Japonya'da tarikat alarmı

Bu arşiv fotoğrafında, Aum Shinrikyo tarikatının lideri Shoko Asahara (solda) Tokyo'da o dönemki yardımcısı Yoshihiro Inoue'yle birlikte (AP)
Bu arşiv fotoğrafında, Aum Shinrikyo tarikatının lideri Shoko Asahara (solda) Tokyo'da o dönemki yardımcısı Yoshihiro Inoue'yle birlikte (AP)
TT

Japonya'da tarikat alarmı

Bu arşiv fotoğrafında, Aum Shinrikyo tarikatının lideri Shoko Asahara (solda) Tokyo'da o dönemki yardımcısı Yoshihiro Inoue'yle birlikte (AP)
Bu arşiv fotoğrafında, Aum Shinrikyo tarikatının lideri Shoko Asahara (solda) Tokyo'da o dönemki yardımcısı Yoshihiro Inoue'yle birlikte (AP)

Japon yetkililer, 1995'te Tokyo metrosunda ölümcül bir sarin sinir gazı saldırısı düzenleyen tarikat liderinin oğlunun, bu tarikatın halefi bir gruba liderlik yaptığı uyarısında bulundu.

Tarikat üyeleri başkentin metro trenlerinde sarin sinir gazı saldıktan sonra en az 14 kişi hayatını kaybetmiş ve 5 binden fazla kişi hastalanmıştı.

Yüce Gerçek anlamına gelen Aum Shinrikyo adlı tarikat dağıtılmış ve kurucusu Shoko Asahara diye bilinen Chizuo Matsumoto'yla 12 müridi, saldırıyı gerçekleştirdikleri için 2018'de idam edilmişti.

Ancak diğer gruplar, Shoko Asahara'nın kıyamet mesajlarını yaymaya devam ediyor. En öne çıkanlardan biri, varlıklarını beyan etmediği için hükümetin tekrar tekrar kısıtlamalarına maruz kalmasına rağmen mürit çekmeye devam eden Aleph diye bilinen grup.

Japonya Kamu Güvenliği İstihbarat Ajansı (PSIA) salı günü, gerçek kimliği bilinmeyen, gizemli figür Shoko Asahara'nın 31 yaşındaki ikinci oğlunun "örgütün karar alma süreçlerine dahil olduğunu ve Aleph'in faaliyetlerini yönettiğini" açıkladı.

Salı günü PSIA, bu kişinin Asahara'nın 66 yaşındaki dul eşi Tomoko Matsumoto'nun yardımıyla yaklaşık 10 yıldır Aleph'in faaliyetlerini yönettiğini belirtti.

The Japan Times'ın haberine göre, 2017'ye gelindiğinde oğul, kendisini "ikinci nesil guru" diye adlandırmaya başlamıştı.

Ajans, Aleph'in durumu ve faaliyetlerine ilişkin son raporunu yayımlarken, grubun Japonya'da 20 tesisi ve 1190 takipçisi olduğunu da doğruladı.

Japonya'daki yetkililer, grubun ülke genelindeki 16 tesisinin kullanımını yasakladı ve Asahara'nın oğlu ve dul eşinin Saitama eyaletinin Koshigaya şehrinde kullandığı konutu yeni Aleph merkezi olarak belirledi. Raporda, bu tesisin "Shin-Koshigaya tesisi" diye de bilindiği belirtildi.

PSIA oğul-anne ikilisini mülkün amacını ve orada gerçekleştirilen faaliyetleri açıklamaya zorlamaya çalışıyor.

Yaklaşık 1600 eski üye, isimleri değiştirilmiş gruplar altında faaliyetlerini sürdürüyor ve hayatta kalanlara ve yaslı ailelere tazminat ödeme emrini görmezden geliyor.

1995'te sabah saat 8'de gerçekleştirilen saldırıda 5 tarikat üyesi, Japonya'nın hükümet merkezi Kasumigaseki'de birleşen üç metro hattındaki ayrı tren vagonlarına binmiş ve her biri tren vagonlarının zeminine sarin içeren torbalar atmıştı.

Torbaları şemsiyelerle delerek, içinde yüzlerce kişinin bulunduğu tren vagonlarına gazı salmışlardı.

Birkaç dakika içinde, yolcular trenlerden platformlara dökülmüş, gözlerini ovuşturarak nefes almaya çalışmıştı. Bazıları bayılmıştı. Diğerleri sokaklara kaçmış ve burada ambulanslar ve koruyucu giysiler giymiş kurtarma ekipleri ilk yardım yapmıştı.

Shizue Takahashi, saldırıda istasyon müdür yardımcısı olan kocasını kaybetti. Asahara'nın ikinci oğlunun fiili halefi olarak tanımlandığını duyunca endişesini dile getirdi.

Takahashi, South China Morning Post gazetesine "Asahara'nın ikinci oğlu Aum Shinrikyo tarikatında doğup büyüdü ve bu sürede babasının öğretileriyle beyni yıkanmış durumda" dedi.

Takahashi, Asahara'nın "kişisel olarak iktidarı ele geçirmek ve örgütü yeniden kurmak istediğini" iddia etti.

"Eğer tarikatta babası kadar güçlü hale gelirse, tarikatı genişletmeye ve yeni bir Aum Shinrikyo versiyonu yaratmaya çalışacağını düşünüyorum" dedi.

Independent Türkçe



Trump, Gazze'nin çözümünü Hamas'ın teslim olmasında görüyor

Gazze'nin merkezindeki bir bölgeye dün havadan yardım paketleri atılırken, bölge sakinleri yardım paketlerini almak için yarıştı (Reuters)
Gazze'nin merkezindeki bir bölgeye dün havadan yardım paketleri atılırken, bölge sakinleri yardım paketlerini almak için yarıştı (Reuters)
TT

Trump, Gazze'nin çözümünü Hamas'ın teslim olmasında görüyor

Gazze'nin merkezindeki bir bölgeye dün havadan yardım paketleri atılırken, bölge sakinleri yardım paketlerini almak için yarıştı (Reuters)
Gazze'nin merkezindeki bir bölgeye dün havadan yardım paketleri atılırken, bölge sakinleri yardım paketlerini almak için yarıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Gazze Şeridi'ndeki insani krizin sona ermesinin en hızlı yolunun Hamas'ın teslim olması ve İsrailli rehinelerin serbest bırakılması olduğuna inanıyor.

Trump dün attığı bir tweette, yaklaşık iki yıldır devam eden krizin çözümüne olan inancını dile getirdi. Bu gelişme, özel temsilcisi Steve Witkoff'un İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ateşkes çabalarındaki gelişmeleri görüşmek üzere yaptığı toplantıyla eş zamanlı olarak geldi.

Diğer yandan dün İsrail'i ziyaret eden Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul'un desteğini ifade etmesi ve müzakerelerin hızlandırılması çağrısında bulunmasıyla "iki devletli çözüm" yolunda ivme arttı. Ayrıca Kanada, Malta ve Portekiz'in son açıklamalarının ardından “tanıma dalgasını” büyüten, Filistin devletini tanıma niyetini açıklayan en son Batılı ülke oldu.

Bu arada ABD Dışişleri Bakanlığı, Filistin Yönetimi yetkilileri ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) üyelerine, İsrail ile “çatışmayı uluslararasılaştırmak” ve “barış çabalarını baltalamak” suçlamasıyla yaptırım uygulayacağını açıkladı.

Gazze Sağlık Bakanlığı dün, 24 saat içinde yardım almaya çalışırken 90'dan fazla Filistinlinin öldürüldüğünü, 600'den fazla kişinin de yaralandığını bildirdi.