AB dışişleri ve savunma bakanları Ukrayna ve Ortadoğu’daki krizleri görüşecek

Avrupa Birliği bayrağı (DPA)
Avrupa Birliği bayrağı (DPA)
TT

AB dışişleri ve savunma bakanları Ukrayna ve Ortadoğu’daki krizleri görüşecek

Avrupa Birliği bayrağı (DPA)
Avrupa Birliği bayrağı (DPA)

Avrupa Birliği (AB) dışişleri ve savunma bakanları bugün Brüksel'de bir araya gelerek, Ukrayna'da devam eden çatışmaları, AB’nin savunma kapasitesini ve Ortadoğu'da artan gerilimi ele alacak.

Dışişleri bakanlarının, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı nedeniyle AB'nin Moskova'ya uyguladığı ve Rusya'nın ‘gölge filosu’ olarak bilinen gemileri hedef alan 17. yaptırım paketini resmen imzalamaları bekleniyor.

Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA'dan aktardığına göre genellikle sigortasız ve mülkiyeti belirsiz olan bu gemiler, Moskova'nın Batı'nın petrol fiyatlarını sabitlemesinden kaçınmasına yardımcı oluyor.

Kişisel yaptırımlar arasında AB'ye giriş yasakları ve birçok vakada varlıkların dondurulması yer alıyor. Ayrıca Rusya'nın yaptırımlarının delinmesinde rol oynayan onlarca şirketin de hedef alınması planlanıyor.

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga'nın, Kiev'in önerdiği ateşkes konusunda Ukraynalı ve Rus elçiler arasında yapılan görüşmelerin somut sonuçlar vermemesinin ardından AB'li mevkidaşlarıyla video konferans yoluyla görüşmesi bekleniyor.

Dışişleri bakanları, Gazze Şeridi ve Suriye dahil olmak üzere Ortadoğu'daki son gelişmeleri ele alacaklar.

Savunma bakanları ise savaştan zarar gören Ukrayna'ya AB'nin askeri desteğini görüşerek işe başlayacak.

Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov istişarelere video konferans yoluyla katılırken, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte'nin Brüksel'deki görüşmelere bizzat katılması bekleniyor.

Savunma bakanları ayrıca, AB'nin savunma kapasitesinin nasıl geliştirilebileceğini ve 150 milyar euroluk (169 milyar dolar) bir savunma fonu oluşturulması önerisi de dahil olmak üzere, askeri harcamaların nasıl arttırılabileceğini müzakere edecekler.



Oval Ofis'teki ‘tuzaklar’ yabancı liderlerin içeri girerken iki kez düşünmesine neden olabilir

ABD Başkanı Donald Trump Oval Ofis'in ışıklarını kararttı ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa'yı beyaz Güney Afrikalılara karşı soykırım suçlamalarıyla yüzleştirdi. (EPA)
ABD Başkanı Donald Trump Oval Ofis'in ışıklarını kararttı ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa'yı beyaz Güney Afrikalılara karşı soykırım suçlamalarıyla yüzleştirdi. (EPA)
TT

Oval Ofis'teki ‘tuzaklar’ yabancı liderlerin içeri girerken iki kez düşünmesine neden olabilir

ABD Başkanı Donald Trump Oval Ofis'in ışıklarını kararttı ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa'yı beyaz Güney Afrikalılara karşı soykırım suçlamalarıyla yüzleştirdi. (EPA)
ABD Başkanı Donald Trump Oval Ofis'in ışıklarını kararttı ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa'yı beyaz Güney Afrikalılara karşı soykırım suçlamalarıyla yüzleştirdi. (EPA)

ABD Başkanı Donald Trump dün Oval Ofis'in ışıklarını kararttı ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa'yı kameralar önünde yabancı bir lidere yönelik son jeopolitik tuzağının hedefi haline getirdi.

Beyaz Saray tarafından maksimum etki için hazırlandığı belli olan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin şubat ayındaki ziyaretini anımsatan sıra dışı bir sahnede Trump, Ramaphosa'nın karşısına Güney Afrika'da beyaz karşıtı soykırım, toplu katliam ve toprak gaspı iddialarını da içeren sahte suçlamalarla çıktı.

Bu durum bir kez daha Trump'ın, tarihsel olarak yabancı devlet adamlarına saygı gösterme yeri olan Oval Ofis'i, güçlü olduğu konularda daha az güçlü ülkelerden gelen ziyaretçileri utandırmak ya da onlara baskı yapmak için kullanma isteğini ortaya koydu.

Trump'ın başkanlık konutunu bu tür gösteriler için eşi benzeri görülmemiş bir şekilde kullanması, yabancı liderlerin kamuoyu önünde küçük düşme potansiyeli nedeniyle davetlerini kabul etme konusunda iki kez düşünmelerine neden olabilir. Bu tereddüt, Çin'in yakınlaşma arayışında olduğu dost ve ortaklarıyla bağlarını güçlendirmesini zorlaştırabilir.

Eski Başkan Barack Obama döneminde ABD'nin Güney Afrika Büyükelçisi olan Patrick Gaspard, Trump'ın Ramaphosa ile görüşmesini ‘utanç verici bir gösteriye’ dönüştürdüğünü söyledi. Şu anda Washington'daki Amerikan İlerleme Merkezi'nde kıdemli araştırmacı olan Gaspard, X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Trump'ın şartlarına göre iş yapmak kimse için iyi değil” ifadesini kullandı.

Oval Ofis'teki toplantının, özellikle Trump'ın gümrük vergilerini uygulamaya koymasının ardından ABD ile Güney Afrika arasında gerilen ilişkileri yeniden tesis etmek için bir fırsat olması bekleniyordu. Ayrıca Trump'ın temelsiz ‘beyaz soykırım’ suçlamaları ve beyaz azınlığı yeniden yerleştirme teklifi nedeniyle yükselen tansiyonu düşürmesi de amaçlanıyordu.

Görüşmenin samimi bir şekilde başlamasının ardından Trump, ışıkların kısılması ve Güney Afrika'da beyazların zulüm gördüğünü göstermeyi amaçlayan video ve makalelerin gösterilmesi talimatını verdi. Ramaphosa, Trump'ın suçlamalarına yanıt vermeye hazır görünüyordu, ancak böyle bir siyasi tiyatro beklemiyordu. Ev sahibinin sunumunu çürütmeye çalışırken dikkatli ve sakin görünen Ramaphosa, ABD Başkanı’nı doğrudan eleştirmedi.

Ramaphosa, Katar'ın Air Force One'ın yerine Trump'a teklif ettiği lüks jete atıfta bulunarak “Üzgünüm size verecek bir uçağım yok” diye espri yaptı.

Beyaz Saray, görüşmenin Ramaphosa'yı zor durumda bırakmak için mi düzenlendiği ya da böyle bir taktiğin yabancı liderleri bu tür ziyaretler yapmaktan caydırıp caydırmayacağına ilişkin soruya yanıt vermedi. Ramaphosa ile yapılan görüşme, Trump'ın Zelenskiy ile birkaç ay önce yaptığı ve ikili arasında gürültülü bir çatışmaya dönüşen görüşmede yaşananlara benzer şekilde gelişmedi.