Terörizm Afrika'da yayılırken dünyayı tehdit ediyor

Rapor: Terörizm nedeniyle yarısı Sahel bölgesinde olmak üzere 150 binden fazla kişi öldü

Terörizm Afrika'da yayılırken dünyayı tehdit ediyor (AP)
Terörizm Afrika'da yayılırken dünyayı tehdit ediyor (AP)
TT

Terörizm Afrika'da yayılırken dünyayı tehdit ediyor

Terörizm Afrika'da yayılırken dünyayı tehdit ediyor (AP)
Terörizm Afrika'da yayılırken dünyayı tehdit ediyor (AP)

Senegalli yetkililer cumartesi günü, terörist grupların sızma girişimleriyle mücadele kapsamında Mali sınırına Ulusal Jandarma birlikleri konuşlandırma kararı aldı. Karar, Birleşmiş Milletler’in (BM) terörist grupların başta Sahel bölgesi olmak üzere Afrika'da etkisini artırması konusundaki uyarıları ve bunların dünya güvenliği için oluşturduğu tehlikeye dair hazırladığı raporlar üzerine alındı.

Temmuz ayı başlarında, Mali'nin batısında, Senegal sınırındaki birçok şehirde ordu mevzileri koordineli saldırılara maruz kaldı. Saldırıya uğrayan bölgeler arasında, Senegal sınırında ve Senegal'in Kidera kasabasına 500 metreden daha az mesafede bulunan Deboli kasabası da vardı.

cdfgthy
El Kaide bağlantılı örgüt Mali'nin kuzeyinde serbestçe hareket ediyor (Sosyal medya platformları)

Saldırılar, özellikle de El Kaide bağlantılı Cemaat Nusrat el-İslam vel-Müslimin (CNIM) tarafından üstlenildikten sonra Senegallilerin endişelerini artırdı. Analistlere göre bu grubun liderleri Senegal topraklarında yayılmayı hedefliyor.

BM’den uyarı

Bu arada geçtiğimiz çarşamba günü BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) sunulan ve tartışılan bir raporda uzmanlar, Afrika'da El Kaide ve DEAŞ'ın tehdidinin arttığı konusunda uyarıda bulundu. Uzmanlar raporda, CNIM’in Sahel bölgesinde yer alan Mali, Nijer ve Burkina Faso’da nüfuz alanı içindeki toprakları genişletmeye devam ettiğini belirtti.

Raporda uzmanlar, DEAŞ’ın da Ortadoğu'da uğradığı kayıplar nedeniyle Afrika kıtasına yöneldiğini, ancak yabancı terörist savaşçıların Orta Asya ve Afganistan'a dönerek bölgesel güvenliği bozacağına dair endişelerin arttığını ekledi.

Afrika'da yaygın bir şekilde faaliyet gösteren DEAŞ örgütünün, Avrupa ve Amerika kıtası için hala ‘en önemli tehdit’ olduğunu vurgulayan uzmanlara göre örgüt, sosyal medya ve şifreli mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla militanlar topluyor.

Uzmanlar raporlarında, ‘yetkililerin, DEAŞ'tan esinlenerek Michigan eyaletindeki bir askeri üssünde toplu silahlı saldırı düzenleme planı da dahil olmak üzere çeşitli saldırıları engellediğini’ belirtti.

Raporda sadece DEAŞ'a değinilmedi, aynı zamanda Afrika'nın Sahil bölgesi, özellikle Mali'nin kuzeyi ve Burkina Faso'nun büyük bir kısmında ‘CNIM’in nispeten özgürce hareket ettiği’ bir alan haline geldiği ve bunun da küresel güvenliğe tehdit oluşturduğu belirtildi.

Terörist işgal

Afrika Stratejik Araştırmalar Merkezi'nin (AFSAM) yeni raporuna göre Afrika’da son on yılda terör örgütleri nedeniyle 150 binden fazla kişi hayatını kaybetti. 2023 yılından bu yana terör nedeniyle ölenlerin sayısı yüzde 60 arttı. Terörizm nedeniyle sadece geçtiğimiz yıl, yarısından fazlası Sahel bölgesinde olmak üzere Afrika’da 22 binden fazla ölüm meydana geldi.

Raporda, Sahel bölgesindeki terör kaynaklı ölümlerin yüzde 55'inin Burkina Faso’da meydana geldiği ve ölenlerin yüzde 83'ünün El Kaide bağlantılı CNIM tarafından öldürüldüğü ifade edildi.

İkinci sırada, 6 binden fazla kişinin öldüğü Somali yer alıyor. Raporda, Somali'de faaliyet gösteren Eş-Şebab Hareketi’nin Yemen'deki Husilerden ‘lojistik ve askeri’ destek aldığı belirtildi.

Terörizm, Afrika kıtasında 3,5 milyondan fazla insanın yerinden edilmesine neden oldu. Bunların çoğu Sahel ve Batı Afrika bölgesinde yaşıyor ve kayıtların yetersizliği nedeniyle gerçek sayının daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. Durumu daha da karmaşık hale getiren ise, düzenli orduların sivillerin öldürüldüğü olaylara karışması oldu. Mali ve Burkina Faso'da 6 binden fazla sivilin hükümet güçleri ve adı Afrika Lejyonu olarak değiştirilen Rus paramiliter grup Wagner üyeleri tarafından öldürüldüğü kaydedildi.

Boko Haram ve DEAŞ’ın aktif olduğu Çad Gölü'nde şiddetin arttığına ve bu örgütlerin saldırılarında insansız hava araçları (İHA) kullanmaya başladığına dikkati çeken raporda bunun endişe verici bir taktiksel gelişme olduğu vurgulandı.

Raporda, Afrika'daki terör örgütlerinin ‘daha organize ve yaratıcı’ hale geldiği, ancak ‘devletin zayıflığı’ ve ‘rastgele baskı’ olarak adlandırılan ve militanların sayısını artıran uygulamalara devam ettiği sonucuna varıldı.



Çin, Batılı savunma şirketlerini zor duruma düşürdü

Savaşlarda kullanılan yeni teknolojilerin pek çoğu, Çin'in sattığı hammaddelere bel bağlıyor (AP)
Savaşlarda kullanılan yeni teknolojilerin pek çoğu, Çin'in sattığı hammaddelere bel bağlıyor (AP)
TT

Çin, Batılı savunma şirketlerini zor duruma düşürdü

Savaşlarda kullanılan yeni teknolojilerin pek çoğu, Çin'in sattığı hammaddelere bel bağlıyor (AP)
Savaşlarda kullanılan yeni teknolojilerin pek çoğu, Çin'in sattığı hammaddelere bel bağlıyor (AP)

Batı'daki savunma sanayisi şirketleri, kurşundan savaş jetlerine pek çok ürün için ihtiyaç duydukları kritik mineralleri sağlamakta zorluk çekiyor. 

Çin'in bu madenlerin satışını kısıtlaması üzerine, üretim süreçlerini ertelemek ve dünyadaki farklı kaynakları taramak zorunda kalıyorlar. Bu durum, fiyatların da artmasına neden oluyor. 

Dünyadaki nadir toprak elementleri tedarikinin yaklaşık yüzde 90'ından sorumlu olan Çin, diğer pek çok kritik mineralin üretiminde de hakimiyet kurmuş durumda. 

Çin'e bağımlılığını azaltmak isteyen ABD Savunma Bakanlığı, savunma şirketlerinin bu ülke kaynaklı minerallerle üretilmiş nadir toprak mıknatıslarını 2027 itibarıyla almamalarını söyledi.

Ancak bazı şirketler sağlam stok yaparken diğerlerinde bir yıllık hammadde dahi yok. 

Bu durumdan en olumsuz etkilenen kesimlerden biri de çoğu küçük şirketlere sahip olan drone üreticileri oldu.

Gerekli mineralleri başka yerlerde üretmekse ekonomik olarak sürdülemez görülüyor. 

Önceki aylarda ABD-Çin ilişkilerinin özellikle ticaret konusunda gerilmesi üzerine Pekin nadir toprak elementleri ihracatının kontrollerini sıkılaştırdı.

Tarafların temmuzda bir dizi konuda anlaşma sağlamasıyla birlikte bu elementlerin ticaretine kısmen izin verilirken savunma sanayisinde kullanılabilecek olanlar denetim altında tutuluyor. 

Nihai ürünlere dair detaylı bilgi isteyen Çin, minerallerin savunma sanayisinde kullanılacağını belirlemesi halinde ihracat izni vermiyor. 

Bazı şirketler de kritik önemdeki bilgileri Çin'e vermek istemediği için geri adım atıyor. 

Konuyu haberleştiren Wall Street Journal (WSJ), ABD ordusuna çalışan bir drone parçası üreticisinin iki ay geç teslimat yapmak zorunda kaldığını bildiriyor. 

Amerikan gazetesi, bazı malzemelerin maliyetinin en az 5 katına çıktığını aktarıyor. 

Bir şirket, jet uçağı motorunun neden olduğu yüksek sıcaklıklara dayanabilecek mıknatısların üretiminde kullanılan samaryum elementine ortalama ücretin 60 katını ödemek zorunda kaldığını belirtti. 

Mikroelektronik, drone motorları, gece görüş gözlükleri, füze hedef bulma sistemleri ve savunma uyduları gibi pek çok üründe ABD ordusu, Çin'den aldığı minerallere bel bağlıyor. 

WSJ, yorum hakkı çerçevesinde Pentagon ve Çin Dışişleri Bakanlığı'na ulaştığını ancak cevap gelmediğini bildiriyor.

Independent Türkçe, WSJ, AP