İsrail Şam'dan Beyrut banliyölerine kadar Hizbullah fonlarının peşinde

Kurumlarını hedef alan izleme yöntemleri

Lübnan, Filistin ve Hizbullah bayrakları, son İsrail savaşında ağır hasar gören Nebatiye pazarında, eyaletteki belediye seçimlerinin arifesinde göndere çekildi (Reuters)
Lübnan, Filistin ve Hizbullah bayrakları, son İsrail savaşında ağır hasar gören Nebatiye pazarında, eyaletteki belediye seçimlerinin arifesinde göndere çekildi (Reuters)
TT

İsrail Şam'dan Beyrut banliyölerine kadar Hizbullah fonlarının peşinde

Lübnan, Filistin ve Hizbullah bayrakları, son İsrail savaşında ağır hasar gören Nebatiye pazarında, eyaletteki belediye seçimlerinin arifesinde göndere çekildi (Reuters)
Lübnan, Filistin ve Hizbullah bayrakları, son İsrail savaşında ağır hasar gören Nebatiye pazarında, eyaletteki belediye seçimlerinin arifesinde göndere çekildi (Reuters)

İsrail, Hizbullah'ın finansörlerinin hedef alınacağını duyurarak Hizbullah'a yönelik takibinde yeni bir aşamaya geçti. İsrail, 2020'de Suriye toprakları üzerinden Hizbullah'a aktarılan fonları hedef alarak bu yolu izlemişti, ancak şimdi fonların hareketine getirilen kısıtlamalar ve Suriye sınırının kapatılmasının ardından Beyrut havaalanında alınan önlemler yoluyla fon kaynaklarını kurutmak için uluslararası baskıya dayalı başka bir yola girdi.

Şarku’l Avsat Şam'dan Beyrut'un güney banliyösüne uzanan bu takibi ve Hizbullah kurumları ile döviz bürolarını hedef almak için kullanılan yöntemleri izliyor.

Banliyö sakinleri, İsrail ordusunun açıklamalarına göre Karz-el Hasen karargahının bombalanması ve para naklinden sorumlu kişilerin öldürülmesinin yanı sıra, uzun süren savaş sırasında İsrail tarafından bombalanan binaların enkazı altında bulunan yanmış banknotlardan bahsediyor. Hedefin, 2020'den bu yana Esed rejimi altında Şam'dan Beyrut'a para taşıyan araçlar olduğu ortaya çıktı.



İsrail Dışişleri Bakanı: İran'ın nükleer bomba elde etmesini önlemek tüm dünyanın ‘görevi’

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)
TT

İsrail Dışişleri Bakanı: İran'ın nükleer bomba elde etmesini önlemek tüm dünyanın ‘görevi’

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hayfa'da İran'ın füze saldırısının gerçekleştiği yeri inceledikten sonra gazetecilere konuştu. (Reuters)

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Tahran'a karşı ‘tarihi bir zafer’ ilan ettiği 12 günlük savaşın ardından dün yaptığı açıklamada, İran'ın nükleer bomba elde etmesini engellemenin tüm dünyanın ‘görevi’ olduğunu söyledi.

Saar X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “İsrail kendisine, bölgeye ve uluslararası topluma yönelik yakın bir tehdit karşısında son dakikada harekete geçti” dedi.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Saar sözlerini şöyle sürdürdü: “İran İsrail'in ortadan kaldırılması çağrısında bulunmaya ve bunu başarmak için harekete geçmeye devam ediyor. Dünyanın en aşırılık yanlısı rejiminin en tehlikeli silahı edinmesini tüm uygun araçlarla engellemek uluslararası toplumun görevidir.”

Saar'ın paylaşımı, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin, İsrail ile İran arasındaki savaş sırasında 22 Haziran'da ABD tarafından bombalanan İran nükleer tesislerini ziyaret etmekte ısrar eden Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi'nin ‘kötü niyetini’ kınayan açıklamalarına yanıt niteliğindeydi.

İsrail ve ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini vurmasının ardından İran Meclisi, Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı UAEA ile iş birliğini askıya alan bir yasa tasarısını kabul etti.

Ülkesi, yıllardır UAEA'nın İran'ın nükleer programını denetlemesini etkisiz olmakla eleştiren Saar, “İran rejimi aynı kalmaya devam ediyor. Uluslararası toplumu kandırmayı sürdürüyor ve nükleer programının etkin bir şekilde denetlenmesini engellemek için aktif bir şekilde çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Uzmanlara göre Ortadoğu'daki tek nükleer güç olan İsrail, yıllardır İran'ı atom bombası peşinde koşmakla suçluyor, Tahran ise bunu sürekli olarak reddediyor.

Güvenliğine yönelik ‘yakın’ bir tehdit olduğunu ileri süren İsrail, nükleer ve balistik füze programlarını imha etmek amacıyla 12 Haziran'da İran'a saldırdı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Washington'un İran'a dayattığı ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından salı akşamı televizyonda yaptığı konuşmada, “Tarihi bir zafer elde ettik” dedi.

Netanyahu, “İran asla nükleer silaha sahip olamayacak… İran'ın nükleer programını engelledik. Eğer İran'da herhangi biri bunu yeniden inşa etmeye çalışırsa, her türlü girişimi engellemek için aynı kararlılıkla, aynı yoğunlukla hareket edeceğiz” şeklinde konuştu.