Arakçi tarafından taşınan mesaj… Hamaney, Putin'den destek istiyor

Rusya Devlet Başkanı, İran'a yönelik saldırganlığın ‘haksız’ olduğunu belirtti

TT

Arakçi tarafından taşınan mesaj… Hamaney, Putin'den destek istiyor

İran Dini Lideri Ali Hamaney, 2023 yılında Tahran'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i kabul ederken (İran Dini Lideri’nin internet sitesi)
İran Dini Lideri Ali Hamaney, 2023 yılında Tahran'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i kabul ederken (İran Dini Lideri’nin internet sitesi)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bugün Moskova'da İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile yaptığı görüşmede, İran'a yönelik saldırının haksız olduğunu belirtti.

“Görüşme bize mevcut durumdan çıkış yolları bulma fırsatı verecek” diyen Putin, ayrıntı vermeden Rusya'nın ‘İran halkına yardım sağlamak için çalıştığını’ kaydetti. Putin, Arakçi ile görüşmesini, “Lütfen İran Cumhurbaşkanı ve Dini Lideri’ne en iyi dileklerimi iletin” diyerek bitirdi.

p0
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bugün Moskova'da İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile bir araya geldi. (Reuters)

Putin'e Rusya'nın Tahran için bir ‘ortak ve yoldaş’ olduğunu söyleyen Arakçi, Tahran ile Moskova arasındaki ilişkileri ‘çok yakın ve uzun soluklu’ olarak nitelendirdi. Arakçi, “İran söz konusu saldırılara karşı meşru müdafaa hakkını kullanmaktadır” dedi.

Reuters'a konuşan üst düzey bir kaynak Arakçi'nin Hamaney'den Putin'e destek talebinde bulunan bir mesaj ilettiğini söyledi. Reuters'a konuşan İranlı kaynaklar Tahran'ın şu anda Rusya'nın desteğinden memnun olmadığını ve Putin'den İsrail ve ABD'ye karşı daha fazla destek istediğini ifade etti. Kaynaklar Tahran'ın ne tür bir yardım istediğini ise belirtmedi.

Bugün erken saatlerde Kremlin, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarından dolayı Rusya'nın derin üzüntü duyduğunu ve bu saldırıları kınadığını ifade etti.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD'nin eylemlerinin çatışmaya dahil olan tarafların sayısını arttırdığını ve yeni bir gerilim sarmalına yol açtığını söyledi.

Peskov, “ABD'nin İran'a yönelik saldırılarından önce Amerika tarafından ayrıntılı olarak bilgilendirilmedik” ifadesini kullandı.

Rusya'nın ne tür bir destek sağlayabileceği sorusuna Peskov şu yanıtı verdi: “Her şey İran'ın neye ihtiyacı olduğuna bağlı. Biz arabuluculuk hizmeti teklif ettik.” Peskov, ABD'nin İran'a yönelik saldırılarının Moskova ile Washington arasındaki ilişkileri etkilemeyeceğini belirtti. Putin geçen hafta İran'ın herhangi bir destek talebinde bulunmadığını söylemişti.

İsrail'in 13 Haziran'da İran'ı vurmaya başlamasından bu yana Rusya Tahran'a açıktan askeri yardım teklifinde bulunmadı. Putin ve diğer yetkililer de Moskova'nın aylar önce Tahran ile imzaladığı Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması kapsamındaki taahhütlerini küçümseyerek bunun bir karşılıklı savunma anlaşması olmadığını vurguladılar.

İran Dışişleri Bakanı'nın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le istişarelerde bulunmak üzere Moskova'ya yaptığı ziyaret sırasında İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, İran'ın Rusya'dan Tahran ile Washington arasındaki anlaşmazlıkta aktif bir rol oynamasını beklediğini söyledi. Bekayi, “İran'ın Rusya ile kapsamlı stratejik ortaklık çerçevesinde hem çok taraflı düzeyde hem de bölgesel düzeyde belirli beklentileri var. Arakçi'nin ziyareti ve Rus yetkililerle temasları çok önemli” şeklinde konuştu.

Uzmanlara göre Vladimir Putin, İsrail ile İran arasında devam eden askeri çatışmada arabuluculuk yapmayı teklif ederek Moskova'yı yeniden uluslararası sahnenin ön saflarına çekmeye ve yakın ilişkileri emellerine engel olsa da Ortadoğu'daki başlıca müttefiki Tahran'ı korumaya çalıştı.

Putin haziran ayı başında ABD'li mevkidaşına İran'ın nükleer meselesi konusunda Washington ile Tahran arasındaki anlaşmazlıkların ‘çözümüne katkıda bulunmak’ istediğini söyledi.

Bu konu, İran'ın defalarca inkâr etmesine rağmen Tahran'ın atom bombasına sahip olmasını engellemeyi hedeflediğini söyleyen ABD'nin müttefiki İsrail ile askeri çatışmanın merkezinde yer alıyor.



İran'ın kötü şöhretli Evin Cezaevi’nde yıkım ve can kayıpları

Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısının ardından Tahran'ın üzerinde yükselen duman görülüyor. (AFP)
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısının ardından Tahran'ın üzerinde yükselen duman görülüyor. (AFP)
TT

İran'ın kötü şöhretli Evin Cezaevi’nde yıkım ve can kayıpları

Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısının ardından Tahran'ın üzerinde yükselen duman görülüyor. (AFP)
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısının ardından Tahran'ın üzerinde yükselen duman görülüyor. (AFP)

İranlı yetkililer bugün, Birleşmiş Milletler'in (BM) uluslararası insancıl hukukun ağır bir ihlali olduğunu söylediği, mahkûmların ölümüne ve yaralanmasına neden olan dünkü İsrail saldırısında kötü şöhretli Evin Cezaevi'nin ‘idari binasının bir kısmının’ yıkıldığını doğruladı. İran Yargı Erki Sözcüsü Asgar Cihangir, Evin Cezaevi'ndeki ‘idari binanın bir kısmının’ yıkıldığını, idari ve adli personelin yanı sıra bazı ziyaretçilerin de yaralandığını duyurdu. Cihangir ayrıca, şehitlerin de olduğunu bildirdi. Cihangir, ölü ve yaralı sayısına ilişkin kesin rakam vermedi ve konunun halen soruşturma aşamasında olduğunu vurguladı. Evin Cezaevi, İsrail'in Tahran'da ‘baskı organı’ olarak nitelendirdiği çeşitli merkezlere düzenlediği saldırılardaki hedeflerden biriydi.

xvfdghy
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısının ardından Tahran'ın üzerinde yükselen duman görülüyor. (AFP)

İranlı yetkililer bugün, İsrail saldırısı sırasında Evin Cezaevi yakınlarına düşen iki füzeyi etkisiz hale getirdi. Tasnim haber ajansı bir polis sözcüsünün şu açıklamasını aktardı: “Dün ateşlenen ve Evin Cezaevi yakınlarına düşen patlamamış iki füze etkisiz hale getirildi ve güvenli bir yere taşındı.” İran yargısı da Evin'deki tutukluları Tahran eyaletindeki diğer cezaevlerine ‘naklettiğini’ duyurdu. Yargı kaç tutuklunun nakledildiğini belirtmedi. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, İran'da üç yıldır tutuklu bulunan Fransız vatandaşları Jacques Paris ve Cecile Koehler'in ‘zarar görmediğini’ doğruladı ve İsrail saldırısını ‘kabul edilemez’ olarak nitelendirdi. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, siyasi tutukluların bulunduğu cezaevine düzenlenen hava saldırısının uluslararası insancıl hukukun ciddi bir ihlali olduğunu söyledi.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Semin el-Haytan Cenevre'de gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail'in adını anmadan, “Evin Cezaevi askeri bir hedef değildir ve hedef alınması uluslararası insancıl hukukun ciddi bir ihlalini teşkil etmektedir” dedi. Sözcü ayrıca, İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin cezaevinde yangın çıktığına ve belirsiz sayıda yaralı olduğuna dair raporlar aldığını belirtti.

sadfrgt
İsrail saldırıları sonucu yanan bir ambulans Tahran'da bir caddede duruyor. (Reuters)

Tahran'daki Evin Cezaevi'ne düzenlenen saldırı, İsrail'in hedeflerini askeri ve nükleer tesislerin ötesine taşıyarak, İran rejiminin temel direklerini doğrudan hedef almaya başladığının açık bir işaretiydi.

İsrail güçleri ayın 23'ünde İran'ın başkenti Tahran'daki Evin Cezaevi'nin kapısını, idari bölümleri ve yardımcı tesisleri hedef alan hassas bir hava saldırısı gerçekleştirdi. İsrail'in ‘nitelikli’ olarak nitelendirdiği saldırı, İran'ın kalbindeki hassas güvenlik ve istihbarat bölgelerine yönelik bir dizi saldırının parçasıydı.

Verilere göre bombalama sonucunda hapishanenin ana kapısında ciddi hasar meydana geldi. Söz konusu saldırıda revir ve kütüphane gibi bölümler de hasar görürken, binlerce tutuklunun kaldığı koğuşlar da kısmen zarar gördü.

sdfgthy
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısının ardından Tahran'ın üzerinde yükselen duman görülüyor. (AFP)

Her ne kadar toplu bir firar olayı teyit edilmemiş olsa da, özellikle İranlı yetkililerin tam sayıyı ya da kurbanların kimliğini açıklamadan mahkumlar arasında ölüm ve yaralanmalar olduğunu duyurmasının ardından, cezaevindeki kaos ve panik sahneleri parmaklıklar ardındaki kişilerin trajedisini ön plana çıkardı.

Cezaevi hakkında

Tahran'ın kuzeybatısında yer alan Evin Cezaevi, 1972 yılında Şah döneminde kurulan, ancak en karanlık ününü 1979 İslam Devrimi'nden sonra kazanan devasa, ağır tahkimatlı bir komplekstir. Bugün siyasi baskının sembolü olarak bilinen hapishanede çoğu siyasi muhalifler, gazeteciler, akademisyenler ve insan hakları aktivistleri olmak üzere 15 binden fazla mahkûmun yanı sıra diplomatik çatışmalarda pazarlık kozu olarak kullanılan çifte uyruklular da tutulmaktadır.

Uluslararası insan hakları örgütleri düzenli olarak cezaevindeki insan hakları ihlallerini belgeleyen raporlar yayınlıyor.