrail ordusu ‘birkaç önleme girişimine’ rağmen füzenin ana uluslararası havaalanı bölgesine düştüğünü doğruladı.



Rosatom: Rusya'nın nükleer kalkanının "ciddi tehditler" karşısında modernize edilmesi gerekiyor

Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
TT

Rosatom: Rusya'nın nükleer kalkanının "ciddi tehditler" karşısında modernize edilmesi gerekiyor

Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)
Rus şirketi Rosatom'un logosu (Reuters)

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom'un Genel Müdürü Aleksey Likhachev, ciddi tehditler karşısında Rusya'nın nükleer kalkanının önümüzdeki yıllarda geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Rusya ve ABD, gelen nükleer füzeleri tespit edip önlemek için kullanılan sistemler de dahil olmak üzere nükleer silahlarını modernize ederken, Çin nükleer kapasitesini Fransa ve İngiltere'nin çok ötesine taşımaya çalışıyor. Likhachev, Rus haber ajansı RIA'ya verdiği demeçte, "Mevcut jeopolitik durumda, ülkemizin varlığına yönelik ciddi tehditlerle karşı karşıyayız," dedi. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre "Bu nedenle, aynı zamanda bir kılıç olan nükleer kalkan, egemenliğimizin bir garantisidir" ifadelerini kullandı.

Likhachev şöyle devam etti: Bugün nükleer kalkanın önümüzdeki yıllarda geliştirilmesi gerektiğinin farkındayız.

ABD Başkanı Donald Trump, mayıs ayında, İsrail'in "Demir Kubbe"sinden esinlenerek tasarlanan ve maliyeti en az 175 milyar dolar olan füze savunma kalkanı "Altın Kubbe" planlarını açıkladı.

ABD, Altın Kubbe'yi balistik, hipersonik ve seyir füzeleri de dahil olmak üzere çok çeşitli füzeleri engellemek ve Rus ve Çin tehditlerine karşı koymak için kullanmayı amaçlıyor.

Amerikan Bilim Adamları Birliği'nin yaptığı araştırmaya göre, Rusya'nın stoklarında ve konuşlanmış durumda yaklaşık 4 bin 300 nükleer başlık bulunuyor. ABD ise yaklaşık 3 bin 700 nükleer başlığa sahip. Bu rakamlar, dünya toplam stokunun yaklaşık yüzde 87'sine denk geliyor.

Çin, yaklaşık 600 nükleer savaş başlığına sahip olarak dünyanın üçüncü büyük nükleer gücüdür. Onu yaklaşık 290 nükleer savaş başlığıyla Fransa, yaklaşık 225 nükleer savaş başlığıyla İngiltere takip etmektedir.