Avrupa Parlamentosu Başkanı: Washington toplantısı Ukrayna'nın barış sürecinde bir dönüm noktası olabilir

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola (Arşiv- Reuters)
Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola (Arşiv- Reuters)
TT

Avrupa Parlamentosu Başkanı: Washington toplantısı Ukrayna'nın barış sürecinde bir dönüm noktası olabilir

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola (Arşiv- Reuters)
Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola (Arşiv- Reuters)

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, bugün yaptığı açıklamada, dün Washington’da düzenlenen toplantının Ukrayna'da barış yolunda bir dönüm noktası olabileceğini söyledi.

Metsola, “X” platformunda yaptığı paylaşımda, ABD Başkanı Donald Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin Avrupa Birliği liderleriyle birlikte toplantıya katılmasının “hakiki barışa ulaşma olasılığını gerçeğe dönüştürdüğünü” belirtti.

Avrupa Birliği'nin "özünde bir barış projesi" olduğunu ve Avrupa'nın "savaşın maliyetini çok iyi bildiğini" vurgulayan Metsola, herhangi bir anlaşmanın Ukrayna için güçlü güvenlik garantilerine ve "Ukrayna olmadan Ukrayna hakkında hiçbir şey olmaz" ilkesine dayanması gerektiğini vurguladı.

Metsola, kalıcı barışın Ukrayna'nın caydırıcı ve kendini savunabilir olmasını gerektirdiğini ifade edrek, "Bu nedenle Avrupa Birliği'nin Ukrayna'nın yanında durmaya ve üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini" söyledi.



Rusya'nın kontrolündeki Ukrayna bölgeleri hakkında neler biliyoruz?

Donetsk bölgesinde cephe hattındaki Pokrovsk kentinde Rusya ordusuna ait İHA’lardan korunmak için saklanan Ukraynalı bir asker (Reuters)
Donetsk bölgesinde cephe hattındaki Pokrovsk kentinde Rusya ordusuna ait İHA’lardan korunmak için saklanan Ukraynalı bir asker (Reuters)
TT

Rusya'nın kontrolündeki Ukrayna bölgeleri hakkında neler biliyoruz?

Donetsk bölgesinde cephe hattındaki Pokrovsk kentinde Rusya ordusuna ait İHA’lardan korunmak için saklanan Ukraynalı bir asker (Reuters)
Donetsk bölgesinde cephe hattındaki Pokrovsk kentinde Rusya ordusuna ait İHA’lardan korunmak için saklanan Ukraynalı bir asker (Reuters)

Rusya'nın kontrolündeki Ukrayna bölgelerinin kaderi, Şubat 2022'den beri iki ülke arasında süren savaşı sona erdirmek için yapılan diplomatik çabaların odak noktası oluşturuyor.

Kimliğinin gizli kalmasını isteyen bir yetkiliye göre ABD Başkanı Donald Trump'ın desteklediği plan, Kiev'in ülkenin doğusundaki Donetsk ve Lugansk bölgelerinden çekilmesi ve güneydeki Herson ve Zaporija bölgelerinde cephenin dondurulmasını öngörüyor.

Ancak Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, toprakları terk etmeyi reddettiğini vurgulayarak, Ukrayna Anayasası'nın bunu yasakladığını belirtti.

İşte bu bölgeler hakkında bildiklerimiz:

Donetsk ve Lugansk Rusya'ya komşu Donbas havzasını oluşturuyor. Donbas, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in kontrolünü öncelikli olarak gördüğü bir sanayi ve madencilik bölgesi.

Lugansk ve Donetsk

Lugansk'ın yüzde 99'undan fazlası ve Donetsk'in yüzde 79'u Rusya’nın kontrolünde. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre ABD merkezli Savaş Araştırmaları Enstitüsü'nün (ISW) verilerini analiz eden ajans, bu rakamlara Donetsk ve Lugansk’ın yönetim şehirlerinin yanı sıra bu bölgelerdeki diğer önemli şehirlerin de dahil olduğunu ifade etti.

Yerel yetkililer, 242 binden fazla kişinin Ukrayna'nın kontrolündeki Donetsk bölgesinde, çeşitli büyük şehirlerde yaşamaya devam ettiğini belirtiyor.

ISW, bu bölgeyi ülkenin geri kalanını koruyan bir ‘kale’ olarak nitelendiriyor. Ancak Rusya ordusu bu bölgede ilerleme kaydediyor ve bölgedeki Ukrayna askeri lojistik merkezleri için bir tehdit oluşturuyor.

Bu bölgenin geniş alanları, 2014 yılında Moskova'nın Rusya yanlısı ayrılıkçıların isyanını desteklediği savaş sırasında büyük ölçüde tahrip edildi, bu da 2022 yılının şubat ayında Rusya’nın başlattığı saldırının önünü açtı.

Donetsk ve Lugansk nüfusunun çoğu Rusça konuşuyor ve Kremlin, bu durumu saldırısını haklı çıkarmak için bahane olarak kullanıyor.

Rusya, 2022 yılının eylül ayında Herson ve Zaporijya bölgeleriyle birlikte bu bölgeleri de ilhak ettiğini duyurdu. Donetsk bölgesi, Bahmut, Mariupol ve Avdiyivka gibi en şiddetli çatışmalara sahne oldu.

Herson ve Zaporijya

Savaşın başlarında Herson’ın tarım bölgesi neredeyse tamamen Rusya ordusunun kontrolü altındaydı. Ukrayna, 2022 yılının kasım ayında aynı adı taşıyan bölgenin başkentini geri alan bir karşı saldırı gerçekleştirdi.

O tarihten bu yana nehir doğal bir bariyer oluşturarak cepheyi tıpkı Zaporijya'da olduğu gibi nispeten istikrarlı tuttu ve Ukrayna'nın başlıca şehirlerini elinde tutmasını sağladı.

ISW’nin verilerine göre Rusya ordusu Herson'un yaklaşık yüzde 71'ini kontrol altında tutuyor. Aynı kaynağa göre Rus askerleri Zaporijya bölgesinin yüzde 74'ünde konuşlu durumda.

Savaşın ilk haftalarından itibaren, bu kişiler aynı adı taşıyan ve Avrupa'nın en büyük nükleer santralini ele geçirdiler. Santralin enerji üretimini durdurdular, ancak yakınında devam eden çatışmalar nedeniyle Zaporijya santralinin güvenliği tehdit altında. Rusya ve Ukrayna, birbirlerini santrali hedef almakla suçluyorlar.

Rusya'nın ilhak ettiğini ilan ettiği bölgelerin yanı sıra Rus güçleri Ukrayna'nın kuzeydoğusundaki Sumi ve Harkiv'e de girdi.

Rusya, tekrarlanan saldırılara rağmen bu iki bölgede hiçbir önemli şehri ele geçiremedi. ISW’nin verilerine göre Rusya, Harkiv bölgesinin yüzde beşini ve Sumi bölgesinin ise yüzde birini elinde tutuyor.

Kremlin, Ukrayna'nın Rusya'ya yönelik saldırılarını önlemek için, 2024 yazında Kursk bölgesinde meydana gelen saldırılar gibi, orada bir ‘tampon bölge’ oluşturmak istediğini vurguluyor.

Kırım Yarımadası

Rusya'nın Kırım Yarımadası üzerindeki kontrolü, Moskova'nın 2014 yılında uluslararası kınamaları beraberinde getiren referandumun ardından bu bölgeyi ilhak etmesinden sonra, tartışma konusu olmaktan çıktı.

Rusya, Batı ülkeleri ve Kiev'in ilhakını tanımasını istiyor. ABD Başkanı Donald Trump pazar akşamı yaptığı açıklamada, Kiev'in Kırım Yarımadası'nı geri almasının mümkün olmadığını söyledi.

Ukrayna 2018 yılından beri, bu turistik ve üzüm bağlarıyla ünlü bölgeyi Rusya'ya bağlayan köprüyü saldırılarının başlıca hedefi haline getirmiş durumda.

Ukrayna, Moskova'nın ordusu için arka üs olarak kullandığı yarımadadaki askeri ve deniz altyapısını saldırıyor. Kırım Yarımadası ve Moskova'nın kontrolündeki diğer topraklarda Ukraynalıların sürdürdüğü yaşamın nasıl olduğunu bilmek oldukça güç.