Trump'ın Suriye açıklaması sonrası Hazine ve Dışişleri bakanlıklarındaki yaptırımlarla ilgilenen yetkililer şaşkınhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5143240-trump%C4%B1n-suriye-a%C3%A7%C4%B1klamas%C4%B1-sonras%C4%B1-hazine-ve-d%C4%B1%C5%9Fi%C5%9Fleri-bakanl%C4%B1klar%C4%B1ndaki-yapt%C4%B1r%C4%B1mlarla
Trump'ın Suriye açıklaması sonrası Hazine ve Dışişleri bakanlıklarındaki yaptırımlarla ilgilenen yetkililer şaşkın
Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Riyad'da Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile tokalaşmasını izlerken (AP)
ABD Başkanı Donald Trump salı günü Suudi Arabistan'da Suriye'ye yönelik tüm yaptırımları kaldıracağını açıklaması, bölgedeki pek çok kişiyi şaşırttı.
Ancak 13 yıl boyunca devam eden bir savaşın harap ettiği ülkeyi ayağa kaldıracak olan bu karar, Trump yönetiminden bazı isimleri de şaşkına uğrattı. Konu hakkında bilgi sahibi ABD'li dört yetkiliye göre Dışişleri ve Hazine bakanlıklarındaki üst düzey yetkililer, bazıları on yıllardır yürürlükte olan yaptırımların nasıl iptal edileceğini bulmaya çalışıyorlar.
Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre ABD'li üst düzey yetkililerden biri, Beyaz Saray'ın Dışişleri Bakanlığı ya da Hazine Bakanlığı'ndaki yaptırımlarla ilgilenen yetkililere yaptırımların iptaline hazırlanmaları için herhangi bir not iletmediğini ya da talimat vermediğini yahut yakında Başkan tarafından bununla ilgili bir açıklama yapılacağı konusunda da onları uyarmadığını söyledi.
Yaptırımların aniden iptal edilmesi Trump'ın her zaman yaptığı gibi sürpriz bir karar, dramatik bir duyuru ve sadece müttefikler için değil, aynı zamanda değiştirilen politikayı uygulayan bazı yetkililer için de bir şok etkisi yarattı. Trump’ın açıklamasının ardından ABD yönetiminin yaptırım paketlerini nasıl iptal edeceği, hangi yaptırımların hafifletileceği ve Beyaz Saray'ın süreci ne zaman başlatmak istediği konusunda yetkililer kafa karışıklığı yaşıyor.
ABD’li üst düzey yetkili, Trump’ın dün Suudi Arabistan'da Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile görüşürken bile Dışişleri ve Hazine bakanlıkları yetkililerinin nasıl bir yol izleyecekleri konusunda hala emin olmadıklarını söyledi. ABD'li bir yetkili Trump'ın açıklamasına atıfla “Herkes bunu nasıl uygulayacağını bulmaya çalışıyor” dedi.
Eski Devlet Başkanı Beşşar Esed rejiminin geçtiğimiz yılın sonlarında düşmesinin ardından Dışişleri ve Hazine bakanlıklarından yetkililer, yönetimin Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırmaya karar vermesi halinde bu konuda yönetime yol gösterecek çeşitli seçenekler içeren notlar ve belgeler hazırladı.
Ancak Beyaz Saray’dan ve Ulusal Güvenlik Konseyi’nden üst düzey yetkililerin yanı sıra bazı milletvekilleri, Şara'nın geçmişteki bağlantıları nedeniyle yaptırımların hafifletilip hafifletilmemesi gerektiğini aylardır tartışıyor. ABD'li üst düzey yetkili, Trump'ın Suudi Arabistan ziyaretinden önce, en azından Dışişleri ve Hazine bakanlıkları bünyesinde yaptırımlar konusunda çalışan yetkililere Başkan'ın bir karar verdiğine dair net sinyal gönderilmediğini belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı ve Hazine Bakanlığı, konula ilgili yorum taleplerine henüz yanıt vermedi. Reuters'a konuşan Beyaz Saray’dan bir yetkili Türkiye ve Suudi Arabistan'ın Trump'tan yaptırımları kaldırmasını ve Şara ile görüşmesini istediğini kaydetti. ABD Başkanı Trump açıklamasında, Suriye'ye daha iyi bir gelecek şansı vermek için bunu yaptığını söyledi.
Kremlin, sadece Ukrayna meselesine odaklanmayan kapsamlı bir Rus-Amerikan zirvesi istiyorhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5143929-kremlin-sadece-ukrayna-meselesine-odaklanmayan-kapsaml%C4%B1-bir-rus-amerikan-zirvesi
Kremlin, sadece Ukrayna meselesine odaklanmayan kapsamlı bir Rus-Amerikan zirvesi istiyor
Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul'da Rus-Ukrayna müzakerelerine başkanlık ediyor (Reuters)
Moskova ve Washington arasında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump'un bir araya gelmesi gerektiğine dair karşılıklı açıklamalar, Rusya ile Ukrayna arasında İstanbul'da doğrudan müzakerelerin başlamasıyla birlikte büyük ilgi gördü. İki tarafın öncelikleri arasında büyük farklılıklar göze çarptı. Trump, “Ukrayna'daki barış sürecini ilerletecek” hızlı bir toplantının önemine vurgu yaparken, Kremlin “masadaki tüm konuları, Ukrayna'daki durum da dahil olmak üzere, ele alacak kapsamlı bir zirve için hazırlıkların ve titiz çalışmaların başlatılması” gerektiğini vurguladı.
Moskova, 3 yıl sonra yapılan ilk müzakere turunda büyük bir ilerleme beklentisi konusunda temkinli davranırken, “uzlaşma mekanizması” belgeleri hazırladığını doğruladı, ancak Kiev'in niyetinden şüphe duyduğunu ve Ukrayna ile Avrupa'daki müttefiklerinin davranışlarının “öngörülemez” olduğunu söyledi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (ortada), 2022'de İstanbul'da yapılan görüşmeler öncesinde Rus ve Ukrayna heyetlerini karşılarken (AP)
Kremlin, Trump'un Putin ile acil bir toplantı çağrısına hızlı yanıt verdi. ABD Başkanı, Birleşik Arap Emirlikleri ziyareti sırasında gazetecilere, Putin ile beklenen toplantı ayarlandığı anda “iki ila üç hafta içinde dünyanın daha güvenli bir yer haline geleceğine” inandığını söyledi.
Cuma günü, mümkün olan en kısa sürede Rus cumhurbaşkanı ile doğrudan görüşmeler yapmaya çalıştığını belirterek, Putin'i yakında arayabileceğini ifade eden Putin, “Bunu yapmanın zamanının geldiğini düşünüyorum. O ve ben bir araya geleceğiz ve bence sorunu çözeceğiz ya da çözemeyebiliriz. En azından öğrenmiş olacağız, çözemezsek de çok ilginç olacak" dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in sözcüsü Dmitry Peskov, ”Bu tür toplantılar geniş çaplı hazırlık ve titiz bir çalışma gerektirir" dedi. Taraflar arasındaki görüş ayrılığı, uzun zamandır beklenen zirveden beklenen hedefler konusunda olduğu anlaşılıyor. Trump Ukrayna ve güvenlik konularına odaklanırken, Kremlin zirvenin kapsamlı olması ve tarafların gündemindeki tüm konuları ele alması gerektiğini savundu.
Peskov, “Böyle bir toplantı kesinlikle gerekli. Ancak böyle bir zirve için iyi bir hazırlık yapılmalı ve somut sonuçlar alınmalı. Zirveye her zaman uzmanlar düzeyinde müzakereler ve istişareler ile uzun ve yoğun hazırlıklar eşlik eder, özellikle de Rusya ve ABD başkanları arasında bir zirve toplantısı söz konusu olduğunda. İki başkanın kişisel görüşmesi, hem ikili ilişkiler açısından hem de uluslararası meseleler ve bölgesel sorunlar, tabii ki Ukrayna krizi de dahil olmak üzere, en üst düzeyde ciddi bir tartışma ve görüşme açısından gereklidir” dedi.
Peskov, Avrupa'nın güvenliği konusuna da değinerek, Avrupa kıtasının stratejik istikrarıyla ilgili meselelerin bir an önce tartışılmaya başlanması gerektiğini söyledi.
Moskova, müzakere hatlarını ayırmak amacıyla Avrupa taraflarının İstanbul müzakerelerine katılmasını reddetmişti. Moskova'ya göre, İstanbul müzakereleri Ukrayna'da bir çözüm mekanizması oluşturmayı amaçlarken, Avrupa'nın güvenliği konusundaki tartışmalar, Moskova'nın Batı ile ilişkilerinin temellerinin belirlenmesi ile bağlantılı, bağımsız bir müzakere süreci gerektiriyor. Peskov, şu anda askıya alınmış olan Rusya-NATO Konseyi'nin yeniden çalışmaya başlamasının olasılığıyla ilgili bir soruya yanıt olarak, “Güvenlikle ve Avrupa kıtasındaki istikrar süreciyle ilgili tüm konuların en kısa sürede tartışılması gerekiyor” dedi.
Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (sağda) İstanbul'da Rus müzakere heyeti başkanı Vladimir Medinsky ile bir araya geldi (Reuters)
Bloomberg ajansının bir kaynağa dayandırdığı habere göre ABD'nin Ukrayna'daki çatışmayı çözmek için Rusya ve NATO Konseyi'nin yeniden faaliyete geçmesi önerisini tamamladı.
Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı Özel Temsilcisi Rodion Mironov, Trump'ın Ukrayna'daki uzlaşma sürecine doğrudan müdahalesinin önemini azalttı. Kiev rejiminin ihlalleri ve suçları dosyasından sorumlu büyükelçi, Moskova'nın ABD yönetiminin Ukrayna'daki çatışmayı barışçıl bir şekilde çözme arzusunu yüksek takdirle karşıladığını, ancak ayrıntılara, pratik yaklaşımlara, ciddi ve kararlı çalışmaya ihtiyaç duyduğunu ve bu çalışmaya hazır olduğunu belirtti.
Büyükelçi, ABD'nin son birkaç ay içinde Rusya'ya karşı tutumunu kökten değiştirdiğini ve siyasi bir çözüm arzusunu vurgulayarak, bu arzuyu elbette çok takdir ettiklerini, ancak Trump'ın kişisel müdahalesinin bu aşamada gerekli olmadığınıda ifade etti.
ABD başkanının “o olmadan hiçbir şey başaramayız” şeklindeki açıklamasına ise bu müzakereler Trump'un katılımı olmadan da yürütülebilir, Trump'un kişisel katılımı doğal olarak beklenmiyordu, çünkü bu bir Rus girişimi” şeklinde yorumladı. Özel Temsilcisi Rodion Mironov, "Bu, ortak bir tutum oluşturmak, uzlaşma seçenekleri bulmak, bunları sınıflandırmak, kağıda dökmek ve projeler haline getirmek için yapılması gereken iş müzakereleridir. 2022'deki önceki müzakere turunda olduğu gibi, tarafların baş harfleriyle imzaladıkları belirli bir belge ortaya çıktı; bu nedenle, müzakere ekipleri şu anda bu görevi yerine getirmek için çağrıldı" şeklinde konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy'nin birleştirilmiş fotoğrafı (AFP)
Aynı zamanda, büyükelçi, ABD'nin Kiev rejimi üzerindeki etkisinin küçümsenemeyeceğini vurguladı. Bu nedenle, Miroşnik'e göre, Washington'un Ukrayna'ya barışçıl çözüm seçenekleri araması için baskı yapmaya devam etmesi faydalı olacaktır.
Kapalı kapılar ardında süren müzakerelerin gidişatı hakkında Miroşnik, Moskova'nın sunduğu önerilerle ilgili bazı ayrıntıları açıkladı. İstanbul'daki Rus ve Ukrayna müzakere gruplarının Ukrayna'daki çatışmayı çözmek için bir mekanizma bulma şansı olduğunu söyledi.
Ukraynalı bir yetkili, Fransız haber ajansı AFP'ye verdiği demeçte, Rusya'nın İstanbul'daki görüşmelerde Ukrayna'ya “kabul edilemez” taleplerde bulunduğunu ve bu taleplerin Kiev'in daha fazla toprak vermesini de içerdiğini söyledi. Yetkili, “Rus heyet üyeleri, toplantı öncesinde görüşülenlerin ötesine geçen kabul edilemez talepler sundu” dedi. Bu talepler arasında ateşkes anlaşmasına varılması için Ukrayna'nın kontrolündeki geniş toprakların Ukrayna güçleri tarafından boşaltılması da yer alıyor. Kaynak, bu taleplerin “kabul edilemez” olduğunu ve müzakereleri rayından çıkarmayı amaçladığını belirtti.
Ukraynalı bir yetkili, “İlk aşamayı geçmeliyiz, yani barış için bir anlaşmaya varmalıyız, yani uzlaşma mekanizmasını oluşturmalıyız ve her iki tarafta oluşturulan gruplar bunu yapmaya tamamen muktedir” dedi.
Kaynaklar müzakere ekiplerinin Rusya ve Ukrayna'nın kabul edebileceği ve uluslararası toplumun da kabul edeceği bir model geliştirebileceklerini söyledi. Rus yetkili, "Moskova İstanbul'da müzakereleri düzenlemek için elinden geleni yaptı. Tartışmaya sunulan belgeler çerçevesinde somut öneriler içeren metinler sunduk, ancak sorumsuz, tutarsız ve öngörülemez bir rakibin davranışlarından ve tutumundan sorumlu tutulamayız. Kiev'in Rusya ile Ukrayna arasında İstanbul'da düzenlenen barış görüşmelerini bir tür tiyatro gösterisine dönüştürmeye çalıştığını, ancak başarısız oldu” dedi.
Miroşnik, ülkesinin ateşkesin geçici olarak durdurulmasını reddettiğini yineledi ve Avrupa'nın 30 günlük ateşkes önerisinin Kiev'e yeniden silahlanma ve yeni bir tırmanışa geçme imkanı vereceğini, bunun barışa doğru bir adım olmadığını söyledi.
Miroşnik, “Ukrayna tarafının ateşkesin sadece konumlarını daha da güçlendirmek, siperler inşa etmek, silahlanmak, kuvvetlerini ve kaynaklarını yeniden toplamak vb. için gerekli olduğunu açıkça anlıyoruz. Yani bir ay içinde yeni bir tırmanışa geçmek için. Bu adımın uzlaşma yönünde değil, tam tersi yönde olduğu açıktır” şeklinde konuştu.