Musk-Trump kavgası büyürken Tesla hisseleri düşüyor

Elon Musk, arka planda bir Tesla arabasıyla ABD Başkanı Donald Trump'ın yanında. Musk, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'ndaki çalışmaları boyunca Trump'la yakın bir ilişki sürdürdüğü için bir zamanlar "İlk Dost" diye görülüyordu (Reuters)
Elon Musk, arka planda bir Tesla arabasıyla ABD Başkanı Donald Trump'ın yanında. Musk, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'ndaki çalışmaları boyunca Trump'la yakın bir ilişki sürdürdüğü için bir zamanlar "İlk Dost" diye görülüyordu (Reuters)
TT

Musk-Trump kavgası büyürken Tesla hisseleri düşüyor

Elon Musk, arka planda bir Tesla arabasıyla ABD Başkanı Donald Trump'ın yanında. Musk, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'ndaki çalışmaları boyunca Trump'la yakın bir ilişki sürdürdüğü için bir zamanlar "İlk Dost" diye görülüyordu (Reuters)
Elon Musk, arka planda bir Tesla arabasıyla ABD Başkanı Donald Trump'ın yanında. Musk, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'ndaki çalışmaları boyunca Trump'la yakın bir ilişki sürdürdüğü için bir zamanlar "İlk Dost" diye görülüyordu (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Elon Musk'ın Tesla gibi şirketlerine yönelik devlet sübvansiyonlarının Musk'ın eskiden başında bulunduğu Hükümet Verimliliği Bakanlığı (DOGE) tarafından incelenmesi önerisinin ardından, Tesla'nın hisse senedi fiyatı salı günü erken saatlerde piyasa öncesi işlemlerde yüzde 5'ten fazla düştü.

Düşüş, Musk'ın Trump'ın kongre harcama paketine saldırması ve yeni bir siyasi parti kurma tehdidinde bulunmasının ardından, başkanla dünyanın en zengin adamı arasındaki kavga yeniden alevlenirken geldi.

Trump'ın Musk'ın şirketlerinin "tarihteki herhangi bir insandan" daha fazla sübvansiyon aldığını söylemesinin ardından Tesla'nin hisse fiyatı kısa süreliğine 300 doların altına indi.

Hisse senedi salı günü erken saatlerde yüzde 5,2'lik düşüşle yaklaşık 301,10 dolara yerleşti. Tesla'nın hisseleri, kamuoyu önündeki kavganın geçen ay başlamasından bu yana yüzde 9,2'den fazla düştü.

Musk ve Trump'ın birbirlerine karşı kamuoyu önünde saldırılara başladığı geçen ay Tesla'nın hisseleri 285 doların altına düşmüştü. Ancak ayın ilerleyen günlerinde Musk ve başkan arasındaki ilişkilerin iyileştiğine dair işaretlerin ortaya çıkmasıyla fiyat toparlanmıştı.

Musk'ın net değeri 406,5 milyar dolar ve bu onu açık ara farkla dünyanın en zengin insanı yapıyor.

Ancak salı günü piyasalar açıldığında net değerinin düşmesi bekleniyor.

Trump'ın yasama gündeminin merkezine defalarca saldıran Musk, tasarıya destek oyu veren Cumhuriyetçilere ön seçimlerde rakiplerini finanse etme tehdidi savurdu.

Sahibi olduğu sosyal medya platformu X'te, "Eğer bu çılgın harcama tasarısı geçerse, ertesi gün Amerika Partisi kurulacak" diye yazdı.

Trump kendi sosyal medya platformu Truth Social'da da Musk'ın SpaceX ve Tesla gibi şirketlerinin federal hükümetten sübvansiyon almadan "dükkanı kapatmak" ve Musk'ın muhtemelen "Güney Afrika'daki evine geri dönmek" zorunda kalacağını öne sürdü.

Başkan, DOGE'nin sübvansiyonların maliyetlerini gözden geçirmesi gerektiğini de sözlerine ekledi ve bunların kaldırılmasıyla "TASARRUF EDİLECEK BÜYÜK PARA" geleceğini iddia etti.

Musk, "Sadece HEPSİNİ KESİN diyorum. Hemen" diye yanıt verdi.

Trump, "Elon Musk, beni başkanlık için bu kadar güçlü bir şekilde desteklemeden çok önce, Elektrikli Araç Zorunluluğu'na şiddetle karşı olduğumu biliyordu" dedi.

Çok saçma, bu her zaman kampanyamın önemli bir parçasıydı. Elektrikli arabalar iyi ama herkes elektrikli araba sahibi olmaya zorlanmamalı.

Salı günü kendisine Güney Afrikalı milyarderi sınırdışı etmeyi düşünüp düşünmediği sorulan Trump, bu fikre kapıyı açık bırakmış gibi göründü.

Beyaz Saray'ın önünde, "Bilmiyorum. Bir bakmamız gerekecek" dedi.

DOGE'yi Elon'un üzerine salmak zorunda kalabiliriz. DOGE'nin ne olduğunu biliyor musunuz? DOGE, dönüp Elon'u yemek zorunda kalabilecek bir canavar.

Independent Türkçe



İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
TT

İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)

İranlı aktivist Nergis Muhammedi, İsrail’le İran arasında 12 gün süren çatışmalar hakkında "Savaş demokrasi mücadelesine büyük darbe vurdu" dedi.

Çatışmalar sırasında Tahran’a yapılan bombardımandan saklanmak için başkente bağlı bir köye sığındığını söyleyen Muhammedi, Wall Street Jorurnal’a (WSJ) konuştu.

2023’te Nobel Barış Ödülü’nü alan aktivist, Tahran’ın muhaliflere baskıyı artıracağını savunarak şunları söyledi:

Sivil toplum aktivistleri, siyasi aktivistler ve özellikle de sosyal faaliyetlere katılan gençlerin durumundan derin endişe duyuyorum. Maalesef önümüzdeki günlerde baskının daha da yoğunlaşacağını düşünüyorum.

"İran halkı için durum şu anda savaş öncesinden daha tehlikeli” diyen Muhammedi, İsrail’in saldırılarının ülkedeki demokrasi mücadelesini gerilettiğini belirtti.

Tahran rejimine karşı yıllardır mücadele vermesine rağmen İran’daki yönetimin yabancı ülkelerin müdahalesiyle belirlenemeyeceğini vurgulayan aktivist, bu konuda söz hakkının sadece halka ait olduğunu söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çatışmalar sırasında İran halkına rejime karşı ayaklanma çağrısı yapmıştı. 53 yaşındaki muhalif, hem Netanyahu hem de Hamaney rejimine direnilmesi gerektiğini ifade etti:

İran'da cennet vaat ederken bizi cehenneme götüren Ali Hamaney liderliğindeki kadın düşmanı ve dinci bir hükümet var. Netanyahu da özgürlük ve demokrasi vaat ederken bizi cehenneme götürüyor.

Aktivist, İsrail’in başlattığı çatışmaların kendisine 1980-1988’deki İran-Irak savaşında geçen çocukluğunu hatırlattığını da sözlerine ekledi. Savaşın istenen dönüşümü kazanmak için bir yol olmadığının altını çizdi:

İran halkının aradığı köklü dönüşüm savaşla elde edilemez.

Guardian’ın 1 Temmuz’daki haberinde, İsrail’in saldırılarının İran’da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği yazılmıştı. İsrail ordusunun 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 mahkum öldürülmüştü. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği belirtilmişti.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edilmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian