Laricani bölgesel görevlerine Bağdat'tan başladı

Sudani ile bir araya geldi ve güvenlik konusunda mutabakat zaptı imzaladı

Sudani, Irak ve İran arasındaki sınır iş birliğini koordine etmek için el Araci ile Laricani arasında bir mutabakat zaptının imzalanmasına nezaret ediyor (Irak Başbakanlığı)
Sudani, Irak ve İran arasındaki sınır iş birliğini koordine etmek için el Araci ile Laricani arasında bir mutabakat zaptının imzalanmasına nezaret ediyor (Irak Başbakanlığı)
TT

Laricani bölgesel görevlerine Bağdat'tan başladı

Sudani, Irak ve İran arasındaki sınır iş birliğini koordine etmek için el Araci ile Laricani arasında bir mutabakat zaptının imzalanmasına nezaret ediyor (Irak Başbakanlığı)
Sudani, Irak ve İran arasındaki sınır iş birliğini koordine etmek için el Araci ile Laricani arasında bir mutabakat zaptının imzalanmasına nezaret ediyor (Irak Başbakanlığı)

İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani, bölgesel görevine Bağdat'ta başladı. Bu, İran'ın en üst düzey güvenlik birimine dönmesinden bu yana ilk yurtdışı ziyareti. Laricani'nin ayrıca, güçlü bir bölgesel mesaj taşıyan gezi kapsamında Beyrut'a da gitmesi planlanıyor.

Laricani, ilk ziyaretinde Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Raşid, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım el-Araci ile güvenlik iş birliği ve bölgesel gelişmeleri görüşerek istişarelerde bulundu. Ayrıca, sınırlarını kontrol etmek için iki yıllığına genişletilmiş bir güvenlik anlaşmasıyla bağlı olan iki ülke arasında sınır koordinasyonu için bir mutabakat zaptı imzaladı. ŞarkU’l Avsat’ın İran medyasından aktardığına göre Laricani, İran medyası, “bölgedeki rahatsız edici unsurlar ve terörist akımların hareketli ve dinamik” olduğunu ifade etti.

Gözler, İran'ın Lübnan hükümetinin “Hizbullah”ı silahsızlandırma kararını açıkça eleştirmesinin ardından Larijani'nin yapacağı Beyrut ziyaretine çevrilmiş durumda.



Çin ve Husiler arasında gizli bir anlaşma, Kızıldeniz'deki otomobil gemilerini koruyor

Husilerin Kızıldeniz'deki saldırıları uluslararası nakliye için büyük maliyetlere yol açtı. (AFP)
Husilerin Kızıldeniz'deki saldırıları uluslararası nakliye için büyük maliyetlere yol açtı. (AFP)
TT

Çin ve Husiler arasında gizli bir anlaşma, Kızıldeniz'deki otomobil gemilerini koruyor

Husilerin Kızıldeniz'deki saldırıları uluslararası nakliye için büyük maliyetlere yol açtı. (AFP)
Husilerin Kızıldeniz'deki saldırıları uluslararası nakliye için büyük maliyetlere yol açtı. (AFP)

İnci Mecdi

Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı üzerinden geçiş, Afrika'yı dolaşmaya kıyasla Asya ve Avrupa arasında her gidiş-dönüş yolculukta 14 ila 18 gün tasarruf sağlıyor; bu da yakıt maliyetlerini, mürettebat ücretlerini ve gemilerin yıpranmasını araç başına birkaç yüz dolara kadar azaltıyor.

Denizcilik konusunda uzmanlaşmış bir İngiliz araştırma şirketi tarafından yapılan analiz, Çinli otomobil şirketlerinin, Yemen'deki Husi milislerinin Kızıldeniz'den geçen uluslararası nakliye gemilerini hedef almaya başlamasından yaklaşık iki yıl sonra, halen Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı üzerinden Avrupa'ya sevkiyatlarını sürdürdüğünü ortaya koydu.

Otomobil üreticileri, Asya'dan Afrika çevresindeki daha uzun ve daha pahalı yolu kullanarak sevkiyatlarını göndermeye devam ederken, Birleşik Krallık Denizcilik Bilgi Servisi'nin yaptığı yeni bir analiz, geçen ay Çin limanlarından hareket eden en az 14 otomobil taşıma gemisinin Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı üzerinden Avrupa'ya geçtiğini ortaya koydu. Bu sayı, geçtiğimiz haziran ayında kaydedilen rakamlarla benzerlik gösteriyor.

Bu seferler, Husi milislerinin geçen ayın başında iki başka yük gemisini batırmasının ardından da devam ediyor. İran destekli Yemenli silahlı örgüt, saldırılarının İsrail'in Gazze Şeridi'nde sürdürdüğü savaş altında yaşayan Filistinlilerle dayanışma amacıyla gerçekleştirildiğini söylüyor.

Gölge ittifak

Şarku’l Avsat’ın New York Times'tan (NYT) aktardığı habere göre, çoğu nakliye analisti, Çin hükümetinin İran veya Husilerle Çin'den gelen otomobil nakliye gemilerine saldırmamak için bir anlaşmaya vardığını varsayıyor. Deniz taşımacılığı verileri şirketi Veson Nautical’ın değerlendirme ve analiz bölümünün direktörü Dan Nash, “Çin, İran destekli Husilerle başa çıkmanın bir yolunu bulmuş gibi görünüyor… Onlara gemilerinin hedef alınmayacağı bildirildi” ifadelerini kullandı.

Çin, İran'ın ham petrol ihracatının neredeyse tamamını satın alıyor. 2023 yılında Pekin, İran'ın sıvılaştırılmış petrol ve doğal gaz ihracatının yaklaşık yüzde 90'ını satın aldı ve bu, İran hükümetinin yıllık bütçesinin yaklaşık yarısına denk geliyor. Çinli yetkililer, İran petrol ihracatının boykotunun Batı tarafından organize edildiğini, ancak Birleşmiş Milletler (BM) tarafından onaylanmadığını, bu nedenle Çinli petrol şirketleri için bağlayıcı olmadığını vurguluyor.

Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı üzerinden geçiş, Afrika'yı dolaşmaya kıyasla Asya ve Avrupa arasında her gidiş-dönüş yolculukta 14 ila 18 gün tasarruf sağlıyor; bu da yakıt maliyetlerini, mürettebat ücretlerini ve gemilerin yıpranmasını araç başına birkaç yüz dolara kadar azaltıyor. Lloyd's List'in kıdemli analisti Rob Willmington'a göre, Afrika'yı dolaşmak ‘geminin yakıt faturasına önemli maliyetler ekliyor, yolculuktan kaynaklanan kirliliği artırıyor ve nihayetinde yeni araç alıcıları için fiyatları yükseltiyor.’

Bu tasarruflar, Çinli otomobil şirketlerinin Avrupa'da, Kızıldeniz rotasını kullanmayan Avrupalı ve Japon nakliye şirketlerine bağımlı olan Japonya, Kore ve Avrupa merkezl, rakipleriyle rekabet etmesine yardımcı oluyor.

Willmington'a göre, Çinlilere ait gemilerin yanı sıra, Güney Koreli bir şirkete veya Abu Dabi ve Türkiye'deki şirketlerin ortak girişimine ait birkaç otomobil taşıma gemisi, Çin'deki otomobil nakliye limanlarında durduktan sonra, geçtiğimiz haziran ve temmuz aylarında Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı'ndan geçti.