İran: IAEA müfettişlerinin geri dönmesi tam iş birliğinin yeniden başladığı anlamına gelmiyor

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi (DPA)
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi (DPA)
TT

İran: IAEA müfettişlerinin geri dönmesi tam iş birliğinin yeniden başladığı anlamına gelmiyor

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi (DPA)
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi (DPA)

İran dün, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) direktörünün, İran ile İsrail arasındaki savaşın sona ermesinden bu yana ilk kez bir denetçi ekibinin İran'a döndüğünü doğrulamasının ardından, UAEA denetçilerinin İran'a dönüşünün ajansla tam iş birliğinin yeniden başlaması anlamına gelmediğini vurguladı.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Direktörü Rafael Grossi'nin açıklamasına göre ajans müfettişleri dün, İran'ın ana nükleer santrali olan Buşehr tesisinde çalışmaya başladı. Bu, Tahran'ın geçen ay ajansla iş birliğini resmi olarak askıya almasından sonra ilk kez gerçekleşen bir gelişme.

Devlet televizyonu, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin şu sözlerini aktardı: “Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile iş birliğine yönelik yeni çerçevenin nihai metni üzerinde henüz anlaşmaya varılamadı ve görüş alışverişi devam ediyor.”

Dışişleri Bakan Yardımcısı Kazım Garibabadi ise yaptığı açıklamada, Avrupa ülkelerinin 2015 anlaşmasında öngörülen “tetikleme mekanizması” yaptırımlarının devreye girmesinin IAEA ile iş birliğini olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu. Garibabadi, “Bu adım atılırsa, IAEA ile yeni başlattığımız etkileşimli süreç tamamen etkilenecek ve büyük olasılıkla durma noktasına gelecektir” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Tahran, 13 Haziran'da başlayan İsrail'in eşi görülmemiş savaşını kınamadığı için BM ajansı ile iş birliğini askıya aldı. İsrail, nükleer ve askeri tesisleri ve yerleşim bölgelerini bombalayarak 1000'den fazla kişinin ölümüne neden oldu.

Daha sonra ABD savaşa müdahale etti ve Fordo, İsfahan ve Natanz'daki üç nükleer tesisi bombaladı.

İran füze saldırıları ve insansız hava araçlarıyla karşılık verdi ve İsrail'de onlarca kişi öldü. 24 Haziran'da ateşkes sağlandı.

Askıya alma yasası uyarınca, müfettişler İran'ın en yüksek güvenlik organı olan Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nin onayıyla İran'ın nükleer tesislerine erişebilirler.

İran, IAEA ile iş birliğinin “yeni bir şekil” alacağını söylüyor.

İran Atom Enerjisi Kurumu sözcüsü Behruz Kemalvendi, IAEA müfettişlerinin İran'ın güneybatısındaki Buşehr nükleer santralinde yakıtın değiştirilmesini denetleyeceğini söyledi.

Müfettişlerin, savaş sırasında bombalanan Fordo ve Natanz dahil olmak üzere diğer tesislere erişim izni alıp almayacağı konusunda ise bir açıklama yapmadı.

Gerçek bir test

Bugün Washington'a yaptığı ziyaret sırasında Grossi, diğer tesislerin denetlenmesi konusunda görüşmelerin sürdüğünü, ancak henüz bir anlaşmaya varılmadığını doğruladı.

Grossi, “Hasar görmüş tesisler de dahil olmak üzere tüm tesislere erişebilmek için görüşmelerimizi sürdürüyoruz... Seçici denetimler yapılmayacak” dedi.

Grossi'nin açıklamaları, İran ile Avrupa Troykası (İngiltere, Fransa ve Almanya) arasında Cenevre'de yapılan görüşmelerle eş zamanlı olarak geldi. Bu görüşmeler, İsrail'in saldırılarından sonra yapılan ikinci tur görüşmeler.

Avrupalılar, bu yaptırımların kaldırılması için belirlenen son tarih olan ekim ortasından önce İran'ı uluslararası yaptırımları yeniden uygulamakla tehdit ediyorlar.

Son tarih dolmadan önce İran ile Batı'nın önde gelen güçleri arasında 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmada öngörülen “tetikleme mekanizması” devreye girebilir ve 18 Ekim'de İran'a yönelik yaptırımlar yeniden uygulanabilir.

Financial Times'a göre üç Avrupa gücü, temmuz ayında İran ile yaptıkları önceki toplantıda, Tahran'ın ABD ile müzakereleri yeniden başlatması ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile işbirliği yapması şartıyla, bu mekanizmayı devreye sokmalarına izin veren son tarihi uzatmayı önerdiler.

İran, Avrupalıların süreyi uzatma hakkının olmadığını vurguladı ve yaptırımların yeniden uygulanmasını önlemek için müttefikleri Çin ve Rusya ile iş birliği yaptığını söyledi.

Ancak AFP’nin gördüğü bir taslak karara göre Rusya salı günü, “tetikleme mekanizmasını” devreye sokma süresini 18 Nisan 2026'ya kadar altı ay uzatmayı amaçlayan bir öneriyi BM Güvenlik Konseyi'ne sundu, ancak öneri İran'a yönelik ön koşullar içermiyordu.

 Rusya'nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy, önerinin “ikinci versiyonunun” “diplomasiye daha fazla alan açmak için” hazırlandığını belirterek, bunun “kabul edilebilir” olmasını umduğunu ifade etti.

Medya kuruluşlarına yaptığı açıklamada, önerinin “diplomatik çabaları gerçekten desteklemek isteyenlerin ve diplomatik bir çözüm istemeyen, sadece İran'a karşı ulusal ve bencil gündemlerini gerçekleştirmek isteyenlerin kimler olduğunu görmek için gerçek bir test olacağını” söyledi.

Batı ülkeleri ve İsrail, Tahran'ı atom bombası elde etmeye çalışmakla suçluyor, ancak İran bunu reddederek sivil amaçlarla nükleer programını sürdürme hakkını savunuyor.



ABD hariç, BM Güvenlik Konseyi üyeleri Gazze'deki kıtlığın insan kaynaklı olduğunu onayladı

Han Yunus'taki bir aşevinden yemek almak için bekleyen Filistinli çocuklar (Reuters)
Han Yunus'taki bir aşevinden yemek almak için bekleyen Filistinli çocuklar (Reuters)
TT

ABD hariç, BM Güvenlik Konseyi üyeleri Gazze'deki kıtlığın insan kaynaklı olduğunu onayladı

Han Yunus'taki bir aşevinden yemek almak için bekleyen Filistinli çocuklar (Reuters)
Han Yunus'taki bir aşevinden yemek almak için bekleyen Filistinli çocuklar (Reuters)

ABD hariç tüm Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeleri, Gazze Şeridi'ndeki kıtlığın ‘insan yapımı bir kriz’ olduğunu ilan etti ve uluslararası insani hukuk uyarınca açlığın bir savaş silahı olarak kullanılmasının yasak olduğunu belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre 14 konsey üyesi ortak bir açıklamada, acil, koşulsuz ve kalıcı bir ateşkes, Hamas ve diğer gruplar tarafından tutulan tüm rehinelerin serbest bırakılması, Gazze genelinde yardımların önemli ölçüde artırılması ve İsrail'in yardımların ulaştırılmasına yönelik tüm kısıtlamaları acil ve koşulsuz olarak kaldırması çağrısında bulundu.

hy
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin genel görünümü (Reuters)

Save the Children Başkanı Inger Ashing BM Güvenlik Konseyi'ne “Gazze'deki açlık çeken çocuklar kırılma noktasına geldi” diyerek “Neredesiniz?” diye sordu. Çocukların yavaş yavaş ölümünü ayrıntılı olarak anlatan Ashing, çocukların artık ağlayacak güçleri bile kalmadığını vurguladı.

Ashing, İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili bir BM Güvenlik Konseyi toplantısında konuşmak üzere davet edildi ve BM'nin geçen hafta Gazze'de ilan ettiği kıtlığın sadece ‘teknik bir terim’ olmadığını vurguladı. Ashing, “Yeterli yiyecek olmadığında, çocuklar ciddi beslenme yetersizliğinden mustarip olur ve sonra yavaş ve acı verici bir şekilde ölürler. Açlık, basitçe budur” ifadelerini kullandı.

Bu zayıflamanın birkaç hafta süren aşamalarını anlatan Ashing, “Vücut kendini tüketir... Açlık, kasları ve hayati organları yiyip bitirir” dedi.

Ashing sözlerini şöyle sürdürdü: “Kliniklerimiz neredeyse sessiz. Çocuklar ölürken artık konuşacak ya da ağlayacak güçleri kalmıyor. Zayıflamış, kelimenin tam anlamıyla gözlerimizin önünde eriyip giden, küçük bedenleri açlık ve hastalıkla boğuşan çocuklar yatıyorlar… Bunun olacağını size açıkça söyledik. Bu salondaki herkesin bu zulmü durdurmak için yasal ve ahlaki sorumluluğu var.”

frtg
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir aşevinden yemek almak için beklerken ellerinde tencere ve tavalar tutan Filistinliler (Reuters)

Diğer yandan BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Joyce Msuya, “Bu insan yapımı krizi sona erdirmek için, bugün Gazze'de hayatta kalmaya çalışanların bizim annemiz, babamız, çocuğumuz veya ailemizden biri gibi davranmamız gerekiyor” dedi.

Son haftalarda Gazze Şeridi'ne giren insani yardımın ‘hafif artışını’ ve gıda dağıtımının yeniden başlamasını memnuniyetle karşılayan Msuya, “Bunlar önemli gelişmeler, ancak kıtlığı durdurmayacaklar” ifadesini kullandı.

Aylarca süren uyarıların ardından BM, 22 Ağustos'ta Gazze'de resmi olarak kıtlık ilan etti. Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC), Gazze şehri ve çevresini kapsayan ve Gazze Şeridi’nin alanının yüzde 20'sini oluşturan Gazze vilayetinde kıtlık olduğunu belirten bir rapor yayınladı. Kıtlığın aylül ayı sonuna kadar Deyr el-Balah ve Han Yunus bölgelerine yayılacağı tahmin ediliyor.

BM uzmanları, Gazze'de yarım milyondan fazla insanın, kıtlık ve ölümle karakterize edilen sınıflandırmanın en yüksek seviyesi olan ‘felaket düzeyinde açlık’ ile karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulundu.

Hamas memnuniyetini dile getirdi

Hamas ise BM Güvenlik Konseyi üyelerinin yaptığı açıklamayı memnuniyetle karşılayarak şunları söyledi: “ABD'nin katılımı olmadan yayınlanan BM Güvenlik Konseyi üyelerinin açıklaması, Gazze Şeridi'ndeki faşist işgalin yarattığı felaket niteliğindeki insani durumu ve bölgede yaygınlaşan kıtlığın tehlikesini, özellikle de sistematik açlık politikası sonucunda yüzlerce çocuğun ve masum sivilin açlıktan öldüğü gerçeğini vurgulamaktadır.”

Hamas, bu uluslararası tutumun ‘Siyonist düşmanın Gazze Şeridi'nde kuşatma altında bulunan iki milyondan fazla Filistinliye karşı yürüttüğü soykırım suçunu ve açlık savaşını kınama konusunda geniş bir konsensüs olduğunu gösteren bir adım’ olduğunu bildirdi.

Filistin'in BM Daimî Temsilcisi Riyad Mansur ise Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te İsrailli yerleşimcilerin şiddetinin ‘günden güne daha da acımasız hale geldiğini’ söyledi. Mansur, İsrail'in ‘Filistin halkını boğmak ve iki devletli çözümü yok etmek’ amacıyla yerleşimlerini yasadışı olarak genişletmeye çalıştığı uyarısında bulundu.

Mansur, BM Güvenlik Konseyi'ne verdiği brifingde, uluslararası topluma Gazze Şeridi'ne insani yardımın ulaşmasını sağlamak için ‘gerçek baskı’ uygulaması çağrısında bulundu.

rbgrt
Filistin'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Riyad Mansur (Reuters)

Görgü tanıkları ve Filistinli yetkililere göre, dün şafak vakti itibarıyla İsrail ordusu, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Nablus'un Eski Şehri'nde onlarca asker ve aracın katıldığı bir askeri operasyona başladı. Ordu tarafından AFP’ye yapılan açıklamada, hedefler belirtilmeden şehirde bir operasyon yürütüldüğü doğrulandı.

Bölge sakinleri, baskının sabah saat 3'te başladığını ve askerlerin yaklaşık 30 bin kişinin yaşadığı Eski Şehir'in tüm sokaklarına yayıldığını söyledi.

Bir AFP muhabiri, operasyonun Eski Şehir'in doğu tarafındaki el-Hable mahallesinde yoğunlaştığını bildirdi. Nablus Valisi Gassan Daglas ise operasyonu ‘haksız bir saldırı’ olarak nitelendirdi.


Putin, Kim Jong Un ve birçok lider Çin'de Zafer Günü'ne katılacak

Pekin'de Zafer Bayramı askeri geçit töreni öncesinde sergilenen bir heykelin önünde ailesinin fotoğrafını çeken bir adam (AP)
Pekin'de Zafer Bayramı askeri geçit töreni öncesinde sergilenen bir heykelin önünde ailesinin fotoğrafını çeken bir adam (AP)
TT

Putin, Kim Jong Un ve birçok lider Çin'de Zafer Günü'ne katılacak

Pekin'de Zafer Bayramı askeri geçit töreni öncesinde sergilenen bir heykelin önünde ailesinin fotoğrafını çeken bir adam (AP)
Pekin'de Zafer Bayramı askeri geçit töreni öncesinde sergilenen bir heykelin önünde ailesinin fotoğrafını çeken bir adam (AP)

Çin Dışişleri Bakanlığı, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong Un da ​​dahil olmak üzere yabancı liderlerin, Japonya'nın II. Dünya Savaşı'nda resmen teslim olmasını kutlamak için gelecek hafta Pekin'de düzenlenecek askeri geçit törenine katılacağını bildirdi.

Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Hong Lei, düzenlediği basın toplantısında askeri geçit törenine 26 yabancı devlet ve hükümet başkanının katılacağını söyledi.

yjuı8
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi Almanyası'na karşı kazanılan zaferin 80. yıl dönümünü anmak için Moskova'nın merkezindeki Kızıl Meydan'da düzenlenen Zafer Günü askeri geçit törenine katıldı... 9 Mayıs 2025 (Reuters)

Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukashenko, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve Endonezya Devlet Başkanı Prabowo Subianto da katılacak.

ju
Pekin'deki Çin Halkının Japon Saldırganlığına Karşı Direniş Savaşı Müzesi'nde bir tabloya bakanlar (EPA)

Çin'in 3 Eylül'deki Zafer Günü geçit töreninin, ülkenin büyüyen askeri gücünün büyük bir göstergesi ve Çin, Rusya ile Küresel Güney'deki ülkeler arasında diplomatik dayanışmanın bir göstergesi olması bekleniyor.


Ukrayna'ya yönelik büyük Rus İHA saldırısı ve Kiev'de şiddetli patlamalar

Rusya'nın gece vakti düzenlediği İHA saldırısı sırasında Ukrayna'nın başkenti Kiev semalarında patlamalar meydana geldi (Arşiv- Reuters)
Rusya'nın gece vakti düzenlediği İHA saldırısı sırasında Ukrayna'nın başkenti Kiev semalarında patlamalar meydana geldi (Arşiv- Reuters)
TT

Ukrayna'ya yönelik büyük Rus İHA saldırısı ve Kiev'de şiddetli patlamalar

Rusya'nın gece vakti düzenlediği İHA saldırısı sırasında Ukrayna'nın başkenti Kiev semalarında patlamalar meydana geldi (Arşiv- Reuters)
Rusya'nın gece vakti düzenlediği İHA saldırısı sırasında Ukrayna'nın başkenti Kiev semalarında patlamalar meydana geldi (Arşiv- Reuters)

Rusya, dün akşam Ukrayna'ya büyük çaplı insansız hava aracı (İHA) saldırısı düzenledi. Ukrayna'nın resmi uyarı uygulamasına göre, saldırı ülkenin doğusundan batısına kadar her yerinde sirenlerinin çalmasına neden oldu.

Kiev'de şiddetli patlamalar duyuldu ve şehrin Belediye Başkanı Vitali Klitschko, hava savunma sistemlerinin devreye girdiğini söyledi.

Klitschko, bir Rus İHA'sının dokuz katlı bir konut binasının avlusuna düştüğünü ancak patlamadığını belirtti.

Kuzeydeki Sumi ve güneydeki Zaporijya şehirlerinde de patlamalar olduğu bildirildi.

Buna karşılık, resmi Rus haber ajansı TASS, Ukrayna'dan gelen İHA’lar nedeniyle Rusya'nın Lipetsk bölgesinde kısa süreli hava saldırısı alarmı verildiğini duyurdu.

TASS, Volgograd Havalimanı'nın ise önlem olarak faaliyetlerini kısıtladığını bildirdi.