İran'ın yüzlerce füze fırlattığı İsrail'in tamamı "ateş altında"

İran füze saldırıları sonucu "büyük" olaylar yaşandı ve 40 kişi yaralandı

TT

İran'ın yüzlerce füze fırlattığı İsrail'in tamamı "ateş altında"

İran'ın yüzlerce füze fırlattığı İsrail'in tamamı "ateş altında"

İran devlet televizyonu, bugün, Tahran'ın Tel Aviv'in saldırısına yanıt olarak İsrail'e ses üstü füzeler fırlattığını duyurdu. Televizyon, şu ana kadar 3 dalga füze fırlatıldığını ve füzelerin bir İsrail askeri binasını vurduğunu belirtti.

IRNA haber ajansı ise İsrail'e doğru yüzlerce balistik füze fırlatıldığını duyurdu. Üst düzey bir İranlı yetkili Reuters'a yaptığı açıklamada: "İsrail'de güvenli bir yer olmayacak ve intikamımız acı verici olacak" ifadelerini kullandı.

Devrim Muhafızları, İsrail'in İran'a geniş çaplı bir saldırı düzenlemesinin ardından, İsrail'deki onlarca hedefe füze saldırısı düzenlediğini açıkladı. Açıklamada, “Muhafızlar, işgal altındaki topraklarda bulunan Siyonist rejimin onlarca hedefi, askeri merkezi ve hava üssüne karşı kararlı ve hassas bir şekilde misilleme yaptı” denildi.

İsrail Ulusal Acil Servisi, İran'ın füze saldırısında 40 kişinin yaralandığını, bunlardan ikisinin durumunun ağır olduğunu açıkladı. İsrail basını, Tel Aviv, Bat Yam ve Ramat Gan'da füzelerin düştüğünü bildirdi.

Pezeşkiyan    İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan (Arşiv-Reuters)İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan (Arşiv-Reuters)

İsrail ordusu, İran'dan Yahudi devletine füzelerin fırlatıldığını tespit ettiğini açıkladı ve tüm vatandaşlara sığınaklara ve sığınak odalarına gitmelerini emretti.

Ordu, yaptığı açıklamada, “İran'dan İsrail topraklarına füzelerin fırlatıldığını tespit etti ve hava savunma sistemlerinin tehdidi önlemek için harekete geçtiğini” belirterek, halkı sığınaklara gitmeleri ve “bir sonraki duyuruya kadar orada kalmaları” çağrısında bulundu. Ordu, “İran'ın füze saldırısı ile tüm İsrail'in ateş altında olduğunu” belirtti.

İsrail duyurusundan kısa bir süre sonra, AFP muhabirleri Kudüs semalarında sirenler ve patlamalar duydu ve Tel Aviv'in üzerinde duman bulutları yükseldiğini ifade etti.

İsrail Ulusal Acil Servisi, İran'ın saldırısının ardından Tel Aviv'e 5 füze düştüğünü bildirirken, itfaiye ekipleri İran'ın füze saldırısı sonucu meydana gelen “büyük” olaylara müdahale ettiğini ve yüksek bir kulede mahsur kalan kişilerin kurtarılması için çalışmaların sürdüğünü açıkladı.

İsrail ordusu sözcüsü Avichay Adraee, İran'ın bugün İsrail'e 100'den az füze fırlattığını söyledi. Adraee X platformunda yaptığı açıklamada, "İran rejimi İsrail'e iki dalga halinde 100'den az füze fırlattı. Bu füzelerin çoğu önlendi veya hedefine ulaşamadı. Önleme operasyonları sırasında bazı binalar hasar gördü" ifadesini kullandı.

  İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (Arşiv-AP)İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (Arşiv-AP)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, İran'ın sivil bölgeleri hedef alarak “kırmızı çizgiyi aştığını” söyledi. Kats yaptığı açıklamada, “İran, İsrail'in sivil yerleşim bölgelerine füze saldırısı düzenleyerek kırmızı çizgiyi aştı” dedi. Katz, “İsrail vatandaşlarını savunmaya devam edeceğiz ve (Tahran) rejiminin korkunç eylemlerinin bedelini çok ağır bir şekilde ödeyeceğinden emin olacağız” diye ekledi.

Şarku’l Avsat’ın Tesnim haber ajansından aktardığına göre Tahran, iki İsrail savaş uçağını düşürdüğünü ve pilotlardan birinin kadın olduğunu açıkladı. İran televizyonu ise hava savunma sistemlerinin ilk kez iki adet F-35 tipi İsrail savaş uçağını düşürdüğünü duyurdu. İsrail ordu sözcüsü ise bu haberleri yalanladı.

İsrail, bugün İran'ın Natanz ve Tahran'daki nükleer ve askeri tesisleri ile diğer şehirlere yönelik benzeri görülmemiş bir dizi saldırı düzenledi. Saldırıda üst düzey askeri komutanlar öldürüldü. Tahran ise bunu “savaş ilanı” olarak nitelendirerek misilleme yapacağına söz verdi.



İsrail’in önemli isimleri alışılmışın dışına çıkarak İran'a yönelik saldırıların durdurulmasını istedi

Tel Aviv'in güneyindeki Bat Yam'da dün İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazı altında kayıp kişileri arayan İsrail askerleri (AP)
Tel Aviv'in güneyindeki Bat Yam'da dün İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazı altında kayıp kişileri arayan İsrail askerleri (AP)
TT

İsrail’in önemli isimleri alışılmışın dışına çıkarak İran'a yönelik saldırıların durdurulmasını istedi

Tel Aviv'in güneyindeki Bat Yam'da dün İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazı altında kayıp kişileri arayan İsrail askerleri (AP)
Tel Aviv'in güneyindeki Bat Yam'da dün İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazı altında kayıp kişileri arayan İsrail askerleri (AP)

İsrail toplumunda Başbakan Binyamin Netanyahu'nun İran'a karşı başlattığı savaşı destekleyenler arasında neredeyse tam bir fikir birliği olmasına ve muhalefet partilerinin de bu savaşı desteklemesine rağmen, savaşın devam etmemesi konusunda uyarıda bulunan farklı sesler de çıkmaya başladı. Bu sesler, ABD'den savaşa katılmasını talep etmek yerine, savaşı sona erdirmek için bir yol bulmasını istiyor.

Bu seslerin başında gelenlerden biri de eski Başbakan Ehud Barak oldu. İsrail’de savunma bakanlığı, içişleri bakanlığı ve dışişleri bakanlığı gibi birçok önemli görevde bulunan Barak, ordunun genelkurmay başkanlığı görevini de üstlenmişti.

Şarku’l Avsat’ın Haaretz gazetesinden aktardığına göre Barak açıklamasında, “Bu savaş, ABD katılsa bile İran'ın nükleer programını ortadan kaldıramayacak, aksine Tahran'ı bu konuda çabalarını ikiye katlamaya itecek” değerlendirmesinde bulundu.

Sokaklarda, televizyon programlarında ve Netanyahu'nun İran'ın nükleer tehdidini ortadan kaldıracağına dair açıklamasında ‘coşkulu bir hava’ olmasını eleştiren Barak, “Bu kutlama zamansız ve gerçeklerden uzak” dedi.

fgtyuı
Dün Tel Aviv'in merkezinde sirenlerin çalmasının ardından otoyolda beton parçalarının arkasına sığınan İsrailliler (Reuters)

Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in ‘kibirden kaçınılması ve gerçeklerin gerektirdiği alçakgönüllülüğün korunması gerektiği’ şeklindeki sözlerine övgüde bulunan Barak, “Biz gerçekten ağır, uzun ve acı verici bir sınavla karşı karşıyayız ve hepimiz bunu göğüslemeliyiz” ifadelerini kullandı.

Barak, İsrailli liderlerden ‘bu sınavı yönetirken mantıklı davranmalarını ve sorumluluklarını üstlenmelerini’ istedi.

ABD Başkanı Donald Trump, 2018 yılında, İsrail'in etkisiyle önceki nükleer anlaşmadan çekildiğinde, İran’ın nükleer silah geliştirmesine yaklaşık 18 ay kalmıştı.

Barak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İran’ın nükleer tesislerini hedef aldık ve diğer tesisleri ve üsleri de hedef alacağız. Ancak İran'ın nükleer silaha ulaşma kapasitesini birkaç haftadan fazla ertelemedik ve ertelemeyeceğiz. Çünkü ellerinde yaklaşık on bomba yapmak için gerekli ayrışmış madde var ve bunları nasıl kullanacaklarını biliyorlar. Yeni nesil tesisler yerin 800 metre derinliğinde inşa edildi.

‘Yıpratma savaşı’ uyarısı

Haaretz gazetesi, başyazısında savaşın devam etmesi ve bir yıpratma savaşına dönüşmesi, hedeflerinin değiştirilmesi ve rejimin devrilmesi düşüncesinin ortaya çıkması konusunda uyardı.

Söz konusu yazıda şu ifadeler yer aldı:

“İsrail, siyasi kazançlarının ne olduğunu kendisi belirlemeli. Stratejik hedef, Tahran'daki rejimi devirmek değil, İsrail sınırlarını korumaktır. Gazze'de acı verici bir savaşın devam ettiğini, Gazze'deki rehinelerin kaybolduğunu ve insani durumun kötüye gittiğini unutmamalıyız. Savaşlar bir amaç değildir ve daha geniş çaplı bir savaşa ya da uzun süreli bir yıpratma savaşına sürüklenmemeliyiz. İran halen askeri güce sahip ve savaşı bölgesel bir boyuta taşıyabilir.”

o90
Kudüs'te sirenlerin çalmasının ardından dün yer altı otoparkına sığınan İsrailliler (AP)

Öte yandan Hamas tarafından alıkonulan İsrailli rehinelerin aileleri de yakınlarının davasını gölgeleyen İran ile savaşın devam etmemesini istedi.

Cumartesi akşamı yaklaşık bin kişinin katıldığı, internet üzerinden yapılan toplantıda, geçtiğimiz hafta cenazeleri geri getirilen iki rehinenin anısına meşaleler yakıldı.

İç Cephe Komutanlığı'nın güvenlik talimatları nedeniyle haftalık toplantılarını bu kez video konferans şeklinde gerçekleştiren katılımcılar, rehineler arasındaki yakınlarının genel gündemden dışlanmasını reddettiklerini açıkladı.

Rehineler ve Kayıp Aileler Forumu'nun 7 Ekim saldırılarında öldürüldüğünü ve cesedinin Gazze'ye götürüldüğünü duyurduğu Lior Rudaeff’in kızı Noam Katz Rudaeff, “Sadece biz rehine ve kayıp aileleri değil, tüm ülke 617 gündür bilinmezlik karşısında korku içindeyiz” dedi.

Noam Katz Rudaeff, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rehineleri kamuoyunun gündeminde tutmak şimdi her zamankinden daha zor. Ekranlar manşetlerle dolu, ancak onların yüzleri neredeyse hiç görünmüyor.”

Rehinelerden biri olan Omri Miran'ın eşi Lishay Miran, ‘en cesur kararı alarak tüm rehineleri geri getirecek bir anlaşma imzalama’ çağrısında bulundu. Lishay Miran, “Başka cepheler olsa bile, dramatik ve belki de tarihi savaşlar olsa bile, kalplerimiz (sevdiklerimiz için) endişelenmekten vazgeçmiyor” ifadelerini kullandı.