Bu durum, Zelenski'nin martta Donald Trump'la yaptığı görüşmede, başkan yardımcısının kendisine yeterince "teşekkür" etmediği için onu azarlamasıyla taban tabana zıttı
J.D. Vance, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'yle görüşmesi sırasında Oval Ofis'te Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun yanında oturdu (Reuters)
J.D. Vance, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'yle görüşmesi sırasında Oval Ofis'te Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun yanında oturdu (Reuters)
ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance, pazartesi günü Ukrayna lideri Volodimir Zelenski'yle yapılan zirvede dikkat çekici biçimde sessiz kaldı ve siyasi yelpazenin her kesiminden sosyal medya kullanıcısı bundan çok memnun.
X ve daha liberal rakibi Bluesky'daki çok sayıda paylaşımda, Donald Trump'ın yardımcısının, bir kullanıcının ifadesiyle, "aptal ağzını kapalı tutmasından" duyulan rahatlama veya minnettarlık dile getirildi.
Bu durum, Zelenski'nin martta Beyaz Saray'ı en son ziyaret ettiğinde yaşananlarla belirgin bir tezat oluşturuyordu. Vance, Ukrayna liderini yeterince "teşekkür etmediği" gerekçesiyle azarlamıştı.
Trump karşıtı bir ABD'li muhafazakar X'te, "J.V. ağzını kapalı tuttuğunda ve sert görünmeye çalışmadığında işler biraz daha iyi gidiyor" diye yazdı.
Trump yanlısı bir başka kullanıcı ise, "Sanırım Vance'in çenesini süper yapıştırıcıyla kapattılar. Ama genel olarak beklediğimden daha iyi geçti" dedi.
Demokrat fenomen Majid Padellan da aynı fikirdeydi:
Trump odada yetişkinlerle çevrelendiğinde ve J.D. Vance, Zelenski'ye pusu kurmak yerine çocuk masasında oturduğunda her şey ne kadar farklı oluyor.
Diğerleriyse Vance'in "sessiz kalmasından", "konuşmamasından", "çenesini kapalı tutmasından" ve "ukalaca 'bana bakın' yorumları yapmaktan" kaçınmış olmasından memnuniyet duyduğunu belirtti.
ABD dışından kullanıcılar da konuya dahil oldu. Estonyalı girişimci Alvar Laigna, X'te "Vance'in hiçbir şey söylemesine izin verilmediği için Tanrı'ya şükürler olsun" dedi.
Görünüşe göre Birleşik Krallık'tan olan başka bir kullanıcı ise "J.D. Vance sessiz kaldığında işlerin ne kadar daha kolay yürüdüğünü görün" diye yazdı.
Bir Kanadalı, "Vance uslu bir çocuk gibi inanılmaz derecede sessiz" yorumunu yaparken, Bluesky'da İsveçli bir kullanıcı, "Vance'in sessiz kaldığı her an insanlık için bir kazanç" dedi.
Pazartesi günkü görüşme nispeten samimi geçti ve hem Trump hem de Zelenski'nin Rusya'yla üçlü barış görüşmelerine katılma isteklerini dile getirmeleriyle sona erdi.
Trump, herhangi bir barış anlaşmasını yürürlüğe koymak için bölgeye ABD askerleri gönderme ihtimalini dahi dışlamazken, Rusya buna karşı çıkacağını belirtti.
İsrail'in Güney Sudan'a sağladığı yardımlar, ‘Filistinlilerin yerinden edilmesi’ konusunu yeniden gündeme getirdi
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'a hava yoluyla bırakılan yardımlara doğru koşan Filistinliler (Reuters)
İsrail, Güney Sudan'a ‘insani yardım’ göndererek, Tel Aviv'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinlileri Cuba'ya yerleştirme çabalarını yeniden gündeme getirdi. Güney Sudan ise ‘Filistinlilerin yerinden edilmesi’ konusunda görüşmeler yapıldığını yalanladı.
Güney Sudan'ın Kahire Büyükelçisi Kual Nyok Kual, “İsrail'in Güney Sudan'a sağladığı yardım, Filistinlilerin bu ülkeye yerleştirilmesi için görüşmeler yapıldığı anlamına gelmez” dedi. Kual, ‘ülkesinin Gazze Şeridi sakinlerinin kendi topraklarına taşınmasını reddettiği konusunda net bir tutum sergilediğini’ belirtti.
Güney Sudan hükümeti, Tel Aviv ile Cuba arasında Gazze Şeridi sakinlerinin kendi topraklarına yerleştirilmesi olasılığını görüşmek üzere görüşmeler yapıldığına dair son zamanlarda çıkan haberleri yalanladı. Güney Sudan Dışişleri Bakanlığı tarafından geçtiğimiz hafta çarşamba günü yapılan açıklamada, “Cuba, Filistinlileri Güney Sudan topraklarına yerleştirmek için İsrail ile görüşmeler yaptığına dair son medya haberlerini kesin bir şekilde yalanlıyor. Bu iddialar asılsızdır ve Güney Sudan'ın resmi tutumunu ve politikasını yansıtmamaktadır” denildi.
Ancak Tel Aviv ile Cuba arasında karşılıklı diplomatik ziyaretler ve yardımlar, geçen hafta AP’nin altı bilgi sahibi kişiden aktardığı, İsrail ile Güney Sudan arasında Gazze sakinlerinin Güney Sudan'a yerleştirilmesi olasılığını görüşmek üzere yapılan görüşmeler hakkındaki haberleri yeniden gündeme getirdi. Bu görüşmeler, İsrail'in Gazze Şeridi'nden toplu göçü kolaylaştırmak için yürüttüğü daha geniş çaplı çabaların bir parçası olarak değerlendiriliyor.
İsrail saldırıları nedeniyle yerinden edilmiş Filistinli bir kadın (Reuters)
İsrail Dışişleri Bakanlığı, Güney Sudan'a ‘acil insani yardım’ sağlayacağını duyurdu. Pazartesi günü İsrail gazetelerinde yer alan bir açıklamada, “Dışişleri Bakanlığı'na bağlı İsrail Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (MASHAV), Güney Sudan'daki insani kriz ve kolera salgınıyla mücadele etmek için ihtiyaç sahiplerine acil yardım sağlayacak. Yardımlar, hastaların tedavisi için temel tıbbi ekipman, su arıtma ekipmanları, eldivenler ve maskeler ile koleradan korunmak için özel hijyen malzemelerini içerecek” ifadeleri yer aldı.
İsrail'in yardımı, Cuba ile Tel Aviv arasında karşılıklı diplomatik ziyaretlerin ardından geldi. Güney Sudan Dışişleri Bakanı Monday Simaya Kumba 6 Ağustos'ta İsrail'i ziyaret ederken, İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Sharren Haskel geçtiğimiz hafta çarşamba günü Cuba'yı ziyaret ederek ‘iki taraf arasındaki iş birliğini güçlendirmenin yollarını’ görüştü.
Güney Sudan'ın Kahire Büyükelçisi Kual Nyok Kual, “İsrail'in Cuba'ya sağladığı son yardımlarla Filistinlilerin buraya yerleştirilmesi arasında bir bağlantı kurulamaz” dedi ve ‘ülkesinin Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı açıklamada Filistinlilerin yerinden edilmesini ve kendi topraklarına yerleştirilmesini reddettiğini’ bildirdi. Kual, “Cuba’nın bu konu hakkındaki tutumu açık ve sabittir; değişmeyecektir” dedi.
Diğer yandan Filistin Devlet Başkanlığı, Güney Sudan'ın tutumunu memnuniyetle karşıladı. Filistin Devlet Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, Cuba'nın ‘İsrail işgal makamlarının yürüttüğü soykırım, açlık ve sürgün girişimlerine dolaylı olarak katılmama’ tutumu övüldü.
ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımları taşıyan Filistinliler (DPA)
Kual ise iki taraf arasındaki karşılıklı ziyaretlerin ve İsrail'in yardımlarının, Cuba ile Tel Aviv arasındaki diplomatik ilişkiler bağlamında gerçekleştiğini belirterek, ‘ülkesinin diğer ülkeler gibi İsrail ile diplomatik ilişkiler sürdürdüğünü ve karşılıklı ziyaretler ile ortak iş birliğinin doğal olduğunu’ söyledi.
İsrail medyası son olarak, Tel Aviv'in Gazzelileri nakletmek için diğer ülkelere teklifler sunduğunu bildirdi. İsrail Kanal 12 televizyonu, Tel Aviv'in Endonezya, Somali, Uganda, Güney Sudan ve Libya olmak üzere beş ülkeyle, Gazze Şeridi'nden göç ettirilecek Filistinlileri kabul etmeleri konusunda görüşmeler yaptığını bildirdi.
Mısır bu haberlere ilişkin endişesini dile getirdi. Mısır, ‘tarihsel bir adaletsizlik olan ve ahlaki veya hukuki hiçbir gerekçesi olmayan bu sürgüne izin vermeyeceğini ve buna katılmayacağını, çünkü bunun Filistin meselesinin ortadan kaldırılmasına yol açacağını’ vurguladı.
Kudüs Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Eymen er-Rakab, İsrail'in Cuba'ya sağladığı yardımların Güney Sudan'ı Filistinlileri kabul etmeye ikna etmek için bir cazibe unsuru olabileceğini belirtti ve Güney Sudan'ın bu adımı reddetme yönündeki resmi tutumunun İsrail'in çabalarını durdurmayacağını kaydetti.
Er-Rakab, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “İsrail, Filistinlileri yerleştirmek için birçok ülkeyle temas halinde. Bu girişimler, Arap ülkeleri ve Filistin Yönetimi tarafından engellenmeye çalışılıyor. Arap ülkeleri, Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden sürülmesini Filistin meselesinin ortadan kaldırılması olarak görüyor” ifadelerini kullandı.