Trump yönetimi yabancı öğrencilere sosyal medya testi uygulayacak

Öğrenciler Indiana Üniversitesi kampüsünde yürüyor (AP)
Öğrenciler Indiana Üniversitesi kampüsünde yürüyor (AP)
TT

Trump yönetimi yabancı öğrencilere sosyal medya testi uygulayacak

Öğrenciler Indiana Üniversitesi kampüsünde yürüyor (AP)
Öğrenciler Indiana Üniversitesi kampüsünde yürüyor (AP)

ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, ABD'de eğitim almak için başvuran tüm yabancı öğrencilerin sosyal medya hesaplarının denetlenmesini zorunlu hale getirmeyi planlıyor. Politico'nun ulaştığı bir belgeye göre, bu önlem daha önceki benzer girişimlerin önemli bir genişlemesi niteliğinde.

Bu zorunlu incelemeye hazırlık kapsamında, Dışişleri Bakanlığı, salı günü Dışişleri Bakanı Marco Rubio imzasıyla gönderilen bir telgrafla, ABD büyükelçiliklerine ve konsolosluklarına öğrenci vizesi başvuru sahipleriyle yeni görüşme randevularını askıya almaları talimatını verdi.

Yönetim bu planı uygularsa, öğrenci vizelerinin işleme alınması önemli ölçüde yavaşlayabilir. Politico'ya göre, bu durum, mali kaynaklarını güçlendirmek için büyük ölçüde yabancı öğrencilere bağımlı olan birçok üniversiteye zarar verebilir.

Şarku’l Avsat’ın Politico’dan aktardığına göre Telgrafta şöyle yazıyor: “Şu andan itibaren, zorunlu sosyal medya kontrol ve denetimlerinin genişletilmesi için konsolosluk bölümleri, ayrı bir telgrafla ek talimatlar verilene kadar, öğrenci ve değişim programı katılımcıları (F, M ve J) için vize randevularına ek kapasite eklememelidir. Bu talimatların önümüzdeki günlerde yayınlanması beklenmelidir.”

ABD yönetimi daha önce sosyal medya kontrolü için bazı şartlar getirmişti, ancak bunlar çoğunlukla İsrail'in Gazze'deki eylemlerine karşı protestolara katılmış olabilecek geri dönen öğrencilere yönelikti.

Yönetim ayrıca, çok liberal bulduğu ve kampüslerinde antisemitizmin yayılmasına izin vermekle suçladığı Harvard gibi saygın üniversitelere karşı da sert önlemler almaya çalıştı. Aynı zamanda Trump yönetimi, bir dizi öğrenciyi de etkileyen göçmenlik konusunda sıkılaştırma kampanyaları yürütüyor.



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.