İsrail medyası: Hamas’ın kilit ismine suikast düzenlendi

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 53 bine yaklaştı (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 53 bine yaklaştı (Reuters)
TT

İsrail medyası: Hamas’ın kilit ismine suikast düzenlendi

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 53 bine yaklaştı (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 53 bine yaklaştı (Reuters)

Gazze Şeridi’ne düzenlenen saldırılarda Hamas lideri Muhammed Sinvar'ın hedef alındığı bildiriliyor. 

Han Yunus’taki Gazze-Avrupa Hastanesi ve çevresine dün düzenlenen saldırılarda 34 Filistinli öldürülürken, en az 40 kişi de yaralandı.

İsrailli Walla News, ordu yetkililerine dayandırdığı haberinde, saldırının Hamas'ın eski lideri Yahya Sinvar'ın kardeşi Muhammed Sinvar’a yönelik bir suikast girişimi olduğunu aktardı. Saldırının sonuçlarının henüz bilinmediği kaydedildi.

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Sinvar’ın adını kullanmazken operasyonda Hamas komutanlarının hedef duyurdu. Sinvar’ın öldürülüp öldürülmediğine dair henüz bilgi paylaşılmadı. 

IDF, Han Yunus’a düzenlenen saldırıdan birkaç saat sonra Gazze’nin kuzeyinden İsrail’in güneyindeki Aşkelon ve Sderot bölgesine üç roket fırlatıldığını bildirdi. Ordu, iki roketin havada vurulduğunu, üçüncüsününse açık bir alana düştüğünü açıkladı. Saldırıyı Hamas’a destek olan Filistinli İslami Cihad örgütü üstlendi. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Times of Israel’e konuşan güvenlik yetkilileri, hastanenin altında bir tünel olduğunu ve Sinvar’ın burada saklandığını savunuyor.

Hamas ise İsrailli yetkililerin Sinvar’la ilgili iddialarını yalanladı ve sadece örgütün yapacağı açıklamalara güvenilmesi gerektiğini bildirdi. 

Sinvar’a operasyon düzenlendiğine dair haberler, Hamas'la ABD arasında yapılan doğrudan görüşmeler sonucunda ABD-İsrail vatandaşı esir asker Idan Alexander’in serbest bırakılmasının ardından geldi. 

Sinvar, Hamas'ın olası bir ateşkes anlaşması için karar verecek kilit isimlerden biri. Katar’ın başkenti Doha’da ateşkes müzakereleri sürerken İsrail ordusunun böyle bir saldırı yapması dikkat çekti. 

İsrail geçen yıl temmuzda İsmail Haniye’yi Tahran’da öldürmüştü. Haniye’nin ardından örgütün başına geçen Yahya Sinvar da bundan üç ay sonra ekimde Gazze’de öldürülmüştü. 

Independent Türkçe, Times of Israel, CNN



Demokrasilerin çevreciliği: Kirliliği otokrasilere ihale etmek

Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)
Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)
TT

Demokrasilerin çevreciliği: Kirliliği otokrasilere ihale etmek

Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)
Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)

Demokratik ülkeler genellikle iklim liderleri olarak görülüyor ancak yeni araştırmalar çevre dostu sicillerinin kirliliği tamamen azaltmak yerine yurtdışına kaydırmaktan kaynaklanabileceğini öne sürüyor.

Çarşamba günü PLOS Climate adlı akademik dergide yayımlanan araştırmaya göre, demokrasiler tüketimlerinin çevreye verdiği zararı otokratik devletlere kıyasla daha fazla başka ülkelere aktarma eğiliminde.

"Çevre kirliliğinin ihale edilmesi", küresel çevre yükü devam ederken kendi sınırları içindeki sera gazı emisyonlarını azaltmalarına olanak tanıyor.

Yazarlar, "Demokrasilerde yerel (bölgesel) emisyon seviyeleriyle 'kirlilik dışa aktarımının' ne kadar ilişkili olduğuna dair ilk sistematik çalışmalardan birini sunuyoruz" dedi.

Ana sonuç, kirliliğin ihale edilmesinin demokrasilerde 'evde' daha düşük sera gazı emisyonlarıyla önemli ölçüde ve temelde bağlantılı olduğu.

Çalışma, çevreye etkilerin küresel ticaret yoluyla nasıl yeniden dağıtıldığını araştırmak için sera gazı verileri, ticaret kayıtları ve demokrasi puanlarını kullanarak 1990'dan 2015'e kadar 161 ülkeyi analiz etti. Bulgular, demokratik ülkelerin sadece diğerlerinden daha fazla kirliliği dışarıya ihale etmekle kalmadığını, aynı zamanda bunun yurt içinde daha düşük kişi başına düşen emisyonlarla güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu gösteriyor.

sdfrg
Sierra Leone (AP)

Sera gazı emisyonları, daha az demokratik olan muadillerine kıyasla daha fazla kirliliği dışarıya aktaran demokrasilerde kişi başına ortalama 1 metrik ton daha düşüktü.

Kirliliğin yurtdışına aktarılması, ülkelerin kirletici malları kendileri üretmeyi bırakıp bunun yerine ithal ederek çevreye zararı üretici ülkelere kaydırması anlamına geliyor. Bu durum küresel ticarette, özellikle de daha zengin demokrasilerle daha zayıf çevre düzenlemelerine sahip düşük gelirli ülkeler arasında yaygın.

Araştırmacılar, Japonya ve Almanya gibi ülkelerin yurt içinde emisyonlarını azaltırken, yurtdışında, özellikle Çin gibi ülkelerden yaptıkları ithalat yoluyla, etkin bir şekilde sorumlu oldukları emisyonları nasıl artırdıklarını belgeleyen daha önceki BM raporlarına atıfta bulundu.

Önceki çalışmalar, demokrasilerin daha fazla kamusal hesap verebilirlik ve daha güçlü düzenlemeler nedeniyle çevresel ölçütlerde daha iyi performans gösterdiğini öne sürüyordu. Yeni analiz, bu ölçütlerin gerçekten neyi yakaladığı hakkında soruları gündeme getiriyor. Daha temiz iç hava ve azaltılmış yerel emisyonlar daha iyi kamu talebini ve politikasını yansıtıyor olabilir ancak aynı zamanda kirliliğin ticaret yoluyla küresel olarak yeniden dağılımını da yansıtıyor olabilir.

Yazarlar yaptığı basın açıklamasında "Bu durum, çevreyi koruma açısından demokrasilerin otokrasilere karşı ahlaki üstünlük iddialarını sorgulatıyor" dedi.

Bulgular, özellikle daha varlıklı demokrasiler Küresel Plastik Anlaşması ve COP29 gibi uluslararası iklim anlaşmalarını müzakere ederken, çevresel adalet ve sorumlulukla ilgili artan tartışmaların ortasında geldi. Bu forumlarda genellikle ulusal hedefler vurgulanırken, tüketimin küresel etkileri göz ardı ediliyor.

Bu makale, zengin ulusların yaşam tarzlarının gerçek çevresel maliyetini olduğundan düşük gösterebilen bölgesel temelli iklim hesabına meydan okuyan ve giderek artan bir araştırma grubuna katkıda bulunuyor.

Yazarlar, özellikle yüksek gelirli demokrasilerin çevre politikalarını sadece kendi sınırları içindeki emisyonları değil, aynı zamanda yurtdışındaki tüketimlerinin tüm etkilerini de hesaba katacak şekilde yeniden yönlendirmeleri gerektiğini savunuyor.

Independent Türkçe