Keşmir gerilimi hakkında bilmeniz gerekenler

Keşmirli kayıkçı, 24 Nisan 2025'te Srinagar'da düzenlenen bir protesto sırasında Hindistan yönetimindeki Keşmir'de turistlere yönelik ölümcül saldırıyı kınayan dövizler tutuyor (EPA)
Keşmirli kayıkçı, 24 Nisan 2025'te Srinagar'da düzenlenen bir protesto sırasında Hindistan yönetimindeki Keşmir'de turistlere yönelik ölümcül saldırıyı kınayan dövizler tutuyor (EPA)
TT

Keşmir gerilimi hakkında bilmeniz gerekenler

Keşmirli kayıkçı, 24 Nisan 2025'te Srinagar'da düzenlenen bir protesto sırasında Hindistan yönetimindeki Keşmir'de turistlere yönelik ölümcül saldırıyı kınayan dövizler tutuyor (EPA)
Keşmirli kayıkçı, 24 Nisan 2025'te Srinagar'da düzenlenen bir protesto sırasında Hindistan yönetimindeki Keşmir'de turistlere yönelik ölümcül saldırıyı kınayan dövizler tutuyor (EPA)

Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilimin sürekli parlama noktası olan tartışmalı Keşmir bölgesi, son yılların en ölümcül saldırısının ardından yeni bir tırmanışa sahne oldu. Bu tırmanış, 2019'da neredeyse patlak verecek olan silahlı çatışmanın hayaletini yeniden gündeme getirdi.

Hindistan Keşmir'inin doğal Besaran Vadisi'ndeki Pahalgam kasabası yakınlarında salı günü düzenlenen silahlı saldırıda en az 26 turist öldü ve birçoğu da yaralandı. Şarku’l Avsat’ın New York Times'ten aktardığına göre, Hintli yetkililer resmi olarak belirli bir tarafı suçlamasa da Pakistan'a karşı terör saldırısı olarak cezalandırıcı adımlar atmakta hızlı davranırken, Hindistan'ın açıklamaları askeri saldırı olasılığını ima etti ve bu Pakistan’da yaygın bir endişeye yol açtı.

Keşmir... bölünmeden bu yana devam eden bir çatışma

Çatışmanın kökleri, İngiltere'nin Hindistan kolonisini Müslüman çoğunluklu Pakistan ve Hindu çoğunluklu Hindistan olmak üzere iki bağımsız devlete böldüğü 1947 yılına dayanıyor. Müslümanların çoğunlukta olduğu Keşmir bölgesindeki durum karmaşıktı; Hindu hükümdarı her iki ülkeye katılmayı reddetti, ancak daha sonra Hindistan'a katılmayı kabul etti, bu da iki ülke arasındaki ilk savaşı ateşledi. Bölgenin fiili olarak iki ülke arasında bölünmesine yol açtı ve yasal statüsü henüz belirlenmedi.

Silahlı kişilerin Hindistan kontrolündeki Keşmir'de turistlere ateş açmasından bir gün sonra Yeni Delhi'deki Pakistan Yüksek Komisyonu dışındaki güvenlik personeli (APSilahlı kişilerin Hindistan kontrolündeki Keşmir'de turistlere ateş açmasından bir gün sonra Yeni Delhi'deki Pakistan Yüksek Komisyonu dışındaki güvenlik personeli (AP)

Üç savaş ve sürekli kanama

O tarihten bu yana Hindistan ve Pakistan Keşmir için üç kez savaştı ve silahlı operasyonlar ile bombalamalar da dâhil olmak üzere tekrarlanan şiddet olayları yaşandı. 1999'daki son savaş, çatışmanın en önemli aşamalarından biri olarak kabul ediliyor, ancak 2019'da 40'tan fazla Hint askerinin ölümüne neden olan intihar saldırısı, Yeni Delhi'nin Pakistan destekli Ceyş-i Muhammed grubunu saldırıyı gerçekleştirmekle suçlamasının ardından neredeyse topyekûn bir savaşı tetikledi.

On yıllık siyasi çıkmaz

Uluslararası arabuluculuk girişimlerine ve yatıştırma çabalarına rağmen her iki tarafın katı tutumları devam etti. Hindistan, Pakistan'ı ayrılıkçıları desteklemekle suçlarken, İslamabad, Keşmirlilere kendi kaderlerini tayin hakkı tanıyan bir BM referandumu talep ediyor. Bu çıkmazın ortasında, her iki ülkenin de nükleer silahlara sahip olması göz önüne alındığında, krizin tırmanması konusundaki uluslararası endişeler sürüyor.

Keşmir'de bazı kurbanların cenaze töreni (AP)Keşmir'de bazı kurbanların cenaze töreni (AP)

Modi'nin kararları gerilimi yeniden alevlendiriyor

2019 yılında Hindistan Başbakanı Narendra Modi hükümeti Cammu ve Keşmir'in sahip olduğu özerkliği kaldırma kararı aldı. Bu karar, Pakistan'ın kınaması ve uluslararası endişeler arasında, özgürlüklerin kısıtlanması, iletişimin kesilmesi ve yaygın tutuklamaların eşlik ettiği bir protesto dalgasına ve sıkı bir merkezi yönetim uygulamasına yol açtı.

Şiddet olaylarının son zamanlarda azalmasına ve bazı bölgelerde seçimlerin yeniden başlamasına rağmen, hem Hindistan tarafından kontrol edilen Keşmir'de hem iç koşullardan duyulan memnuniyetsizliği yansıtan protestoların ortaya çıktığı Pakistan yönetimi altındaki Keşmir'de sıkı güvenlik önlemleri halkın öfkesini alevlendirdi.

 Savaş hayaleti yeniden belirdi

Son saldırının ardından gerilim tırmanırken, iki nükleer güç arasındaki açık çatışma korkuları daha ciddi hale geldi. Karşılıklı suçlamalar, siyasi tırmanış ve askeri müdahaleler arasında Keşmir bir kez daha coğrafi sınırları aşan ve bölgesel istikrarı tehdit eden bir çatışmanın eşiğinde görünüyor.



Pakistan’daki Afgan göçmenler diken üstünde: “Dönecek hiçbir yerimiz yok”

Pakistan'daki Afgan ailelerin sınır dışı işlemleri 2023'te başlatılmıştı (AP)
Pakistan'daki Afgan ailelerin sınır dışı işlemleri 2023'te başlatılmıştı (AP)
TT

Pakistan’daki Afgan göçmenler diken üstünde: “Dönecek hiçbir yerimiz yok”

Pakistan'daki Afgan ailelerin sınır dışı işlemleri 2023'te başlatılmıştı (AP)
Pakistan'daki Afgan ailelerin sınır dışı işlemleri 2023'te başlatılmıştı (AP)

Pakistan'daki Afgan göçmenler ülkeden sınır dışı edilmekten korkuyor. 

Pakistan’ın 2023’ten beri kayıtdışı Afganlara yönelik yürüttüğü sınır dışı uygulamasında en az 800 bin göçmen ülkeden atıldı. 

İslamabad yönetimi, mart başında yaptığı açıklamada 800 bin kaçak Afgan göçmenin daha sınır dışı edileceğini duyurdu. Afgan Yurttaş Kartı programı kapsamında göçmenlere sağlanan geçici oturum izinleri, bu ay itibarıyla iptal edilecek. 

Fransız haber ajansı AFP’nin görüştüğü Afgan göçmenler, özellikle Taliban yönetiminden korktuklarını ve Afganistan’da yeni bir hayat kurmanın çok zor olacağını söylüyor. 

45 yaşındaki Raufi, “Sınır dışı edilirsem mahvolurum. Ya ecelimle ölürüm ya da kendi canımı alırım” diyor. 13 yaşındayken ailesiyle birlikte Afganistan’daki iç savaştan kaçan kadın, Taliban yönetimi altında tüm haklarından mahrum kalacağını ifade ediyor: 

Dönecek hiçbir yerim yok. Taliban da bizi kabul etmez.

Amerikan ordusunun 2021’de Afganistan’dan çekilmesiyle Taliban kontrolü ele geçirmişti. Bunun ardından ülkeden kaçtığını söyleyen Dua Safay, Afganistan’da özgürlüğünü kaybedeceğini belirtiyor:

Pakistan'da özgürüm. Parka gidebiliyorum, kızım da okula gidebiliyor. Afganistan'da ne benim ne de kızım için bir gelecek var.

Pakistanlı insan hakları avukatı Moniza Kakar, İslamabad yönetiminin tutumunu eleştirerek şu değerlendirmeleri yapıyor: 

Göçmenler, özellikle kadın ve çocuklar için çok ağır koşulların olduğu bir ülkeye geri gönderilecek. Bu insanlar zulümden kaçmışlardı, onları ateşin içine geri göndermek uluslararası hukukun ihlalidir.

Avukat, son 4 günde yaklaşık bin Afgan göçmenin gözaltı merkezlerine gönderildiğini söylüyor. Binlerce kişinin de gönüllü olarak Pakistan’ı terk ettiğini belirtiyor. 

İslamabad yönetimine göre Afganistan'da Pakistan Talibanı (Tehrik-i-Taliban Pakistan/TTP) ve başka örgütlere sığınaklar var. Pakistan, bunlara karşı herhangi bir önlem almadığını savunurken, Taliban ise iddiaları reddediyor.

İslamabad merkezli düşünce kuruluşu Araştırma ve Güvenlik Çalışmaları Merkezi'nin verilerine göre geçen yıl Pakistan'da gerçekleştirilen saldırılarda en az 1600 kişi hayatını kaybetti. Bunların neredeyse yarısının güvenlik güçlerinden olduğu belirtiliyor. Pakistan, saldırılardan TTP’yi sorumlu tutuyor. 

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (BMMYK) verilerine göre Pakistan'da 1,7 milyonu kayıtdışı olmak üzere yaklaşık 3,7 milyon Afgan göçmen yaşıyor. Pakistan hükümetiyse bu sayının 4,4 milyonu bulduğunu savunuyor. 

Independent Türkçe, AFP, New York Times