Trump'a yönelik suikast girişiminin ardından ABD Gizli Servisi altı üyesini görevden uzaklaştırdı

ABD Başkanı Donald Trump, Pensilvanya'daki suikast girişiminin ardından alandan ayrılırken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Pensilvanya'daki suikast girişiminin ardından alandan ayrılırken (Reuters)
TT

Trump'a yönelik suikast girişiminin ardından ABD Gizli Servisi altı üyesini görevden uzaklaştırdı

ABD Başkanı Donald Trump, Pensilvanya'daki suikast girişiminin ardından alandan ayrılırken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Pensilvanya'daki suikast girişiminin ardından alandan ayrılırken (Reuters)

New York Post'un haberine göre ABD Gizli Servisi, ABD Başkanı Donald Trump'a geçen yıl Butler, Pensilvanya'daki bir miting sırasında düzenlenen suikast girişimiyle ilgili başarısızlıkları nedeniyle altı üyesini açığa aldı.

Gizli Servis Yardımcı Direktörü Matthew Quinn dün CBS News'e yaptığı açıklamada, altı ajanın 10 ila 42 gün arasında değişen sürelerle açığa alındığını ve bu süre zarfında kendilerine ödeme yapılmayacağını ifade etti.

Ajanlar kovulmayacak, ancak işe döndüklerinde daha az operasyonel sorumlulukları olan pozisyonlara atanacaklar.

Quinn, “Bu sorunu çözmek için işten çıkarmalara başvurmayacağız. Temel nedene odaklanacağız ve bizi bu duruma getiren eksiklikleri ele alacağız” ifadelerini kullandı.

Trump, 13 Temmuz 2024'te Butler'daki bir seçim mitingi sırasında suikastçı Thomas Matthew Crooks tarafından kulağından vurularak yaralanmıştı.

Olayda, eski itfaiyeci Corey Comperatore, ailesini Crooks'un kurşunlarından korurken öldürüldü. Gizli Servis'ten bir keskin nişancının Trump'ın açıkça görebileceği bir çatıda bulunan 20 yaşındaki genci vurarak öldürmesinden önce iki kişi daha ağır yaralandı.

Suikast girişimiyle ilgili olarak eylül ayında yayınlanan sert bir Senato raporu, Crooks'un ölümcül saldırıyı gerçekleştirebilmesinde ‘Gizli Servis'in öngörülebilir ve önlenebilir birçok planlama ve operasyonel hatasının katkıda bulunduğu’ sonucuna vardı.

Raporda, “Bu nedenler arasında rol ve sorumlulukların net olmaması, eyalet düzeyindeki kolluk kuvvetleriyle yetersiz koordinasyon, etkili iletişim eksikliği ve daha birçok neden yer alıyor” denildi.

Trump'a yönelik ikinci bir suikast girişimi iki ay sonra Florida Palm Beach'teki golf sahasında gerçekleşti.

Quinn, “Butler olayı operasyonel bir hataydı ve şimdi bunun bir daha yaşanmamasını sağlamaya odaklanmış durumdayız” dedi.

Quinn, teşkilatın artık yeni bir insansız hava aracı (İHA) filosuna ve ajanların doğrudan yerel kolluk kuvvetleriyle telsiz bağlantısı kurmasına olanak tanıyan mobil komuta merkezlerine sahip olduğunu kaydetti.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.