Trump'ın Gazze’deki savaşı sona erdirme planı: Hamas'ın silahlarını teslim etmesi karşılığında İsrail’in kademeli olarak çekilmesi

ABD Başkanı, Gazze Şeridi’ni yönetecek geçiş dönemindeki yönetimi denetlemek üzere kurulacak ‘Barış Konseyi’ne başkanlık yapacak

TT

Trump'ın Gazze’deki savaşı sona erdirme planı: Hamas'ın silahlarını teslim etmesi karşılığında İsrail’in kademeli olarak çekilmesi

Trump'ın Gazze’deki savaşı sona erdirme planı: Hamas'ın silahlarını teslim etmesi karşılığında İsrail’in kademeli olarak çekilmesi

ABD Başkanı Donald Trump, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için planını resmen açıkladı. Planın en önemli maddeleri arasında İsrail ordusunun Gazze'den kademeli olarak çekilmesi ve Hamas Hareketi’nin silahlarının lağvedilmesi yer alıyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bu şartları kabul etti.

Trump, açıklamasını ‘Ortadoğu’da barış için tarihi bir gün’ olarak nitelendirerek, savaşı sona erdirme planının uygulanmasını İbrahim (Abraham) Anlaşmaları'nın genişletilmesiyle ilişkilendirdi. ABD Başkanı, planın Ortadoğu ülkelerinin liderlerinden ‘büyük destek’ gördüğünü belirtti.

Ölüm ve yıkımı sona erdirmek ve güvenlik, barış ve refah için yeni bir sayfasını açmak üzere Ortadoğu ve Avrupa ülkelerinin liderlerinin verdiği desteği öven Trump, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Ürdün ve Türkiye'nin yanı sıra Endonezya ve Pakistan’ı selamladı.

d
İsrail savaşı sona erdirme planını onaylarken Başkan Trump siyasi zafer ilan etti (AP)

Trump, Hamas'ı planı kabul etmeye ve geriye kalan tüm rehineleri 72 saat içinde derhal serbest bırakmaya çağırdı. ABD Başkanı, Arap ülkelerinin Gazze'yi hızla silahsızlandırmayı, Hamas ve terör örgütlerinin silahlarına el koymayı ve silah üretim tesislerini imha etmeyi kabul ve taahhüt ettiğini söyledi.

ABD Başkanı Trump, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hamas'ın bunu sona erdirmek istediğini duydum, bu iyi bir şey. Teklifi kabul ederlerse barış için yeni bir sayfa açacağız. İsrail'de büyük kalabalıklar -sanırım beni seviyorlar- rehinelerin serbest bırakılması için benim adımı haykırıyor. Herkes barış istiyor. Birçok ülke, onlarca yıldır süren bu durumdan bıktıkları için Filistin'i tanıdı.”

İsrail'in yıllarca ABD’nin desteğini aldığını ve almaya devam ettiğini hatırlatan Trump, Hamas’ın planı kabul etmemesi halinde Netanyahu'nun elinden geleni yapma hakkı olduğunu söyledi.

Trump, Gazze Şeridi sakinleri için kamu hizmetlerini ve belediyeleri yönetmekten sorumlu, siyasi olmayan Filistinli teknokratlardan oluşan bir komiteden oluşan geçici geçiş dönemi yönetimini denetleyecek olan ‘Barış Konseyi’ adlı yeni bir uluslararası geçici organa başkanlık yapacağını duyurdu.

Trump’a göre yeni organ daha sonra açıklanacak diğer üyeler ve devlet başkanlarından oluşacak ve aralarında eski İngiltere Başbakanı Tony Blair de yer alacak. Bu organ, Filistin Yönetimi reform programını tamamlayana kadar Gazze'nin yeniden inşası için çerçeveyi oluşturacak ve finansmanı yönetecek.

Trump, sözlerine şöyle devam etti:

“Benim başkanlığımda bir Barış Konseyi kuracağız ve eski İngiltere Başbakanı Tony Blair de konseyin üyeleri arasında yer alacak. Başka üyeleri de dahil edeceğiz. Hamas bu konseyde hiçbir rol oynamayacak. Gazze'de de herhangi bir rol üstlenmeyecek. Yeni hükümeti eğitmek için Dünya Bankası ile iş birliği yapacağız.”

Netanyahu planı onayladı

Netanyahu ise Trump’a teşekkür ederek, onu ‘İsrail'in en iyi dostu’ olarak nitelendirdi.

Netanyahu, Gazze'deki savaşı sona erdirmek, tüm rehineleri kurtarmak, Hamas'ı silahsızlandırmak, siyasi rolünü sona erdirmek ve İsrail'e tehdit oluşturmamasını sağlamak için bu planı onayladığını açıkladı.

Trump'a hitaben, “Sizin liderliğiniz altında, barışa doğru bir sonraki adımı atıyoruz” diyen Netanyahu, Gazze'nin barışçıl bir sivil yönetime sahip olacağını ve İsrail'in Gazze'nin güvenlik çevresinin sorumluluğunu üstleneceğini belirtti.

Trump'ın planının, İsrail hükümetinin savaşı sona erdirmek için belirlediği beş ilkeyle uyumlu olduğu belirten Netanyahu, bu ilkelerin; ölü ya da diri tüm rehinelerin eve geri getirilmesi, Hamas'ın silahsızlandırılması, Gazze'nin askerden arındırılmasının sağlanması, güvenlik kontrolünün sürdürülmesi ve Hamas ya da Filistin Yönetimi'nin olmadığı bir sivil otoritenin kurulması şeklinde sıraladı.

dfrgt
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Trump'ın savaşı sona erdirme planını kabul ettiğini açıkladığı basın toplantısında bazı şartları ve çekinceleri dile getirdi (Reuters)

Netanyahu, ‘savaşın ertesi gün’ planının Hamas'ı silahsızlandırmak için uluslararası bir kuruluş kurulmasını içereceğini ve bu uluslararası kuruluşun başarılı olması halinde, silahsızlandırmanın derecesine bağlı olarak İsrail'in geri çekilmesiyle savaşın kesin olarak sona ereceğini söyledi.

Hamas'ın planı engellememesi konusunda uyaran Netanyahu, “Hamas planı engellerse, İsrail görevi tamamlar” ifadelerini kullandı.

Trump’a övgüde bulunan Netanyahu, onun Beyaz Saray'da İsrail'in en büyük dostu olduğunu kanıtladığını ve liderliğinin dünyayı daha iyi bir yer haline getirdiğini söyledi. İsrail Başbakanı, “Bugün, Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve barışa giden yolu açmak için önemli bir adım atıyoruz” dedi.

Netanyahu, ABD Başkanı’na hitaben; “Hamas'ın askeri kapasitesinin ortadan kaldırılmasını ve Gazze'nin İsrail'e bir daha saldırmayacağını garanti eden hedeflerimizle uyumlu olarak barış planınızı destekliyoruz. Planınız, hükümetimizin ilkeleriyle uyumlu” ifadelerini kullandı.

Hamas'ın plana onay vermesinin ardından, mütevazı bir geri çekilmeyle başlayacaklarını ve bir sonraki geri çekilmenin Hamas'ın silahsızlandırılmasıyla birlikte gerçekleşeceğini açıklayan İsrail Başbakanı, yakında Gazze'de güvenliği sağlayacaklarını ve Gazze'nin Hamas ya da Filistin Yönetimi tarafından yönetilmeyeceğini vurguladı.

Katar’dan özür diledi

Trump ve Netanyahu'nun düzenlediği basın toplantısından önce Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, Başkan Trump’ın İsrail Başbakanı ile Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani arasında bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği belirtildi. Açıklamada, Netanyahu'nun İsrail tarafından Katar'da Hamas liderlerine düzenlenen füzeli saldırıda Katarlı bir askerin istemeden hayatını kaybetmesinden dolayı derin üzüntüsünü dile getirdiği aktarıldı.

Gazze’deki ateşkes anlaşması müzakereleri sırasında Hamas liderlerini hedef alarak İsrail'in Katar'ın egemenliğini ihlal etmesinden duyduğu üzüntüyü de dile getiren Netanyahu, İsrail'in gelecekte böyle bir saldırı düzenlemeyeceğini vurguladı.

Açıklamaya göre Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, ülkesine verilen bu güvenceleri memnuniyetle karşılarken, Katar'ın bölgesel güvenlik ve istikrara etkili bir şekilde katkıda bulunmaya devam etmeye hazır olduğunu teyit etti. Netanyahu da aynı konuda kararlılığını dile getirdi.

dfrgty
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Beyaz Saray'dan yaptığı telefon görüşmesi sırasında İsrail tarafından Katar'ın başkenti Doha’ya düzenlenen füzeli saldırı için Katarlı mevkidaşından özür dilediği anı gösteren kare (İsrail televizyonu Kanal 12)

ABD Başkanı ayrıca, iki lidere herkes için barış ve güvenliği güçlendirmek amacıyla iş birliğini artırmaya yönelik adımlar atmaya istekli olmalarından ötürü övgüde bulundu.

Üçlü mekanizma

Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada İsrail ve Katar başbakanlarının, aralarındaki koordinasyonu güçlendirmek, iletişimi iyileştirmek, karşılıklı şikayetleri çözmek ve tehditleri caydırmak için ortak çabaları güçlendirmek amacıyla üçlü bir mekanizma kurulması yönünde ABD Başkanı tarafından sunulan öneriyi kabul ettikleri belirtildi. Açıklamaya göre iki taraf, yapıcı bir şekilde birlikte çalışmaya, yanlış algıları düzeltmeye ve her iki tarafın ABD ile olan güçlü ilişkilerini geliştirmeye yönelik ortak taahhütlerini teyit ettiler.

yu
İsrail tarafından Katar'ın başkenti Doha'ya düzenlenen hava saldırısında hedef alınan bina, 9 Eylül 2025 (Reuters)

İsrail televizyonu Kanal 12’ye göre Netanyahu, Katar Başbakanı'na hitaben, “İsrail'in saldırısında bir vatandaşınızın hayatını kaybetmesinden dolayı üzüntü duyduğumu bilmenizi isterim. İsrail'in hedefinin Hamas olduğuna ve Katar vatandaşları olmadığına sizi temin ederim. Ayrıca, İsrail'in gelecekte egemenliğinizi bir daha ihlal etmeyi planlamadığını garanti etmek isterim. Bunu Başkan Trump'ın huzurunda taahhüt ettim” dedi.

İsrail Başbakanı, şunları söyledi:

“Liderlerinizin İsrail'e karşı şikayetleri olduğunu biliyorum. İsrail'in de Katar'a karşı bazı şikayetleri var. Bu şikayetler, Müslüman Kardeşler'e (İhvan-ı Müslimin) verdiği destekten başlayarak, Al Jazeera yayın organı tarafından İsrail'in nasıl gösterildiğine ve üniversitelerde İsrail karşıtı duyguların desteklemesine kadar uzanıyor. İki ülke arasındaki şikayetleri ele almak için üçlü bir grup kurulması konusunda ABD Başkanı’nın önerisini memnuniyetle karşılıyorum.”



Arap, İslam ve Batı dünyası, Trump'ın Gazze'ye barış getirme planını övgüyle karşıladı

ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saray'da düzenlenen basın toplantısında (EPA)
ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saray'da düzenlenen basın toplantısında (EPA)
TT

Arap, İslam ve Batı dünyası, Trump'ın Gazze'ye barış getirme planını övgüyle karşıladı

ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saray'da düzenlenen basın toplantısında (EPA)
ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saray'da düzenlenen basın toplantısında (EPA)

Arap, İslam ve Batı ülkeleri, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun desteklediğini açıkladığı ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirme planını övgüyle karşıladı, ancak Hamas henüz yanıt vermedi.

Filistin topraklarında Hamas ile birlikte savaşan İslami Cihad Hareketi, bu planı ‘Filistin halkına yönelik saldırganlığın devamı ve bölgeyi havaya uçurmak için bir reçete’ olarak değerlendirdi.

Bu plana ilişkin en dikkat çekici görüşler şunlar:

Sekiz Arap ve İslam ülkesi

Katar, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Endonezya, Pakistan, Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır dışişleri bakanları, ‘ABD Başkanı Donald Trump’ın liderlik rolünü ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek ve barışa giden yolu bulmak için gösterdiği yoğun çabaları’ memnuniyetle karşıladı.

‘Bölgede barışı pekiştirmek için ABD ile ortaklığın önemini’ vurgulayan bakanlar, ‘Trump'ın savaşı sona erdirmek, Gazze Şeridi'ni yeniden inşa etmek, Filistin halkının yerinden edilmesini önlemek ve kapsamlı barışı ilerletmek için önerisini açıklaması ile Batı Şeria'nın ilhakına izin vermeyeceğini beyan etmesini’ memnuniyetle karşıladılar. Bakanlar, ‘anlaşmanın başarısını sağlamak ve uygulanmasını garanti altına almak için ABD ve ilgili taraflarla olumlu ve yapıcı bir şekilde iş birliği yapmaya hazır olduklarını’ bildirdiler.

Körfez İşbirliği Konseyi

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) yaptığı açıklamada, KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi'nin Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirme planını memnuniyetle karşıladığını ve ateşkes, yardımların ulaştırılması ve Gazze halkının yerinden edilmesinin önlenmesi gibi konuların, sorumlu uluslararası eylemlerin merkezinde yer alması gereken öncelikler olduğunu söylediğini belirtti.

El-Budeyvi, “Herhangi bir girişimin başarısı, ciddi bir şekilde uygulanmasına, sivillerin korunmasının sağlanmasına ve istikrar için uygun koşulların oluşturulmasına bağlıdır. Krizi sona erdirmek ve Gazze Şeridi'ndeki insani felakete son vermek için yapılan her türlü uluslararası çaba, övgüyü, iş birliğini ve katkıyı hak eder” ifadelerini kullandı.

KİK'in, Filistin halkının vazgeçilmez haklarını garanti altına alan gerçek ve adil bir sürecin önünü açabilecek önerilen adımları olumlu karşıladığını belirten el-Budeyvi, “Bu hakların başında, 4 Haziran 1967 sınırları içinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulması geliyor” dedi.

Türkiye

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan X hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için ‘Trump'ın çabalarını ve liderliğini’ övdü.

Geçen hafta Beyaz Saray'da altı yıl sonra ilk kez Trump ile bir araya gelen Erdoğan şunları söyledi: “Gazze Şeridi'nde kan dökülmesini durdurmak ve ateşkes sağlamak için ABD Başkanı Donald Trump'ın çabalarını ve liderliğini takdir ediyorum.”

Erdoğan, Türkiye'nin ‘tüm taraflarca kabul edilebilir, adil ve kalıcı bir barışın sağlanması amacıyla’ sürece katkıda bulunmaya devam edeceğini bildirdi.

Avrupa Birliği

Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Antonio Costa planı memnuniyetle karşıladı ve tüm tarafları ‘barışa gerçek bir şans vermek için bu fırsatı değerlendirmeye’ çağırdı. Costa, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun plana verdiği ‘olumlu’ yanıtı ‘cesaret verici’ olarak nitelendirdi.

Costa, X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Gazze Şeridi'ndeki durum sürdürülemez. Düşmanlıklar sona ermeli ve tüm rehineler derhal serbest bırakılmalıdır” dedi.

Avrupa Parlamentosu Başkanı

Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Trump'ın barış planının İsrail'e güvenlik sağlayacağını ve Filistinlilere meşru isteklerini gerçekleştirme konusunda somut bir umut vereceğini söyledi.

Metsola’nın paylaşımında şu ifadeler yer aldı: “Hamas barış planını kabul ederse bu, silahların susacağı, rehinelerin evlerine döneceği, acıların sona ereceği, ihtiyaç sahiplerine daha fazla yardım ulaşabileceği, kitlesel göçün önlenebileceği ve Hamas'ın Gazze Şeridi'nin gelecekteki yönetiminde herhangi bir rol oynamasının engelleneceği anlamına gelir… Plan, İsrail'e güvenlik sağlayabilir, Filistinlilere kendi kaderlerini tayin etme ve devlet kurma yönündeki meşru istekleri için gerçek bir umut verebilir, bölge genelinde umudu canlandırabilir.”

Metsola, bunun nesiller boyu süren kanlı döngüyü nihayet sona erdirebilecek çok önemli bir an olduğunu vurgulayarak, bu fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Birleşik Krallık

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer da Birleşik Krallık'ın Trump'ın planını ‘güçlü bir şekilde desteklediğini’ açıkladı. Starmer, “Trump’ın çatışmayı sona erdirmek, rehineleri serbest bırakmak ve acil insani yardımın Gazze halkına ulaşmasını sağlamak için gösterdiği çabaları güçlü bir şekilde destekliyoruz. Bu bizim mutlak önceliğimizdir ve derhal gerçekleşmelidir” şeklinde konuştu.

Planda önemli bir rol oynaması beklenen Birleşik Krallık eski Başbakanı Tony Blair de planı ‘cesur ve akıllıca’ olarak nitelendirerek övdü. Blair yaptığı açıklamada, “Başkan Trump, kabul edilmesi halinde savaşı sona erdirebilecek, Gazze'ye acil yardım sağlayabilecek ve halkına daha parlak ve daha iyi bir gelecek vaat edebilecek, aynı zamanda İsrail'in mutlak ve kalıcı güvenliğini ve tüm rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacak cesur ve akıllıca bir plan sundu” dedi.

Plana göre Blair, Gazze Şeridi'ndeki geçiş sürecini denetleyecek ve Trump'ın başkanlık edeceği ‘barış kurulunun’ bir üyesi olacak.

Fransa

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise X platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “İsrail'in bu temelde kararlı bir taahhütte bulunmasını umuyorum. Hamas'ın tüm rehineleri derhal serbest bırakmaktan ve bu plana bağlı kalmaktan başka seçeneği yok. Bu unsurlar, bölgede kalıcı barışın sağlanması için tüm ilgili taraflarla derinlemesine bir müzakere yapılmasına olanak sağlamalıdır.”

İtalya

İtalyan hükümeti, Trump'ın planını ‘Gazze Şeridi'nde istikrar ve kalkınmayı sağlamayı amaçlayan iddialı bir plan’ olarak nitelendirdi ve bunu ‘olası bir dönüm noktası’ olarak gördü. Hükümet yaptığı açıklamada, ‘tüm taraflara bu fırsatı değerlendirmeleri ve planı kabul etmeleri’ çağrısında bulundu.

Almanya

Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, ABD'nin planının ‘Gazze Şeridi'ndeki korkunç savaşı sona erdirmek için eşsiz bir fırsat sunduğunu ve acımasız çatışmalar, zalimane gözaltılar ve tarif edilemez bir insani krizden mustarip Gazze'deki yüz binlerce insana umut verdiğini’ söyledi.

Filistinliler ve İsrailliler için bu savaşın yakında sona erebileceğine dair umut olduğunu düşündüğünü belirten Wadephul, ‘bu fırsatın boşa harcanmaması’ çağrısında bulundu.

Filistin Yönetimi

Filistin Yönetimi, Trump’ın savaşı durdurmak için gösterdiği ‘samimi ve gayretli çabaları’ memnuniyetle karşıladı. Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA'dan aktardığına göre, Filistin Yönetimi tarafından yapılan açıklamada, “Filistin Devleti, Donald Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği samimi ve gayretli çabaları memnuniyetle karşılıyor” denildi.

Buna karşılık, İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nehhale, Trump'ın planını ‘Filistin halkına yönelik saldırıların devamı için bir reçete’ olarak değerlendirdi. Hareket tarafından yayınlanan açıklamada en-Nehhale’nin şu ifadelerine yer verildi: “Trump ve Netanyahu'nun basın toplantısında duyurulan şey, İsrail'in tutumunu tam olarak yansıtan ve Filistin halkına yönelik saldırıların devamı için bir reçete olan ABD-İsrail anlaşmasıdır... Bu, bölgeyi patlamaya sürükleyecek.”

Trump, Washington'un desteklediği barış önerisi için Netanyahu'nun onayını aldı. Trump ve Netanyahu'nun Washington'daki görüşmelerinin ardından Beyaz Saray, acil ateşkes, Hamas'ın elindeki rehinelerin İsrail'in elindeki Filistinli mahkûmlarla takas edilmesi, İsrail'in Gazze Şeridi'nden aşamalı olarak çekilmesi, Hamas'ın silahsızlandırılması ve uluslararası liderlikteki bir geçiş hükümetini içeren 20 maddelik bir plan açıkladı.


İran’a yaptırım uygulamaya başlayan Japonya’dan diplomatik çözüm çağrısı

İran Dışişleri Bakanı Arakçi, geçtiğimiz hafta New York'ta düzenlenen BM Genel Kurul toplantıları oturum aralarında Japon mevkidaşı Takeshi Iwaya ile bir araya geldi (İran Dışişleri Bakanlığı)
İran Dışişleri Bakanı Arakçi, geçtiğimiz hafta New York'ta düzenlenen BM Genel Kurul toplantıları oturum aralarında Japon mevkidaşı Takeshi Iwaya ile bir araya geldi (İran Dışişleri Bakanlığı)
TT

İran’a yaptırım uygulamaya başlayan Japonya’dan diplomatik çözüm çağrısı

İran Dışişleri Bakanı Arakçi, geçtiğimiz hafta New York'ta düzenlenen BM Genel Kurul toplantıları oturum aralarında Japon mevkidaşı Takeshi Iwaya ile bir araya geldi (İran Dışişleri Bakanlığı)
İran Dışişleri Bakanı Arakçi, geçtiğimiz hafta New York'ta düzenlenen BM Genel Kurul toplantıları oturum aralarında Japon mevkidaşı Takeshi Iwaya ile bir araya geldi (İran Dışişleri Bakanlığı)

Japonya hükümeti, Birleşmiş Milletler (BM) kararına uyarak İran'a yönelik ekonomik yaptırımların yeniden başlatıldığını duyururken diplomatik bir çözüme ulaşmanın önemini vurguladı.

Japonya basını, hükümetin BM Güvenlik Konseyi (BMGK) kararı uyarınca 78 kuruluş ve 43 kişinin Japonya’daki mal varlıklarını dondurduğunu bildirdi.

Japonya Kabine Baş Sekreteri Yoshimasa Hayashi, düzenlediği basın toplantısında “Konu şu anda bir dönüm noktasında” dedi. Diplomatik bir çözüme ulaşmanın önemini vurgulayan Hayashi, “Diyalog fırsatlarını boşa harcamamalıyız” diye ekledi.

Japonya'nın diyalog yoluyla çözüm çağrısı yapan tutumunun değişmediğini belirten Hayashi, “BMGK kararını takip ederken gerekli diplomatik çabaları sürdüreceğiz” diye vurguladı.

Tokyo, geçtiğimiz pazar günü BM'nin Tahran'a yönelik yaptırımları yeniden uygulamaya koymasından duyduğu üzüntüyü dile getirerek diplomasiye devam edilmesi çağrısında bulundu.

Japonya Dışişleri Bakanı Takeshi Iwaya yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Japonya, İran'ın asla nükleer silah geliştirmesine izin verilmemesi gerektiği pozisyonuna dayanarak, bu sorunun diyalog yoluyla çözülmesinin önemini sürekli olarak vurgulamıştır.”

Japon Bakan, ilgili tarafların bir anlaşmaya varamamış olmasının üzücü olduğunu da sözlerine ekledi.

İran'ın nükleer meselesinin ‘kritik bir dönemeçte olduğunu’ ifade eden Japon Bakan, “Japonya, bu sorunun diyalog yoluyla çözülmesine önem veren tutumunu sürdürmektedir ve bu diyalogun sağladığı ivme kaybedilmemeli” ifadelerini kullandı.

BMGK İngiltere, Fransa ve Almanya’nın, Tahran'ın nükleer bomba yapmasını önlemeyi amaçlayan 2015 tarihli nükleer anlaşmayı ihlal ettiği suçlamalarının ardından İran'a yönelik yaptırımları yeniden uyguladı. Buna karşın İran, nükleer silah peşinde olduğu iddialarını reddediyor.

BM pazar günü Avrupa güçlerinin aldığı önlemlerin ardından, İran’ın nükleer programı nedeniyle ülkeye silah ambargosu ve diğer yaptırımları yeniden uyguladı. Tahran, bu önlemlere sert tepki vereceği uyarısında bulundu.


Venezuela Devlet Başkanı, olası bir ABD saldırısına karşı yetkilerini genişletiyor

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
TT

Venezuela Devlet Başkanı, olası bir ABD saldırısına karşı yetkilerini genişletiyor

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)

Venezuela Devlet Başkan Yardımcısı Delcy Rodriguez, Nicolás Maduro'nun ülkede ABD askeri varlığı olması durumunda kendisine ek güvenlik yetkileri veren bir kararname imzaladığını söyledi.

Bu kararname, iki ülke arasındaki gerginliğin son tırmanışını işaret ediyor. Maduro, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin kendisini devirmeyi planladığını kamuoyuna açıklamıştı. Kararname, Maduro'nun ülke genelindeki silahlı kuvvetleri seferber etmesine, orduya kamu hizmetleri ve petrol endüstrisi üzerinde yetki vermesine olanak tanıyacak.

Amerika Birleşik Devletleri, Karayipler'e bir savaş gemisi filosu konuşlandırdı ve Washington, amacın bölgeden uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele etmek olduğunu iddia ediyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre son haftalarda ABD, Venezuela'dan uyuşturucu taşıdığı iddia edilen birkaç tekneyi vurarak içindekileri öldürdü. Uzmanlar ise bu saldırıların yasallığını sorguladı. 

Maduro, Trump'la uzlaşmaya çalışarak bu ayın başlarında ona doğrudan görüşmelerde bulunmayı teklif eden bir mektup gönderdi. Maduro, ABD'nin Venezuela'nın uyuşturucu kaçakçılığında önemli bir rol oynadığı yönündeki iddialarını reddetti ve Trump'a iki ülke arasındaki ilişkinin "tarihi ve barışçıl" olmasını istediğini ifade etti.

Bununla birlikte, NBC cuma günü bilgili kaynaklara dayanarak, ABD askeri yetkililerinin Venezuela içindeki iddia edilen uyuşturucu kaçakçılığı hedeflerini vurma planları hazırladığını bildirdi. Başkan Yardımcısı, dün yaptığı bir toplantıda diplomatlara, "ABD hükümetinin, savaş ağası Marco Rubio'nun Venezuela'ya karşı yaptıkları bir tehdittir" ifadelerini kullandı.