Sanatçılar tepkili: Sırbistan Ulusal Tiyatrosu’nun başına eski komutan atandı

Radikal sağcı Dragoslav Bokan, Yugoslav savaşlarında faaliyet gösteren paramiliter bir örgütü kurmuştu

Sırbistan'daki protestolara öğrenciler liderlik etmişti (AP)
Sırbistan'daki protestolara öğrenciler liderlik etmişti (AP)
TT

Sanatçılar tepkili: Sırbistan Ulusal Tiyatrosu’nun başına eski komutan atandı

Sırbistan'daki protestolara öğrenciler liderlik etmişti (AP)
Sırbistan'daki protestolara öğrenciler liderlik etmişti (AP)

Sırbistan'da sanatçılar, radikal sağcı eski komutanın Ulusal Tiyatro’nun yönetim kurulu başkanı olarak atanmasına tepki gösterdi.

Guardian’ın haberinde, 1990’lardaki Yugoslav savaşlarında korku salan paramiliter örgüt Beyaz Kartallar’ın kurucu komutanlarından Dragoslav Bokan’la ilgili atamanın büyük eleştiri aldığı yazılıyor.

Ulusal Tiyatro’nun oyuncuları, Novi Sad tren garının çatısının kasımda çökmesi sonucu 16 kişinin ölmesiyle sonuçlanan olayın ardından çıkan hükümet karşıtı protestolara destek vermişti.

Oyuncular, perde kapanışlarında “Öğrencilerin talepleri bizim taleplerimizdir” yazılı pankartlar açmış ve protestoların simgesi haline gelen kırmızı el sembolüne gönderme olarak kırmızı eldivenler takmıştı.

Sanatçılar, Bokan’ın atanmasını Belgrad yönetiminin kültür sektörüne yönelik siyasi baskı kampanyasının bir parçası olarak görüyor.

Belgrad Belediyesi’nin nisanda verdiği kararla kültürel projelere fon yarışmaları yıl sonuna kadar iptal edilmişti. Belgrad Uluslararası Tiyatro Festivali de hükümetin ayırdığı bütçeyi yüzde 50 azalttığını bildirmişti. Bunlara ek olarak ülkedeki bazı festivallere verilen devlet desteği de sonlandırılmıştı.

Eski Ulusal Tiyatro üyesi olan oyuncu Dragana Varagic, şunları söylüyor:

Dragoslav Bokan’ın atanması, kültür sektörüne verilen bir cezadır. Onun paramiliter geçmişi ve nefret söylemlerinin, Ulusal Tiyatro’nun değerleriyle uzaktan yakından ilgisi yok.

Sırbistan’daki sanatçı sendikaları da “Ulusal tiyatronun sanatçıları, Avrupa değerlerini savunmaktan asla vazgeçmeyecek” dedi.

Görsel kaldırıldı.
Bokan'ın kurucuları arasında yer aldığı Beyaz Kartallar, 1990'lardaki Foča ve Višegrad katliamlarından sorumlu tutuluyor (YouTube)

Sendikalar, Bokan’ın yönetimi altında “oyun repertuarının ideolojik yönelimlerle belirleneceğini, sanat programlarının sansürlenebileceğini” ifade ediyor.

1980’lerde yönetmen ve senarist olarak çalışan Bokan ise paramiliter örgütte sekreterlik görevlerini üstlendiğini ve hiçbir harekatı komuta etmediğini öne sürüyor.

Novi Sad garındaki çökmenin ardından patlak veren protestolarda, 15 Mart’ta düzenlenen gösterilere ülke genelinde yaklaşık 325 bin kişi katılmıştı. Bu, bağımsız gözlemcilere göre Sırbistan tarihinin en büyük mitingiydi.

Haberde, Sırpların 28 Haziran'da kutlanacak milli bayramı Vidovdan’ın birçok gösteriye sahne olmasının beklendiği belirtiliyor. Başkent Belgrad’da hem hükümet yanlılarının hem de muhalif grupların eylemler düzenlemeyi planladığı aktarılıyor.

Independent Türkçe, Guardian, Balkan Insight



İsrail Dışişleri Bakanı: İran'ın nükleer bomba elde etmesini önlemek tüm dünyanın ‘görevi’

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)
TT

İsrail Dışişleri Bakanı: İran'ın nükleer bomba elde etmesini önlemek tüm dünyanın ‘görevi’

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Tahran'a karşı ‘tarihi bir zafer’ ilan ettiği 12 günlük savaşın ardından dün yaptığı açıklamada, İran'ın nükleer bomba elde etmesini engellemenin tüm dünyanın ‘görevi’ olduğunu söyledi.

Saar X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “İsrail kendisine, bölgeye ve uluslararası topluma yönelik yakın bir tehdit karşısında son dakikada harekete geçti” dedi.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Saar sözlerini şöyle sürdürdü: “İran İsrail'in ortadan kaldırılması çağrısında bulunmaya ve bunu başarmak için harekete geçmeye devam ediyor. Dünyanın en aşırılık yanlısı rejiminin en tehlikeli silahı edinmesini tüm uygun araçlarla engellemek uluslararası toplumun görevidir.”

Saar'ın paylaşımı, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin, İsrail ile İran arasındaki savaş sırasında 22 Haziran'da ABD tarafından bombalanan İran nükleer tesislerini ziyaret etmekte ısrar eden Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi'nin ‘kötü niyetini’ kınayan açıklamalarına yanıt niteliğindeydi.

İsrail ve ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini vurmasının ardından İran Meclisi, Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı UAEA ile iş birliğini askıya alan bir yasa tasarısını kabul etti.

Ülkesi, yıllardır UAEA'nın İran'ın nükleer programını denetlemesini etkisiz olmakla eleştiren Saar, “İran rejimi aynı kalmaya devam ediyor. Uluslararası toplumu kandırmayı sürdürüyor ve nükleer programının etkin bir şekilde denetlenmesini engellemek için aktif bir şekilde çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Uzmanlara göre Ortadoğu'daki tek nükleer güç olan İsrail, yıllardır İran'ı atom bombası peşinde koşmakla suçluyor, Tahran ise bunu sürekli olarak reddediyor.

Güvenliğine yönelik ‘yakın’ bir tehdit olduğunu ileri süren İsrail, nükleer ve balistik füze programlarını imha etmek amacıyla 12 Haziran'da İran'a saldırdı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Washington'un İran'a dayattığı ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından salı akşamı televizyonda yaptığı konuşmada, “Tarihi bir zafer elde ettik” dedi.

Netanyahu, “İran asla nükleer silaha sahip olamayacak… İran'ın nükleer programını engelledik. Eğer İran'da herhangi biri bunu yeniden inşa etmeye çalışırsa, her türlü girişimi engellemek için aynı kararlılıkla, aynı yoğunlukla hareket edeceğiz” şeklinde konuştu.