İsrail istihbarat subayları: Hükümet, uyulmaması gereken yasadışı emirler çıkarıyor

İsrail ordusu Gazze Şeridi sınırında (AFP)
İsrail ordusu Gazze Şeridi sınırında (AFP)
TT

İsrail istihbarat subayları: Hükümet, uyulmaması gereken yasadışı emirler çıkarıyor

İsrail ordusu Gazze Şeridi sınırında (AFP)
İsrail ordusu Gazze Şeridi sınırında (AFP)

İsrail askeri istihbarat subaylarından oluşan bir grup, hükümetin ‘yasadışı’ emirler verdiğini ve bu emirlere itaat edilmemesi gerektiğini söyledi. The Guardian gazetesinde yer alan habere göre grupta yer alan subaylar, artık Gazze'deki savaşa katılmayacaklarını açıkladı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Israel Katz'a gönderilen mektupta, 41 subay ve yedek askerden oluşan grup, hükümetin Gazze'de ‘gereksiz bir sonsuz savaş’ yürüttüğünü vurguladı.

Salı akşamı internette yayınlanan mektupta, grubun ‘Netanyahu'nun iktidarını korumayı amaçlayan bir savaşa’ katılmayı ve ‘hükümetindeki demokrasi karşıtı unsurları’ tatmin etmeyi reddettiği belirtildi.

Mektubu imzalayanların isimleri belirtilmedi, ancak İsrail ordusunun istihbarat müdürlüğü mensupları oldukları öğrenildi. Bu müdürlük, Gazze Şeridi’nde 20 aydır devam eden savaşta, özellikle bombalanacak noktaların seçilmesinde önemli bir rol oynamıştı.

Gazze’de sivillere yönelik saldırıların neden olduğu etkiye değinen grup mektubunda, “Bir hükümet gizli amaçlarla hareket ederek sivillere zarar veriyor ve masum insanların ölümüne neden oluyorsa, verdiği emirler açıkça yasadışıdır ve bu emirlere uymamalıyız” ifadelerini kullandı.

Gruptaki istihbarat subayları, Netanyahu hükümetinin mart ayında ateşkes anlaşmasını ‘sonlandırmayı seçerek’, Gazze'deki Hamas üyeleri tarafından alıkonulan İsrailli rehineleri ‘ölüme mahkûm ettiğini’ söylediler.

İsrail’in 8200 nolu seçkin askeri gözetim biriminin üyelerinden oluştuğu sanılan grup, birçok rehinenin İsrail ordusunun bombardımanında öldürüldüğünü öne sürerek hükümeti ‘hayatlarını feda etmeye devam etmekle’ suçladı.

Bu mektup, savaş karşıtı ‘Rehineler için Askerler’ grubu tarafından düzenlendi ve bazı ordu kesimlerinde Gazze'deki savaşın devamına karşı artan muhalefet ve savaşmayı reddeden asker sayısında belirgin bir artışın ortasında geldi.

The Guardian gazetesine konuşan, mektupta imzası olan istihbarat subaylarından biri, “Mümkün olduğunca çok sayıda insanın bu operasyonun ve bu hükümetin meşruiyetine karşı çıkmasını umuyoruz” dedi.

İstihbarat subayı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tüm bu ölümler gereksiz. Rehineler acı çekiyor ve ölüyor. Askerler sebepsiz yere gönderiliyor. Gazze'deki tüm cinayetler, her şey, tamamen gereksiz.”

Şarku’l Avsat’ın Gazze'deki sağlık yetkililerinden aktardığı son rakamlara göre İsrail tarafından Gazze Şeridi’nde yürütülen savaşta en az 55 bin kişi öldü ve yaklaşık 125 bin kişi yaralandı. Ancak ölü sayısının çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. Bu veriler hem sivilleri hem de silahlı kişileri kapsıyor.

Hamas tarafından 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyine düzenlenen ve bin 200 kişinin ölümüne yol açan saldırılar sırasında rehin alınan İsrailli rehinelerden 56’sı halen Gazze'de Hamas ve diğer silahlı gruplar tarafından alıkonuluyor. İsrailli yetkililer en az 20 rehinenin hala hayatta olduğunu düşünüyor.

İstihbarat subaylarının mektubu, son aylarda bazı askeri çevrelerden gelen açık eleştirilere bir yenisini ekledi. Geçtiğimiz nisan ayında, 250 yedek asker ve 8200 biriminden terhis olanlar, hükümeti savaşı sona erdirmeye çağırsalar da genel olarak vicdani ret çağrısında bulunmadılar.

Son zamanlarda askerlik hizmetini reddeden istihbarat subaylarından biri, ordunun Gazze'deki hedefleri bombalarken sivillere zarar vermekten ‘tereddüt etmediği’ bir savaşa artık katılamayacaklarını söyledi.



İran ve İsrail topyekûn savaşın eşiğinde

Dün Tel Aviv'deki bir apartmanda İran'ın balistik füzesinin yol açtığı hasarı inceleyen İsrailliler (EPA)
Dün Tel Aviv'deki bir apartmanda İran'ın balistik füzesinin yol açtığı hasarı inceleyen İsrailliler (EPA)
TT

İran ve İsrail topyekûn savaşın eşiğinde

Dün Tel Aviv'deki bir apartmanda İran'ın balistik füzesinin yol açtığı hasarı inceleyen İsrailliler (EPA)
Dün Tel Aviv'deki bir apartmanda İran'ın balistik füzesinin yol açtığı hasarı inceleyen İsrailliler (EPA)

İran ve İsrail, çatışmanın genişlemesiyle birlikte topyekûn bir savaşın eşiğine geldi. İsrail'in cuma günü ezeli düşmanı İran’a karşı düzenlediği hava saldırılarında üst düzey askeri komutanlar ve bilim adamları öldürüldü, nükleer tesisler bombalandı.

Bu gergin ortamda, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile yaptığı telefon görüşmesinde, İran'ın egemenliğine ve güvenliğine yönelik saldırıları kınadığını ve reddettiğini yineledi.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ise Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ne İran ve halkına yönelik asil duyguları için teşekkür ederken Suudi Arabistan’ın İsrail’in saldırganlığını reddetme ve kınama konusundaki tutumunu takdir etti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile de telefon görüşmeleri gerçekleştirdi. Bu görüşmelerde, gerginliği azaltmak ve tüm anlaşmazlıkları diplomatik yollarla çözmek için her türlü çabanın gösterilmesinin önemi vurgulandı.

Ancak İran ve İsrail, saldırıların devam edeceğini vurguladılar. İran devlet televizyonu, Tahran'ın İsrail'in müttefiklerine, İran füzelerini düşürmeye yardım etmeleri halinde bölgedeki askeri üslerinin de bombalanacağı uyarısında bulunduğunu bildirdi. İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İran'ın nükleer programı konusunda ABD ile olan müzakereleri sürdürmenin ‘haklı bir gerekçesi olmadığını’ söyledi. Daha sonra Umman, bugün yapılması planlanan Tahran ile Washington arasındaki nükleer anlaşamaya ilişkin müzakerelerin yapılmayacağını duyurdu. İran'ın resmi haber ajansı IRNA’ya göre İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) komutanlarından Şura Meclisi Güvenlik Komitesi üyesi İsmail Kevseri, İran'ın stratejik öneme sahip Hürmüz Boğazı'nı kapatmayı ciddi olarak değerlendirdiğini belirtti.

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail'in saldırılarının İran'ın nükleer programını belki de yıllarca geriye götürdüğünü ve daha güçlü saldırılar yapılacağını açıkladı.

Netanyahu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rejimin tüm mevzilerini ve hedeflerini vuracağız. Şimdiye kadar yaşadıkları, önümüzdeki günlerde başlarına geleceklerle kıyaslanamaz bile.”

İsrail ordusunun İran'ın balistik füze üretim kapasitesini yok ettiğini belirten Netanyahu, "Tahran'a giden yolu açtık. Çok yakında İsrail uçaklarını, hava kuvvetlerimizi, pilotlarımızı Tahran semalarında göreceksiniz” ifadelerini kullandı.

Savunma Bakanı Yisrael Katz ise cumartesi sabahı en az 3 kişinin öldüğü ve onlarca kişinin yaralandığı İran saldırılarının ardından yaptığı açıklamada İran'ın İsrail'e füze saldırılarına devam etmesi halinde ‘Tahran'ın yanacağını’ söyledi.

Sahadaki gelişmelere gelince İran'ın Kirmanşah, Tebriz ve Zencan şehirlerinde hava savunma sistemleri devreye sokuldu. Tebriz'den gelen görüntülerde şehirden dumanların yükseldiği görülürken, Şiraz şehrinde patlama sesleri duyuldu. İsrail özellikle askeri hava üsleri, füze üsleri ve radar sistemlerine yönelik saldırılar düzenlerken İran basını Zencan şehrinde 3 DMO subayının öldüğünü aktardı. DMO'ya bağlı Tesnim ve Fars haber ajansları, Tahran'daki hem sivil hem de askeri amaçlarla kullanılan Mehrabad Havaalanı'na iki füzenin düştüğünü bildirdi.

Abadan'daki petrol tesislerinin hedef alındığına dair çelişkili haberler gelirken İran'ın yarı resmi haber ajansı Fars, İsrail'in Güney Pars gaz sahasının 14. bölümünü insansız hava aracıyla hedef aldığını ve saldırının yangına yol açtığını aktardı.

İsrail ordusu dün, Karimabad şehrinde yeraltında bulunan ve karadan karaya füzeler ile seyir füzeleri barındıran bir tesisi bombaladığını açıkladı.