Kanada'daki “Ölüm Nehri”nde bulunan toplu dinozor mezarlığının gizemihttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5145090-kanadadaki-%E2%80%9C%C3%B6l%C3%BCm-nehri%E2%80%9Dnde-bulunan-toplu-dinozor-mezarl%C4%B1%C4%9F%C4%B1n%C4%B1n-gizemi
Kanada'daki “Ölüm Nehri”nde bulunan toplu dinozor mezarlığının gizemi
Kanada, Toronto'daki Royal Ontario Müzesi'ndeki dinozor modelleri ve fosilleri (Getty)
Kanada'nın Alberta eyaletindeki yoğun ormanlık bir arazinin yamacında, binlerce “Bacchynosaurus” adlı dinozorun kemiklerinin bulunduğu devasa bir toplu mezar keşfedildi. Bu dinozorlar, 72 milyon yıl önce meydana gelen bir felakette aynı anda hayatlarını kaybetmişlerdi.
Bir grup fosil bilimci, “ölüm nehri” olarak bilinen “Beepston Creek” bölgesini ziyaret ederek bu toplu katliamın sırrını çözmeye çalıştı. Kazılar, kemikleri kaplayan kalın kaya katmanlarının açılmasıyla başladı ve yavaş yavaş devasa fosil kemik grupları ortaya çıktı. Bunlar arasında kalça, kaburga ve parmak kemikleri de vardı ve bazıları hala tanımlanamadı.
İngiliz BBC'nin haberine göre kemikler metrekareye 300 adede varan şaşırtıcı bir yoğunlukta dağılmış durumda ve binlerce fosil, tenis kortundan daha büyük olmayan bir alandan toplanmış. Bu muazzam kemik miktarı, bu türü incelemek için eşsiz bir fırsat sunuyor, çünkü genellikle dinozorlar tek bir örnek üzerinden tanımlanıyor.
Bu dinozorlar, mevsimler boyunca güneyden kuzeye, sıcak bir iklime ve büyük sayılarını besleyecek bitkilere sahip bir bölgede büyük sürüler halinde göç ediyordu.
İki saatlik mesafedeki Diddeval tepelerinde, ekip Edmontosaurus gibi daha büyük dinozor kalıntıları keşfetti. Bunlar arasında 10 metre uzunluğunda devasa bir kafatası da bulunuyor ve bu kalıntılar eski ekosistem hakkında daha fazla bilgi edinilmesini sağlıyor.
“Philip J. Cary Dinosaur” müzesinde çalışan araştırmacılar, binlerce kemiği temizleyip analiz ederek dinozorların büyümesini ve sosyal yapılarını inceliyor ve aralarındaki bireysel farklılıkları, örneğin, bir boynuzunu kaybetmiş “Big Sam” lakaplı dinozorun durumunu anlamaya çalışıyor.
Şarku’l Avsat’ın BBC’den aktardığı habere göre kanıtlar, bu dinozorların ölümünün, sürüyü tamamen süpüren şiddetli bir fırtınanın neden olduğu ani bir sel nedeniyle olduğunu gösteriyor. Bölgedeki kayalar, her şeyi yolundan sapan şiddetli bir su akıntısının izlerini taşıyor.
Araştırma ekibinin lideri Profesör Emily Bamforth, “Bu, tek bir türden hayvan topluluğunun tek bir anda yakalanmış çok nadir bir örnek. Her geldiğimizde yeni bir şey keşfediyoruz” diyor.
Ekip, yer altında pek çok antik sırrın açığa çıkarılmayı beklediğinin bilinciyle kazı çalışmalarını sürdürüyor.
Vatikan diplomasisi Moskova ve Kiev arasında tıkanan müzakereleri çözmeyi başarabilecek mi?https://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5145185-vatikan-diplomasisi-moskova-ve-kiev-aras%C4%B1nda-t%C4%B1kanan-m%C3%BCzakereleri-%C3%A7%C3%B6zmeyi
Vatikan diplomasisi Moskova ve Kiev arasında tıkanan müzakereleri çözmeyi başarabilecek mi?
Papa 14. Leo, Vance ve eşi Usha ile 19 Mayıs'ta Vatikan'da bir araya geldi (AP)
Papa 14. Leo ile ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance arasında pazar günü Papa'nın göreve başlaması münasebetiyle düzenlenen ayinin ardından gerçekleşen tokalaşma sonrası dün sabah Vatikan'a dönen Vance, yeni Papa ile kapalı kapılar ardında 40 dakikalık bir görüşme gerçekleştirdi. ABD Başkan Yardımcısı, bu görüşmenin hemen ardından doğrudan Vatikan Dışişleri Bakanı Monsenyör Paul Richard Gallagher'in yanına giderek ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun da katılımıyla uzun bir görüşme yaptı.
“ABD’ye davet”
ABD yönetiminin göçmen politikaları nedeniyle merhum Papa Francis tarafından eleştirilen Vance, Papa 14. Leo'ya Başkan Donald Trump ve First Lady Melania'nın kendisini ABD'ye davet ettiğini bildiren bir mektubu iletti. Vatikan tarafından yayınlanan bir video kaydına göre ilk Amerikalı papa olan 14. Leo mektubu aldı ve ‘bir ara’ dediği duyuldu.
Papa 14. Leo, Rubio ve Vance ve eşleriyle birlikte 19 Mayıs'ta Vatikan'da çekilen bir fotoğraf (AP)
Vatikan kaynakları görüşmenin iki taraf arasındaki dostane ilişkiler çerçevesinde gerçekleştiğini ve tarafların bu ilişkilerin iyi seyrinden ve Kilise ile Devlet arasındaki iyi iş birliğinden duydukları memnuniyeti dile getirdiklerini söyledi. Görüşmelerde kilise faaliyetleri ve din özgürlüğü açısından özel önem taşıyan bir dizi konunun ele alındığını belirten kaynaklar, iki tarafın ayrıca bazı acil uluslararası meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunarak çatışma bölgelerinde uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk hükümlerine saygı gösterileceği ve ilgili tarafların çatışmaları sona erdirmek için barışçıl çözümler bulacağı yönündeki umutlarını ifade ettiklerini aktardı. Kaynaklara göre, Papa ve Vance arasındaki görüşme önce baş başa gerçekleşti, ardından görüşmeye ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve sonrasında da Vance ve Rubio’nın eşleri katıldı.
Vatikan’ın arabuluculuğu
Vatikan'daki diplomatik gözlemcilere göre Washington'ın pazar günü Papa'nın girişimiyle Vatikan tarafından açıklanan Rusya ve Ukrayna arasında barışçıl müzakerelere ev sahipliği yapma teklifinin ayrıntılarını bilmek istemesinden dolayı ABD’nin bu görüşmeyi dün sabah yapmayı istedi. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Papa 14. Leo ve ardından İtalya'nın başkenti Roma’da ABD Başkan Yardımcısı Vance ile yaptığı uzun görüşmenin ardından bu girişime yanıt vermekte gecikmezken, ABD heyetinin çevrelerinden Washington'ın bu girişimi memnuniyetle karşıladığı sızıyordu. Zelenskiy, Vance ile görüşmesinin ardından X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, ‘Ukrayna'nın Rusya ile gerçek müzakerelere hazır olduğunu, ancak öncelikle koşulsuz bir ateşkese varılması gerektiğini’ ifade etti.
Zelensky ile Papa arasında 18 Mayıs'ta gerçekleşen görüşmeden bir kare (AFP)
Vatikan’ın eski Dışişleri Bakanı Pietro Parolin, cuma günü İstanbul'da Rusya ve Ukrayna heyetleri arasında yapılan müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasını bir ‘felaket’ olarak nitelendirdi. Parolin, Papa 14. Leo'nun Moskova ve Kiev arasında doğrudan müzakerelere ev sahipliği yapmayı ve gerekli tüm garantileri sağlamayı teklif ettiğini açıkladı.
Parolin, özellikle İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un Papa 14. Leo'nun göreve başlama törenine katılması ve ardından İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile görüşmesi nedeniyle Vatikan'ın İsrail ve Filistinliler arasında benzer görüşmelere ev sahipliği yapma olasılığı sorulduğunda, “Böyle bir girişim için koşullar henüz mevcut değil” yanıtını verdi.
Avrupa’nın ‘dışarıda bırakılma’ korkusu
Öte yandan Avrupalı diplomatik kaynaklar, Avrupa’nın en etkili ülkeleri olan Fransa, Almanya, Polonya, İngiltere ve daha sonraki aşamada İtalya'nın liderleri tarafından geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen yoğun çabaların ve temasların, Avrupa'nın Ukrayna'daki savaşı sona erdirmeye yönelik herhangi bir müzakerede ötekileştirilmemesini sağlamayı amaçladığını söyledi.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron, cuma günü Tiran'da düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi’ne katıldı (EPA)
Washington'ın Avrupa’yı, çerçevesi, koşulları ve yeri belirlenme aşamasına gelen Rusya-Ukrayna müzakerelerinin dışında tutma eğiliminin Avrupa ülkeleri arasında giderek artan endişelere yol açtığını belirten kaynaklar başta İngiltere olmak üzere Avrupa ülkelerinin Trump tarafından geçtiğimiz hafta başlarında Avrupa tarafını bilgilendirmeden Moskova ve Kiev arasında İstanbul'da doğrudan müzakereler yapılacağını duyurmasından ve bağışçı ülkelerin Ukrayna'ya yardım için sarf ettiği çabaları görmezden gelmesinden duyduğu rahatsızlığa işaret etti.
Almanya Başbakanı Friedrich Merz Roma'da yaptığı açıklamada, ABD ve Avrupa ülkelerinin Ukrayna’daki savaşı mümkün olan en kısa sürede sona erdirmek için birlikte çalışmaya kararlı olduklarına inandığını, ancak daha fazla koordinasyona ihtiyaç olduğunu söyledi.
Macron, Starmer, Tusk ve Merz Ukrayna'nın başkenti Kiev’i ziyaret etti, 10 Mayıs 2025 (EPA)
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’e eşlik eden diplomatik bir kaynak, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in perşembe günü Arnavutluk'un başkenti Tiran'dan ABD Başkanı Trump ile telekonferans aracılığıyla yaptıkları görüşmenin ardından bu üç Avrupalı liderin, Trump'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le yapacağı telefon görüşmesinden önce üç temel konuyu açıklığa kavuşturmak üzere Trump'la konuşmaları gerektiğini vurguladıklarını söyledi.
Diplomatik kaynağın aktardığına göre bu üç temel konu şunlar:
1- Rusya Devlet Başkanı Putin’in 2022 yılında yaptıklarını gerçekleştirecek güce ve araçlara sahip olduğu yönündeki açıklamalarından sonra Beyaz Saray'ın başındaki ismin Putin'le yapacağı görüşmelere ilişkin niyetini öğrenmek.
2- Moskova'nın ateşkes ve barışçıl müzakerelerin başlatılması çağrısına yanıt vermemesi durumunda Rusya ve bazı müttefiklerine yönelik yeni ve sert bir yaptırım paketi hazırlamak.
3- Avrupa'nın müzakerelerden dışlanmayacağına dair garanti almak.