Washington, Keta'ib Hizbullah'ı Bağdat Tarım Bakanlığı olayından sorumlu tutuyor

El- Araci, İHA saldırılarını soruşturmak üzere Erbil'de

Haşdi Şabi güçleri Eylül 2024'te Musul'un güneyindeki çölde devriye geziyor (AFP)
Haşdi Şabi güçleri Eylül 2024'te Musul'un güneyindeki çölde devriye geziyor (AFP)
TT

Washington, Keta'ib Hizbullah'ı Bağdat Tarım Bakanlığı olayından sorumlu tutuyor

Haşdi Şabi güçleri Eylül 2024'te Musul'un güneyindeki çölde devriye geziyor (AFP)
Haşdi Şabi güçleri Eylül 2024'te Musul'un güneyindeki çölde devriye geziyor (AFP)

ABD Büyükelçiliği dün, Bağdat Tarım Bakanlığı'ndaki bir pozisyon konusunda çıkan anlaşmazlık nedeniyle Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) mensupları ile güvenlik güçleri arasında önceki gün çıkan silahlı çatışmalara ilişkin açıklama yaparak, çatışmaların arkasında Ketaib Hizbullah'ın olduğunu iddia etti.

Büyükelçilik yaptığı açıklamada, “27 Temmuz'da Bağdat'ta Tarım Bakanlığı'na bağlı bir dairede, ABD tarafından terör örgütü olarak tanımlanan Haşdi Şabi Güçleri'ne bağlı Hizbullah milisleri tarafından öldürülen kurbanların ailelerine başsağlığı diliyoruz” ifadeleri yer aldı.

Öte yandan, Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım Araci, dün yüksek düzeyli bir güvenlik heyetiyle birlikte Erbil'i ziyaret etti. Ziyaretin amacı, Kürdistan bölgesindeki petrol sahaları ve tesislerine düzenlenen İHA saldırılarını soruşturmak.



BM, Afrika'da DEAŞ ve El Kaide tehdidi ile Suriye'de artan riskler konusunda uyardı

DEAŞ’a karşı uluslararası koalisyon askerleri (Arşiv- AFP)
DEAŞ’a karşı uluslararası koalisyon askerleri (Arşiv- AFP)
TT

BM, Afrika'da DEAŞ ve El Kaide tehdidi ile Suriye'de artan riskler konusunda uyardı

DEAŞ’a karşı uluslararası koalisyon askerleri (Arşiv- AFP)
DEAŞ’a karşı uluslararası koalisyon askerleri (Arşiv- AFP)

Uzmanlar, yeni bir raporda, DEAŞ ve El Kaide ile bağlantılı aşırılıkçıların oluşturduğu tehdidin Afrika'nın bazı bölgelerinde en yoğun olduğunu, grupların "dış operasyonlar için stratejik bir üs" olarak gördüğü Suriye'de ise riskin arttığını belirtti.

BM Güvenlik Konseyi'ne dün sunulan ve dağıtılan raporda, Batı Afrika'daki El Kaide bağlantılı Cemaat Nusret el İslam vel Müslimin (CNIM) ile Doğu Afrika'daki El Kaide bağlantılı Eş-Şebab'ın topraklarını genişletmeye devam ettiği belirtildi.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığı habere göre her iki gruba yönelik yaptırımları izleyen uzmanlar, "grubun Afrika'nın bazı bölgelerine doğru kaymasını" kısmen DEAŞ'ın Ortadoğu'da terörle mücadele baskıları sonucu yaşadığı kayıplar nedeniyle devam ettiğini açıkladı.

Uzmanlar ayrıca, "yabancı terörist savaşçıların Orta Asya ve Afganistan'a geri dönmesi ve bunun bölgesel güvenliği tehlikeye atması konusunda artan endişeler" olduğunu da ifade etti.

Uzmanlar, DEAŞ'ın Avrupa ve Amerika için "en önemli tehdit" olmaya devam ettiğini, bunun da çoğunlukla grubun Afganistan merkezli Horasan kolu tarafından sosyal medya ve şifreli mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla devşirilen kişiler aracılığıyla gerçekleştiğini belirtti.

Amerika Birleşik Devletleri'nde uzmanlar, iddia edilen birçok terör saldırısı planının "büyük ölçüde Gazze-İsrail çatışmasından" veya DEAŞ tarafından radikalleştirilen kişilerden kaynaklandığını ifade etti.

Raporda, 1 Ocak'ta New Orleans'ta DEAŞ’a bağlılık yemini edip kalabalığın üzerine arabayla dalarak 14 kişiyi öldüren Amerikalı bir adamın hikayesine yer verildi. Bu, 2016'dan beri Amerika Birleşik Devletleri'nde El Kaide veya DEAŞ tarafından gerçekleştirilen en kanlı saldırı olarak nitelendirildiğine dikkat çekildi. Raporda ayrıca “yetkililerin, aralarında planlanan saldırılar da dahil olmak üzere birçok saldırının engellendiği” belirtildi.

"DEAŞ’tan ilham alarak Michigan'daki bir askeri üsse toplu saldırı düzenlediler" ve Horasan kolu Amerikalılara yönelik saldırı planları konusunda uyarılarda bulundu.

Uuzmanlar Sahel bölgesinde, Cemaat Nusret el İslam vel Müslimin’in (CNIM) faaliyetlerini genişlettiğini ve Kuzey Mali ile Burkina Faso'nun büyük bölümünde "göreceli bir özgürlükle" faaliyet gösterdiğini belirtti. Sahra'daki DEAŞ faaliyetleri de özellikle grubun varlığını pekiştirmeye çalıştığı Nijer ve Nijerya sınırı boyunca "yeniden canlandı."